Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1955 E. 2022/1662 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İİNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 04/10/2022
NUMARASI :
TALEP TARİHİ : 29/09/2022
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/12/2022
Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati haciz talep eden vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle;taraflar arasında imzalan sözleşme kapsamında kullanılan ticari krediler ile ihtarnamede belirtilen kredilerin kullanılmasından kaynaklanan alacakların tahsili bakımından ihtiyati haciz talep edilmiş ise de; dosyaya ibraz edilen delillere göre ihtarnamenin asıl borçluya ve kefillere tebliğe çıkartıldığı ancak kefil konumunda bulunan …’ya tebliğ edilemediği anlaşılmaktadır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; TBK’nun 590/3. maddesi uygulanacak olup, hesap kat ihtarı tebliği ile birlikte kefil yönünden de alacak muaccel hale geleceğinden hesap kat ihtarının kefillere tebliğ edilememiş olmasının alacağın kefiller yönünden muaccel olmaması sonucunu doğuracaktır. (Ankara BAM 21.HD. 07.03.2019 T. 2019/265 Esas, 2019/260 K.) Hal böyle olunca müteselsil kefil olan karşı taraf … hakkında hesap kat ihtarının tebliğ edilmemesi nedeniyle alacağın muaccel hale gelmediği, İİK’nun 257/1. maddesinde yer alan ihtiyati hacze ilişkin yasal koşulların oluşmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ilgili maddelerinde, davalı borçlu şirketin sözleşmede yer alan taahhüt ve borçlarından herhangi birini yerine getirmemesi halinde herhangi bir ihbar veya ihtara gerek olmaksızın bakiye alacağın ve diğer kredilerin de tamamının muaccel olacağının belirtildiğini, davalı borçlu şirket açısından muacceliyetin oluşması için taraflar arasında imzalanan sözleşmede bir ihbar ve ihtar şartı öngörülmediğinden davalı şirket açısından kredi taksitlerinin vadesinde ödenmemesi ile birlikte borcun tamamı muaccel hale geldiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmede asıl borçlu açısından muacceliyetin oluşması için bir bildirim şartı öngörülmediğinden davalı kefil açısından da muacceliyetin oluşması için bir bildirimde bulunma zorunluluğu olmadığını, davalı borçlu şirket açısından ihtar şartına bağlı olmaksızın muacceliyet oluştuğundan davalı kefil yönünden de muacceliyet oluştuğunu, muacceliyetin oluşması için ihbar ve ihtarda bulunulması zorunlu olmasa da müvekkil banka tarafından davalı asıl borçlu şirkete de kefile de ihtarname gönderildiğini, davalı asıl borçlu şirketin sözleşmedeki adresine gönderilen ihtarname bila iade olsa da GKTS’nin 13.2 maddesi ve yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiğinin kabulünün gerektiğini, bu nedenle kararın kaldırılmasını ve talepleri gibi ihtiyati haciz kararı verilmesini, mümkün görülmez ise dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesini, istinaf giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; İİK’nun 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nın 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklının, alacağının varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemeden olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterlidir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 26/02/2014 tarihli 2013/16354 esas 2014/3605 karar sayılı içtihadı emsal niteliktedir).
İlk derece mahkemesince karşı taraf şirket hakkındaki ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, karşı taraf … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin ise reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusu karşı taraf … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddi ile şirket yönünden reddedilen karara yöneliktir.
İhtiyati haciz talebine dayanak olarak sunulan 14/04/2020 tarihli genel kredi sözleşmesinin banka ile karşı taraf olan asıl borçlu … … … İnş….Ltd.Şti. şirketi arasında 1.000.000,00 TL limitli akdedildiği, sözleşmelerde karşı taraf …’nun sözleşme limitleri ile müteselsil kefil olarak imzasının yer aldığı görülmüştür.
Dosyaya ibraz edilen hesap kat ihtarından; alacaklı banka tarafından asıl borçlu şirketin bankaya karşı kredi sözleşmelerinden doğan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle hesabın kat edildiği, toplam 443.997,26 TL alacağın kat ihtarının tebliğ tarihinden itibaren 24 saat içinde ödenmesinin talep edildiği, hesap kat ihtarının asıl borçlu şirket ve kefile bila tebliğ olduğu anlaşılmıştır.
