Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/910 E. 2022/982 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/06/2019
NUMARASI :
DAVA TARİHİ : 25/12/2006
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022
Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı …. vekili ile davalılar … ile … vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … oğlu …’ın müvekkili bankaya başvurarak, daha önce müvekkili bankadan kullanmış olduğu kredi sebebiyle aracı üzerindeki rehin hakkının kaldırılması ve ticari taksinin hissesini almak için müvekkili bankadan 100.000,00 TL kredi başvurusunda bulunduğunu, kredi başvuru evrakı alınarak araç üzerinde rehin tesis edildiğini, kredi onaylanarak bir kısmının kullanılan önceki kredinin kapatılması için …/… Şubesine ödendiğini, kalan miktarın da adı geçen davalıya ödendiğini, bu arada … oğlu …’ın ortaya çıkarak kız kardeşi ile evli olan davalı …’ın müvekkili bankayı dolandırdığını bildirdiğini, Emniyetin internet sitesine kontrol amacıyla girdiğinde aracın üzerinde müvekkili banka lehine rehin tesis edildiğini öğrendiğini ifade ederek diğer davalı ile müvekkili bankadan şikayetçi olduğunu, akraba olan davalıların daha önce de aynı hile ve desise ile … … Şubesinden kredi kullandıklarının anlaşıldığını, davalı … oğlu …’ın 10.02.2006 tarihinde edindiği sahte nüfus cüzdanını kullanarak dolandırıcılığı gerçekleştirdiğini, davalılar hakkında Ankara Cumhuiyet Başsavcılığı’na da suç duyurusunda bulunulduğunu, ileri sürerek müvekkili bankanın uğratıldığı 100.000,00 TL zararın 06.09.2006 tarihinden itibaren yıllık %125 temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı … … oğlu … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, mülkiyeti kendisine ait olan ticari taksiyi kendisi ile aynı adı taşıyan eniştesine kiraladığını, eniştesinin de … oto alım satımı yapan ve davacı bankanın iyi müşterisi olan … ile birlikte bankaya rehin verip 100.000,00 TL kredi kullandıklarını, bu olayların hiçbirinden haber olmayan ve internette aracın trafik cezası olup olmadığına bakan müvekkilinin tesadüfen araç üzerindeki rehni gördüğünü, bankaya gidip sorduğunda kredi kullandığını söylediklerini, talebine rağmen kredi dosyasının müvekkiline gösterilmediğini, bunun üzerine müvekkilinin banka idarecileri hakkında şikayetçi olduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu, davacı bankanın müdürü ile diğer davalının aynı köyden oldukları için birbirlerini tanıdıklarını, daha önce kullanılan kredi sebebiyle araç üzerinde rehin bulunduğu halde bir günde davacı bankaca kredi kullandırılmış olmasında müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … oğlu …’ın 18.08.2013 tarihinde ölümü üzerine; mirasçılarından eşi … tarafından Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 12/11/2013 tarih ve 2013/1492 Esas-1749 Karar sayılı ilamı ile miras bırakan …’dan intikal eden mirasın kayıtsız şartsız reddedildiği, mahkemece mirasın reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verildiği anlaşılmış olup, Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 13/07/2017 tarih ve 2017/784 Esas-1156 Karar sayılı kararıyla muris …’ın mirasçılarının 2004 doğumlu … ile 1998 doğumlu … oldukları belirlenmiştir.
Dava dilekçesi murisin mirasçıları olan 2004 doğumlu …’a velayeten annesi …’a ve 1998 doğumlu …’a usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı mirasçılar adına velayeten … 11.11.2016 tarihli celsede murisin mirasçıları olan çocuklarının velayetinin kendisinde olduğunu belirterek onlar adına velayeten davayı takip edeceğini bildirmiştir.
