Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/358 E. 2023/686 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/358 Esas 2023/686 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/358
KARAR NO : 2023/686

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2021
NUMARASI : 2017/555 Esas 2021/768 Karar
DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLLERİ
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 08/08/2017
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/05/2023

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacılar vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … … A.Ş. ilk olarak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde … sicil numarası ile … … Ltd. Şti. olarak 17.03.2011 tarihinde kurulduğunu, o tarihteki şirket ortakları…olduğunu, şirket ana sözleşmesine göre şirketin kuruluş amacının “elektrik enerjisi üretim tesisi kurulması, işletmeye alınması, kiralanması, elektrik enerjisi üretimi, üretilen elektrik enerjisinin ve/veya kapasitesinin müşterilere satışı olduğunu, dava dışı … (“Alıcı”) ile … (“Satıcılar”) arasında 11.03.2013 tarihinde … … Anonim Şirketi’nin hisselerinin devrine dair Hisse Devir Sözleşmesi imzalandığını, ve bu sözleşmeye göre de Alıcı iş bu devir işlemini;
a. Şirket’in, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (“EPDK”) na yapılmış, “inceleme-değerlendirme” aşamasında bulunan, Adana, Yumurtalık’ da kurulacak, 615 MWm-600 MWe, SEDEF Il TES, termik elektrik üretim santrali projesi (“Proje”) lisansı ile ilgili başvurusunun bulunması,
b. Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (“TEİAŞ”) tarafından Şirket’e 05.11.2012 tarih ve 4589/42051 sayılı yazı ile verilmiş olumlu bağlantı görüşünün geçerli olması,
c. Proje’nin 615 MWm-600 Mwe elektrik enerjisi üretim kapasitesine sahip olması,
d. Şirket tarafından başlatılan Çevresel Etki Değerlendirilmesi Süreci’nde halkın katılımı toplantısının 24 Haziran 2011 tarihinde hiçbir itiraz olmaksızın yapılması,
Çevresel Etki Değerlendirme Raporu’nun ilgili mercilere 25 Ocak 2013 tarihinde sunulması, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu Taplantısının 1 Mart 2013 tarihinde yapılması ve Çevresel Etki Değerlendirme Olumlu Raporu sürecinin sorunsuz tamamlama aşamasında bulunması, dolayısıyla yapmış olduğunu, buna göre, … … A.Ş.nin kuruluş amacına uygun olarak Adana, Yumurtalık” da kurulacak, 615 MWWm-600 MWe, SEDEF II TES, termik elektrik üretim santrali projesi için gerekli girişimleri yaptığı ve son aşamaya getirmek suretiyle şirketin emsal şirketlere göre değer kazanması sağlandığını, nitekim … … A.Ş.nin hisselerinin değer kazanması üzerine hissedarlardan … hisselerinin %50’sini 17.04.2013 tarihinde … A.Ş.’ye (yeni unvan … A.Ş.) devrettiği, kalan 440 hissesini ise 24.07.2015 tarihli pay devri sözleşmesi ile … A.Ş.ne devrettiğini, böylece davacı … … A.Ş.nin hissedarlık yapısı; … A.Ş A Grubu 40 … B Grubu 4 10 … A.Ş — C Grubu 94 50 olarak son şeklini aldığını, davalı …’in paydaşı olduğu bir başka şirket olan … Şirketi’ne ait EÜ/2086-3/1473 numaralı lisansı 23.07.2014 tarihinde EPDK tarafından iptal edildiğini ve … EPDK mevzuatı gereğince yasaklı hale gelmiş olduğunu, söz konusu yasaklılık kararı tarihi itibariyle EPDK, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’ nin 12. maddesinde Ön lisans başvuru usulü düzenlenmiş olup, 4. Fıkrasında;”(4) önlisans başvurusunda bulunan tüzel kişi veya tüzel kişinin;
a) %10 ve üzerinde, halka açık şirketlerde yüzde beş ve üzerinde doğrudan veya dolaylı payına sahip olan gerçek veya tüzel kişi veya kişilerin,
b) Lisans iptal tarihinden önceki bir yıl içerisinde görevden ayrılmış olanlar dâhil, yönetim kurulu başkan ve üyelerinin, Kanunun 5 inci maddesinin sekizinci fıkrası kapsamında yasaklı olmaması zorunludur. ” buna göre, davalı …, … … A.Ş.de %10 hisse sahibi olup bir başka şirket nedeniyle yasaklı hale gelmesi sonucunda, … … A.Ş.de yapmış olduğu önlisans başvurusunun reddedilmesi ile karşı karşıya kaldığını, devam eden süreçte EPDK tarafından KEP’ten 12.08.2016 tarihinde 40411 sayı ile iletilmiş yazı ile ön lisans başvurusunun sonlandırıldığı … … A.Ş.’ne bildirildiğini, önlisans başvurusunun sonlandırılması neticesinde gerek şirket ve gerekse davalının dışındaki diğer şirket ortakları büyük zararlara uğramış olması nedeniyle bu davanın açılması gerektiğini, davalı … hakkında yasaklılık kararı verilmesi sonrası, lisans sürecinin devam edebilmesi şirket ortakları arasında yapılan görüşmeler neticesinde davalı …’in şirket hisselerini devrederek ortaklıktan ayrılmasının en uygun çözüm olacağına karar verildiğini, davalı … tarafından hisselerinin eşi olan …’e devredileceğinin bildirilmesi üzerine 11.03.2013 tarihli sözleşmeye ek olarak bu kez 05.12.2014 tarihli hisse devir sözleşmesi düzenlendiğini, söz konusu ek sözleşmede de “Taraflar için asıl amaç, Şirket’in EPDK mevzuatı çerçevesinde elektrik üretim lisansına sahip olmasıdır ve bunun için ellerinden gelen tüm çabayı gösterecek ve gereken tüm evrakları tamamlayacaklar ve mevzuata uygun hale getireceklerdir.” düzenlemesi mevcut olduğunu ancak … anılan sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediği