Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1913 E. 2022/1581 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1913 Esas 2022/1581 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1913
KARAR NO : 2022/1581

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :19/07/2022
NUMARASI :2022/375 Esas (ara karar)
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 31/05/2022
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/12/2022

Taraflar arasındaki menfi tespite ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir isteminin kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı banka tarafından Muş İcra Dairesi’nin 2016/1828 esas sayılı dosyasıyla davacı hakkında icra takibi başlattığını, takip dayanağı kredide davacının kefil olarak gösterildiğini, dayanak olarak düzenlenen vekaletnamenin sahte olduğunu iddia ederek davalılara borcunun olmadığının tesipitini ve icra dosyasının tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı tarafından borcun dayanağı olarak gösterilen genel kredi sözleşmesinde kefalet dayanağı vekaletnamenin sahte olduğu ileri sürüldüğü ve bu konuda iddianame düzenlendiği gerekçesiyle HMK 209 maddesi gereğince ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile alacağın %15 oranında hesaplanan 33.306,00 TL teminat yatırılması halinde icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili mahkemeye hitaplı 28/07/2022 tarihli tedbir kararına itiraz dilekçesinde özetle; icra dosyasındaki alacağın müvekkili banka tarafından diğer davalıya temlik edildiğini, bu nedenle icra dosyasında taraf olarak silindiğini, müvekkilinin herhangi bir taraf sıfatı kalmadığını, bu nedenle ihtiyati tedbir kararının müvekkili banka açısından usul ve yasaya uygun olmadığını, davanın hak düşürücü süre yönünden de reddi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.

6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
HMK’nın 389/1. maddesinde; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,”
HMK’nın 391/1. maddesinde; “Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebileceği,
HMK’nın 391/2. maddesinde İhtiyati tedbir kararında;
a) İhtiyati tedbir talep edenin, varsa kanuni temsilcisi ve vekilinin ve karşı tarafın adı, soyadı ve yerleşim yeri ile talep edenin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası,
b) Tedbirin, açık ve somut olarak hangi sebebe ve delillere dayandığı,
c) Tereddüde yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiği,
ç) Talepte bulunanın, ne tutarda ve ne türde bir teminat göstereceği,
yazılır.
HMK’nın 391/3. (28/07/2020 tarihinde değişik) maddesinde; ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı gerekçeli olarak verileceği ve bu karara karşı kanun yoluna başvurulabileceği, yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın da kanun yoluna başvurabileceği, bu başvuruların öncelikle inceleneceği ve kesin olarak karara bağlanacağı,
HMK’nın 392/1. maddesinde; “İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebileceği”,
Aynı yasanın 394. maddesinde “Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebileceği, ihtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı tarafın hazır bulunmaması halinde tedbire ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak kararı veren mahkemeye itiraz edebileceği, itiraz eden dilekçe ile itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazın dayanağı olan tüm delilleri eklemek zorunda olduğu, mahkemenin ilgilileri dinlemek üzere davet edeceği, gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yapılarak karar vereceği, itiraz hakkında verilen karara karşı da kanun yoluna başvurulabileceği” şeklinde düzenlemeler mevcttur.
Somut olayda, davalı banka vekilince ilk derece mahkemesine hitaplı 28/07/2022 tarihli dilekçe ile ihtiyati tedbir kararına itiraz edilerek 19/07/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin verilen karara karşı itiraz edilerek kararın kaldırılması talep edilmiş, mahkemece itiraz hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin itiraz dilekçesi istinaf başvurusu olarak değerlendirilmek suretiyle dosya istinaf incelemesi için doğrudan Dairemize gönderilmiş ise de, mahkemece HMK’nın 394/(4) maddesinin açık hükmü uyarınca tarafları dinlemek üzere davet edip yapacağı duruşma sonucunda itiraz hakkında karar verilmesi gerekirken dosyanın bu hali ile istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmesi yerinde olmadığından dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazı hakkında HMK 394. Maddesi gereğince duruşma yapılıp itiraz hakkındaki kararın da duruşmada verilerek ve bu karara ilişkin HMK’nın 391/2-3 maddesine uygun şekilde gerekçeli ara kararın yazılması ve taraflara tebliği ile istinaf yoluna başvurması halinde gönderilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İlk derece mahkemenin 19/07/2022 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne karşı davalı vekilince yapılan itirazın duruşmalı olarak değerlendirilip değerlendirme sonucu duruşmada verilecek karara ilişkin gerekçeli ara kararın yazılarak, gerekçeli ara kararın taraflara tebliği ile istinaf yoluna başvurulması halinde gönderilmesi için ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
2-Kararın niteliği gözetilerek davacı tarafından yatırılan 80,70 TL maktu istinaf karar harcı ve 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 301,40 TL’nin davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 14/12/2022

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.