Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/755 E. 2023/1623 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/755 Esas 2023/1623 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/755
KARAR NO : 2023/1623

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2022
NUMARASI : 2021/547 Esas 2022/201Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVA : Menfi Tespit (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2023

Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçeyle davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde adli yardım talepli olarak istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı asıl borçlu … A.Ş. İle davalı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olduğu iddia edilerek hesap kat ihtarnamesinin müvekkiline gönderildiğini, genel kredi sözleşmesindeki yazı ve imzanın sahte olduğunu, müvekkilinin kefil olarak imzalamadığı sözleşmelerden doğan borçtan sorumlu tutulamayacağını, kefalete ilişkin eş rızası beyanındaki yazı ve imzanın da sahte olup, müvekkilinin eşine ait olmadığını belirterek kefalet sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile iptaline, icra takip dosyası ve hesap kat ihtarnamesinde yer alan 3.509.167,52 TL’den müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Dava dilekçesi davalılara tebliğe çıkarılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davada adli yardım talebinin reddine dair verilen 13/09/2021 tarihli karara karşı yapılan itirazın Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/160-161 D.iş sayılı ve 24/09/2021 tarihli kararı ile reddine karar verildiği, kararın davacı vekiline 03/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilince 29/09/2021 tarihli dilekçe ile yeniden adli yardım talebinde bulunulduğu, 12/10/2021 tarihli ara karar ile adli yardım talebinin reddi kararına karşı yapılan itirazın Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/178-177 D.iş sayılı ve 19/10/2021 tarihli kararı ile reddine karar verildiği, kararın 27/10/2021 tarihinde davacı vekiline tebliğ edilmesine rağmen harç ve gider avansının yatırılmadığı, 10/12/2021 tarihli ara karar ile dosyanın HMK 150 maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiği, karar tarihine kadar eksik harcın ikmal edilmemiş olduğu gerekçesiyle, HMK’nun 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili adli yardın talepli istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin, adli yardım talep dilekçesinin ekinde, HMK’nun 336/2. maddesi gereğince yargılama giderlerini karşılayacak durumda olmadığına ilişkin belgeleri sunduğunu, ancak bu belgeler mahkemece incelenmeyerek gözden kaçırıldığını, muhtemelen mahkeme kalemi uyap portaldan indirmeyerek taralı belgeleri heyete sunmadığını, HMK’nun 337/2. maddesine göre adli yardım taleplerinin reddine ilişkin mahkeme kararlarında sunulan bilgi ve belgelerin kabul edilmeme sebebinin açıkça belirtilmesi gerektiğini, kararda ise sunulan bilgi ve belgelerin kabul edilmeme sebebinin belirtilmediğini, dava dosyasında olan belgeler incelenmediği için, bunların kabul edilmeme sebebinin de doğal olarak belirtilmemiş olduğunu, 29/09/2021 tarihli adli yardım taleplerinde müvekkili hakkında ekonomik durum araştırması yapılması ve müvekkilinin yargılama giderlerini karşılayacak durumda olmadığına ilişkin belge ve bilgilerin duruşmada incelenmesi talebi bulunduğunu, HMK’nun 337/1. maddesinde talep halinde incelemenin duruşmalı olarak yapılacağının belirtildiğini, 12/10/2021 tarihli kararın duruşmalı inceleme yapılmadan verildiğini, bu durumun kanuna aykırı olduğunu, ekonomik ve sosyal durum araştırması da yapılmadan karar verildiğini, e-devlet’te müvekkili adına tapu sicilinde kayıtlı bir taşınmaz olmadığının görüldüğünü, müvekkilinin taşınmazı ve otomobili olmadığını gösteren e-devlet kaydının dosyaya delil olarak sunulduğunu, aynı şekilde müvekkilinin emekli maaşını gösteren 4b emekli aylık bilgi formunun da dosyaya delil olarak sunulduğunu, Uyap’a bakıldığında da, müvekkilinin aktif bir tapu kaydı bulunmadığının görüldüğünü, Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/828 Esas sayılı davasının 10/04/2019 tarihli celsesinde müvekkilinin adli yardım talebinin kabul edildiğini, dava dilekçesinde de bu karara delil olarak dayanıldığını, adli yardım kararının dosyaya sunulduğunu, buna rağmen mahkemece 13/09/2021 tarihli ve 12/10/2021 tarihli kararında bu kararın incelenmediğini, müvekkilinin maddi durumunda iyileşme olmadığının dosyadaki belgelerle sabit olduğunu, cüzi maaş gelirinden başka malvarlığı değeri olmayan müvekkilinin 59.987,10 TL tutan harcı yatırmasının imkansız olduğunu, adli yardım talebinin reddi kararının HMK’nun 324. Maddesine aykırı olduğu gibi Anayasa’da yer alan hak arama hürriyetini de açıkça ortadan kaldırdığını, kararın hak arama özgürlüğünü kısıtladığını, mahkemeye erişimi engellediğini, müvekkiline yükletilen harç ve yargılama masraflarının miktarının, müvekkilinin aylık geliriyle mukayese edildiğinde ölçüsüz olup müvekkilinin bu masrafları karşılamasının imkansız olduğunu, mahkeme tarafından ödenmesi istenen harç ve yargılama giderlerinin, müvekkilinin ödeme kabiliyeti nazara alınmadan belirlendiğini, haklı olan adli yardım talebi reddedilerek müvekkiline aşırı bir mali külfet yüklendiğini, müvekkilinin hak arama hürriyetine yapılan müdahalenin ölçüsüz olduğunu belirterek adli yardım reddine ilişkin mahkeme ara kararının kaldırılmasına, adli yardım talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinde yer alan kefalet yazı ve imzasının kefilin eli ürünü olmadığı, eş rızası yazı ve imzasının eşin eli ürünü olmadığı iddiasıyla hesap kat ihtarı ve başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;

