Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/919 E. 2022/789 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C…. Bölge Adliye Mahkemesi
.
T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

.

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ… 12. ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/02/2022
NUMARASI :

KARAR TARİHİ : 09/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2022
Taraflar arasındaki genel kurul kararının … … Müdürlüğü’nce tescil kararının iptaline ilişkin asıl dava ile kati tescil istemine ilişkin birleşen dava kapsamında ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sonunda ara kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde ve 20.02.2022 tarihli dilekçesinde özetle; her biri %50’şer hisseye sahip ortakları müvekkili … ile …’ten oluşan iki ortaklı davalı … ve … Ltd. Şti’nin 20.06.2014 tarihinde müdür seçimi gündemi ile yapılan ortaklar kurulu toplantısında ortaklar arasında herhangi bir mutabakata varılamadığını, toplantı tutanağının davalı taraf tarafından yanlı bir şekilde hazırlandığını, gündem dışı dava konuları ve tartışmalar sebebiyle imzalanmasının herkes tarafından reddedildiğini, davalı vekili tarafından … 10. Asliye … Mahkemesi 2011/491 esas nolu dosyaya 20.06.2014 tarihinde saat 16:35’te havale dilekçesi verildiğini, söz konusu dilekçede ortakların müdür seçemediğini; bu sebeple, eski müdür olan …’ün görev süresinin hükmen uzatılmasının ve şirkete kayyum olarak tayin edilmesinin talep edildiğini, ancak dilekçenin dayandığı toplantının sahte olduğunu, davalılardan olan eski müdür … ve diğer ortak … hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’nda 2014/94957 soruşturma numaralı sahtecilik, nitelikli dolandırılıcılık, kara para aklama, suç örgütü kurma ve vergi kaçakçılığına ilişkin suç duyurusunda bulunulduğunu, bu arada davalı tarafın … … … Müdürlüğü’ne yapmış olduğu eski müdür …’ün müdürlük süresinin hükmen uzatılmasına ve şirkete kayyum olarak atanmasına ilişkin tescil talebine ve … Müdürlüğü’nce gerçekleştirilen geçici tescil işlemine itiraz ettiklerini; ancak bu itirazlarının reddedilmiş/cevapsız bırakıldığını, açıklanan sebeplerle, … şirketine ait ve sahte belgeye dayanan 02.07.2014 tarih ve 2014/92594 sayılı tescil/ geçici tescile ilişkin her türlü işlemin hükümsüz sayılıp terkinine, bu durumların ilanına ve tüm dosya kapsamına göre haklı olduklarından, sahte Müdürler … ve …’ün bütün Müdürlük yetkilerinin ihtiyati tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili asıl davada cevap dilekçesinde; davacının şirketin sermaye artırımına iştirak etmediği için %50’den daha az oranda ortağı bulunduğu şirketi yok etmeye çalıştığını ve bu amacının özellikle … 10. Asliye … Mahkemesi’nde sürmekte olan 2011/491 esas sayılı dosyadan anlaşılacağını, davacının 2009’dan beri şirketi yıpratıcı eylemlerine devam ettiğini ve iyiniyetli olarak çağrıldığı müdür seçimi gündemli toplantıyı da sabote ettiğini ve şirketin iş ve işlemlerinin yürütemeyecek konuma gelmesi için çabaladığını, 10 yıllık görev süresi 23.06.2014 tarihinde dolacak olan müdür …’ün görev süresi dolmadan 20.06.2014’te ortaklar kurulunun toplanması için ve şirketin iş ve işlemlerinin, sağlık sektöründeki başarısının sekteye uğramaması için uğraşıldığını, bu nedenle, taraflar arasında herhangi bir mutabakata varılamayan müdür seçimi hususunda eski müdürün görev süresinin uzatılması ve şirkete kayyum olarak atanmasına ilişkin tescil talebinin … … … Müdürlüğü’ne iletildiğini; ancak … 10. Asliye … Mahkemesi’nde sürmekte olan 2011/491 esas sayılı dosya nedeniyle … … … Müdürlüğü’nün geçici tescil kararı verdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; talep üzerine geçici tescil yapıldığını, işlemin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA TALEP
