Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/873 E. 2022/1565 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/873 Esas 2022/1565 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/873
KARAR NO : 2022/1565

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2022
NUMARASI : 2022/89 Esas 2022/82 Karar
TALEP EDEN
TALEP : Zayi Belgesi Verilmesi
TALEP TARİHİ : 07/02/2022
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/01/2023
Zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı talep eden yetkilisi tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
Talep eden yetkilisi talep dilekçesinde özetle; şirkete ait genel kurul karar defteri ve ortaklar pay defterinin şirketin yeni adresine taşınması sırasında kaybolduğunu belirterek şirkete ait genel kurul defteri ve ortaklar pay defterine ilişkin zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, talep edenin tacir olduğu, tacirin saklamak ile yükümlü olduğu defter ve kayıtları özenle muhafaza etme yükümlüğünün bulunduğu, talep edenin gerekli dikkat ve özeni göstermediği, özenle koruma ve basiretli davranma yükümlülüklerine aykırı davrandığı, talep edene ait genel kurul defteri ve ortaklar pay defterinin kaybolmasına neden olduğu, talebe konu edilen ticari defterlerin taşınma sırasında kaybolduğunun beyan edildiği, TTK’nun 82/7. maddesi kapsamında yer alan sebeplerle kaybolduğuna dair bilgi ve belge sunulmadığı gibi bu yönde bir iddianın da bulunmadığı, TTK’nun 82/7. maddesindeki koşulların oluşmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Talep eden yetkilisi istinaf dilekçesinde özetle; kanuni düzenlemede tahdidi bir sayım yapılmadığını, bu noktada bir değerlendirme yapılmadan, gerekli takdirde tanık dinlenmeden verilen kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu, zayi belgesinin gerekçesinin taşınma nedeniyle defterlerin kaybolması olup, taşınma sürecinde birçok kişinin bulunduğunu, her türlü özen ve dikkat gösterilse dahi sorunların olabildiği bir süreç olduğunu, taraflarına yönelik özen yükümlülüğünün yerine getirilmediği beyanının yerinde olmadığını, ocak ayında şirketin taşındığını, 2022 yılında yaşanan kış şartları ve şartların zorluğu dikkate alındığında taşınma sürecinde mevsimsel faktörlerin dikkate alınması gerektiğini, taşınmadaki güçlük nedeniyle sorunlar yaşanmasının doğal olduğunu, bu noktada bir değerlendirme yapılmadığını, basiretli bir tacir olarak kayıp ilanı verildiğini, mahkemece deliller toplanmadan hüküm kurulduğunu, taşınma sırasında en az yer kaplayan ve kaybolma ihtimali en tabi olan defterin kaybolduğunu, onun haricinde yevmiye, defteri kebir veya envanter defterinin kaybının söz konusu olmadığını, şirketin kaçınılmazlık ilkesine uygun davrandığını, mücbir sebep teşkil eden olayın defter ve belgelerin ziyaına neden olmasının engellenememiş olarak nitelendirilebileceğini, şirketin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, talebin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı tarafından talebe konu şirkete ait genel kurul defteri ve ortaklar pay defterinin kaybolduğuna ilişkin gazetede verilen ilan sureti dosya içerisinde yer almaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.
Anılan TTK’nun 82/7. maddesinde zayi belgesi istenebilmesi için tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin ziyaa uğraması halleri tahdidi olarak sayılmamış ise de, yapılan tadadi sayımdan defterlerin tacirin elinde olmayan sebepler ile ziyaa uğraması gerektiği anlaşılmıştır. Bir başka anlatımla, tacir saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin saklanması ve korunmasına yönelik gerekli özeni göstermekle yükümlü olup, bu özene rağmen defter ve belgelerin ziyaa uğraması halinde zayi belgesi verilmesini talep edebilecektir.
Somut olayda, talep eden, şirketin genel kurul defteri ve ortaklar pay defterinin şirketin taşınması sırasında kaybedildiğini iddia ederek zayi belgesi verilmesine yönelik istemde bulunmuştur. Talep edenin anılan isteminden anlaşılacağı üzere zayi belgesi verilmesi talep edilen defterler talep eden tacir tarafından elinde olmayan sebepler ile değil, defterlerin saklanmasındaki özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle kaybedilmek suretiyle tacirin elinden çıkmıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece talep eden tacirin genel kurul defteri ve ortaklar pay defterinin saklanması ve korunmasına yönelik özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, defterlerin TTK’nun 82/7. maddesindeki koşulların oluşmadığı gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin talebin reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden talep edenin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Talep edenin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Talep edenden alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme HMK’nın 362/(1).ç maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 08/12/2022

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.