Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/814 E. 2022/895 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2022
NUMARASI …
DAVA : Tazminat (Rücuen)
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2022

Taraflar arasındaki rücuen tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigorta edilen … plakalı araç, 14/03/2017 tarihinde davalı …’ın işletmecisi olduğu ….işyerinde vale olarak çalışmakta olan diğer davalı …’in sevk ve idaresinde iken dava dışı park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını ve bunun sonucunda kasko sigortalı … plakalı araçta ağır hasar meydana geldiğini, trafik kazası tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü …’in dava konusu trafik kazasında tamamen kusurlu bulunduğunu, söz konusu hadise sebebiyle sigortalı araçta müvekkili şirket tarafından yaptırılan ekspertiz sonucu 29.189,22 TL hasar tespit edildiğini ve araç sahibine 29.189,00 TL olarak ödeme yapıldığını, davalıların tamamen kusurlu hareketi ile kaza ve hasara sebep olan aracın sürücüsünün ve sürücünün işvereni olmaları sebebiyle kaza ve hasardan hukuken sorumlu bulunduklarını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla 29.189,00 TL tazminatın ödenme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 19/04/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle SGK kayıtlarında kaza tarihi itibariyle sürücü …’in işvereninin (……) olduğu ve şirket yetkilisinin … olduğunu beyan ederek, davalı … yerine asıl işveren …. maddi hatadan dolayı isminin davalı olarak değiştirilmesi yönünde yazılı beyanda bulunması üzerine HMK 124.maddesine göre taraf değişikliği yapılmıştır.
CEVAP
Davalılara dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap vermedikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; … plakalı aracın kaza tarihini kapsayan Kasko sigortası poliçesinin bulunduğu, kusur bilirkişinin raporuna göre, … plaka numaralı aracın sürücüsü …’in; kaza olayının meydana gelmesiyle ilgili % 100 oranında kusurlu olduğu, ancak kasko hasar tazminatının kim tarafından ödenmesine ilişkin bilirkişilerin raporları arasında çelişki bulunması üzerine, üçüncü bilirkişiye gidilerek, bilirkişilerin raporları arasındaki çelişki giderilmiş olup … 11/11/2021 tarihli raporunda; davanın sigortacılık uygulamalarından kaynaklı rücuan alacak davası olduğunu, Davacı sigortacının ödediği 29.189,00.TL sigorta tazminatını; uygulamaya ilişkin kararlar doğrultusunda davalılardan talep ve tahsil etme yetkisine sahip olduğunun belirtildiği, bilirkişinin raporu karar ve hüküm kurmaya uygun olup kasko sigortası bulunan … plakalı araç sürücüsü vale …’in dava konusu trafik kazasında tamamen kusurlu olup söz konusu hadise sebebiyle kasko sigortalı araçta davacı … şirket tarafından kasko sigortalı araç sahibine 29.189,00 TL ödeme yapıldığından, Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarında yer alan A.5 teminat dışında kalan zararlar başlığı altında sıralanan ve teminat dışında kalan hallerden herhangi birinin de gerçekleşmemiş olduğu anlaşıldığından, kusurlu hareketleri ile kaza ve hasara sebep olan aracın vale sürücüsünün ve sürücünün işvereni olması sebebiyle kaza ve hasardan hukuken sorumlu bulunduklarından, davanın kabulüne, 29.189,00 TL rücuen tazminatın ödeme tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Davalılardan ……kapı görevlisi olduğunu, SGK Hizmet Listesi incelendiğinde şahsın vale olaak çalışmadığını, müvekkili şirketin vale hizmeti vermediğinin resmi kayıtlarla sarih olduğunu,
… plakalı araç malikinin bizzat davalı …’e kendi istek ve rızasıyla bir araç teslimi yaptığını, bu hususun araç malikinin resmi mercilere verdiği beyanlarla da sabit olduğunu, bu beyanların dosya içine alınmadan eksik inceleme ile karar verildiğini,
Davacının ekspertiz raporunun içeriğine dair objektif bir inceleme yapılarak talep edilen rakamın doğruluğu ve bu hasarın giderilmesi konusunda piyasa şartlarına ve hasarın gerekliliklerine uygun davranılıp davranılmadığını, araç sahibinin hasar bedelini işletmeden tahsil edip etmediği hususlarının incelenmediğini,
Bilirkişi raporlarının heyet tarafında düzenlenmediğini, söz konusu davada, hesaplama yönünden teknik bilirkişinin, sigorta poliçesi klozlarının değerlendirilmesi yönünden hukukçu bilirkişinin yer almasını gerektirir bir ihtilaf bulunmadığını, bilirkişi raporlarının 3 kişilik heyet tarafından düzenlenmesi gerekirken, heyet oluşumu sağlanmadan tek bilirkişiden rapor aldırılmasının hukuka uygun olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Yargılama aşamasında davalı …’in vasisine dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı …’in denetimli serbestlikten faydalanması nedeniyle vasiye tebligat çıkartılmadığı, gerekçeli kararın davalı …’e bila tebliğ olması üzerine Tebligat Kanunun 35. maddesi uyarınca tebliğ edildiği görülmüştür.
UYAP sistemi üzerinden yapılan kontrol ile davalı …’in kararın bila tebliğ olduğu, davalı …’in eski mernis adresleri ve yeni mernis adresinin sistem üzerinde yer aldığı tespit edilmiştir. Bu durumda gerekçeli kararın tebliğe çıkarıldığı tarih itibarıyla mernis adresi bulunan anılan davalı …’e kararın TK’nun 21/2 maddesi uyarınca tebliğe çıkarılması gerekir. Gerekçeli karar ve davalı şirket vekilinin istinaf dilekçesinin davalı …’e TK’nun 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edildiğine ilişkin bir bilgi ve belge ise dosya içerisinde bulunmadığı gibi UYAP kayıtlarında da herhangi bir tebliğ evrakı yer almamaktadır.
Hal böyle olunca gerekçeli kararın ve davalı şirket vekilinin istinaf dilekçesinin davalı …’e TK’nun 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra, anılan davalı … tarafından istinaf yoluna başvurulması halinde istinaf dilekçesi davacı vekiline tebliğ edildikten sonra yeniden istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiş ve taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Gerekçeli kararın ve davalı şirket vekilinin istinaf dilekçesinin davalı … …. TK’nun 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra dosyanın Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/06/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.