Mahkemece yapılan yargılama sırasında dava dilekçesindeki davacı yanın adli yardım talebi 13/09/2021 tarihli ara kararla değerlendirilerek davacı yanın belge sunmadığı gerekçesiyle adli yardım talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince duruşmalı inceleme yapılması talebiyle ara karara itiraz edilmesi üzerine Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/160 D. İş Esas 2021/161 Karar sayılı kararıyla itirazın reddine hükmedilmiştir.
Anılan karar üzerine davacı vekilince 06/10/2021 havale tarihli dilekçe ile yeniden adli yardım talebinde bulunulmuştur. Mahkemece 12/10/2021 tarihli ara kararla adli yardım talebinin reddine karar verilmiş, eksik peşin harcın ikmali için davacı yana muhtıra çıkarılmıştır. Davacı vekilinin adli yardım ret ara kararına itiraz etmesi üzerine Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/178 D. İş Esas 2021/177 Karar sayılı kararıyla itirazın reddine hükmedilmiştir.
Mahkemece 10/12/2021 tarihli ara kararla muhtıraya rağmen harç yatırılmadığından dava dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili maktu istinaf karar harcı ile istinaf kanun yoluna başvurma harcını yatırmayıp, istinaf dilekçesinde adli yardım talebinde bulunduğundan öncelikle davacı vekilinin adli yardım talebinin değerlendirilmesi gerekmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Adli Yardımdan Yararlanacak Kişiler” başlıklı 334/1. maddesinde; kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimselerin, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilecekleri,
6100 sayılı HMK’nun “Adli Yardım Talebi” başlıklı 336/2. maddesinde; talepte bulunan kişinin, iddiasının özeti ile birlikte, iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorunda olduğu,
6100 sayılı HMK’nun “Adli Yardım Talebinin İncelenmesi” başlıklı 337/1. maddesinde; mahkemenin, adli yardım talebi hakkında duruşma yapmaksızın karar verebileceği düzenlemeleri yer almaktadır.
Somut olayda, adli yardım talebinde bulunan davacı yanın dosya içerisine SGK’dan 2.749,49 TL emekli maaşı aldığına dair 03/09/2021 tarihli belge, adına kayıtlı araç ve tapusunun bulunmadığına dair e-devletten alınan belge ile Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/828 Esas sayılı dosyasında 10/04/2019 tarihli ara kararla davacının adli yardım talebinin kısmen kabulüyle karşılanması gereken başvuru, peşin karar ve ilam harcı yönünden talebin kabulüne, yargılamanın sonuna kadar bu yönde muafiyet sağlanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine ilişkin duruşma zabıt suretini dosyaya ibraz ettiği, dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre davacının üzerine kayıtlı herhangi bir taşınmaz ve araç olmadığı, davacının adli yardım talebinin kabulüne ilişkin verilmiş bir mahkeme ara kararı da bulunduğu gözetilerek işbu istinafa konu dava dosyası yönünden adli yardım talebinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçe ile davacı vekilinin istinaf dilekçesindeki adli yardım talebi kabul edildiğinden, davacı bu aşamada dava peşin harcı ile başvurma harcını yatırmak zorunda olmadığı gibi, yargılama giderlerini de karşılamak zorunda değildir.
Hal böyle olunca, mahkemece yapılması gereken iş, Dairemizce verilen adli yardım kararı karşısında davacı bu aşamada dava peşin harcı ile başvurma harcını yatırmak zorunda olmadığı gibi, yargılama giderlerini de karşılamak zorunda olmadığı gözetilerek davalı yana dava dilekçesi tebliğ edilip, dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra taraf delilleri toplanıp, işin esasına girilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın açılmamış sayılması yönündeki kararında Dairemizce verilen adli yardım kararı karşısında isabet görülmediğinden davacı vekilinin adli yardım talepli istinaf başvurusunun kabulüne, davacı vekilinin istinaf dilekçesindeki adli yardım talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın dilekçeler aşaması tamamlanıp, deliller toplanarak işin esasına girilip sonucuna uygun bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE,
2-İşbu dava ile ilgili giderlerin HMK’nun 335/1.c maddesi uyarınca Devlet tarafından avans olarak, suç üstü ödeneğinden ödenmesine,
3-Adli yardım kararından dolayı ertelenen tüm yargılama giderleri ile Devletçe ödenen avansların HMK’nun 339. maddesi uyarınca dava sonunda haksız çıkan kişiden tahsil edilmesine,
4-Adli yardım kararının HMK’nun 335/3. maddesi uyarınca, HMK’nun 338. madde düzenlemesi saklı kalmak koşulu ile hükmün kesinleşmesine kadar devamına,
B)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.4 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/03/2022 tarih ve 2021/547 Esas 2022/201 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacının yatırmış olduğu 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının istinaf aşamasında yapmış olduğu yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonunda dikkate alınmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6 maddesi uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/11/2023

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.