Borçlu kefil yönünden ihtiyati haciz talebi incelendiğinde; bilindiği üzere TBK’nın 590/3. maddesi “Asıl borcun muaccel olması, alacaklı veya borçlunun önceden süre içeren bildirimde bulunmasına bağlıysa, kefalet borcu için bu süre, bildirimi kefile yapıldığı tarihte işlemeye başlar.” hükmünü içermektedir. Asıl borçlu şirket ile ihtiyati haciz isteyen banka arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 11.a maddesinine göre banka borcun tamamını ihtarname keşide ederek muaccel kılmaya yetkili olduğu aynı madde uyarınca ; ödeme planında belirtilen taksitlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi veya vadesinde eksik ödenmesi veya hiç ödenmemesi halnde ayrıca ihbar veya ihtara gerek olmaksızın bakiye alacağın tamamının muaccel olacağı düzenlenmiştir. Şu halde TBK’nın 590/3. Maddesi ile birlikte genel kredi sözleşmesinde yukarıda açıklanan hükmü birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi kapsamında asıl borçlu şirkete kullandırılan taksitli ticari kredi alacağı anılan sözleşmenin yukarıda belirtilen 11. Maddesi hükmüne göre ödeme planına bağlı taksitler halinde kullandırılan kredi niteliğinde olup, söz konusu kredi alacağının taksitlerinin vadesinin gelmesiyle birlikte muaccel hale geleceğinden borçlu kefile TBK’nın 590/3. Maddesi gereği kat ihtarnamesi keşide edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle taksitli ticari kredi yönünden kefil hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddi İİK 257 ve TBK 590/3 maddelerine aykırıdır.
Öte yandan, her ne kadar kat ihtarında alacaklı bankanın asıl borçlu şirketten nakdi kredi alacağının yanı sıra 10.800,00 TL gayri nakdi alacağının bulunduğu anlaşılmakta ise de, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 27/12/2017 tarih ve 2016/1 Esas 2017/6 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca gayri nakit alacak yönünden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğinden ilk derece mahkemesince asıl borçlu şirket aleyhine sadece nakdi kredi alacağına ilişkin ihtiyati haciz kararı verilerek gayri nakdi kredi alacağı niteliğindeki çek bedeli kredisi istemine yönelik ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi yerinde görülmüştür.
Açıklanan bu nedenlerle, istinafa başvuran ihtiyati haciz talep eden banka vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin kısmen kabulü ile duruşma açılmasına gerek görülmeksizin ilk derece mahkemesince verilen karar HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği kaldırılarak ihtiyati haciz isteyen banka vekilinin ihtiyati haciz isteminin kısmen kabulü ile borçlu kefil hakkında 29.06.2022 tarihli kat ihtarı ile talep olunan 443.997,26 TL taksitli ticari kredi alacağı yönünden ihtiyati haciz talebinin %15 oranında teminat karşılığında kabulüne dair talebin esası hakkında yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun davalı şirket yönünden esastan reddine, davalı kefil yönünden KISMEN KABULÜ ile;
Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/10/2022 tarih ve 2022/289 Değişik İş Esas 2022/292 Karar sayılı kararın kefil … yönünden 6100 sayılı HMK’nun 353/(1)-b-2.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davalı kefil … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin 443.997,26 TL üzerinden KISMEN KABULÜNE,
Kefil …’nun 443.997,26 TL alacak tutarı kadar menkul, gayrı menkul malvarlığı ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi kabil ve borca yeter miktardaki kısmının İİK’nın 257/1 maddesi uyarınca İHTİYATEN HACZİNE,
3-İlk derece mahkemesince asıl borçlu hakkında verilen ihtiyati haciz kararı nedeniyle teminat alınmış ise yeniden teminat alınmasına yer olmadığına, Alınmamış ise İİK’nın 259. maddesinin amir hükmü uyarınca alacaklıdan takdiren 66.599,58 TL (ilk derece mahkemesi veznesine yatırılmak veya sunulmak üzere) tutarının teminat alınmasına, teminatın nakit olarak yatırmak yahut bu miktarda kesin, koşulsuz ve süresiz başka banka teminat mektubu ibraz etmek suretiyle dosyaya depo edilmesini müteakip alacaklıya (vekiline) tevdiine,
4-Teminat alınması ve devamındaki işlemlerin teminatın iadesi de dahil olmak (şartları oluştuğunda) üzere ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
5-Alınması gerekli olan 133,00 TL ihtiyati haciz karar harcının İlk derece mahkemesince şirket yönünden alınan harç ile tahsilde tekerrür olmamak üzere ve müteselsilen karşı taraf davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-İlk derece mahkemesince şirket hakkında verilen ihtiyati haciz kararı ile hükmedilen tutarda tahsilde tekerrür olmamak üzere ve müteselsilen 2.400,00 TL vekalet ücretinin …’dan tahsili ile ihtiyati haczi talep eden tarafa verilmesine,
7-İhtiyati haciz talep eden davacı tarafından ihtiyati haciz talebine yönelik bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
B)1-İhtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan 80,70 TL maktu istinaf karar harcının talep halinde ihtiyati haciz talep eden davacıya iadesine,
2-İhtiyati haciz talep edenin yatırdığı 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 234,00 TL posta, tebligat, fotokopi masrafı olmak üzere toplam 454,70 TL’nin kefil …’dan tahsili ile ihtiyati haciz talep edene verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ihtiyati haciz talep eden yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 16/12/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi-…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.