Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1380 E. 2023/1250 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1380 Esas 2023/1250 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1380
KARAR NO : 2023/1250

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/12/2022
NUMARASI : 2022/312 D.İş Esas 2022/313 D.İş Karar
İHTİYATİ HACZİN
KALDIRILMASINI
TALEP EDEN :
VEKİLLERİ :
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN :
TALEP : İhtiyati Hacize İtiraz
TALEP TARİHİ : 15/11/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2023

İhtiyati hacize itirazın reddine dair verilen ara karara karşı ihtiyati hacize itiraz eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz talep den vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı … A.Ş. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, borçluların aynı limitle sözleşmenin müteselsil kefili olduklarını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, kat ihtarına borcun ödenmemesi üzerine 167.552.334,09 TL alacağın alınabilmesi için borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece 01/01/2022 tarihli karar ile dilekçeye ekli taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi ve ihtarname sureti incelenmekle; borcun vadesinde ödenmediği, alacağın rehinle temin olunmadığı anlaşıldığından, talebin kabulü ile 167.552.334,09 TL alacağın temini için yukarıda adı geçen borçluların menkul, gayrimenkul mal varlığı ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından haczi kabil ve borca yeter miktardaki kesiminin İİK nun 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir.
İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden vekili ihtiyati haczin kaldırılması istemli dilekçesinde özetle; müvekkilinin hissedar olduğu … A.Ş.’ye alacaklı … Bankası tarafından kredi kullandırıldığını, bu kredi kullanımı ile alacaklı … Bankası tarafından şirketin tüm hisselerine rehin ve tüm elektrik üretim gelirlerine temlik konulduğunu ve bankaya yaklaşık 50.000.000 TL değerinde ipotek verildiğini, ayrıca HES’in üretimin devam etmesi için gereken suyun Ankara içme suyu temin projesi çerçevesinde yapılan Çamlıdere tüneli vasıtasıyla Ankara’ya alınması nedeniyle şirketin üretim yapamaz hale geldiğini, Ankara 15. İdare Mahkemesi’nin 2022/608 Esas sayılı dosyasında ASKİ ve DSİ aleyhine dava açıldığını, bu esnada kredi kullanımında dolar kurunun yıllara göre farklılık göstererek şirket borcunda 150.000.000 TL’ye ulaştığını, alacaklı bankaya 3.250.000 USD kredi ödemesi yapıldığını, taleplerine cevap verilmeden icra işlemleri başlatılarak ihtiyati haciz kararı alındığını, ihtiyati haciz kararı ile şirketin tüm faaliyetleri durmuş olup Başkent Enerji tarafından tesisin elektriği keserek tesisin şu an devre dışı kalıp barajda su seviyesinin sürekli yükseldiğini, acil önlem alınması gerektiği telafisi imkansız zararların doğmasına sebebiyet verecek nitelikte olduğunu ileri sürerek, ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece 15/12/2022 tarihli ek kararı ile İİK’nun 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, buna göre, borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı, itiraz edebilme hakkı bulunduğu, eldeki dosyada itiraz edence ileri sürülen hususların, İİK’nun 265 maddesi kapsamında bulunmayıp ancak açılacak bir davada değerlendirilebilecek nitelikte hususlar olduğu, itirazında belirtilen teminatların banka alacağını karşılar miktarda olmadığı, alacaklının, sunduğu belgelerle yaklaşık olarak haklılığını ispatladığı anlaşılmakla, borçlunun ihtiyati hacze itirazlarının reddine karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati hacize itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin hissedar olduğu şirketin kullanmış olduğu proje belgesi nedeniyle kefil olduğunu, asıl borçlu şirket tarafından bankaya hem rehin hem de ipotek verildiğini, alacaklı banka tarafından asıl şirket aleyhine İİK’nun 45.maddesi gereğince icra takibi başlatılıp sonucuna göre hareket etmeden doğrudan doğruya şirket ortakları ve kefiller aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını, asıl borçlu şirket tarafından alacaklı bankaya işletmeye ait makine ve ekipmanların 28/11/2018 tarihli Taşınır Rehin Sözleşmesi ile rehin verildiğini, yaklaşık kredinin 4.000.000 USD’sinin ödendiğini, ayrıca rehinin paraya çevrilmesi suretiyle yapılan takipte rehinli malların değerinin 157.931.000,00 TL olarak tespit edildiğini, bu bedel içerisinde bina bedeli, arazi ve lisans bedelinin bulunmadığını, rapora itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlu şirketin alacaklı bankaya taşınır ve taşınmaz rehni verilmiş olmasına rağmen müvekkili aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesinin ve yapılan itirazın reddedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; İİK’nın 257. maddesine dayalı ihtiyati haciz kararı istemine ilişkindir.
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nın 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklının, alacağının varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemeden olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterlidir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır.
Somut olaya gelince, alacaklı banka tarafından genel kredi sözleşmesinin kefili olan aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen Adem Başer ve diğer kefiller yönünden ihtiyati haciz talep edildiği, mahkemece genel kredi sözleşmeleri, ihtarname, ipotek resmi senetleri incelenerek ihtiyati haczin kabulüne karar verildiği, itiraz üzerine yapılan yargılamada itiraz sebeplerinin İİK’nun 265.maddesinde belirtilen sebeplerden olmadığından ve yaklaşık ispatı söz konusu olmakla itirazın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında bulunan ipotek resmi senetlerinin incelenmesinde, söz konusu ipoteğin asıl borçlunun kullanacağı kredinin teminatı kapsamında verildiği, kefillerin edimlerinin teminatını kapsamadığı ve yaklaşık ispatın bulunduğu da anlaşılmakla ihtiyati haczin kaldırılması isteminin reddi kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati hacize itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacize itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.27/09/2023

Başkan- Üye Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.