Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/1195 E. 2023/1109 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 201 Esas 2021/ Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1195
KARAR NO : 2023/1109

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/05/2023
NUMARASI : 2023/383 Esas
İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
ALEYHİNE TEDBİR
TALEP EDİLEN
DAVALI :

VEKİLİ :
TALEP : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
TALEP TARİHİ : 26/05/2023
KARAR TARİHİ : 19/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2023

Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir isteminin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkete %24 ortak olduğunu, şirket müdürü ve aynı zamanda şirketin %50 ortağı olan davalı …olduğunu, davalının 2021 ve 2022 yıllarında olağan genel kurul toplantılarını yapmadıklarını, genel kurul toplantısı ve müdürlük yetkisi dahil birçok konunun görüşülmesi adına ihtar gönderildiğini iddia ederek müdürlükten azline şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının dava dilekçesindeki iddialarını, ihtiyati tedbir verilmesini gerektirecek şekilde yaklaşık olarak ispatlayamadığı, davacının haklılığının yaklaşık olarak da ispatı yargılamayı ve delil toplanmasını gerektirdiği gerekçeleriyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticaret sicil gazetesinde davalı şirketin tescilli resmi ortağı olması, müvekkiliyle davalılar arasındaki ihtarlar ve noter aracılığıyla tutulan tutanakların şu aşamada haklılığının somut kanıtı olduğunu, yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiğini, davalı şirket müdürünün dürüstlük kurulına aykırı davrandığını ve azli yönünden haklı sebeplerin oluştuğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; şirket müdürünün haklı nedenle azli davasında şirkete tedbiren kayyım atanması istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,
HMK’nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alınmıştır. HMK’nın 390/(3). maddesinde ise tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesidir.
Somut olayda, dosyada mevcut delil durumu dikkate alındığında ilk derece mahkemesince yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın düşümü ile bakiye 89,95 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f. maddesi /uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/07/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.