Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1303 E. 2023/1363 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1303 Esas 2023/1363 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1303
KARAR NO : 2023/1363

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2023
NUMARASI : 2023/76 Esas 2023/330 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 31/01/2023
KARAR TARİHİ : 11/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/10/2023
Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07.03.2016 günü saat 23.20 sıralarında …’in sevk ve idaresindeki… plaka sayılı aracıyla Necmettin Erbakan caddesinden istasyon caddesi yönünde seyrettiği sırada kendisine yanan kırmızı ışığı fark edemeyerek istasyon caddesi üzerinde ilerleyen … resmi plaka sayılı müvekkili kurum aracına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında olay yerine gelen polis ekipleri tarafından düzenlenen tutanakta… araç sürücüsünün kırmızı ışıkta geçmesi sonucunda kazaya sebebiyet vermesi nedeniyle 2918 sayılı KTK m. 47/1-b hükmünü ihlal ettiğini, … resmi plaka sayılı araç sürücüsünün ise herhangi bir kural ihlali olmadığının tespit edildiğini, Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarında “Bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ve karayolunda kullanma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan iş makinelerinden, lastik tekerlekli traktörler, diğer zirai tarım makinelerinden doğan menfaatin aşağıda belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır. a) Aracın karayolunda veya demiryolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz araçlarla çarpışması …. ” hükmünün amir olduğunu, kaza tarihi itibariyle … resmi plakalı aracın davalı … AŞ. Nezdinde Genişletilmiş kasko poliçesi teminatı kapsamında olduğunu, davalı … şirketi sigortalısı olan Kurumlarının uğramış olduğu zararlardan sorumlu olduğunu, kurumları bünyesinde kurulan Zarar Tespit Komisyonu tarafından yazılı teklif alınmak suretiyle yapılan piyasa araştırması neticesinde söz konusu aracın rayiç değerinin 37.000,00 TL olduğu mevcut hasarlı haliyle HEK değerinin ise 17.350,00 TL olduğu ve aracın rayiç değerinden hasarlı (HEK) değerinin çıkarılması sonucu yaklaşık 19.650,00 TL“lik bir kamu zararının meydana geldiğinin tespit edildiğini, davalı şirkete, davaya konu kazadan sonra yazılı başvurular yapılmış ancak yasal süre içerisinde taraflarına olumlu bir dönüş yapılmadığını, müvekkili kurumun uğradığı gerçek zararın giderilmesi adına herhangi bir girişimde bulunulmadığını, 6102 sayılı KTK m. 5 gereği iş bu dava açılmadan önce de Dava Şartı Arabuluculuğa başvuru yapıldığını, anlaşma sağlanamadığını, anılan nedenlerle müvekkili kurumun uğradığı zararın tazmini için dava açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; 19.650,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan, Ticari Kredilere Uygulanan Avans Faizi ile birlikte tahsiline, yargılama süresince ortaya çıkabilecek masrafların, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kısmi dava açmasında hukuki menfaati bulunmadığını, işbu davanın usulden reddi gerektiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, dava konusu bir ferdi kaza sigortası olup uzamış ceza zamanaşımının uygulanmasının mümkün olmadığını, 2 yıllık zamanaşımı süresi uygulanması gerektiğini, huzurdaki davaya konu kazanın 19.05.2014 tarihinde gerçekleştiğini, huzurdaki davanın ise 11.12.2020 tarihinde açıldığını, iki yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden öncelikle davacının taleplerinin müvekkili şirket bakımından zamanaşımına uğradığını, davacı başvuru şartını yerine getirmediğinden dosyanın usulden reddi gerektiğini, hasar tarihinde davacının mülkiyetinde bulunan … plakalı araç müvekkili şirket tarafından 396190515 numaralı ve 11/09/2015 – 11/09/2016 vade tarihli genişletilmiş kasko poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili sigortacının sorumluluğu kasko genel şartları ve poliçe özel şartları ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirket sigortalı araçta meydana gelen hasarı karşılamak için hazırlanan mutabakatnameyi başvurana ilettiğini, başvuran tarafından beyanında da belirttiği üzere ilgili mutabakatname imzalanmadığını, aleyhe bir hüküm kurulacak olması durumunda dahi karşı vekalet ücretinin aaüt’de belirlenen tutarın 