Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/138 E. 2023/656 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/138 Esas 2023/656 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/138
KARAR NO : 2023/656

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ :Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2021
NUMARASI : 2021/39 Esas 2021/963 Karar
TALEP EDEN :
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : HASIMSIZ
TALEP : Zayi Belgesi Verilmesi
TALEP TARİHİ : 20/07/2021
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :06/05/2023

Zayi belgesi verilmesine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı talep eden vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
Talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın faaliyet konusu, temizlik işlerinin taşeron usulüyle yürütüldüğünü, müvekkili firmanın 2017 yılı itibariyle hak edişlerini alamadığı için bu tarihten sonrasında işlerinin bozulduğunu ve ofisini boşaltmak zorunda kaldığını, bu sebeple müvekkil firma yetkilisinin bir arkadaşına ait olan araçta gece gerçekleşen olayda 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılına ait muhasebe evraklarının aracın arka camının kırılarak evrakların ve laptobun çalındığını beyanla davacı firmanın 2017 ve 2018 yılına ait envanter defterleri hakkında zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının 6102 sy. TTK’nın 82/5 maddesi gereğince 10 yıl saklamak zorunda olduğu ticari defter ve belgelerini kasa ve buna benzer sağlam yerlerde muhafaza etmesi gerekirken, muhafaza yükümlülüğünün yerine getirilmediği, bu nedenle kusurlu olduğu, öte yandan, ekonomik değeri yok denecek düzeydeki defter, fatura ve belgelerin çalınmasının hayatın olağan akışına uygun düşmediği, mahkememizce dinlenin tanık anlatımının da dosya kapsamına uygun bulunmadığı anlaşıldığından, davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı müvekkili şirket 2017 yılı itibariyle hak edişlerini alamaması sonucu işlerinin bozulduğunu, işlerini idame ettiği ofisi kapatmak zorunda kaldığını, şirket yetkilisi bu süreçten sonra ise ticari defter ve belgelerinin tümünü muhafaza edebileceği bir yer olmaması sebebiyle zorluklar yaşadığını, bu durum neticesinde şirket avukatında, muhasebecisinde ve evinde bulunan evraklarının bir araya gelmesi için harekete geçtiğini, şirket yetkilisi …, arkadaşına ait … plakalı araç ile kardeşi …’nın kontrolünde 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait defter ve belgelerin evine naklini planladığını, söz konusu belge, evrak ve …’a ait bir adet bilgisayarın yüklü olduğu çanta araç park halinde iken saat 17.00 sularında hırsızlık olayına konu olduğunu, bu olayın akabinde hemen polis ekiplerine haber verilmiş ise de çalınan belgelere ve bilgisayara halen ulaşılamadığını, mahkeme gerekçesi soyut açıklamalara dayandığını, mevcut somut durum ve deliller görmezden gelinerek varılan bu kararın kabul edilebilir bir yanı bulunmadığını, hırsızın söz konusu araçtaki çantayı ve diğer eşyaları çalarken içeriğinde hangi belge ve eşyaların olup olmadığını bilnmesine şüphesiz ki imkan bulunmadığını, olay da yalnız belge ve evrakların çalınmadığını beraberinde şirket yetkilisine ait bilgisayar da çalındığını, davacı şirketin ekonomik gidişatı sebebiyle ofis ve işyerlerini kapatmak zorunda kaldığını, davacı şirket evraklarının saklamak konusunda azami çabayı göstermiş ise de şirketin yaşadığı ekonomik çöküş ve beraberinde işyerini kapatmak zorunda kalışı şirketin mevcudiyetindeki birlik ve düzen durumunu ortadan kaldırdığını, bu sebeple de şirket yetkilisi evraklarını evinde toparlama kararı aldığını, yaşanılan ekonomik sorunlar içerisinde başkaca bir yol ya da yöntem tercih edilemediğini, söz konusu belgelerin, müvekkili firmanın tüm özen ve dikkatine rağmen beklenilmeyen bir hırsızlık olayı sonucu yok olmalarının önüne geçilemediğini, mahkemenin sadece kanaate dayalı, delilleri görmezden gelen, sonrasında yaşanılacak sorunları gözardı eden ret kararının kabulüne imkan bulunmadığını, bu nedenlerle başvuru taleplerinin kabulünü, yerel mahkeme hükmünün kaldırılarak, yeniden hüküm kurulmasını ve belirtilen ticari belgelerin zayi olduğunun tespitini ve zayi belgesinin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
6102 sayılı TTK’nun 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.
Anılan maddede zayi belgesi istenebilmesi için tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin ziyaa uğraması halleri tahdidi olarak sayılmamış ise de, yapılan tadadi sayımdan defterlerin tacirin elinde olmayan sebepler ile ziyaa uğraması gerektiği anlaşılmıştır. Bir başka anlatımla, tacir saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin saklanması ve korunmasına yönelik gerekli özeni göstermekle yükümlü olup, bu özene rağmen defter ve belgelerin ziyaa uğraması halinde zayi belgesi verilmesini talep edebilecektir.
Somut olayda, talep eden vekili talep dilekçesinde, şirkete ait 2017-2018-2019-2020 yıllarına ait evraklar ile muhasebe kayıtlarının araçla eve taşınması sırasında araçtan çalındığını belirterek şirkete ait 2017 ve 2018 yıllarına ait envanter defterine ilişkin zayi belgesi verilmesine yönelik istemde bulunmuştur.
Talep eden tarafından şirket yetkilisinin evinde meydana gelen hırsızlık olayında şirkete ait envanter defterlerinin çalındığı ileri sürülerek zayi belgesi verilmesi talep edilmiş olup, ilk derece mahkemesince şirket yetkilisinin basiretli bir tacir gibi davranmadığı, gerekli özeni göstermediği öte yandan, ekonomik değeri yok denecek düzeydeki defter, fatura ve belgelerin çalınmasının hayatın olağan akışına uygun düşmediği, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediğinden davacı vekilinin istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden talep edenin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda işin çekişmesiz yargı işi olması dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.03/05/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.