Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1209 E. 2023/1134 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1209 Esas 2023/1134 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1209
KARAR NO : 2023/1134

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2023
NUMARASI : 2022/1258 Esas 2023/536 Karar
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLİ
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/07/2022
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2023

Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin taşınmazının kamulaştırılması için açılan davada mahkemece kamulaştırma bedelinin üçer aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılması koşulu ile davalı bankada vadeli hesap açılmasına karar verildiğini, davalının bloke edilen kamulaştırma bedellerine yasal %9 oranının altında mevduat faizi uyguladığını, ödeme tarihine kadar faiz işletmediğini, ödeme talebi sırasında üç aylık vade dönemi dolmamışsa, geriye dönük olarak vadeyi bozduğunu, faiz tahakkuk ettirmediğini, davalının kamulaştırma bedellerine %9’dan daha düşük bir faiz oranı uygulayamayacağını belirterek şimdilik her bir davacı için 5,00 TL olmak üzere toplam 535,00 TL faiz farkı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında talebini her bir davacı yönünden ayrı ayrı bedellerini belirtmek suretiyle toplam 69.049,21 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların talebinin hukuka aykırı olduğunu, geriye dönük talep edilen faiz ödemesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu bildirerek davanın reddin istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu ile davacılar… dışında diğer davacıların davalıdan talep edebilecekleri faiz farkı alacak miktarının tespit edildiği, anılan davacılar yönünden ise herhangi bir ödeme kaydına rastlanmadığından fark faizi alacağının hesaplanmadığı, alacağın faizden kaynaklanması nedeniyle davacının faiz alacağına faiz işletilmesi talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacılar … yönünden 903,62 TL olmak üzere toplam 69.049,21 TL’nin davalıdan alınarak bu davacılara verilmesine, davacılar … yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, bankaların farklı vadeler ve farklı ana para miktarları için mevduatlara uygulayacakları asgari ve azami faiz oranlarını TCMB’ye bildirmekle yükümlü olduğunu, bildirilen azami faiz oranlarının altında kalmak koşuluyla her bankanın farklı oranlarda mevduat faizi teklif edebildiğini, bilirkişi raporunda aleyhe olan hususlara itiraz edildiğini, raporda tespit edilen faiz alacağı miktarı alacağına katılmadıklarını, gerekçede yazılan yargılama gideri, vekalet ücreti hesaplamaları ve diğer hesaplamaların yanlış yapıldığını, reddedilen kısma ilişkin lehlerine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, bankaya depo edilen kamulaştırma bedeline düşük oranda mevduat faizi uygulandığından eksik ödenen faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanun’un 41. maddesi ile değiştirilen 341/2. fıkrasında öngörülen kesinlik sınırı üç bin Türk Lirasıdır. 01/01/2023 tarihinden itibaren ise bu sınır 17.830,00 TL’dir. Davalı vekilinin istinafa konu ettiği miktar kısmen kabul edilen davacılar… yönünden 903,62 TL olmak üzere toplam 69.049,21 TL’ye yönelik olup, ihtiyari dava arkadaşı olan her bir davacı yönünden kabul edilen alacak miktarı ayrı ayrı dikkate alındığında 09/05/2023 tarihli karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararlara karşı HMK’nun 346/1. maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, HMK’nun 352. maddesi gereğince yapılan ön inceleme neticesinde Bölge Adliye Mahkemesince de bu yönde karar verilebilir. Bu karar usule ilişkin nihai bir karardır. (Tolga Akkaya, Medeni Usul Hukukunda İstinaf sayfa 176)
Tüm bu nedenlerle HMK’nun 352. maddesindeki düzenleme gereğince mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince verilen bu usulden red kararına karşı miktar gözetildiğinden temyiz yolu açık değildir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/01/2018 tarih ve 2017/3597 Esas 2018/5 Karar sayılı ilamı).

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-İlk derece mahkemesi hükmünün HMK’nun 341/2. maddesi gereğince miktar itibarıyla kesin olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE,
2-İstinafa başvuran davalı tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf başvuru harcı ile 179,90 TL istinaf maktu karar harcı, 999,28 TL istinaf nispi karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nun 362(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 14/09/2023

Başkan Üye Üye – Zabıt Katibi –
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.