1/5’i olarak karar verilmesi gerektiğini, başvuru sahibi ile müvekkili şirket, sigortalıya ödenecek tazminat miktarında mutabık kalamadıkları için müvekkili şirket tarafından ödeme yapılamadığını, bu nedenle müvekkili şirketin temerrüde düşmediğinin aşikar olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere hasarlı araç için ekonomik olan seçenek araca pert total işlemi uygulanması olduğunu, sigortalının talebinin haksız ve fahiş olduğunu, yapılacak yargılama neticesinde araç hakkında pert total işlemi uygulanmasına karar verilmeden önce yahut karar verildiği esnada aracın sovtajının kimde kalacağı önem arz etmeksizin şartlı bir biçimde hüküm kurularak aracın trafikten çekildiğine dair “trafikten çekilmiştir” kaşeli tescil belgesinin müvekkili şirketine karar verilmesi gerektiğini, başvurunun zamanaşımından reddini, yargılama gideri ve de vekalet ücretinin ise karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; açık kanun hükmü ile özel mahkemelerde görüleceği belirtilmemiş olan idarenin; araç tescil belgesinde kullanım amacının yolcu nakli resmi, poliçede hususi oto olarak belirtilen araçla ilgili kasko sigorta sözleşmesine göre tüketici niteliği olup olmadığı; tüketici değilse ve idarenin zararı varsa tazmini istemi genel mahkemenin görevine girdiğinden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin somut olaydaki uyuşmazlığın tespiti hususunda hataya düştüğünü, zira somut olaydaki uyuşmazlığın bir kamu kurumu olan idaremiz ile ticari bir şirket olan davalı arasındaki kasko sözleşmesinden kaynaklandığını, TTK m. 4 gereği mutlak ticari dava olduğunu, öncelikle uyuşmazlığın TTK m. 4/1 kapsamında kalıp kalmadığı eğer bu kapsamda ise de başkaca bir inceleme yapılmadan uyuşmazlığın ticari bir dava olduğu ve görevli mahkemenin Ticaret mahkemeleri olduğunun kabulünün gerektiğini, ancak yerel mahkemenin gerekçeli kararında somut uyuşmazlığın taraflarının tüketici olmadığı gibi hukuki dayanaktan yoksun bir gerekçeyle mahkemesinin görevsiz olduğuna karar verdiğini, iş bu hüküm usule ve yasaya aykırı olduğunu, sigorta sözleşmelerinin Türk Ticaret Kanunun 1401.ve devamı maddelerinde düzenlendiğinden TTK mA/l-a bendi kapsamında olduğunu, yerel mahkemenin karar gerekçesindeki davanın taraflarının hukuki statülerine dair vantığı tartışmaların isabetsiz olduğunu, gerek kanunun amir hükmü gerekse yargı içtihatlarıyla da sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların ticari dava sayılarak uyuşmazlığın çözümünde -Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davalıya kasko poliçesi ile sigortalı aracın hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, kasko sigorta poliçesi, trafik kayıtları, araca ait fotoğraflar vs.deliller dosya arasında mevcuttur.
Davacının maliki olduğu aracın davalı … şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alındığı, dava konusu rizikonun kasko sigorta poliçesi teminat süresi içerisinde gerçekleştiği dosya içeriği ile sabittir.
Davacı ile davalı … şirketi arasında, … plakalı … marka,kullanım şekli hususi otomobil olan araç 396190515 numaralı ve 11/09/2015 – 11/09/2016 vade tarihli genişletilmiş kasko poliçesi ile teminat altına alınmış olup davacı bu sözleşmeye dayalı olarak sigortacısı olan davalıdan tazminat talep etmiştir.
Davacı ile davalı … şirketi arasında kasko sigorta sözleşmesi yapılmış olup davacı bu sözleşmeye dayalı olarak sigortacısı olan davalıdan tazminat talep etmiştir. Sigorta Hukuku’ndan kaynaklanan davalar kural olarak 6102 sayılı TTK’nun 4/1. maddesi uyarınca mutlak ticari dava olup görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi’dir (Emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29/09/2016 tarih ve 2016/9388 Esas 2016/8345 Karar sayılı ictihatı).
Hal böyle olunca, mahkemece, yukarıda belirtilen 6102 Sayılı Kanun hükümleri dava tarihi itibariyle dikkate alındığında davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu gözetilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.4 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/05/2023 tarih ve 2023/76 Esas 2023/330 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacı taraf harçtan muaf olduğundan karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/10/2023
Başkan- … Üye – … Üye – 4207 Zabıt Katibi -…
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.