Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1934 E. 2023/149 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1934 Esas 2023/149 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1934
KARAR NO : 2023/149

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2022
NUMARASI : 2020/524 Esas (Ara karar)
İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
TALEP : İhtiyati haciz
TALEP TARİHİ : 15/09/2022
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2023

Taraflar arasındaki ihtiyati hacze ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı İhtiyati haciz talep eden davacı vekili vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin taraflar arasında imzalanan 22/05/2012 tarihli Protokolün 3. maddesini a ve b bentleri ve ödemenin ne şekilde yapılacağını düzenleyen d bendi gereğince davalı tarafa 1.800.000,00 USD ödendiğinin davalıların da kabulünde olduğunu, yine müvekkillerinin Protokolün 3. maddesini a ve b bentleri gereğince ödedikleri paranın iadesini talep etmeye hak kazandıkları ve davalılardan 1.800.000,00 USD alacaklı bulunduklarını, bu borçtan dolayı davalıların garanti taahhüdünde bulunmaları nedeniyle sorumlu olduklarını ve müvekkillerinin alacaklı olduğu meblağı garanti taahhüdünde bulunan …. Ltd. Şti’den talep edebileceğini, protokol hükümleri çerçevesinde davalılarca ileri sürülen takas mahsup definin ileri sürebilmesinin koşullarının oluşmadığının tespit edildiğini, müvekkillerinin davalılardan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere 1.800.000,00 USD alacaklı olduklarını, davalıların piyasaya yüklü miktarda borçlarının olduğunu kaçma hazırlığı içerisinde bulunduklarını, bilirkişi raporu sonrasında davalıların taahhütlerinde kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya hazırlık yaptıklarını, bu maksatla hileli işlemlerde bulunduklarının şifaen öğrenildiğini iddia ederek davalıların tek tek mal varlığının elden çıkarmasının bilirkişi raporuyla iade edilmesi gerektiği belirtilen 1.800.000,00 USD alacak miktarı için öncelikli olarak teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini, Mahkeme aksi kanaatte ise teminat yatırmaya hazır olduklarını ve teminat alınarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı vekilinin ihtiyati haciz talepli dilekçesi, diğer belgeler ve dosya kapsamına göre alacağın İİK. 257 vd. kapsamında mevcut ve muaccel olduğu konusunda, yargılama sürecinin devam etmesi nedeniyle yeterli kayıt bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda müvekkillerinin karşı tarafla 1.800.000 USD alacaklı olduğunun tespit edildiğini ve haklılıklarının ortaya çıktığını, bu hususun Protokolün 3.maddesinden de anlaşıldığını, böylelikle ihtiyati haciz koşullarının gerçekleştiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nın 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermek mecburiyetindedir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 26/02/2014 tarihli 2013/16354 esas 2014/3605 karar sayılı içtihadı emsal niteliktedir).
Somut olaya gelince, dosya kapsamındaki belgeler ve mahkeme gerekçesi gözetildiğinde ilk derece mahkemesince koşullar oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ara kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Talep eden tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 15/02/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.