Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/350 E. 2022/846 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …

ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

…..

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/11/2021
NUMARASI …..
DAVA TARİHİ : 23/09/2019
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2022

Taraflar arasındaki şirkete özel denetçi tayin edilmesine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirkette hissedar olduklarını, 22/08/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında şirkete özel denetçi atanmasını talep ettiklerini, talebin reddedildiğini belirterek TTK’nun 439. vd. maddeleri uyarınca davalı şirkete özel denetçi tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; özel denetçi tayini için aranan yasal koşulların gerçekleşmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın açıldığı tarih itibariyle ticaret mahkemesi sıfatıyla Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli ve yetkili olduğu, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı “Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin ilin mülki sınırları olarak belirlenmesine, işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” dair kararı uyarınca 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için mahkemenin yetkili ve görevli olduğu gerekçesiyle göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HSK Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli kararıyla davaya bakmakla Eskişehir asliye ticaret mahkemesinin görevli hale geldiğini, anılan kararda davalının açılış tarihlerine göre herhangi bir sınırlama belirtilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, TTK’nun 439 vd. maddeleri uyarınca şirkete özel denetçi atanması istemine ilişkindir.
Davalı şirkete özel denetçi atanması talebiyle 23/09/2019 tarihinde Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesinde işbu dava açılmıştır. Anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılarak 20/09/2021 tarih 2019/288 Esas 2021/160 Karar sayılı karar ile Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine dair HSK’nın 07/07/2021 tarih ve 608 numaralı kararının 01/09/2021 tarihi itibarıyla uygulanacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dosyada bu tarih itibarıyla görevli olunmayacağı, davaya devam olunurken asliye ticaret mahkemesi yargı çevresinin değişmesi nedeniyle kararın görevsizlik kararı niteliğinde olmayıp, devir kararı niteliğinde olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği nedeniyle dosyanın Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmesine karar verilmiştir.
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesince ise, yukarıda özetlenen gerekçeyle göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine hükmedilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 440/2. maddesi uyarınca anonim şirkete özel denetçi atanması yönündeki istemin kabulüne yahut reddine ilişkin mahkeme kararları kesin nitelikte ise de, somut uyuşmazlıkta işin esasına girilebilmesi ve somut adaletin sağlanması için, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince verilen aidiyet kararı ile Dairemize gönderilmesi üzerine davalı vekilinin istinaf itirazı Dairemizce incelenmiştir.
İşbu dava tarihi olan 23/09/2019 tarihinden sonra, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih, 608 sayılı kararıyla Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresi Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine, kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilmiştir.
Mahkemelerin göreviyle ilgili temel düzenlemeyi içeren HMK’nun 1. maddesi; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir”, hükmünü amirdir. Ticaret mahkemelerinin görevini düzenleyen TTK’nun 5/2. maddesinde ise aynen: “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır.” denilmektedir. Dava tarihinde asliye ticaret mahkemesi bulunmamakla, dava doğru yerde, yani asliye ticaret mahkemesi sıfatı ile asliye hukuk mahkemesinde açılmıştır. Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesiyle birlikte işin devrine yönelik yasada özel hüküm bulunmaması halinde mevcut mahkemelerin elindeki dosyaları göndermeksizin esastan karara bağlaması tabii hakim ilkesinin de doğal sonucudur (Emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/03/2022 tarih ve 2022/500 Esas 2022/1830 Karar, 14/03/2022 tarih ve 2022/1379 Esas 2022/1838 Karar sayılı ilamları).
Hal böyle olunca mahkemece, dava tarihi itibarıyla görevli ve yetkili mahkemenin Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dava dosyasının mülki sınırları belirlenen ticaret mahkemelerine devrini düzenleyen yasa hükmü bulunmadığı halde Eskişehir asliye ticaret mahkemelerine gönderme kararı verilmesinin yasaya ve tabi hakim ilkesine aykırı olacağı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi yönündeki kararında bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacılar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 16/06/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.