ve 05.12.2014 tarihli hisse devir sözleşmesi hayata geçirilemediğini, bunun üzerine şirketin o tarihte davalı … ve davalı dışında …’e Ankara 38. Noterliği’nin 14.012015 tarih… yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek “Şirket ortaklarından …’in sahip olduğu bir başka üretim lisansının EPDK mevzuatı çerçevesinde iptali dolayısıyla Şirket, faaliyet amacı olanı … Adana, Yumurtalık’ da kurulacak, 615 MWm-600 MWe, SEDEF II TES, termik santral elektrik üretim santrali lisansı ile ilgili başvurusunu yasal mevzuata uygun şekilde devam ettirememektedir” denilerek paylarının ek sözleşmeye uygun olarak … ya da mevzuata uygun bir başka kişiye devretmesi, aksi halde tüm yasal hakların saklı kalacağı, bildirildiğini, söz konusu ihtara rağmen pay devri yapılmadığını, devam eden süreçte, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nde (Yönetmelik) Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 23.12.2015 tarihli ve 29571 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak, “Yaptırımlar ve lisans iptali” başlıklı 27. maddesinin üçüncü fıkrası olarak aşağıdaki şekilde değiştirildiği “Lisansı iptal edilen tüzel kişi, bu tüzel kişilikte yüzde on veya daha fazla paya sahip ortaklar ile lisans iptal tarihinden önceki bir yıl içerisinde görevden ayrılmış olanlar dahil, yönetim kurulu başkan ve üyeleri, limited şirketlerde müdürler, lisans iptalini takip eden üç yıl süreyle, mevcut önlisansları kapsamındaki üretim lisansı başvuruları hariç olmak üzere, önlisans ve lisans alamaz, önlisans ve lisans başvurusunda bulunamaz, önlisans ve lisans başvurusu yapan tüzel kişiliklerde doğrudan veya dolaylı pay sahibi olamaz, yönetim kurullarında görev alamaz. Önlisans ve lisans başvurusundan sonra bir tüzel kişinin ortakları ve yönetim kurulu başkan ve üyeleri, — limited şirketlerde müdürlere ilişkin yasaklılık halinin olması halinde, bu aykırı durumun giderilme için doksan gün süre verilir. Aykırılığın giderilmemesi halinde ilgili başvuru Kurul kararı ile reddedilir.” söz konusu yönetmelik değişikliği ardından; EPDK tarafından Şirket’e 12.01.2016 tarih ve 1653 sayılı yazı ile “23/07/2014 farihli ve 5141-28 sayılı Kurul Kararı ile, … Şirketi’ nin EÜ/2086-3/1473 numaralı üretim lisansının iptal edildiğini ve Şirket ortaklarından … yasaklı duruma geldiğini, bu kapsamda, yönetmeliğin 27. maddesinin üçüncü fıkrası hükmü uyarınca söz konusu aykırı durumun 90 (doksan) gün içerisinde giderilmesi gerektiğini, aykırılığın giderilmemesi halinde Kanunun Geçici 10’uncu maddesi kapsamında önlisans başvurusu olarak değerlendirilen başvuru kurul kararı ile reddedilecektir.” bildirimi yapıldığını, bu kapsamda davacı şirketin ortağı olan ve yasaklı olduğu belirtilen davalı …’e söz konusu durum Ankara 38. Noterliğinin 18.01.2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirilerek 30 (otuz) gün içerisinde aykırılığın giderilmesi istendiğini, ihtarname ile tanınan süre 22.02.2016 tarihinde sona erdiği ancak davalı tarafından söz konusu aykırılık giderilmediğini, EPDK tarafından KEP’ten 12.08.2016 tarihinde 40411 sayı ile iletilmiş yazıda; “Şirket ortağı …’in yasaklılık durumunun 90 (günlük) süre içerisinde kaldırılmamış olması sebebiyle, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 27. maddesinin üçüncü ve Geçici 8’inci maddesinin üçüncü fıkraları gereğince, 28/07/2016 tarihli ve 6405/15 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Kararı ile muhatap şirketin kuruma yapmış olduğunuz önlisans başvurusunun reddedilmesine ve önlisans başvurusu kapsamında kuruma sunulmuş olan, 5.000.000 (beşmilyon) TL tutarındaki banka teminat mektubunun iade edilmesine karar verilmiş olup, söz konusu teminat mektubu ilgili bankaya iade edilmiştir.” şeklinde bildirimle önlisans başvurusunun sonlandırılmış olduğu belirtildiğini, 6098 sayılı T.B.K.nun 626. maddesinde “ortakların ortaklığın amacını engelleyici veya zarar verici işleri yapamayacağı” düzenlendiği gibi, 628. maddede de “Her ortak, ortaklık işlerinde kendi işlerinde olduğu ölçüde çaba ve özen göstermekle yükümlüdür. Her ortak, diğerlerine karşı, kendi kusuruyla verdiği zararları, başka işlerde ortaklığa sağladığı menfaatlerle mahsup ettirme hakkı olmaksızın gidermekle yükümlüdür” denildiği, bunun yanında Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesinde öngörülen dürüstlük (objektif iyi niyet) kuralı gereğince de ortaklar şirket amacının gerçekleşmesi amacıyla şirkete ve diğer ortaklara karşı sorumlu oldukları belirtildiğini medeni kanunun 2. maddesinin 2. fıkrasında yer alanı hakkın kötüye kullanılamaması ilkesine aykırılığın çeşitli hukuki sonuçlarından biri de, bu ilkeye aykırı hareket ederek başkalarına zarar veren kimselerin bu zararı tazmin etmekle yükümlü tutulması, oy verme ve karar alma haklarını kötüye kullanan azınlık veya imtiyazlı pay sahipleri de bu nedenle ortaklığa ve çoğunluk pay sahiplerine verdikleri zararlardan Borçlar Kanunu’nun 41. vd. maddelerine göre sorumlu olduklarını, 6102 sayılı T.T.K.nun 553. maddesinde “şirket kurucusunun kanundan, ana sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurları ile ihlal etmeleri durumunda hem şirkete hem pay