Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/98 E. 2022/487 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/98 Esas 2022/487 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/98
KARAR NO : 2022/487

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ… 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2021
NUMARASI : 2021/306 Esas 2021/629 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 07/05/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/05/2022

Taraflar arasındaki tespit istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin %50 ortağı olduğu ve şirket müdürü sıfatına sahip bulunduğu dava dışı …Tic….Ltd. Şti’nin %24 şirket hissesinin usule ve kanuna aykırı bir şekilde dava dışı …’a devredildiği hakkında davalı tarafından yapılan işlemin yayımlanan ilan ile öğrenildiğini, yapılan tescil işleminin kanuna aykırı olduğunu, pay devrenin geçerli olabilmesi için şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse esas sermaye payının devri için ortaklar genel kurulunun onayı gerektiğini, şirket genel kurulunda yapılan görüşme neticesinde %50 kabul %50 ret oyuyla şirket pay devrinin reddedildiğini belirterek itirazın kabulü ile yapılan tescilin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dışı …Tic…. Ltd. Şti ortağı olan …’ın …’a hissesini devrettiğine ilişkin devralan … tarafından sicile başvurulduğunu, şirket genel kurulunda %50-%50 oy oranıyla hisse devrine ilişkin karar verildiğini, limited şirket genel kurulunun başvurudan itibaren 3 ay içerisinde pay devrini reddetmemesi halinde pay devrine onay vermiş sayılacağını, kanun veya şirket sözleşmesinde aksi öngörülmediği takdirde tüm genel kurul kararlarının toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınacağını, …’ın genel kurula başvuru tarihinden itibaren 3 ay içinde reddedilmeyen hisse devir talebi üzerine müdürlüğe yapılan başvurunun kabul edilerek tescil ve ilan işleminin yapıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davaya konu hisse devrinin 07/04/2021 tarihli genel kurulda gündeme alındığı, genel kurul toplantı karar tutanağında %50 olumsuz oya karşılık %50 olumlu oy ile hisse devirlerinin onaylanması isteğinin reddine karar verildiği, davalı tarafından söz konusu kararın red niteliğinde olmadığı kanaatiyle hisse devrinin 05/05/2021 tarihinde tescil edilip ilan edildiği, TTK’nun 620. maddesi gereğince genel kurul kararının salt çoğunlukla alınması gerektiği, %50 red oyu ile hisse devrinin onayına red kararının verilemeyeceği,verilmiş bir red kararı bulunmadığı, hisse devrine ilişkin başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içerisinde hisse devrinin reddine ilişkin usulüne uygun alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı, TTK’nun 595. maddesi gereğince hisse devrinin onaylanmış sayılacağı, davalı … Sicil Müdürlüğünün yapmış olduğu işlemin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan itirazların bir kısmının gerekçeli kararda tartışılmadığını, devir işlemini gerçekleştiren tarafın müvekkilinden olağanüstü genel kurul toplantısı talebinde bulunduğunu, pandemi koşulları ve toplanma yasağı gerekçesiyle bu talebin mesul müdür sıfatıyla müvekkili tarafından reddedildiğini, şirket yönetim kurulunun toplanarak olağanüstü genel kurul yapılması kararı verdiğini, usule uygun olarak itiraza konu şirket pay devri hususunun gündeme eklenerek toplantının yapıldığını, yapılan toplantıda pay devrinin onaylanması talebinin %50 kabul, %50 ret oyuyla salt çoğunluk sağlanamadığından kabul edilemediğini, davalının genel kurul kararını inceleyerek bu kararın kendi deyimiyle geçersiz olduğuna karar verip, buna ilişkin işlem tesis etmesinin yetki gaspı niteliğinde olduğunu, yapılan genel kurulda ortağın şirket hisse devri hususunun oylandığını, aranacak salt çoğunluğun devir işleminin kabulü için aranması gerektiğini, yapılan genel kurulda devire ilişkin talebin salt çoğunluk sağlanamadığından reddedildiğini, ret için salt çoğunluk aranmayacağını, davaya konu devir işlemine ilişkin toplantı davetinin şirkete değil, şirket ortaklarına yapılmak zorunda olduğunu, şirket sürekli çalışanlarına yapılmış olan tebligatın muhatabına ulaşmadığı için usulsüz tebligat niteliği taşıdığını, bu sebeple müvekkili tarafından beyan edilen 14/02/2021 tarihinden itibaren sürenin başlaması gerektiğini, bu durumda davalı tarafından yapılan 05/05/2021 tarihli tescilin 3 aylık süre tamamlanmadan yapılan işlem niteliğinde olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan tescil işleminin iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
…Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti.’nin 07/04/2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı ve hazirun cetveli sureti, pay devri tescil ve ilanına ilişkin evrak suretleri, limited şirket pay devri sözleşmesi, devralan … tarafından Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne yapılan başvuru sureti, …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti.’nin ana sözleşmesi, hisseyi devreden tarafından davacıya ve dava dışı yönetim kurulu üyelerine gönderilen ihtarname ve tebliğ evrakı, …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti. müdürü sıfatıyla davacı tarafından hisseyi devreden ortağa gönderilen cevabi ihtarname, …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti. gündeme ilişkin yönetim kurulu kararı, …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti. müdürü sıfatıyla davacı tarafından hisseyi devralan …’a gönderilen ihtarname sureti dosya içerisinde yer almaktadır.
…Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti.’nin 07/04/2021 tarihinde şirkete ihtarname ile bildirilen hisse devrinin görüşülmesi ve karara bağlanması gündemiyle olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmıştır. Yapılan toplantıda dava konusu hisse devrini gerçekleştiren … dahil olmak üzere şirketin tüm ortakları toplantıya asaleten ve vekaleten temsil edilmiş, gündemin 3 numaralı maddesinin müzakere edilmesi sonunda dava konusu hisse devrinin onaylanması isteğinin reddine %50 olumsuz oya karşılık %50 oyla karar verildiği tutanağa geçirilmiştir.
Anılan olağanüstü genel kurul kararı üzerine hisseyi devralan … tarafından bila tarihli dilekçe ile davalı sicil müdürlüğüne başvurulmuş, yapılan başvuru üzerine de davalı tarafından dava konusu pay devrinin tesciline karar verilerek 05/05/2021 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilmiştir.
Davacı yan davalı sicil müdürlüğü tarafından yapılan hisse devrinin tescili işleminin yasaya aykırı olduğunu, iptal edilmesi gerektiğini iddia etmiş, davalı yan ise hisse devrinin dava dışı şirkete bildirilmesi üzerine şirket genel kurulu tarafından 3 aylık süre içerisinde hisse devrinin onaylanması talebinin reddine karar verilmediği, genel kurulda yapılan oylama sonucu %50 kabul, %50 ret oy oranının talebin reddi kararı niteliği taşımadığını savunmuştur. Mahkemece, davalı sicil müdürlüğü tarafından yapılan tescil işleminin kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti.’nin müdürü olduğu, dava dışı şirket ortağı … tarafından şirketteki 24 payın dava dışı …’a noterde akdedilen limited şirket pay devri sözleşmesi ile devredildiği, yapılan devir işleminin devreden ortak tarafından şirkete ihtar edilmesi üzerine şirket genel kurulu tarafından devir işleminin oylandığı, %50 kabul, %50 ret yönünde oy kullanıldığı hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davacının sicil tarafından yapılan tescil işlemine karşı iptal davası açmaya ilişkin ilgili sıfatı bulunup bulunmadığı, genel kurulda yapılan oylamanın hisse devrinin onaylanması talebinin reddi niteliği taşıyıp taşımadığı, davalı tarafından yapılan hisse devir tescil işleminin yasaya uygun olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde; TTK’nun itiraz başlıklı 34/1. maddesinde “İlgililer, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, sicil müdürlüğünce verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren sekiz gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler.” denilmiştir.
Anılan hükümden anlaşılacağı üzere ilgililer sicil müdürlüğünce verilen kararın tebliğinden itibaren 8 gün içerisinde tescil istemi hakkında verilen karara karşı itiraz edebilecektir. Dava konusu tescil işlemi 05/05/2021 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilmiş, işbu dava ise TTK’nun 34. maddesinde belirlenen 8 günlük hak düşürücü süre içerisinde 07/05/2021 tarihinde açılmıştır. Burada tartışılması gereken diğer bir husus davacının ilgili sıfatı bulunup bulunmadığıdır.
Ticaret sicil memurluğu kararlarına karşı ancak ilgililer itiraz edebilir. Bu ilgililerin kimler olacağı ise Ticaret Sicil Yönetmeliği’nin 22. maddesinde ve TTK’nun 28. maddesinde açıklanmıştır. Anılan maddelere göre, tacirin hükmi şahıs olması halinde onun salahiyetli uzuvları veya selahiyetli temsilcileri ilgili kişi olarak kabul edilmektedir. Somut olayda ticaret sicil kararına itiraz eden davacı … dava dışı …Tic. Petrol Paz. Dağ. Ltd. Şti.’nin müdürü ve ortağı ise de, işbu davayı şirket adına, şirket müdürü sıfatıyla değil, kendi adına ortak sıfatıyla açmıştır. Tacir tüzel kişi ise yetkili uzuvları veya yetkili temsilcileri ilgili sıfatını taşımaktadır (…, Ticari İşletme ve Şirketler, 1. Cilt, 3. Baskı, Ankara 2004, s:935). Şirket ortağının ise ilgili sıfatı bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla itiraz eden davacının işbu davada aktif dava ehliyeti bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece davacı TTK’nun 34. maddesi uyarınca ilgili sıfatına sahip olmadığından işbu davayı açamayacağı, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında gerekçe yönünden isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında gerekçe yönünden isabet görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının gerekçe yönünden kaldırılmasına, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden KABULÜNE,
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/10/2021 tarih ve 2021/306 Esas 2021/629 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a.6 maddesi gereğince gerekçe yönünden KALDIRILMASINA,
2-Davanın davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığından REDDİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Alınması gereken 80,70 TL karar ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Bakiye gider avansının talep halinde davacıya iadesine,
B)1-Davacının yatırdığı 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacının istinaf aşamasında yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 14/04/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza