Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1521 E. 2023/1389 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1521 Esas 2023/1389 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1521
KARAR NO : 2023/1389

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2023
NUMARASI : 2023/45 D.İş 2023/45 D.İş Karar
İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN :
VEKİLİ :
TALEP : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 27/04/2023
KARAR TARİHİ : 11/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2023
Taraflar arasındaki men’i müdahale davasının yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin %50 hissesinin …’a ait olduğunu, şirketin diğer hissedarları olan … hakkında ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin olarak açılan davanın derdest bulunduğunu, kanuna aykırı olarak 3. kişilere şirket paylarını devreden, şirket ortaklarının ortaklıktan çıkarılmaları ile şirketin menfaatlerine aykırı olacak ve şirketin ticari faaliyetlerine zarar verecek şekilde davranışları ve yönetim zaafiyetine sebep olacak tutumlarının sebebiyle dava devam etmesine rağmen %24 hisseyi devir alan karşı taraf …’ın bu süreçte şirketin ortağı olduğunu beyan ederek şirket iş ve işlemlerine müdahale ettiğini, şirketin çalışamaz duruma gelmesine sebebiyet verdiğini belirterek karşı tarafın müvekkili şirkete ait … adresinde bulunan petrol istasyonuna, şirketin yönetim ofisine girmesinin önlenmesi, şirket çalışanlarına müdahalesinin önlenmesi ve şirket araçlarına müdahalesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen taraf vekilinin sunduğu Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/06/2022 tarih 2022/201 Esas 2022/386 Karar sayılı kararı dikkate alındığında bu konuda talebin reddine ilişkin olarak verilen 28/02/2022 tarihli ticaret sicil müdürlüğü işleminin iptaline, şirketin ortakları olan …’a ait payların limited şirket hisse devir sözleşmesi ile aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen …’a devredildiğinin Ticaret Siciline tescil ve ilanına karar verildiği, dosyada mevcut Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi örneğinden aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen tarafın tedbir talep eden şirketin hali hazırda ortağı olup, hisse devrinin ticaret siciline tescil ve ilan edildiği, ihtiyati tedbir talep eden şirketin ortağı olan … aleyhine ihtiyati tedbir istemine dayanak yaklaşık ispat koşuluna uygun yeterli delil sunulmadığı, tedbir isteminin dayanağı olarak ileri sürülen savcılık soruşturması ve niza konusu diğer hususların tespitinin ise esas hakkında açılacak davada yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hissedarı olduğunu beyan eden …’ın şirket işleyişine vermiş olduğu zararlar neticesinde bu şahsın şirket işleyişini bozan ve şirketi zarara uğratan işlem ve eylemlerine son vermesi adına yapılan ihtiyati tedbir talebinin reddinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, …’ın müvekkili şirketin %50 hissesine sahip olup, şirket müdürü sıfatı bulunduğunu, şirketin diğer hissedarları hakkında ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin dava açıldığını, davalı vekili tarafından sunulan Ankara 9. ATM’nin 2022/201 Esas sayılı dosyasının mahkemece istenmediğini, davalı tarafından sunulan karar yeterli görülerek eksik inceleme neticesinde karar verildiğini, kararın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, anılan kararın henüz kesinleşmediğini, bu aşamada ortak olmayan şahsa karşı ortaklıktan çıkarılma davası açılmasının mümkün olmadığını, davalar devam ederken müvekkili şirketin yetkilisi ve yöneticisi olan …’ın bulunduğu ofisin defalarca …, babası ve kardeşleri tarafından basıldığını, …’ın tartaklandığını, müvekkilinin belge ve kayıtlarının ortaya döküldüğünü, buna ilişkin soruşturma evraklarının dosyaya ibraz edildiğini, karşı tarafın müvekkilin petrol istasyonuna çok yakın uzaklıkta kendi adına Bir Yakıt İstasyonu işlettiğini, buna rağmen müvekkilin bulunduğu yakıt istasyonunu da ele geçirerek kendi istasyonlarının kar marjını artırmayı hedeflediğini, bir şirketin hisselerinin devralınması (hukuka aykırı olduğu hak sahibi olmadıklarını beyan etmiştik) şirketin yönetim odasına girilerek yönetime müdahale edilmesi hakkını vermediğini, ortakların hak ve yetkilerinin niteliği itibariyle mal varlığı hakları ve katılma hakları olmak üzere ikiye ayrıldığını, şirketin