sahiplerine karşı verdikleri zararlardan sorumlu oldukları” düzenlenmiş ve yine 555. maddede ise, “şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her pay sahibinin isteyebileceğidüzenlenmiş olduğunu, somut uyuşmazlıkta, şirketin kuruluş amacı doğrultusunda, şirket ortağının yukarıda açıklanan Enerji Piyasası Mevzuatından doğan “yasaklı olmama” yükümlülüğü; aynı zamanda şirket ana sözleşmesinin dolaylı bir parçası olup davalının şirket ana sözleşmesinden doğan yan yükümlülüğü, yasaklı duruma düşmemek olduğu davalının bu yan yükümlülüğü ihlali, aynı zamanda şirket sözleşmesinin de ihlali anlamına geleceği, şirket sözleşmesinin ihlalinden dolayı şirketin uğradığı zararlar da BK m. 112 uyarınca şirkete tazmin edilmesi gerektiği, davalının sadece haksız fiilden dolayı değil, sözleşmenin ihlalinden dolayı da sorumluluğu olduğunu, 6102 sayılı T.T.K.nun 555. maddesine göre, şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebileceği, … A.Ş 17.04.2013 tarihinde şirket ortağı …’dan hisse satın almak suretiyle şirkete ortak olduğu, … A.Ş. ise 24.07.2015 tarihinde şirket ortağı …’dan hisse satın almak suretiyle şirkete ortak olduğu taraflar arasında düzenlenen her iki hisse devir sözleşmesinde de alıcı davacı şirketler bu hisse devir sözleşmelerini hisseleri devre konu ŞİRKET TARAFINDAN EPDK’ya yapılmış, inceleme değerlendirme aşamasında bulunan, Adana Yumurtalık’ta kurulacak 615 MWm-600 MWe, Sedefli TES, elektrik üretim termik santrali projesinin hayata geçirileceği inancı ile yaptıkları, davacı şirketlerin hisse devir bedeli olarak ödediği miktarlar, anılan projenin hayata geçirilmesi halinde şirketin kazanacağı değer belirlenmek suretiyle ödendiği, … … A.Ş.nin zarara uğraması neticesinde bu şirkette 44 90 oranında paya sahip olan … A.Ş ve … A.Ş.nin pay sahipliği sıfatı nedeniyle dolaylı olarak zarara uğradığı açık olup, yapılacak yargılama sırasında hüküm altına alınacak olan tazminatın … … A.Ş.ne verilmesi suretiyle paylarda meydana gelen düşüklüğün giderilmesi amacıyla bu davanın açılması gerektiğini, davacı … … A.Ş.nin ortaklarından olan … A.Ş.nin isteği üzerine SPK Kurumsal Yönetim Tebliği (11-17.1) hükümlerinin 9.2. maddesinde yer aldığı şekilde SPK mevzuatı çerçevesinde … A.Ş.’ne 31.03.2015 tarihli bilançolar baz alınmak suretiyle değerleme çalışması yaptırıldığı, anılan değerleme şirketi tarafından düzenlenen 20.07.2015 tarihli değerleme raporunda, davacı … … A.Ş.’nin Adana, Yumurtalık’ta kurulacak 600 MWe elektrik enerjisi üretim kapasiteli, EPDK’da, “inceleme-değerlendirme” aşamasında bulunan, SEDEF II TES, kömür yakıtlı termik elektrik üretim santrali projesine sahip olduğu, bu projeye ait “ÇED Olumlu” kararının 13.08.2014 tarihinde alınmış olduğu belirlenmek suretiyle değerleme yapıldığını, düzenlenen raporda temel yöntem olarak gelir yaklaşımı kapsamında indirgenmiş nakit akım yöntemi uygulandığını, indirgenmiş nakit akım yöntemi Şirket’in gelecekteki nakit akımlarına dayalı detaylı bir analizine dayanmakta ve aynı zamanda gelecek ile ilgili sübjektif değerlendirmeler içermekte olduğu, gelir ve piyasa temelli yöntemler uygulanarak elde edilen değerleme sonuçlarına göre … … A.Ş.nin 31.03.2015 tarihi itibarı ile gerçeğe uygun değerinin 53-70 milyon ABD $ aralığında olduğu sonucuna varıldığını, belirtilen değerleme sonucu varsayıma dayalı olup, en önemli varsayım şirketin kuruluş amacı olan Adana, Yumurtalık’ da kurulacak, 615 MWm-500 MWe, SEDEF Il TES, termik elektrik üretim santrali projesi olduğu, değerleme şirketi tarafından anılan projedeki adımların gelecekte başarılı şekilde tamamlanamaması durumunda (örneğin; lisans temini, inşaatın planlanan maliyet ve süre içinde başarı ile sonlandırılması konusunda yaşanabilecek aksaklıklar vb.) belirtilen değer aralığı tahminlerinden önemli sapmalar olabileceği raporda not edildiğini, buna göre Adana, Yumurtalık’ta kurulacak, 615 MWm-600 MWe, SEDEF II TES, termik elektrik üretim santrali projesinin hayata geçirilmesi durumunda davacı şirketin piyasa değeri çok yüksek olacağı halde önlisans başvurusunun davalının haksız eylem niteliğindeki eylem ve eylemsizlikleri nedeniyle sonlandırılmış olması ve şirketin başka bir ticari faaliyeti de bulunmaması nedeniyle dava tarihi itibariyle davacı şirketin değeri “0” sıfır’a indiğini, bu ilkeler kapsamında yargılama aşamasında davacı şirketin anılan projedeki ön lisans başvurusunun olumlu neticelenmesi halinde ulaşacağı değer ile davalının eylemi neticesinde hali hazırdaki değeri bilirkişiler tarafından belirleneceği bulunacak fark davalının eylemine bağlı olarak …, … A.Ş.nin doğrudan ve … A.Ş ve … A.Ş.’nin dolaylı zararı olacağını, bu nedenlerle, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak … … A.Ş.nin doğrudan ve diğer davacılar … A.Ş. (eski unvan … A.Ş.) ve … A.Ş.nin dolaylı zararı olarak şimdilik 5.000.000,00 TL’nin haksız eylemin meydana geldiği 12.08.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile … … A.