Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1294 E. 2023/1119 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1281 Esas 2023/1295 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1281
KARAR NO : 2023/1295

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2023
NUMARASI : 2023/431 Esas (Ara Karar)
İHTİYATİ TEDBİR/HACİZ
TALEP EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF

TALEP : İhtiyati Tedbir-İhtiyati Haciz
TALEP TARİHİ : 19/06/2023
KARAR TARİHİ : 05/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2023

İlk derece mahkemesinin 22/06/2023 tarihli ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin ara karara karşı talep eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; ticari vekil olarak atanan davalının şirketleri aleyhine işlem yaptığı gerekçesi ile maddi tazminat talepli dava açtıklarını belirtip, davalının tüm mal varlığı üzerine tedbir konulmasını ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemesince 22/06/2023 tarihli karar ile; davadaki talep vekaletnamenin kötüye kullanılması ile davacı şirkete zarar verildiği iddiasına dayalı olarak, 6100 Sayılı yasa uyarınca davanın konusunu oluşturmayan ve davalıya ait maddi varlıklar üzerine tedbir konulması talebinin reddi gerektiği, ayrıca davalının eylemleri nedeni ile zarar oluşup olmadığının yargılamayı gerektirdiği, ortada talep edilebilir vadesi gelmiş bir alacaktan söz edilemeyeceği için ihtiyati haciz talebinin de reddi gerektiği gerekçeleriyle ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; işbu davaya konu olayın, davalının EPDK’ya sunduğu teminatların iadesini talep etmesi sonucu ortaya çıkmış olup, söz konusu teminat miktarının davalıya iade edildiğini, bu nedenle mahkemece yapılan tespiti hatalı olup davalıya ait maddi varlıklar işbu davanın konusu oluşturduğundan verilen red kararının hatalı olduğunu, ihtiyati tedbir ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,
HMK’nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alınmıştır. HMK’nın 390/(3). maddesinde ise tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesidir.
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nın 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklının, alacağının varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemeden olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterlidir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır.
Somut olayda, davacı yanca, davalının vekalet görevini kötüye kullanması nedeniyle davacı şirkete zarar verdiği iddiasıyla açılan davada ihtiyati tedbir / haciz talep edilmiştir. 6100 Sayılı HMK’nun 389.maddesine göre uyuşmazlık konusu olmayan şey hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ve açılan davanın da alacak davası olup, para alacağına ilişkin olmasından ötürü ihtiyati tedbirin reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Öte yandan, İİK’nın 258.maddesi gereğince davacı yanın yaklaşık olarak ispata elverişli deliller sunması gerektiği, dosyaya sunulan bilgi belgelere göre istemin yaklaşık olarak ispatlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik ilk derece mahkemesi ara kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati tedbir/haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.05/10/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi-
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.