Davalı mirasçı …’a dahili dava dilekçesi 18.10.2017 tarihinde, bilirkişi raporu ise yine mernis adresine 22.04.2019 tarihinde, …’a ise 22.04.2019 tarihinde, …’a da aynı tarihte tebliğ edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporuna, kesinleşen Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin ceza dosyasına ve toplanan tüm delillere göre; öncelikle Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin vermiş olduğu hükümlerden davalılardan … oğlu …’ın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemek suretiyle bankadan … oğlu … adına 06/09/2006 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ile 48 ay vadeli 100.000,00 TL kredi kullandığının sabit olduğu, diğer davalı … oğlu …’ın … oğlu … ile birlikte hareket ettiğinin davacı tarafından ispat edilmediği, … oğlu …’ın yargılama devam ederken 18/08/2013 tarihinde öldüğü, davacı vekili tarafından mirası reddeden eş … dışında kalan, oğul … ve kızı …’a davanın yöneltildiği, bu mirasçılara ilişkin mirası reddediklerine ilişkin hüküm veya belgenin dosya içeresine sunulmadığı, Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 13/07/2017 tarihli kararı ile davalı … oğlu …’ın mirasçılarının … ve … olduğu, 26/02/2019 tarihli bankacı bilirkişiden alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu kabul edilmiş, raporda da belirtildiği üzere davacı bankanın 06/09/2006 tarihinde imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı asıl alacak 97.520,46 TL, işlemiş faiz (son ödeme ile dava tarihi arasındaki faiz) 1.235,26 TL, BSMV 61,76 TL olmak üzere toplam 98.817,48 TL alacaklı olduğu, bu alacakta nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği mahkeme kararı ile hüküm altına alınan … oğlu …’ın sorumlu olduğu, davalının öldüğü anlaşılmakla mirası reddetmeyen mirasçıları oğlu … ve kızı …’ın müştereken ve müteselsilen söz konusu borçtan sorumlu olacakları, dava tarihinden itibaren söz konusu borca sözleşme hükümleri gereğince %125 temerrüt faizi işletilmesi gerektiği, davalılardan … oğlu …’ın sorumluluğunun bulunmadığı, onun yönünden davanın reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 98.817,48 TL alacağın … oğlu … mirasçıları … ve …’dan dava tarihinden itibaren işleyecek %125 temerrüd faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, davalı … … oğlu … yönünden davanın reddine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … … oğlu … vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılamada vekili le temsil olunan müvekkili hakkında dava reddedildiği halde müvekkili yararına AAÜT’nin 13/1. Maddesi gereği nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönde hüküm kurulmadığını, müvekkili yararına davada reddolunan miktar üzerinden hesaplanan 10.750,00 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek açıklanan bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … oğlu … mirasçıları … adına velayeten … ve … vekili istinaf dilekçesinde özetle; karar tarihinde yaşı henüz 15 olan (2004 doğumlu) davalı … adına davayı annesi … velayeten takip ediyor iken gerekçeli karar doğrudan yaşı küçük …’a tebliğ edildiğini, bu sebeple davalı … yönünden istinaf süresinin henüz başlamadığını, yine yargılama sırasında yaşı 18′ den küçük olan … adına annesi … velayeten davayı takip etmiş ise de yargılama devam ederken 18 yaşını dolduran …’a davetiye çıkarılarak davaya dahil edilmesi yönündeki zaruri usul işlemi yerine getirilmediğini, oysa yargılama devam ederken 18 yaşını dolduran tarafın davaya dahil edilmesi mahkemece re’ sen gözetilmesi gereken bir husus, dava şartı ve kamu düzeninden olduğunu, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2009/2852 E. 2009/14473 K. Sayılı ilamında da izlenmesi gereken yolun açıkça belirtildiğini, yargılama sırasında yaşları 18′ den küçük olan … ve …’ın anneleri … velayeten davaya dahil edilmiş ise de, aralarında menfaat çatışması bulunup bulunmadığının irdelenmediğini, oysa davalıların anneleri …’ın eşinden kalan mirası reddettiğini, bunu yargılama sırasında mahkemeye beyan ettiğini, böylece tüm borçlardan yaşı küçük davalılar … ve …’ın sorumlu olduğunu, davalıların velisi … ile aralarında aleni bir menfaat çatışmasının bulunduğunu, yaşı küçük çocuklara vasi atanmasının mahkemece talep edilmesi gerektiğini, davalılar … ve …’ın babaları …’dan kalan mirasın reddi için Ankara 37. