Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/931 E. 2022/932 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/931 Esas 2022/932 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/931
KARAR NO : 2022/932

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2022
NUMARASI : 2021/132 Esas 2022/312 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 01/03/2021
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2022

Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1/3 oranında hissedarı olduğu ticari aracın 2/3 oranında hissedarı olan dava dışı …’nın kullandığı konut kredisi, ticari yapılandırma kredisi ve plaka işletme kredisinden kaynaklanan borçları nedeniyle icra takibi kapsamında satılarak paraya çevrildiğini, kredi borcunun bir kısmının dava dışı …’nın kullandığı konut kredisinden kaynaklandığını, bu nedenle müvekkilinin taraf olduğu rehin sözleşmesinin teminat altına almadığı borç nedeniyle satılamayacağını, müvekkilinin ticari aracın işletilmesinden doğan gelirden mahrum kaldığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak üzere şimdilik 6.000,00 TL’nin avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın somutlaştırılmadığını, belirsiz alacak davası yoluyla açılmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin davacıdan taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi nedeniyle alacaklı olduğunu, müvekkili ile dava dışı … arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, kredi kullandırıldığını, borcun teminatı olarak ticari taksi üzerinde rehin tesis edildiğini, davacının rehin maliki olarak borçtan sorumlu olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı tarafından takip edilmeyen davanın 28/12/2021 tarihinde HMK’nun 150. maddesi kapsamında işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin süresinde yaptığı yenileme talebi üzerine yenileme yapılarak 19/04/2022 tarihinin duruşma günü olarak belirlendiği, duruşmaya davacının katılmadığı, davalı vekilinin de davayı takip etmeyeceğini bildirdiği, HMK’nun 320/4. maddesi gereği basit yargılama usulüne tabi davada yenileme işlemi sonrasında davanın tekrar takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; duruşmanın açılmasından önce mahkemeye sunulan gerekçeli bekletme mazeret dilekçesi sunulduğunu, sunulan dilekçede mazeretin gerekçesini oluşturan ilgili dosya bilgilerinin açıkça belirtildiğini, mahkemece ise mazeret dilekçesi ekinde belge olmadığı gerekçesiyle mazeretin reddedildiğini, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, UYAP sistemi üzerinden sunulan mazeretin reddine karar verilmesi sonrası duruşmanın sona erdirildiği saatin 11:32 olduğunu, gerekçeli bekletme mazeretleri doğrultusunda dosyanın 30 dakika beklemeye bırakılmaksızın duruşma açılarak dosyanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; rehin sözleşmesinin teminatı altında olmayan alacağın tahsili için rehinli aracın satılması nedeniyle uğranılan zarar ve mahrum kalınan kârın tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
İlk derece mahkemesi yargılaması sırasında 28/12/2021 tarihli celsede davacı vekilinin duruşmaya katılmadığı, mazeret dilekçesi sunulmadığı duruşma zaptına geçirildikten sonra davalı vekilinin davayı takip etmeyeceğini beyan etmesi üzerine dosyanın HMK’nun 150. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Anılan karar üzerine davacı vekilince 13/01/2022 tarihli yazılı dilekçesi ile işlemden kaldırılan dosya yenilenmiş, mahkemece 14/01/2022 tarihli yenileme tensip tutanağı düzenlenerek duruşma 19/04/2022 günü saat 11:05’e bırakılmış, duruşma günü ve saati taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Mahkemenin 19/04/2022 tarihli duruşma gününde, duruşma saati olan 11:05’den önce davacı vekilince UYAP üzerinden aynı saatlerde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/85380 sayılı seri muhakeme dosyasına vekil olarak katılması gerektiğinden dosyanın 30 dakika beklemeye alınması talebini içerir mazeret dilekçesi gönderilmiştir.
Anılan mazeret dilekçesi üzerine 19/04/2022 tarihli duruşmada mahkemece davanın bir önceki celse takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığı, yenileme talebi nedeniyle yeniden duruşma günü verildiği, yeni duruşma gününün davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin mesleki mazeret bildirmekle birlikte dilekçesi ekine mazeretin belgesini eklemediği gerekçesiyle mazeretin reddine karar verilmiş, davalı vekilinin davayı takip etmediğine ilişkin beyanı tutanağa geçirilmiştir.
Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilen 19/04/2022 tarihli celse tutanağının saat 11:32’de açıldığı UYAP üzerinden yapılan inceleme ile anlaşılmıştır.
Bu durumda davacı vekilinin mazeret dilekçesinde dosyanın 30 dakika beklemeye bırakılmasının talep edildiği, 19/04/2022 tarihli celsenin duruşma saatinin 11:05 olduğu, celse zaptının saat 11:32’de açıldığı, fiilen 30 dakika bekletmeye yönelik mazeretin 27 dakikası fiilen beklendikten sonra 3 dakika beklenmemesinin usul ekonomisine aykırı olduğu gözetilerek mahkemece davacı vekilinin mazeretinin reddi ile davalı vekilince davanın takip edilmemesi üzerine davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;

1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince KABULÜNE, sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/04/2022 tarih ve 2021/132 Esas 2022/312 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının istinaf aşamasında yapmış olduğu yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonunda dikkate alınmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a.4 maddesi uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/06/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.