Ş.’ye ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, müvekkili …’in 17/04/2013 tarihinde Adana Yumurtalık’ta yapılacak olan TES projesine finansman sağlamak amacıyla sahip olduğu … …’nin hisselerinin %90’ını davalılardan … devrettiği … bunun karşılığında TES projesini bitireceği, davalı da kalan 10 hissesinden elde edilen karı alacağını, fakat … üzerine aldığı TES projesini söz verdiği tarihte bitiremeyerek asıl zarara kendisi sebep olduğunu, bu zararla ilgili Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/343 E.sayılı dosyası ile davalı tarafından dava açıldığı halen devam ettiğini, her ne kadar davalılar davalının EPDK mevzuatı gereğince yasaklı hale geldiğini iddia etmekteyse de davalının şu an iddia edildiği gibi bir yasaklılığı bulunmadığı, kaldı ki davalılar önlisans başvurularının kabul edilmesi için EPDK ‘ya sanki davalı hisselerin % 4’üne sahipmiş gibi gösterilen sahte belgeler yolladığı ve bununla ilgili ceza davaları açıldığını, anılan davalar Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/284 Esas ve Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 Esas sayılı dosyaları ile devam etmekte olup davacı şirket yetkilileri EPDK’ya sahte belge gönderdikleri gerekçesiyle yargılanmakta olduklarını, asıl önlisans başvurusunun reddedilme sebebi sahte belge göndermeleri olup davalının yasaklı olmasından dolayı ön lisans başvurusunun reddedildiği iddiaları gerçeği yansıtmadığını, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; toplanan delillere göre davacı şirketler tarafından davalının yasaklılık durumu nedeniyle … … A.Ş’nin ön lisans başvurusu reddedildiğinden ön lisans almış olması halinde şirketin ulaşacağı değer ile ön lisans başvurusunun reddedilmesi nedeniyle şirketin mevcut değeri arasındaki farkı tazminat olarak talep etmişseler de bilirkişi raporlarından anlaşılacağı üzere davacıların hisse devir sözleşmesinden sonra yapılan başvuru yönünden edimlerini zamanında yerine getirmiş olsalardı lisansın iptal tarihine kadar davacıların başvurusu üzerine ön lisans alınabileceği göz önünde bulundurulduğunda davalıya herhangi bir kusur yöneltilemeyeceği, lisansın iptal edilmesi nedeniyle davalılardan zarar talep edilemeyeceği, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Müvekkili şirketin 17/03/2011 tarihinde kurulduğunu, şirket ortaklarının davalı…olduğunu, şirketin ana sözleşmesine göre kuruluş amacının elektrik enerjisi üretim tesisi kurulması, işletmeye alınması, kiralanması, elektrik enerji üretimi, üretilen elektrik enerjisinin satışı olduğunu, 11/03/2013 tarihinde davacı şirketin hisselerinin devrine yönelik olarak dava dışı …, … arasında devir sözleşmesinin imzalandığını, hisse devir sözleşmesinin yapılış nedeninin sözleşmede belirtildiğini, şirketin hisselerinin değer kazanması üzerine …’ın hisselerinin %50’sini 17/04/2013 tarihinde müvekkili … Anonim Şirketi’ne devrettiğini, …’ın kalan %40 hissesini ise 24/07/2015 tarihinde ise müvekkili … Anonim Şirketi’ne devrettiğini,
Müvekkili şirkette B Grubu %10 hisseye sahip olan davalı …’in paydaşı olduğu dava dışı … Şirketi’ne ait EÜ-2086-3/1473 numaralı lisansının 23/07/2014 tarihinde EPDK tarafından iptal edildiğini ve …’in yasaklı hale geldiğini, bu nedenle müvekkili … … A.Ş’nin yasaklılık karar tarihi itibariyle EPDK, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 12.maddesinin 4.fıkrası gereğince davalının bir başka şirketten dolayı yasaklı hale gelmesi sonucunda ön lisans başvurusunun reddedilmesi ile karşı karşıya kaldığını ve devam eden süreçte 12/08/2016 tarihinde EPDK tarafından ön lisans başvurusunun sonlandırıldığının müvekkili … … A.Ş’ne bildirildiğini,
Müvekkili olan davacı tüm şirketlerin üzerilerine düşen tüm yükümlülükleri zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirdiği gibi müvekkili olan davacı … … A.Ş’nin lisans alamamasının tamamıyla davalının yasaklı duruma gelmesi ve akabinde üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını,
Müvekkili … … A.Ş’nin ana sözleşmesine göre kuruluş amacının elektrik enerjisi üretim tesisi kurulması, işletmeye alınması, kiralanması, elektrik enerji üretimi, üretilen elektrik enerjisinin satışı olduğunu, nitekim amacın gerçekleşmesi amacıyla müvekkili şirketin Adana ili Yumurtalık’ta kurulacak 615 Mwm 500 Mwm SEDEFIITES Projesi için gerekli girişimleri yaptığını ve son aşamaya getirmek suretiyle şirketin emsal şirketlere göre değer kazanmasının sağlandığını, davalı …’in şirket ortaklığından ayrılmaması halinde şirketin ön lisans başvurusunun reddedileceği ve sonucunda şirketin zarara uğrayacağı ve değer kaybedeceğinden davalıya gerek sözle ve gerek yazılı ihbarnameler ile yasaklılık durumunun ortadan kaldırılması ve şirketin ön lisans başvurusunun sonuçlandırılması amacıyla gerekli işlemlerin yapılmasının kendisine bildirildiğini, davalı … tarafından şirket hisselerinin eşi …’e devri hususunda 11/03/2013 tarihli sözleşmeye ek olarak bu kez 05/12/2014 tarihli hisse devir sözleşmesinin düzenlendiğini, Ankara 38. Noterliğinden 14/01/2015 tarihinde ihtar çekilerek paylarının ek sözleşmeye uygun olarak eşi …’e ya da mevzuata uygun bir başka kişiye devretmesi, aksi halde tüm yasal hakların saklı kalacağının bildirildiğini, ancak davalı tarafından pay devrinin yapılmadığını,
Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 23.12.2015 tarihli ve 29571 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak, “Yaptırımlar ve lisans iptali” başlıklı 27. maddesinin üçüncü fıkrasında; lisansı iptal edilen tüzel kişinin, bu tüzel kişilikte yüzde on veya daha fazla paya sahip ortaklar ile lisans iptal tarihinden önceki bir yıl içerisinde görevden ayrılmış olanlar dahil, yönetim kurulu başkan ve üyeleri, limited şirketlerde müdürler, lisans iptalini takip eden üç yıl süreyle, mevcut önlisansları kapsamındaki üretim lisansı başvuruları hariç olmak üzere, önlisans ve lisans alamayacağı, önlisans ve lisans başvurusunda bulunamayacağı, önlisans ve lisans başvurusu yapan tüzel kişiliklerde doğrudan veya dolaylı pay sahibi olamayacağı, yönetim kurullarında görev alamayacağı, önlisans ve lisans başvurusundan sonra bir tüzel kişinin ortakları ve yönetim kurulu başkan ve üyeleri, limited şirketlerde müdürlere ilişkin yasaklılık halinin olması halinde, bu aykırı durumun giderilme için doksan gün süre verileceği, aykırılığın giderilmemesi halinde ilgili başvuru Kurul kararı ile reddedileceği,
Söz konusu yönetmelik değişikliği ardından; EPDK tarafından Şirket’e 12.01.2016 tarih ve 1653 sayılı yazı ile 23/07/2014 farihli ve 5141-28 sayılı Kurul Kararı ile, … Şirketi’nin EÜ/2086-3/1473 numaralı üretim lisansının iptal edildiğini ve şirket ortaklarından … yasaklı duruma geldiğini, bu kapsamda, yönetmeliğin 27. maddesinin üçüncü fıkrası hükmü uyarınca söz konusu aykırı durumun 90 (doksan) gün içerisinde giderilmesi gerektiğini, aykırılığın giderilmemesi halinde Kanunun Geçici 10’uncu maddesi kapsamında önlisans başvurusu olarak değerlendirilen başvuru kurul kararı ile reddedilecektir.” bildirimi yapıldığını,
Bu kapsamda davacı şirketin ortağı olan ve yasaklı olduğu belirtilen davalı …’e söz konusu durum Ankara 38. Noterliğinin 18.01.2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirilerek 30 (otuz) gün içerisinde aykırılığın giderilmesi istendiğini, ihtarname ile tanınan süre 22.02.2016 tarihinde sona erdiğini, ancak davalı tarafından söz konusu aykırılık giderilmediğini,
Bunun sonucu olarak EPDK tarafından KEP’ten 12.08.2016 tarihinde 40411 sayı ile iletilmiş yazıda; “Şirket ortağı …’in yasaklılık durumunun 90 (günlük) süre içerisinde kaldırılmamış olması sebebiyle, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 27. maddesinin üçüncü ve Geçici 8’inci maddesinin üçüncü fıkraları gereğince, 28/07/2016 tarihli ve 6405/15 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Kararı ile muhatap şirketin kuruma yapmış olduğunuz önlisans başvurusunun reddedilmesine karar verildiğini,
Davalı …’in davaya konu eylemsizliği ile kurucusu olduğu ortaklığın amacını engelleyici veya zarar verici bir sonuç doğurduğunu, ortaklık işlerinde kendi işlerinde olduğu ölçüde göstermesi gereken çaba ve özeni göstermeyerek müvekkili şirketi olağanüstü zararlara uğrattığından 6102 Sayılı TTK’nun 126, 553, TBK’nun 41,49, 626, 628, TMK’nun 2.maddeleri gereğince bu zarardan sorumlu olduğunu,
Ayrıca, şirketin kuruluş amacı doğrultusunda şirket ortağının Enerji Piyasası Mevzuatından doğan yasaklı olmama yükümlülüğünün şirket ana sözleşmesinin dolaylı bir parçası olduğunu, şirket ana sözleşmesinden doğan yan yükümlülüğün yasaklı duruma düşmemek olduğunu, davalının bu yan yükümlülüğünü ihlali ile aynı zamanda şirket sözleşmesindeki ihlali anlamına geldiğini, bu nedenle davalının sözleşmenin ihlalinden dolayı da sorumluluğu bulunduğunu,
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında … … A.Ş’nin ortaklık yapısında düzeltilmesi gereken hususların bulunmasının süreç açısından belirleyici olduğunun açıkça ifade edildiğini, davalının yasaklılığı sebebiyle davacı şirketlerin zarara uğradığına yönelik belirleme yapıldığını, ARGE çalışmaları finansman ve benzeri kaynak çalışmaları tamamlandığı halde davalının yasaklılık halinin ve bu durumun aşılması için üretilen çözümlerin davalı tarafından yerine getirilmemesi nedeniyle şirket faaliyete geçirilemediğini, lisans başvurusunun yapıldığı tarihte ithal kömür ile enerji üretimi devlet teşviki olması, şirketin bu teşvikten yararlanacak olmasına rağmen davalının yasaklı olması nedeniyle teşvikten yararlanılamadığını, akabinde aynı teşvikin yerli kömür için de getirilmesi üzerine projenin finansmanında ki kolaylık ve projenin rasyonelliğinin ortadan kalktığını, ayrıca davalının yasaklılık süresi dolmasına rağmen daha önce yapılan tüm işlemlerin ortadan kalktığı ve yenilenmesinde ki zorunluluk nedeniyle müvekkillerinin para ve zaman kaybettiğini, sunulan bilirkişi raporuna ayrıntılı olarak itiraz edildiğini, müvekkili şirketin sektörde ki işleri başarı ile tamamladığını, halen inşa aşamasındaki projelere bakıldığında ön lisans işlemlerine devam edilebilmesi halinde lisans almak için gereken maddi güç ve enerji sektöründe ki tecrübeye sahip olduklarının açık olduğunu,
