Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/72 E. 2023/114 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/72 Esas 2023/114 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/72
KARAR NO : 2023/114

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2021
NUMARASI :2014/366 Esas 2021/724 Karar
DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21/05/2014
KARAR TARİHİ : 10/02/2023

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2023

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti davalı adına tescilli olan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde 17/03/2012 – 17/03/2013 tarihleri arasında geçerli maksimum kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalı araç ile dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın karşılıklı maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini, müvekkili şirkete hasar ihbarının yapılmasının ardından yaptırılan ekspertiz incelemesinde sigortalı araçta 20.508,14 TL tutarında hasar meydana geldiğinin belirlendiğini müvekkili şirket tarafından yapılan araştırmalar neticesinde sigortalı aracın ticari amaçla üçüncü kişilere kiralandığının tespit edildiğini, müvekkili ile davalı arasındaki poliçe özel koşulları uyarınca aracın kiralık araç olarak kullandırılmaması aksi takdirde hasarın teminat kapsamı dışında kalacağının bildirildiğini, poliçe özel şartlar uyarınca kaza nedeniyle meydana gelen zararın %50’si olan 6.850,00 TL’nin 09/08/2012 tarihinde davalıya ödendiğini, kazaya karışan diğer aracın ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, … A.Ş. tarafından davalıya 9.750,00 TL ödeme yapıldığını, davalı sigortalıya zararın çok üzerinde ödeme yapıldığını ve ödenen bedel için kanuni halefiyet haklarının kullanılamaması nedeniyle ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işlemiş ticari avans faizi ile birlikte istirdatının sağlanması için Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2013/4617 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal süre geçtikten sonra açıldığını, müvekkilinin zararının tamamen giderilmediğini, davacıya karşı Ankara 4. Ticaret Mahkemesinin 2012/652 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve davanın derdest olduğunu, davacının söz konusu iddialarının haksız olduğunu, her iki sigorta türünün düzenlenme alanları ve sigortaladıkları menfaat ile üstlendikleri rizikonun ayrı olduğunu, meydana gelen zararı her iki sigortanın da tamamen karşılamadığını, kazada müvekkilinin aracının pert hale geldiğini, dava dışı … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğundan zararın bir kısmının müvekkiline ödendiğini, dava konusu sigortalı aracın kiralık olarak kullanıldığı iddiasının yersiz olduğunu, davacının iade talebinin sigorta primleri eksiksiz olarak yatırılmış olması sebebiyle haksız olduğunu bildirerek davanın reddine, %20’den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının zararının 22.000,00 TL olup dava dışı ZMMS tarafından ödenen 9.750,00 TL ile davacının kasko poliçesi kapsamında ödediği 6.850,00 TL düşüldüğünde davalının toplam tahsilatı 16.600,00 TL olduğu, bu tutarın 22.000,00 TL’den mahsup edildiğinde davacının 5.400,00 TL zararının giderilmediği, bu miktarın 4.000,00 TL’sinin Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararı ile tahsil edileceği bu durumda davacı sigorta şirketinin kasko poliçesi kapsamında toplam ödemesinin 10.850,00 TL olacağı, kusur oranı gözetildiğinde karşı araç ZMMS poliçesinden ödenmesi gereken tutarın 16.500,00 TL olduğu, ZMMS’nin davalıya ödediği 9.350,00 TL mahsup edildiğinde, 6.750,00 TL tutarın halen ZMMS kapsamında ödenmesinin gerektiği, başka bir ifade ile davacı kasko sigortacısının davalının 22.000,00 TL gerçek zararının tam olarak ödemesi halinde karşı ZMMS’sine karşı aracın %75 kusuru oranında 16.500,00 TL üzerinden talepte bulunabileceği, ZMMS poliçesinden davalıya ödenen 9.750,00 TL mahsup edildiğinde ZMMS’den halen 6.750,00 TL’nin talep edilebileceği, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi kararı ile beraber davacı tarafın ZMMS’ye rücu edeceği tutarın 5.350,00 TL olacağı ve bu tutarın halen ZMMS poliçesi kapsamında ve davalı tarafça tahsil edilmeyen tutar olduğu gözetildiğinde davacı sigorta şirketinin ZMMS poliçesine müracaat etmesi gerektiği, davalıya gerek kasko poliçesinden gerekse ZMMS poliçesinden yapılan ödemelerin gerçek zarar miktarı üzerinde olmadığı gerekçeleriyle davanın ve davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkili hakkında takip yapmakta kötü niyetli olması nedeniyle müvekkili aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kasko sigorta poliçesi kapsamında fazladan ödendiği iddia olunan hasar bedelinin geri alınması için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Kasko sigorta poliçesi, kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, araca ilişkin fotoğraflar, araştırma raporu, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/294 Esas 2017/414 Karar sayılı vs. Deliller dosya arasında mevcuttur.
Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2013/4617 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının 6.850,00 TL asıl alacak, 571,46 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.421,46 TL’nin davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının süresinde itirazı üzerine takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının İİK.nun 67.madesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacı yan, davalıya ait aracın kasko poliçesi kapsamında araç hasarının 6.850,00 TL ödemek suretiyle giderdiğini, ödediği tutarın karşı aracın kusuru oranında tahsili için karşı araç ZMMS poliçesini düzenleyen dava dışı sigortaya müracaat ettiğinde, davalının ayrıca karşı araç ZMMS poliçesi üzerinden araç hasarı olarak 9.750,00 TL tahsil ettiğini, toplam da tahsil ettiği tutarın araçta oluşan hasar bedelinden fazla olduğunu ve kasko poliçesi kapsamında ödediği tutarın karşı araç ZMMS poliçesinden tahsilinin davalının tutumu nedeniyle engellendiğini iddia etmekte, davalı yan ise, davacının ödediği hasar bedelinin eksik olduğunu savunmaktadır.
Dosya kapsamından Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/294 E., 2017/414 Karar sayılı dosyasında, dosyamız davalısının dava konusu kaza nedeniyle dosyasımız davacısı sigorta şirketinden 6.850,00TL, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen … A.Ş. tarafından da 9.750,00 TL ödeme yapıldığını, ancak toplam 24.650,00 TL ödemenin zararını karşılamadığını iddia ederek dosyamız davacısına karşı kasko sigorta poliçesi kapsamında bakiye hasar bedelinin tahsili amacıyla açtığı davada mahkemece 25/05/2017 tarihli karar ile dosyamız davacısından 5.400,00 TL alacaklı olduğu kabul edilerek taleple bağlılık ilkesi gereğince 4.000,00 TL hasar bedelinin tahsiline karar verildiği kararın Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 28/11/2019 tarih 2017/5217 Esas 2019/11302 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, böylelikle Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin kesinleşen kararına göre davacının zararı 22.000,00 TL olup dava dışı ZMMS tarafından ödenen 9.750,00 TL ile davacının kasko poliçesi kapsamında ödediği 6.850,00 TL düşüldüğünde davalının toplam tahsilatı 16.600,00 TL olup bu tutar 22.000,00 TL’den mahsup edildiğinde davacının 5.400,00 TL zararının giderilmediği, bu miktarın 4.000,00 TL’sinin Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararı ile tahsil edileceği, bu durumda davacı sigorta şirketinin kasko poliçesi kapsamında toplam ödemesinin 10.850,00 TL olacağı, kusur oranı gözetildiğinde karşı araç ZMMS poliçesinden ödenmesi gereken tutarın 16.500,00 TL olduğu, ZMMS’nin davalıya ödediği 9.350,00 TL mahsup edildiğinde, 6.750,00 TL tutarın halen ZMMS kapsamında ödenmesinin gerektiği, başka bir ifade ile davacı kasko sigortacısının davalının 22.000,00 TL gerçek zararının tam olarak ödemesi halinde karşı ZMMS’sine karşı aracın %75 kusuru oranında 16.500,00 TL üzerinden talepte bulunabileceği, ZMMS poliçesinden davalıya ödenen 9.750,00 TL mahsup edildiğinde ZMMS’den halen 6.750,00 TL’nin talep edilebileceği, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi kararı ile beraber davacı tarafın ZMMS’ye rücu edeceği tutarın 5.350,00 TL olacağı ve bu tutarın halen ZMMS poliçesi kapsamında ve davalı tarafça tahsil edilmeyen tutar olduğu, davalıya gerek kasko poliçesinden gerekse ZMMS poliçesinden yapılan ödemelerin gerçek zarar miktarı üzerinde olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesince davanın reddine dair karar taşımamakla ve kamu düzenine aykırılık bulunmaması nedeniyle; davalının kötüniyet tazminatına ilişkin sebebi yönünden yapılan değerlendirmede; davalı tarafından bakiye hasar bedelinin tahsili amacıyla Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davanın, eldeki davaya konu Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2013/4617 Esas sayılı icra takip tarihi olan 05/03/2013 tarihinde kesinleşmemiş olması ve dolayısıyla davacı sigorta şirketinin davalıdan alacaklı olduğu hususunda somut bir değerlendirme bulunmaması karşısında davacının davalı aleyhine takip başlatmakta kötü niyetli olduğu kabul edilemeyeceğinden ve davalı yanca davacının kötü niyetli olduğuna dair başkaca delil sunulmadığından davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın ve davalının kötü niyet talebi tazminatının reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90 TL harcın başlangıçta yatırılan 59,30 TL’den mahsubu ile bakiye 120,60 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 10/02/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.