Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1413 Esas 2023/1362 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2023/1413
KARAR NO : 2023/1362
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2023
NUMARASI : 2023/216 Esas 2023/490 Karar
DAVACI
VEKİLİ
DAVALI
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 10/03/2023
KARAR TARİHİ : 11/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/10/2023
Taraflar arasındaki şirketin ihyası istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …. ve Tic. Ltd. Şti’ye karşı Karasu İcra Hukuk Mahkemesinde ihalenin feshi davası açtığını, yargılama esnasında şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğini öğrendiklerini, İcra Hukuk Mahkemesindeki davada taraf teşkilinin sağlanması için bu davayı açmak zorunda kaldıklarını belirterek, şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davaya konu şirketin tasfiyeye girmediğini, şirketin aktif halde bulunduğunu, ticaret sicil kaydının terkin edilmediğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı ve Ticaret sicil kayıtları içeriğinden; dava dışı …. ve Tic. Ltd. Şti’nin ticaret sicilden terkin edilmediği, kaydının devam ettiği, bu nedenle ihyası koşullarının bulunmadığı, ayrıca her ne kadar davacı vekili, İcra Mahkemesi tarafından taraflarına ihya davası açılması için süre verilmesi üzerine iş bu davayı açmaları nedeniyle müvekkilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasını talep etmiş ise de, davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde ibraz edilen ve Karasu İcra Hukuk Mahkemesine hitaben yazılan …nın 27/01/2023 tarihli yazı cevabında, şirketin ticaret odası kaydının askıdan re’sen terkin edildiği ancak Ticaret Sicil kaydının devam ettiğinin bildirildiği, buna göre davacı tarafın, şirketin ticaret sicil kaydının devam ettiğini bilmesi gerektiği, buna rağmen iş bu davayı açtığı, bu haliyle harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu edilen şirketin ticaret odası kaydının silinmesi halinde tüzel kişiliğini kaybedip kaybetmeyeceği hususunun ilk derece mahkemesinin takdirinde olduğunu, Karasu İcra Hukuk Mahkemesince taraflarına dava açıp açmama konusunda bir takdir hakkı bırakılmadığını, şirketin ihyası davası açılmadığı takdirde taraflarınca ikame edilen ihalenin feshi davasının açılmamış sayılmasına karar verileceğine dair kesin süre verildiğini,
İlk derece mahkemesince aleyhlerine vekalet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu, şirketin ihyası davası açıp açmama konusunda taraflarının takdiri bulunmayıp, tamamen mahkemenin kesin süre vermesi nedeniyle açılmak zorunda kalındığını, dava konusu şirketin ihyasının yapılıp yapılmaması taraflarını ilgilendirmediğini, bu sebeplerle davanın reddi kararına bir diyecekleri olmadığını, ancak aleyhimize vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiğini, davanın açılmasında kusurları bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; 6102 sayılı TTK’nun geçici 7.maddesi uyarınca Ticaret Sicil Müdürlüğünce re’sen terkin edildiği iddia edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Karasu İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/73 esas sayılı dosyasının UYAP kayıtlarının incelenmesinde; davacısının …, davalısının …. ve Tic. Ltd. Şti ve müşterekleri olup, ihalenin feshi davası açıldığı, davanın derdest olduğu görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi gereğince; 01/07/2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacak olup anonim ve limited şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar münfesih olmaları, Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurala tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle re’sen terkin edilebilecektir. Ticaret Sicil Müdürlüklerince kapsam dahilideki şirketlere bir ihtar gönderilecek olup bu şirketler tasfiye memuru bildirmeleri halinde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirilmediği taktirde şirketlerin unvanı ise ticaret sicilden re’sen silineceği, ancak şirketin devam eden davasının bulunması halinde bu madde hükmünün uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını talep edebilecektir. Somut olaya gelince, ilk derece mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere ihyası istenen şirketin halen davalı sicilde kaydının bulunduğu, davalı sicil tarafından herhangi bir terkin işleminin yapılmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine yönelik verilen ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Öte yandan, davacı vekilince her ne kadar Karasu İcra Hukuk Mahkemesi’nin ara kararı gereğince eldeki davanın açıldığı iddia edilmiş ise de, dayanak belgenin Türkiye Odalar Borsalar Birliğine ait oda kaydı silinmesine ilişkin olduğu, şirketin halen davalı sicilde kayıtlı olup, yapılacak araştırmayla şirketin faal olduğunun tespiti mümkün olduğundan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 269,85 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/10/2023
Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.