Mahkemece uyuşmazlığın yanlış yorumlandığını, bilirkişi kurulunun hatalı olarak yönlendirilmesi sebebiyle davalının dahi savunma olarak getirmediği bir hususta gerekçe oluşturulduğunu, davalı yanın cevap dilekçesindeki savunmasının sadece Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/343 Esas sayılı dosyası, Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/284 Esas sayılı dosyası ve Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 Esas sayılı dosyalarının varlığı olduğunu, dava dilekçesinde kendisine yöneltilen yasaklılık halinin kaldırılmaması hususunda ki kusuruna yönelik herhangi bir savunmada bulunmadığını, buna karşılık mahkemece aksi yönde değerlendirme yapıldığını, gerek mahkemenin 10/03/2021 tarihli bilirkişi görevlendirmesinden ne amaçladığı ve gerek bilirkişinin vardığı sonucun ne anlama geldiği mahkeme kararında kullanılan gerekçenin bilirkişi kurulunun vardığı sonuç ile aynı olup olmadığının taraflarınca anlaşılamadığını, öncelikle davacı tarafın hisse devir sözleşmesinden sonra yaptığı bir lisans başvurusu bulunmadığını, lisans başvurusunun 23/03/2012 tarihinde yapıldığını, hisse devir sözleşmesinin ise 25/03/2013 tarihinde yapıldığını, anılan tarihten sonra da yeni bir lisans başvurusu yapılmadığını, devam eden başvurunun sonuçlanmasının beklendiğini, bu nedenle mahkemenin gerekçesindeki davacıların hisse devir sözleşmesinden sonra yapılan başvuru yönünden edimlerini zamanında yerine getirmiş olsalardı yönündeki ifadesinin dosya kapsamıyla külliyen yanlış olduğunu, öte yandan edimlerini zamanında yerine getirmesi gerekenin da davalı olduğunu, mahkemenin diğer gerekçe sebebinin lisans iptal tarihine kadar davacıların başvurusu üzerine ön lisans alabileceği göz önünde bulundurulduğunda davalıya herhangi bir kusur yöneltilemeyeceğine yönelik ifade kullanıldığını, lisans başvurusu, hisse devri, davalının yasaklılık durumu ve ön lisans başvurusunun reddine yönelik 28/07/2016 tarihli karar dikkate alındığında lisans alma işlemlerinin 23/03/2012 – 28/07/2016 tarihleri arasında 4 yıl 4 ay 5 gün sürdüğünü ve retle sonuçlandığını, bu kronolojiye göre mahkemenin gerekçesini de anlamanın mümkün olmadığını,
Davalının savunmasında bahsedilen Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/343 Esas sayılı dosyasında 22/03/2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlarının yoklukla butlanının tespiti ve … Enerji’ye ait olan hisselerinin …’e geri dönmesi talepli açıldığını, bu davada Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 2018/829 Esas 2019/228 Karar sayılı ilamı ile asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ilk derece mahkemesinin asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabul kısmen reddi yönündeki kararının kaldırılmasına, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verildiği, kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 02/03/2020 tarih ve 2019/1975 Esas 2020/2262 Karar sayılı ilamı ile onandığını,
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/284 Esas sayılı dosyasında davacı … … A.Ş’nin 22/03/2013 tarihli genel kurul toplantısında sahte vekaletname ile … Enerji lehine işlem tesis edildiğinin iddia edildiğini, söz konusu dosyanın Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 Esas Sayılı dosyası ile birleştirildiğini,
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 Esas 2019/169 Karar sayılı dosyasında ise … … A.Ş’nin 22/03/2013 tarihli genel kurul toplantısında sahte vekaletname ile … Enerji lehine işlem tesis edildiğine yönelik açılan davada beraat kararı verildiğini, verilen kararın kesinleştiğini, dolayısıyla davalı tarafın bu davada kullandığı savunma argümanlarının tamamen ortadan kalktığını,
Mahkemece müvekkili şirketin uğramış oldukları zarar miktarlarının net olarak belirlenmediğini, davanın aydınlatılmasına yönelik görevin yerine getirilmediğini, müvekkili … şirketi tarafından 06/03/2016 tarihli değerleme raporunun dosyaya sunulduğunu, değerleme raporuna göre 01/03/2016 tarihi itibariyle davacı Adana … … A.Ş’nin %100 hisselerinin 51-67 Milyon USD olduğunun raporlandığını, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile davalının yasaklı hale geldiği 23/07/2014 ile 3 yıllık yasak süresinin bittiği 23/07/2017 tarihleri arasında müvekkili şirkete ait tesisin kurulmuş olması halinde muhtemel brüt satışlarından hareketle bu 3 yıl içerisinde şirketin mahrum kaldığı net faaliyet karına ilişkin bir kısım hesaplama yapılmış ise de 23/07/2017 tarihinden sonra ve bugün dahi devam eden kar mahrumiyetine yönelik zarara ilişkin sağlıklı bir hesaplama yapılmadığını, söz konusu eylemin haksız eylem niteliğinde olup, davalının eylemi neticesinde EPDK tarafından ön lisans başvurusunun reddine karar verildiği hususunun 12/08/2016 tarihinde müvekkili şirkete bildirildiğini, davalının haksız eylem tarihinin de bu tarih olduğunu, ancak dosya kapsamında temerrüt tarihinin dikkate alınarak gerçekleştirilmiş sağlıklık bir hesaplama mevcut bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; davalının hissedar olduğu dava dışı şirketin lisans başvurusunun EPDK tarafından iptal edilmesi ve …’in de mevzuat gereğince yasaklı hale gelmesi, davacı … … A.Ş’deki hisseleri devretmemesi nedeniyle davacı şirkete ait lisans başvurusunun da iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın “Duruşma yapılmadan verilecek kararlar” başlıklı 353/(1)-a.6.maddesinde de (Değişik: 22/7/2020-7251/35 md.) Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması halinde duruşma yapılmadan karar verileceği düzenlenmiştir.