yönetim ve işleyişinde söz sahibi olmak adına haklarını kullanmalarının TTK’da belirlendiğini, TTK’nun 614. maddesine göre hukuk yoluyla kullanılabilecek bu haklar mevcutken, karşı tarafın zorla yakıt istasyonu yönetim odasına girerek müdahalede bulunduğunu, geç vakitlere kadar çıkmamakta direndiğini, gerçekte hisse sahibi olan kişilerin yönetim işlem ve kararlarını denetlemek amacıyla genel kurulun toplanmasını sağlayabileceğini, defter ve kayıtların mahkemeye sunulmasının istenebileceğini, ancak fiziki olarak gidip yöneticinin odasında oturmak, bilgisayarlara dokunmak, defter ve belgelerin karıştırılmasının kötü niyetli olarak haneye tecavüz niteliğinde bir hareket olduğunu, yakıt istasyonlarında EPDK tarafından takip edilen bir bilgisayar sistemi bulunduğunu, bu sisteme kötü niyetli kişilerin girmesi durumunda ciddi şekilde hukuka aykırı suç teşkil eden eylemlere sebebiyet verebileceğini, şirketin gerçekte olması gerekenden farklı olacak şekilde karını artırmak amacıyla kötü niyetli olarak yönetim odasındaki bilgisayar sistemine müdahale etmek istediğini, EPDK bilgisayar sisteminin müvekkili şirketin yetkilisi olan …’ın kullanımında ve adına kayıtlı olması nedeniyle EPDK nezdinde müvekkilinin yapılan işlemlerden sorumlu olduğunu, karşı tarafın şirket merkezine her geldiğinde olayın adliye ve karakola yansıyan boyutu olması sebebi ile çalışan personeller arasında dahi rahatsızlık oluştuğunu, bu süreçte pompa personellerinin işten ayrıldığını, şirket işleyişinin sekteye uğradığını, 25/04/2023 tarihinde …’ın babası ve kardeşlerinin şirketin işlettiği petrol istasyonuna gelerek zorla yönetim ofisine girdiğini, daha sonra kendilerinde bulunan araç anahtarı ile zorla şirket aracını almak istediklerini, müvekkili şirket müdürünün müdahale ettiğini, sonrasında müvekkili tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, buna rağmen anahtarın şirket müdürüne teslim edilmediğini, yönetim odasında yapılacak bir usulsüzlükte müvekkilinin sorumluluğu doğacağından karşı tarafın müdahalesinin önlenmesi adına şirket yönetim ofisine girmesi ve yaklaşmaması için tedbir kararı verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, talebin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, HMK’nun 389 vd. gereğince ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/201 Esas 2022/386 Karar sayılı karar sureti, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi sureti, ihtiyati tedbir talep eden şirket yetkilisinin ceza soruşturması sırasında alınan müşteki beyanları, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının 2023/13263 sr. sayılı takipsizlik karar sureti, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/306 Esas 2021/629 Karar sureti, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/185 esas sayılı dava dosyasına ilişkin dava dilekçesi sureti dosya içerisinde yer almaktadır.
HMK’nun 389/1. maddesinde; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nun 390/1. maddesinde, ihtiyati tedbirin dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edileceği, aynı yasanın 390/3. fıkrasında ise, tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Mevcut düzenlemeler karşısında somut olaya gelindiğinde, ihtiyati tedbir talep eden karşı tarafın şirkete ait …adresinde bulunan petrol istasyonuna, şirketin yönetim ofisine girmesinin önlenmesi, şirket çalışanlarına müdahalesinin önlenmesi ve şirket araçlarına müdahalesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Dosya içerisinde yer alan 05/05/2021 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi suretinden tedbir talep eden şirket ortağı olan …’ın şirkette bulunan 24 payını …’a devrettiği, anılan devir işlemi ile şirkette …’ın 24 pay, …’ın 50 pay, …’ın 24 pay, …’ın 2 pay sahibi olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece karşı taraf …’ın ihtiyati tedbir talep eden şirketin hali hazırda ortağı olduğu, şirket ortağı aleyhine ihtiyati tedbir istemine dayanak yaklaşık ispat koşulunu sağlayan yeterli delil sunulmadığı gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir talep edenden alınması gerekli olan 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 89,95 TL’nin ihtiyati tedbir talep edenden tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İhtiyati tedbir talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 11/10/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.