Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/66 E. 2022/156 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2021
NUMARASI ….
TALEP TARİHİ : 22/12/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/02/2022

Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati haciz talep eden vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin acentelik sözleşmesi kapsamında davalı şirket ve diğer bağlı şirketleri …..şirketleri lehine pazarlama ve tanıtım faaliyetleri gerçekleştirdiğini, bu acentelik faaliyetleri sonucunda anılan şirketlerce, bazı kamu kurumları ve özel şirketlerin ihalelerine katılım gösterildiğini, kazanılan ihaleler neticesinde bu kurumlarla hizmet ve satış sözleşmeleri imzalanarak saha ve mühendislik hizmetleri verildiğini, ekipman satışları gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin davalı şirket ve bağlı şirketlerinin Türkiye’de faaliyet gösterebilmeleri için yerine getirdikleri hizmetlere ilişkin olarak yaptığı tüm taşıma ve destek masrafları ile hak etmiş olduğu acentelik ücretini davalı şirkete bildirerek kendisine ödenmesini talep ettiğini, davalı şirketin müvekkiline olan borcunu 1 yıldan beri ödemediğini, ayrıca yaptığı işlerle ilgili acenteye bildirim yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davalı şirket ile diğer bağlı şirketlerin birbirinin devamı olduğunu ve aralarında organik bağ bulunduğunu, sahipleri ve yetkililerinin aynı olduğunu, müvekkili tarafından borçlu şirketlere faturalar gönderildiğini ve ihtarname keşide edilerek faturaların ödenmesinin talep edildiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin alacağının bir teminatı bulunmadığını, borçlunun yurt dışında yerleşik olduğunu ve kaçmasının muhtemel olduğunu belirterek müvekkilinin davalı şirketten şimdilik 397.212,59 USD anapara alacağı ile bu alacaklar üzerinden hesaplanacak ticari faiz ve temerrüt faizi tutarlarının tahsil edilmesini talep ederek, alacağa ilişkin olarak borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; haklılık durumu bu aşamada değerlendirilemediği gibi, alacağın varlığının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Davacı müvekkilinin acentelik sözleşmesi kapsamında yurt dışında yerleşik davalı …’nin organik bağı bulunan diğer bağlı şirketleri … … ve … … … şirketleri lehine … başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti bölgesinde faaliyet gösteren kamu kurumları ve özel şirketler nezdinde pazarlama ve tanıtım faaliyetlerini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin acentelik faaliyetleri sonucunda davalı ve bağlı şirketleri Türkiye’deki kamu kurumları ve özel şirketlerine katılım gösterdiğini, kazandıkları ihaleler neticesinde bu kurumlarla hizmet ve satış sözleşmeleri imzalandığını, saha ve mühendislik hizmeti verildiğini, ekipman satışlarının gerçekleştirildiğini, bedellerini tahsil ettiğini, bu işlemlere yönelik belgelerin talep dilekçesinde ekli olduğunu, bu hizmetler sonucu acentelik ücretine hak kazandıklarını, davalı şirketin kendisi ilgili kurumdan alacağını tahsil ettiği halde müvekkilinin TTK’nın 113 maddesinde belirtilen haklarından muaccel hale gelen acentelik ücretini ve ayrıca davalı adına yapmış olduğu taşınma ve destek masraflarını müvekkiline ödenmediğini, defalarca alacakların davalı şirkete verilerek ödenmesi istendiği halde borcun 1 yıldan beri ödenmediğini, bu kapsamda kesilen faturaların davalı şirkete gönderildiğini, ihtarnamenin keşide edilmesine rağmen faturaların ödenmediğini, asliye ticaret mahkemesine alacak davası açılmak üzere zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, ayrıca davalı hakkında Ankara 32. İcra Müdürlüğünün 2021/18616 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak konunun acil olduğunu, müvekkilinin alacağının bir teminatı bulunmadığını, eğer yargılama sonucu beklenecek olursa müvekkilinin alacağını tahsil etme imkanının ortadan kalkacağını, davalı şirketin …’ya henüz teslim etmediği ve alacağın da tahsil etmediği son bir siparişinin bulunduğunu, iş bu siparişin de yakın zamanda …’ya teslim edilecek ve … tahsil edileceğini, bu nedenle davalı şirketin yurt dışında yerleşik olması, Türkiye’de adresinin bulunmaması ve … alacağı son tahsilatta yaptıktan sonra kaçma şüphesi kuvvetle muhtemel olması nedeniyle ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, İİK’nın 257.maddesinde belirtilen tüm koşulların oluştuğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; İİK’nun 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İİK’nun 257. maddesinde; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, aynı yasanın 258. maddesinde ise ihtiyati haciz talep eden alacaklının, alacağa ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek kadar delil göstermesi yeterli olup, alacağın varlığının tam ispatı gerekmeyip yaklaşık ispatın yeterli olacağı hüküm altına alınmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 345.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuru süresi iki hafta olup, bu süre ilamın usulen taraflardan her birine tebliği ile işlemeye başlayacaktır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 347.maddesinde istinaf dilekçesinin karar veren mahkemece karşı tarafa tebliği olunacağı, karşı tarafın tebliğden itibaren iki hafta içinde cevap dilekçesini kararı veren mahkemeye veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verebileceği, karar veren mahkemenin dilekçeler verildikten veya bunun için belli süreler geçtikten sonra, dosyayı dizi listesine bağlı olarak ilgili bölge adliye mahkemesine göndereceği düzenlemesi yer almaktadır.
Söz konusu maddede geçici hukuki korumalara ilişkin istisna olmadığından eldeki talepte de HMK’nın 347.maddesinin uygulanması ve istinaf dilekçesine karşı tarafa tebliğ edilecektir.
Dava dosyasının incelenmesinde; İlk Derece Mahkemesince 24/12/2021 tarihinde karar verildiği, UYAP üzerinde yapılan incelemede gerekçeli kararın talep eden vekiline tebliğ edildiği, gerekçeli kararın ve istinaf başvuru dilekçesinin ise karşı taraf …’ne tebliğ edilmediği, tebliğ edilmiş ise de tebliğ edildiğine ilişkin tebliğ mazbatasının dosya içerisinde bulunmadığı gibi UYAP kaydına da rastlanılmamıştır.
Açıklanan nedenlerle gerekçeli kararın ve istinaf başvuru dilekçesinin karşı taraf …’ne tebliği sağlanmışsa tebliğe ilişkin mazbatanın dosyaya eklenmesi, tebliğ yapılmamış ise gerekçeli kararın ve istinaf başvuru dilekçesinin davalı …’ne tebliği ile bu konudaki usulü işlemlerin ve sürelerinin tamamlanmasından sonra dava dosyasının istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352.maddesi gereğince mahalline geri çevrilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Gerekçeli kararın ve istinaf başvuru dilekçesinin tebliğine yönelik eksikliğin giderilmesi amacıyla dosyanın İlk Derece Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 351/1.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.16/02/2022


Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.