Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/583 E. 2022/542 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/583 Esas 2022/542 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/583
KARAR NO : 2022/542

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/01/2021
NUMARASI : 2010/470 Esas 2021/25 Karar
TEMLİK EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
TEMLİK ALAN DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2010
KARAR TARİHİ : 21/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2022

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı asıl borçlu … Konfeksiyon End. ve Tic. A.Ş. ile müvekkili arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde davalının müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 3.000.000,00 TL anapara, 1.171,25 TL masraf, 63.586.863,00 TL işlemiş %210 temerrüt faizi ve BSMV olmak üzere toplam 66.588.034,25 TL alacağın, anaparaya dava tarihinden itibaren işleyecek %210 temerrüt faizi ve BSMV ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin akdedilmesi tarihinden itibaren 10 yıldan fazla süre geçtiğini, zaman aşımı süresinin dolduğunu, müvekkilinin gerçek borcunun talep edilen miktar kadar olmadığını, yapılan ödemelerin mahsubu gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporuyla davacının dava tarihi itibarıyla davalıdan talep edebileceği alacak miktarının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3.000.000,00 TL asıl alacak, 49.057.857,14 TL işlemiş faiz, 2.454.064,11 TL BSMV olmak üzere toplam 54.511.921,25 TL’nin davalıdan tahsiline, asıl alacağa 23/07/2010 dava tarihinden itibaren %180 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Temlik alan davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketin müflis olmayıp münfesih duruma geldiğini, davalının kendi hatasıyla dava açılmasına sebebiyet verdiğini, lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, dava dilekçesinde belirtilen tutar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hesap kat ihtarnamesini tebliğ alan kişinin müvekkilinin işçisi olmadığını, müvekkilinin temerrüte düşürülmediğini, temerrüt faizi ve alacağının söz konusu olmadığını, hükme esas alınan kök ve ek raporun dosya gerçeğine aykırı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Temlik alan davacı vekilinin istinaf başvurusu kamu düzenine aykırılık yönünden incelendiğinde, davalı şirket dava tarihi olan 23/07/2010 tarihinden sonra, ilk derece mahkemesinin 14/01/2021 karar tarihinden önce, 21/08/2015 tarihinde ticaret sicilinden terkin edilmiştir. Bir başka anlatımla yargılama aşamasında davalı şirket ticaret sicilinden terkin edilmekle tüzel kişiliği sona ermiş olup, anılan davalının taraf ehliyeti ortadan kalkmış, vekille olan vekalet ilişkisi de sona ermiştir. Taraf ehliyeti ise dava şartı olup, davanın başından kararın kesinleşmesine kadar tüm aşamalarda bulunması gerekir. Bu durumda yargılama aşamasında taraf ehliyeti sona eren davalı şirketin taraf ehliyetinin sona erdiği gözetilmeden taraf ehliyeti bulunmayan davalı hakkında yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Mahkemece yapılması gereken iş, davalı şirketin ihyası için dava açılması yönünde temlik alan davacı vekiline yetki ve süre verilip, davalı şirketin ihyası ile ticaret siciline tescili sağlandıktan sonra taraf teşkili tamamlanıp davalı şirketin savunma hakkı kısıtlanmadan sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında kamu düzenine aykırılık nedeniyle isabet görülmediğinden temlik alan davacı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık gözetilerek kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kararının kamu düzenine aykırılık nedeniyle kaldırılmasına, temlik alan davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının ve davalı vekilinin istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Temlik alan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.6, 355. maddeleri gereğince kamu düzenine aykırılık gözetilerek KABULÜNE,
2-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/01/2021 tarih ve 2010/470 Esas 2021/25 Karar sayılı kararının kamu düzenine aykırılık nedeniyle KALDIRILMASINA, temlik alan davacı vekilinin sair istinaf itirazları ile davalı vekilinin istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Temlik alan davacı tarafından yatırılan harç bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Temlik alan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından temlik alan davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6 ve 362/(1)-g.maddeleri uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/04/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.