Ankara 38. Noterliğinin 18.01.2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin … … A.Ş., muhatabı … olup, EPDK tarafından şirkete tebliğ edilen 12/01/2016 tarihli yazı gereğince yönetmeliğin 27.maddesinin 3.fıkrası kapsamında aykırılığın 90 gün içerisinde giderilmesi gerekmekle aykırılığın giderilmemesi halinde ön lisans başvurusunun grup kararıyla reddedileceği belirtildiğinden izlenecek yolla ilgili derhal bilgi verilmesi ve ayrıca 30 gün içinde aykırılığın giderilmesinin talep edildiği,
EPDK Başkanlığının ön lisans başvurusunun reddedilmesine yönelik yazısında şirket ortaklarından …’in yasaklılık durumunun İlgi B kayıtlı yazı ile şirketinize bildirilmesinden itibaren 90 günlük süre içerisinde kaldırılmaması sebebiyle Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 27/3, ve geçici 8.maddenin 3.fıkraları gereğince 28/07/2016 tarihli kurul kararı ile kuruma yapılan ön lisans başvurusunun reddedildiği ve ön lisans başvurusu kapsamında kurula sunulan 5.000.000,00 TL tutarındaki teminat mektubu tutarının iade edildiğinin bildirildiği,
Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/343 Esas 2017/1037 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; asıl ve birleşen dosyanın davacısının …, asıl ve birleşen davaların davalılarının ise … … A.Ş. Ve … … A.Ş. olup, 22/03/2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlarının yoklukla butlanının tespiti ve … Enerji’ye ait olan hisselerinin …’e geri dönmesi talepli açıldığı, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 2018/829 Esas 2019/228 Karar sayılı ilamı ile davacının 22/11/2013 tarihli Olağanüstü Genel Kurulda oluşturulan grup hisselerinden haberdar olup, sessiz kaldığı gibi kendisine düşen B grubu hisseler ile ilgili işlemler yaptığı anlaşıldığından TMK’nın 2.maddesi gereğince artık davalı şirketin 22/11/2013 tarihli Olağanüstü Genel Kurulunun yokluk/butlan olduğunun tespiti isteminin iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayacağından açılan her iki davanın reddine karar vermek gerekirken ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ilk derece mahkemesinin asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabul kısmen reddi yönündeki kararının kaldırılmasına, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 02/03/2020 tarih ve 2019/1975 Esas 2020/2262 Karar sayılı ilamı ile onandığını,
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/284 esas sayılı kararının incelenmesinde; müştekisinin …, sanıklarının …, … ve … olup, 23/11/2013 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısıyla ilgili olarak özel belgede sahtecilik suçundan açılan davada dosyanın Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesine 09/05/2018 tarihinde karar verildiği,
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/408 esas 2019/169 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; katılanın …, sanıklarının …, … ve … olup, şirket yöneticilerinin dolandırıcılığı ve özel belgede sahtecilik suçundan açılan davada ve Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/284 esas sayılı dosyasından birleştirilen dava gereğince sanıklar ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, kararın katılan tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi’nin 29.04.2021 ve 2019/1543 Esas 2021/898 Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği görülmüştür.
… … A.Ş’nin devirler sonucunda A grubu %40 hissenin … A.Ş’ye B grubu %10 hissenin …’e, C grubu %50 hissenin ise … A.Ş’ye ait olduğu dosya kapsamıyla sabittir.