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/19 E. Sayılı davasının açıldığını, …’ın ödemeden aciz ve borca batık vaziyette iken vefat ettiğini, vefat ettiği tarih itibariyle hiçbir aktif malvarlığı ve parası bulunmadığını, sadece borçlarının (pasif) bulunduğunu, hükmen red talebinin herhangi bir süreye bağlı olmadığını, davalıların, mirasbırakanının öldükten sonra mirası kabul anlamına gelen hiçbir işlem yapmadıklarını, bu sebeplerle hükmen red koşullarının bulunduğunu, işbu davada hükmen ret itirazında bulunduklarını, ileri sürerek açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davalı … oğlu … tarafından aynı ismi taşıyan diğer davalı … … oğlu … ile birlikte hareket ederek sahte nüfus cüzdanı kullanmak suretiyle kredi çekilerek davacı bankanın zarara uğratıldığı iddiasıyla uğranılan zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçeyle davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten … yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı … … oğlu … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten … vekili, istinaf başvuru dilekçesinde babaları …’dan kalan mirasın reddi için Ankara 37. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/19 E. Sayılı davasının açıldığını, …’ın ödemeden aciz ve borca batık vaziyette iken vefat ettiğini, vefat ettiği tarih itibariyle hiçbir aktif malvarlığı ve parası bulunmadığını, sadece borçlarının (pasif) bulunduğunu, hükmen red talebinin herhangi bir süreye bağlı olmadığını, davalıların, mirasbırakanının öldükten sonra mirası kabul anlamına gelen hiçbir işlem yapmadıklarını, bu sebeplerle hükmen red koşullarının bulunduğunu, işbu davada hükmen ret itirazında bulunduklarını ileri sürmüştür.
Bilindiği üzere Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde “gerçek ret”, 605/2. maddesinde ise “hükmen ret” düzenlenmiştir. TMK’nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK m. 606) “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir.
Somut olayda; davalı … oğlu … mirasçıları … ve … tarafından Ankara 37. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/19 Esas sayılı dosya ile “mirasın hükmen reddi talepli” dava açıldığı ve UYAP ortamında yapılan incelemede davanın derdest olduğu, anlaşılmıştır.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden Mahkemece Ankara 37. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/19 Esas sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenerek oluşacak hukuki duruma göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçe ile davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten … vekilinin istinaf sebeplerinin kısmen kabulüne, kaldırma kararının sebep ve şekline göre anılan davalının mirasçıları vekilinin öteki istinaf sebeplerinin, davalı … … oğlu … vekilinin istinaf başvuru sebebinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın HMK’nın 353/1-a-6. maddesine göre yeniden esası hakkında bir karar verilmek üzere mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı … oğlu … mirasçıları … ve … … adına velayeten … vekilinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.6 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/06/2019 tarihli ve 2006/710 Esas-2019/517 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten … vekilinin öteki istinaf sebeplerinin, davalı … … oğlu … vekilinin istinaf başvuru sebebinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinafa başvuran davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten …’dan peşin alınan 1688,00 TL istinaf nispi karar harcının talep halinde kendilerine iadesine,
6-İstinafa başvuran davalı … … oğlu … tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf maktu karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
7-İstinafa başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
8-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından başvuran davalı … oğlu … mirasçıları … ve … adına velayeten … yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6 ve 362/g maddeleri uyarınca tarafların yokluğunda kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/07/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.