Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/802 E. 2022/883 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/802Esas 2022/883 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/802
KARAR NO : 2022/883

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2022
NUMARASI : 2021/564 Esas 2022/168 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
FERİ MÜDAHİL/(LAR) :
VEKİLİ :
DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 13/09/2021
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2022

Taraflar arasındaki ticaret sicil memurunun kararına itiraza ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 24/08/2021 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan kararların tescili için … Müdürlüğü’ne yapılan başvurunun alınan kararlarda TTK 418 maddesinde belirtilen karar nisabı ile alınmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, Müdürlüğün şirketin %50 pay sahibi olan …’in sermaye taahhüt borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle hazirun cetvelinde pay bilgisinin eksik girilmesinin, buna bağlı olarak da oy adedinin düşük gösterilmesinin mümkün olmayacağını, 10/05/2017 tarihinde tescil edilen sermaye artırımı genel kurul evrakları ekinde yer alan mali müşavir raporu ile yerine getirildiğinin tespit edildiğini, TTK 482 ve devamı maddelerinin uygulanma imkanının kalmadığının belirtildiğini, Müdürlüğün kararında belirtildiğinin aksine …’in 10/05/2017 tarihindeki sermaye artırımından doğan sermaye koyma borcunu yerine getirmediğini, Müdürlüğün atıf yaptığı müşavir raporunun zaten 10/05/2017 tarihli sermaye arttırımının yapılabilmesi için TTK 456 madde uyarınca alınmış bir rapor olduğunu ve o raporda sermayenin ödenmiş olduğunun görünmesi gerektiğini, … hakkında TTK 482 maddesi uyarınca ıskat prosedürünün uygulanmasına karar verilerek 483. Madde gereği temerrüde konu tutar için 1 ay süre verilerek ödemesi gerektiğinin, aksi halde ilgili paylara ilişkin haklarından yoksun bırakılacağı ve söz konusu sözleşme cezasının uygulanacağının belirtildiğini, …’in bu süre içerisinde ödeme yapmadığından genel kurul toplantısında oy adedinin düşürüldüğünü ve oy adedinin düşürülmesinin TTK hükümlerine uygun olduğunu ileri sürerek … Müdürlüğü’nün 01/09/2021 tarih ve E-62752911-101.02(101.02)-26640 sayılı Ticaret Sicili Reddi Hk. Konulu kararının iptali ile 24/08/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı şirketin tescile yetkili kişilerinin …, … ve …’ın herhangi biriyle müşterek olarak kararlaştırıldığını, 27/08/2021 tarihli tescil başvurusunda yer alan talep belgesinin yalnızca … tarafından imzalandığını, müşterek yetkililerin herhangi ikisi tarafından imzalanması gerektiğini, davacı şirketin 10/05/2017 tescil tarihli sermaye arttırımı gereğince …’in 320.000 paya karşılık 8.000.000,00 TL ile ortaklık kaydı bulunduğu, buna rağmen 24/08/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısının hazirun cetvelinde …’in 291.915 adet paya karşılık 7.297.889,37 TL ile ortaklık kaydı bulunduğu belirtilerek karar alındığını, … vekilince pay oranının düşürülmesine muvafakat etmediklerine ilişkin şerhin toplantı tutanağı ve hazirun cetveline düşürüldüğünü, 10/05/2017 tarihli sermaye arttırımı sonrasında sermaye yapısında değişikliğe ilişkin evrakın ibraz edilmemesi ve sermaye yapısını gösteren en son tescilin iptaline ilişkin de yargı kararı olmaması nedeniyle hazirun cetvelinin gerçeği yansıtmadığı ve mevcut durumda alınan kararların TTK’nın 418. maddesinin 2. fıkrası hükmünde öngörülen karar nisabı ile alınmadığının tespit edildiğini, bu nedenlerle tescil talebinin reddine karar verildiğini, Müdürlüğün tescile dair verilen kararlara karşı açılan davalarda yasadan doğan zorunlu hasım durumunda olduğunu, zorunlu hasım olmaları ve davanın açılmasında kusurlarının bulunmaması nedeniyle aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı şirketin 24/08/2021 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların tescili talebiyle … Müdürlüğüne yaptığı 27/08/2021 tarihli başvurunun, … Müdürlüğünün 01/09/2021 tarihli kararı ile reddedildiği, ret kararının 03/09/2021 tarihinde davacı şirkete tebliği üzerine TTK’nın 34. maddesinde öngörülen 8 günlük süre içerisinde eldeki davanın açıldığı, davacı