Somut olaya gelince, davalı yanın ortağı olduğu dava dışı şirketin lisans başvurusunun EPDK tarafından iptal edilmesinden ötürü davalının yasaklı hale gelmesi ve davacı … … A.Ş.’ne hisselerini devretmemesi nedeniyle davacı şirkete ait lisans başvurusunun iptal edilmesinden ötürü uğranılan zararın tespiti ve tahsiline yönelik olarak işbu dava açılmış olup, ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden rapor ve ek raporlar alınmak suretiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, davacı şirketin faaliyet alanının elektrik enerjisi üretim tesisi kurulması, işletmeye alınması, kiralanması, elektrik enerjisi üretimi, üretilen elektrik enerjisinin ve/veya kapasitesinin müşterilere satışı oluşu ve dava konusu Adana Yumurtalık’ta kurulacak 615 MWm-600 MWe, SEDEF Il TES, termik elektrik üretim santrali projesinin hayata geçirilmesi / geçirilmemesinden kaynaklı oluşan zararın tespiti ve tahsili istemine yönelik olduğu, ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden rapor ve ek raporlar alınmak suretiyle açılan davanın reddine karar verilmiş ise de, bilirkişi heyetinde yer alan …’ın raporda Enerji Uzmanı olduğu belirtilmiş olmasına rağmen görev alanının incelenmesinde bilirkişinin “BANKACILIK VE FİNANS, 47.01 YÖNETİM ANALİZİ, 47.02 PAZARLAMA YÖNETİMİ, 48.03 KAMU MALİYESİ, 44.05 KAMU ALACAĞI, İCRA VE İFLAS İŞLEMLERİNE İLİŞKİN DEĞERLEME” uzmanı olduğu, görev tanımı içerisinde enerji piyasasında yer alan şirketlerin lisans ve ön lisans başvurularının değerlendirilmesine yönelik görev tanımının bulunmadığı,
Ayrıca bilirkişi heyeti içerisinde açılan davada davacı yanın talebi de gözetildiğinde şirket hisselerinin değerinin değerlendirilmesine yönelik herhangi bir uzman bilirkişinin görevlendirilmediği, her ne kadar ilk derece mahkemesince davalı yanın 23/07/2014 tarihinde EPDK mevzuatı gereğince yasaklı hale geldiği, davacı … AŞ ve … A.Ş.’nin davacı … … A.Ş’nde ki hisselerini 17/04/2013 tarihi ve sonrasında aldıkları, davalının yasaklı hale geldiği tarihe kadar üzerine düşen edimleri yerine getirmediğinden kusurlu olduklarından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı … … A.Ş. tarafından dava konusu Adana Yumurtalık’ta kurulacak 615 MWm-600 MWe, SEDEF Il TES, termik elektrik üretim santrali projesi için 23/03/2012 tarihinde ön lisans başvurusu yapıldığı, başvurunun yapıldığı tarih itibariyle davalı iki şirketin diğer davacı şirkette ortaklığı bulunmadığı, dosya kapsamına göre de aynı alanda başka bir şirketin başvurusunun bulunması nedeniyle EPDK tarafından ön lisans başvurusunun uzun bir süre değerlendirilemediği, davalının 23/07/2014 tarihi itibariyle yasaklı hale geldiği, davacılarca davalının şirkette bulunan hisselerini eşine veya uygun görülecek uygun bir kişiye devri yönünde ihtarlar çekildiği, elektrik piyasası lisans yönetmeliğinde 23/12/2015 tarihinde 29571 Sayılı Resmi Gazete de değişiklik yapıldığı, “Yaptırımlar ve lisans iptali” başlıklı 27. maddesinin üçüncü fıkrasında; lisansı iptal edilen tüzel kişinin, bu tüzel kişilikte yüzde on veya daha fazla paya sahip ortaklar ile lisans iptal tarihinden önceki bir yıl içerisinde görevden ayrılmış olanlar dahil, yönetim kurulu başkan ve üyeleri, limited şirketlerde müdürler, lisans iptalini takip eden üç yıl süreyle, mevcut önlisansları kapsamındaki üretim lisansı başvuruları hariç olmak üzere, önlisans ve lisans alamayacağı, önlisans ve lisans başvurusunda bulunamayacağı, önlisans ve lisans başvurusu yapan tüzel kişiliklerde doğrudan veya dolaylı pay sahibi olamayacağı, yönetim kurullarında görev alamayacağı, önlisans ve lisans başvurusundan sonra bir tüzel kişinin ortakları ve yönetim kurulu başkan ve üyeleri, limited şirketlerde müdürlere ilişkin yasaklılık halinin olması halinde, bu aykırı durumun giderilme için doksan gün süre verileceği, aykırılığın giderilmemesi halinde ilgili başvuru Kurul kararı ile reddedileceği yönünde düzenlemeler yapıldığı, düzenleme kapsamında EPDK tarafından davacı şirkete 12/01/2016 tarihinde yazı yazıldığı, davacı şirket tarafından Ankara 38. Noterliğinden bu kapsamda davalıya ihtar çekildiği ve 12/08/2016 tarihinde de KEP tarafından davacı şirketin lisans başvurusunun 28/07/2016 tarihi itibariyle reddedildiğinin bildirildiği, davalının yasaklılık durumunun 23/07/2017 tarihinde sona erdiği, eldeki davanın 08/08/2017 tarihinde açıldığı da gözetildiğinde,
Özellikle tarafların somut olay açısından kronolojik sıralama dikkate alınarak yeni oluşturulacak alanında Enerji Piyasası alanında uzman (Lisans, Ön Lisans Başvuru alanını bilen) şirket değerlendirme alanında uzman, gayrimenkul değerlendirme uzmanı, yeminli mali müşavir bilirkişi ile nitelikli hesap uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetinden somut olay açısından tarafların kusurlarının bulunup bulunmadığı, tarafların müterafik kusurları söz konusu ise kusur oranının ne olduğu ve özellikle davacı yanın talebi de açıklattırılarak davacı yanın açıklattırılan talepleri kapsamında oluşmuş herhangi bir zarar söz konusu ise şirket değerlendirmesi de dahil olmak üzere zararın tespitine yönelik rapor alınmadığından Dairemizce denetim yapılmamıştır.
Tüm bu nedenlerle 6100 Sayılı HMK’nın 22/07/2020 tarih ve 7751 Sayılı Yasa’nın 35.maddesi ile değişik 353/(1)-a.6.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a.6 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/12/2021 tarih ve 2017/555 Esas 2021/768 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davacılar tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacılara tarafa iadesine,
5-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Ankara 15. İcra Müdürlüğünün 2022/959 Esas sayılı takip dosyasına … … Anonim Şirketi tarafından sunulan teminatın İİK’nun 36.maddesi uyarınca yatırana iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6 ve 362/(1)-g.maddeleri uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/05/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.