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; şirket müdürünün görev süresinin dolacak olması sebebiyle 20.06.2014 tarihinde ortaklar kurulu toplantısının yapıldığını, toplantıda alınan karar doğrultusunda yeniden müdür ve müdürler kurulu başkanı seçilen …’ün ve ve diğer müdür olarak seçilen …’ün … … Müdürlüğünce tescilinin talep edilmesi üzerine tTK’nın 32/4. Maddesi uyarınca geçici olarak tescilin yapıldığını ileri sürerek söz konusu geçici tescil işleminin kesin olarak tescile karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; talep üzerine geçici tescil yapıldığını, işlemin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince duruşma açılarak yapılan inceleme sonunda; davacı müdürün yetkilerinin tedbiren kaldırılmasını talep etmekle birlikte bu talebe dayanak yaklaşık ispat koşulları çerçevesinde gerekçeleri ortaya koyamamıştır. Alınan bilirkişi raporu ve toplanan delillerden müdürün yetkilerinin kaldırılmasını gerektirecek yeterli delil olmadığı, müdürün şirket aleyhine işlemler yaptığına, şirketi zarara uğrattığına dair davacı tarafından sunulmuş bir delil dosyada bulunmadığından bu yönde bir kanaat oluşmadığı gibi, davacının davadan elde etmeyi umduğu yararı tedbirle dava sonuçlanmadan herhangi bir delil de sunmadan sağlamasının tedbir müessesesinin ruhuna aykırı olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl davada ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ortaklar kurulu toplantısında yeni müdür seçiminin reddedildiğini, orijinal toplantı tutanağının dava dosyasına ıslak imzalı sunulduğunu, her iki ortak tarafından seçilen…. ile ortak …, Avukatı …tarafından asıl toplantı tutanağının imzalandığını, toplantıya katılan …..seçimi sonrası toplantıyı terk eden (davalılar …, …’ün) Avukatları …’nun … 10. Asliye … Mahkemesinin 2011/491 Esas dosyaya Hakim havaleli 20.06.2014 tarih ve Saat 16:35’te bir dilekçe vererek, Yeni müdür seçimini reddedildiğini, Eski müdürün müdürlüğüne devamı veya kayyım tayin edilmesi dilekçesi verdiğini, Mahkemece tanıklarımızın dinlenmesi talebine rağmen dinlenmediklerini, mahkemece ıslak imzalı tutanakların da dikkate alınmadığını, bilirkişi kurulunun dosyadaki evrak, belge ve beyanları seçerek davacının asıl toplantı tutanağını, davalılar vekilinin Hakim havaleli ikrar dilekçesini, davacıların 4 sayfa Kronoloji evrakı görmezden geldiğini, nitekim ekli uzman raporunda bu hususların açıkça değerlendirildiğini, asıl toplantıda %50 zıt oylarla yeni müdür seçiminin reddedildiğini, toplantının saat 12:15’te bittiğini, diğer ortak …, eski müdür …, avukatları… toplantı tutanağını imzadan imtina ettiklerini ve toplantıyı terk ettiklerini, müvekkilinin toplantı salonunu terk etmediğini, sonraki toplantı tutanağının sahte olduğunu, asıl dava konusu sahteciliğin mahkemenin hukuki bilgisiyle çözümlenebilecek bir husus olduğunu, bilirkişiye başvurulmasını gerektirmediğini, yanlı bilirkişi kurulu raporunu reddettiklerini, ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle asıl davada ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararın kaldırılmasını istemiştir.
Asıl davada davalılar birleşen davada davacılar vekili, asıl davada davacı vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, müdür seçimine ilişkin genel kurul kararının geçici tesciline ilişkin iptali istemiyle açılan davada davalı limited şirketin yetkili müdürlerinin müdürlük yetkilerinin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
HMK’nun 389/1 maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
HMK’nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Bilirkişi heyeti … ve mali müşavir … tarafından düzenlenen 31.01.2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda; dava konusu Genel Kurul toplantısının usulüne uygun bir şekilde yapılmış olduğu; TTK’nın 620. Maddesine uygun olarak müdür seçimi için karar alındığı, (…’ün 1000 hissesinin yarıdan bir fazlası 501 adet pay müdür seçimi için yeterli, rapora göre davacı ortak 12.15’te ortaklar kurulu toplantısını terk etti) söz konusu toplantıda alınan kararların ve 02.07.2014 tarih 2014/92594 sayılı tescile esas geçici tescil işleminin usulüne uygun olduğu; davacının davasında haklı olmadığı; davalı şirketin iptali istenen geçici tescilin kati tescile dönüştürülmesine ilişkin davasının mahiyeti itibariyle işbu davaya etkisinin ne olduğunun tespit edilmesi hakkında; tersine bir yaklaşımla, kesin tescile ilişkin … 10. Asliye … Mahkemesinde sürmekte olan davanın sonuçlanmasının, işbu davanın sonuçlanmasına bağlı bulunmakta olduğu; belirtilmiştir.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle; asıl davada ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve özellikle ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin dosya kapsamı itibarıyla HMK’nın 390/3. Maddesi hükmü uyarınca asıl davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edememiş bulunmasına göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun karar tarihinde yürürlükte bulunan ilgili Tarifesi hükümleri gereği alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 09/06/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.