şirketin 24/08/2021 tarihli genel kurulunda … vekilinin müvekkilinin oylamada tutanağa yazılan pay adedi ve değerinin hazirun cetvelinde yazıldığı gibi olmadığının, müvekkiline ait pay adedinin 15/05/2017 tarihli ticaret sicil gazetesinde tescil edildiği üzere 320.000 paya karşılık 8.000.000 TL olduğu ve şirketin % 50 oranına sahip olduğunun ifade edildiği ve pay oranının düşürülmesine muvafakat etmediklerine ilişkin şerhin toplantı tutanağına düşüldüğü, davacı vekilince … hakkında sermaye koyma borcunu yerine getirmemesi nedeniyle hakkında ıskat prosedürü işletilmesi nedeniyle genel kurulda oy adedinin düşürüldüğünün ileri sürüldüğü, ancak dosya arasında mevcut 15/05/2017 tarihli ticaret sicil gazetesinin incelenmesinden, davacı şirketin 10/05/2017 tarihli genel kurul kararı ile sermaye arttırımına gittiği ve ortakların pay oranlarının gösterildiği, buna göre şirketin sermayesinin her biri 25,00 TL itibari değerde 640.000 paya bölündüğünün ve toplam 16.000.000,00 TL olduğu, bu sermayenin ortaklar arasında paylaşımına göre …’in 320.000 paya karşılık 8.000.000,00 TL ile ortaklık kaydının gösterildiği, 10/05/2017 tarihli sermaye arttırımı sonrasında sermaye yapısında değişikliğe ilişkin … Müdürlüğüne bir başvuru bulunmadığı gibi sermaye yapısında değişikliğe ilişkin bir mahkeme kararının da bulunmadığı, bu nedenle davalı … Müdürlüğünce en son tescil edilen ortaklık kaydı gözetilerek 24/08/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısının hazirun cetvelinde …’in pay miktarının düşürülmüş olması nedeniyle gerçeği yansıtmadığı ve kararların TTK’nın 418. maddesinde öngörülen karar nisabı ile alınmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şirket ortağı fer’i müdahil …’in sermaye arttırımından kaynaklanan borcunu yerine getirmediğini, davalı yanca atıf yapılan mali müşavir raporunun 10/05/2017 tarihli sermaye arttırımın yapılabilmesi için TTK’nun 456.maddesi uyarınca alınmış rapor olup, o raporda sermayenin ödenmiş olduğunun zaten görülmesi gerektiğini, mahkemece bunun dikkate alınmadığını, …’in sermaye koyma borcunu yerine getirmemesi üzerine oylarının ıskat edildiğini, bu nedenle …’in oy hakkını bedeli ödenmemiş paylar yönünden doğmadığını, …’in bizzat kendi beyanlarıyla şirketten alacaklı olmadığının görüldüğünü, hazirun cetvelindeki oy adedinin gerçek durumu yansıtmadığını, genel kurul toplantısının Ticaret Bakanlığı temsilcisi gözetiminde yapılmış olup, bakanlık temsilcisinin de hukuka uygunluğu onayladığını, temsilcinin onayladığı bir konuda sicilin tescili reddetmesinin hukuki olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, … Müdürlüğü kararına itiraz ve 24/08/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların tescili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davalı kurum vekilinin cevap dilekçesi ile birlikte davanın …’e ihbar edilmesini talep etmesi üzerine çıkarılan tebligat doğrultusunda … vekilinin verdiği müdahale dilekçesi ile birlikte fer’i müdahale talebinde bulunduğu, mahkemece 17/01/2022 tarihli ön duruşma celsesinde …’in feri müdahil olarak davaya kabulüne karar verildiği dosya içeriğiyle sabittir.
Mahkeme karar başlığında … ihbar olunan olarak yer almakta ise de, yukarıda açıklandığı üzere … yargılama aşamasında fer’i müdahil olarak davaya kabul edilmiştir. Yapılan yargılama sonunda davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosya içerisinde gerekçeli kararın fer’i müdahil … vekiline tebliğ edildiğine ilişkin bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi UYAP kayıtlarında da herhangi bir tebliğ evrakı yer almamaktadır.
Hal böyle olunca, davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu gözetilerek gerekçeli karar ile istinaf dilekçesinin fer’i müdahil … vekiline tebliğ edilerek istinaf süresi beklenilerek istinaf yoluna başvurulması halinde istinaf dilekçesi davacı vekiline tebliğ edildikten sonra yeniden istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiş ve taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Gerekçeli karar ve istinaf dilekçesinin fer’i müdahil vekiline tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra dosyanın Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/06/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.