Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/2001 E. 2022/1707 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/2001 Esas 2022/1707 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2001
KARAR NO : 2022/1707

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/05/2022
NUMARASI : 2022/94 D.İş Esas 2022/95 D.İş Karar
İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN :
VEKİLİ :
ALEYHİNE TEDBİR
TALEP EDİLEN
KARŞI TARAFLAR :
TALEP : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2022

İhtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı bankalar nezdinde ve konkordato hesaplarına konulan rehin ve blokeler ile konkordato adi alacak listesinde kayıtlı alacaklılar tarafından şirket hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/4080 esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili şirketin konkordato hesaplarına konulan bloke ve hacizlerin, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2019/25057 esas sayılı takip dosyası üzerinden müvekkili şirketin konkordato hesaplarına konulan bloke haciz ve muhafaza işlemlerinin kaldırılmasını ve bu hususta tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacıya ait hesaplara bloke işlemi uygulandığı, bu nedenle hesapların kullanılamadığı belirtilerek bu hesaplara konulan bloke haciz ve muhafaza işlemlerinin kaldırılması talep edildiği, konkordato tasdik kararından sonra yapılan bu talep taraflar arasındaki çekişmenin giderilmesi için yargılamayı gerektiren bir talep olup, tedbir isteyen taraf bu talebini ayrı bir dava konusu yapılması gerektiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre bu blokelerin kaldırılmasına yönelik olarak HMK’nın 389. maddesi anlamında yaklaşık ispat ölçüsünde bir delilde bulunmadığı, kaldı ki ihtiyati tedbir isteyen tarafından bu konuda yapılan 29/04/2022 tarihli talep mahkemece reddedildiği, bu kararı değiştirecek mahiyette yeni delil talep isteyen tarafça sunulmadığından koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbirin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/725 Esas sayılı dosyasıyla … Şirketi ile … hakkında adi alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdikine yönelik karar verildiğini, söz konusu kararın bir kısım alacaklılar tarafından istinafı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 23. Hukuk Dairesinin 2022/362 Esas 2022/487 Karar sayılı ilamıyla ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yine müvekkili şirketin adi alacaklarına ilişkin konkordato projesinin tasdikine karar verildiğini, dosyanın halen Yargıtay’da olduğunu,
Müvekkili şirketin davalı bankalar nezdinde bulunan hesaplarına davalı bankalar tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak rehin / bloke konulduğunu, İİK’nun 307.maddesi kapsamında rehinli malların muhafazası ve satışının tasdik kararından itibaren 1 yıl süre ile ötelenmesine dair kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 23/03/2022 tarihli kararı ile kaldırıldıktan sonra adi alacaklar listesinde kayıtlı alacaklıların şirket hesapları üzerine haciz ve muhafaza işlemi başlattıklarını, davalı bankaların konkordatoya kayıtlı olan ve ödemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından düzeltilen karara göre 23/03/2023 tarihinden sonra yapılacak olan ödemelere ilişkin haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkili şirketin hesaplarının üzerine rehin ve bloke konulduğunu, bu işlemin hukuka aykırı olup, konkordato müessesini işlemez bir hale sokacağını, bloke konulan hesapta işçi ödemelerinin de bulunduğunu, ayrıca bloke ile birlikte konkordato projesinin uygulanmasının da engellendiğini, bu durumunda şirketin doğrudan iflasa götüreceğini,
Davalılardan …’ın adi alacaklar kısmında 74.sırada 77.774,09 TL alacağının kayıtlı olduğunu, ancak banka tarafından şirketin bankada bulunan 122.302,55 TL tutarındaki hesabına bloke konulduğunu, bankanın alacağının diğer alacaklar gibi %30 tenzilat ve 48 eşit vadeli olması gerekirken bloke ile kendini garanti altına aldığını ve projeye aykırı hareket edildiğini,
Yine davalı … Bankasınca, dolar, euro ve TL hesapları üzerine blokeler konulduğunu, bu alacağa ilişkin ödemelerin 2023 yılında başlayacağını, banka hesaplarına 2020 yılından önce hacizler gönderilmiş olması sebebiyle bankanın bu eski hacizler dikkate alınarak tedbirler kaldırıldı diyerek hesaplara bloke koymasının yine hatalı olduğunu, söz konusu blokelerin kalkmaması halinde müvekkili şirketin mühlet ve mühlet sonrası geçen tüm çabalarının boşa gideceğini, acil olan ödemelerini yerine getiremeyeceğini, konkordatonun da akamete uğramasına sebep olacağını,
Davalı …Bankasının ise, teminat verilen çeklerle ilgili tüm riskler kapatıldığını, bankaca 150.000,00 TL tutarındaki paraya haksız yere bloke konulduğunu, paranın gönderilmesinin istenilmesine rağmen bankaca cevap verilmediği gibi paranın da gönderilmediğini, hesaba ilişkin dökümler de gönderilmediğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/725 Esas 2021/1050 Karar sayılı dosyasında davacı …ve davacı şirket tarafından açılan adi konkordatodan kaynaklı dava açıldığı, yargılamada davalı … Bankası ve …Bankası’nın da yer aldığı mahkemece 22/12/2021 tarihinde talebin kabulüne karar verildiği, kararın alacaklılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2022/362 Esas 2022/487 Karar sayılı kararıyla alacaklılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/12/2021 tarihli kararının düzeltilerek davacı …yönünden adi ve rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine, davacı … …Şirketi’nin adi alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,
HMK’nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alınmıştır. HMK’nın 390/(3). maddesinde ise tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesidir.
Somut olayda, davacıya ait hesaplara bloke işlemi uygulandığı, bu nedenle hesapların kullanılamadığı belirtilerek bu hesaplara konulan bloke haciz ve muhafaza işlemlerinin kaldırılması talep edilmiş ise de, talep eden yanca dosyaya sunulan mevcut delil durumu ve 6100 Sayılı HMK’nun 390/3.maddesi gözetildiğinde yaklaşık ispat koşuluda bulunmadığından talebin reddine yönelik ilk derece mahkemesinin ara kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, varsa kullanılmayan gider avansının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.21/12/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.