Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/354 E. 2022/1628 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/354 Esas 2022/1628 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/354
KARAR NO : 2022/1628

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/11/2021
NUMARASI : 2021/932 Esas 2021/990 Karar
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali İstemli
DAVA TARİHİ : 28/09/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/01/2023

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın göreve ilişkin dava şartı şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 28/06/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısının 7. maddesinde alınan karın tamamının dağıtılması talebinin reddi kararı, 8. maddesinde alınan yönetim kurulu üyelerinin ayrı ayrı oy çokluğuyla ibrası kararının ana sözleşme, yasa ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu belirterek davalı şirketin 28/06/2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında gündemin 7. ve 8. maddeleri ile alınan genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alınan genel kurul kararlarının usul ve yasaya uygun olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın açıldığı tarih itibariyle ticaret mahkemesi sıfatıyla Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli ve yetkili olduğu, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı “Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin ilin mülki sınırları olarak belirlenmesine, işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” dair kararı uyarınca 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için mahkemenin yetkili ve görevli olduğu gerekçesiyle göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HSK Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli kararıyla davaya bakmakla Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli hale geldiğini, anılan kararda davalının açılış tarihlerine göre herhangi bir sınırlama belirtilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, anonim şirket olağan genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı yan, anonim şirket olağanüstü genel kurul kararının iptali talebiyle 28/09/2018 tarihinde Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesinde işbu dava açılmıştır. Anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılarak 20/09/2021 tarih 2018/207 Esas 2021/153 Karar sayılı karar ile Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine dair HSK’nın 07/07/2021 tarih ve 608 numaralı kararının 01/09/2021 tarihi itibarıyla uygulanacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dosyada bu tarih itibarıyla görevli olunmayacağı, davaya devam olunurken asliye ticaret mahkemesi yargı çevresinin değişmesi nedeniyle kararın görevsizlik kararı niteliğinde olmayıp, devir kararı niteliğinde olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği nedeniyle dosyanın Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmesine karar verilmiştir.
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesince ise, yukarıda özetlenen gerekçeyle göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine hükmedilmiştir.
İşbu dava tarihi olan 28/09/2018 tarihinden sonra, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih, 608 sayılı kararıyla Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresi Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine, kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilmiştir.
Mahkemelerin göreviyle ilgili temel düzenlemeyi içeren HMK’nun 1. maddesi; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir”, hükmünü amirdir. Ticaret mahkemelerinin görevini düzenleyen TTK’nun 5/2. maddesinde ise aynen: “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır.” denilmektedir. Dava tarihinde asliye ticaret mahkemesi bulunmamakla, dava doğru yerde, yani asliye ticaret mahkemesi sıfatı ile asliye hukuk mahkemesinde açılmıştır. Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesiyle birlikte işin devrine yönelik yasada özel hüküm bulunmaması halinde mevcut mahkemelerin elindeki dosyaları göndermeksizin esastan karara bağlaması tabii hakim ilkesinin de doğal sonucudur (Emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarih ve 2017/11-10 Esas 2019/401 Karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/03/2022 tarih ve 2022/500 Esas 2022/1830 Karar, 14/03/2022 tarih ve 2022/1379 Esas 2022/1838 Karar sayılı ilamları).
Hal böyle olunca mahkemece, dava tarihi itibarıyla görevli ve yetkili mahkemenin Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dava dosyasının mülki sınırları belirlenen ticaret mahkemelerine devrini düzenleyen yasa hükmü bulunmadığı halde Eskişehir asliye ticaret mahkemelerine gönderme kararı verilmesinin yasaya ve tabi hakim ilkesine aykırı olacağı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi yönündeki kararında bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacılar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1-a.3 ve 362/1-g maddeleri gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.15/12/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.