Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/187 E. 2023/88 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/187 Esas 2023/88 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/187
KARAR NO : 2023/88

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/03/2021
NUMARASI : 2020/273 Esas 2021/251 Karar
YARGILAMANIN YENİLENMESİNİ
TALEP EDEN DAVALI : …
KARŞI TARAF DAVACI :
VEKİLİ :
DAVA : Yargılamanın Yenilenmesi
DAVA TARİHİ : 13/04/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/02/2023

Taraflar arasındaki yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükme karşı yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı yetkilisince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; davacı ortağın davalı şirketin fesih ve tasfiyesi talebiyle açtığı davada mahkemece yapılan yargılama sonunda yetkilisi olduğu şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildiğini, karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulduğunu, kararın Yargıtay 11. Hukuk Daireisnce onandığını, karara karşı karar düzeltme taleplerinin reddedilerek mahkeme kararının kesinleştiğini, mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmediğini, tek hakim tarafından yargılamanın yürütüldüğünü, lehine karar verilen tarafın karara tesir eden hileli davranışta bulunduğunu, davacının ortağı olduğu grup şirketlerinin tüm mal varlığını, piyasadan olan cari hesap alacaklarını tahsil ederek eski eşi üzerine kurdurduğu şirkete aktardığını, bu durumun mali müşavir raporuyla tespit edildiğini, davacı şirket ortağının şirket sermayesinin artırılmasından dolayı ödemesi gereken sermaye bedelini ödemeyerek şirketin zararına yönelik hileli davranışlarını sürdürmeye devam ettiğini, şirketten kaçırılan mal ve paraların tahsili sağlandıktan sonra şirketin feshi yerine ortağın ayrılma akçesi hesaplanarak hakkının ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkarılmasının davacı ortağın menfaatine olduğunu, yargılama sırasında aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin kararın verilmesinden sonra ele geçirildiğini, karara esas alınan hükmün kesinleşmiş başka bir hükümle ortadan kalktığını, yetkilisi olduğu şirketin gayri faal hale gelmesinde ve diğer 14 bankanın haksız takibe geçmesine neden olan … A.Ş.’nin haksız ve hukuka aykırı olarak takibe geçtiğini, şirketin borcunun bulunmadığının mahkeme kararıyla tespit edildiğini, bu hususun kesinleştiğini, şirketin zararlarını en kısa sürede tahsil edip, ticari faaliyete döneceğini, yargılamanın iadesi koşullarının gerçekleştiğini belirterek yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne, davacının şirket ortaklığından çıkartılması ile şirketin tasfiyesi arasındaki dengenin diğer davacı dışındaki ortakların ve şirketin sağlayacağı iş istihdamı katkısı gözetilerek adil bir denge kurulup tasfiye kararından rücu edilmesine, davacının ayrılma akçesinin gerçek değeri üzerinden hakkı ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin derdest bulunan davayla işbu davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin dilekçe karşı taraf davacı vekiline tebliğ edilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı vekili tarafından mazeretsiz olarak takip edilmemesi nedeniyle dava dosyasının HMK’nun 150. maddesi gereğince 05/11/2020 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verildiği, üç aylık yasal süre içinde taraflarca yenileme talebinde de bulunulmadığı gerekçesiyle HMK’nun 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı yetkilisi istinaf dilekçesinde özetle; tensip tutanağında dava tarihinin hatalı gösterildiğini, yetkilisi olduğu şirketin vekili olarak avukat …’in yazılı olmasının yanlış olduğunu, yargılamanın yenilenmesi davasının şirket yetkilisi olarak kendisi tarafından açıldığını, vekil kaydı yapılmasının hatalı olduğunu, tensip tutanağında belirtilen adresin kendisine ait olmadığını, dava dilekçesinde fer’i müdahillikle ilgili herhangi bir açıklamaları olmadığından feri müdahil olarak yazılı …’nun kaydının da kaldırılması gerektiğini, tensip tutanağında verilen kararın şirket yerine davacıya tebliğ edildiğinden itiraz haklarını kullanmaktan mahrum bırakıldıklarını, dava dilekçesi ekinde adli yardım taleplerinin kabulüne ilişkin belgeler bulunduğu halde belge sunulmadığı gerekçesiyle adli yardım taleplerinin reddine, ihtarlı olarak yargılama giderlerinin yatırılmasına karar verilmesine rağmen, ara kararın kendilerine tebliğ edilmediğini, mahkemeye erişim haklarının ihlal edildiğini, dosyada masraf olmadığından şirkete ara karar tebliğe çıkarılmadığı halde davacının talebi üzerine dava dosyasının işlemden kaldırılmasının haksız olduğunu, avukat …’in dava dosyasından kaydının silinmesini talep ettiğini, davanın devamı ile adli yardım ret kararının taraflarına tebliğini talep ettiklerini, mahkemece derkenar ile dilekçelerinin reddedildiğini, adli yardım talebinin reddi kararına itiraz üzerine dosyanın Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiğini, anılan mahkemece itirazın reddine hükmedildiğini, karar taraflarına tebliğ edilmediğinden itiraz haklarını kullanamadıklarını, taraflarına yapılmayan tebligatlar nedeniyle davayı takip edemez hale geldiklerini, yetkilisi olduğu şirket lehine birçok adli yardım kararı verildiğini belirterek adli yardım taleplerinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yanlış adres kaydı ve diğer kayıtların düzeltilmesine, yargılamanın iadesi taleplerinin kabulü ile şirketin tasfiye işleminin iptaline, davacının ortaklık pay bedelinin ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/12/2013 tarih 2010/809 Esas 2013/778 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmiş, anılan karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
Kesinleşen karara konu yargılama aşamasında davalıyı Av. … vekil olarak temsil etmiştir.
Anılan kararın kesinleşmesinden sonra davalı şirket yetkilisi … tarafından gerekçeleri gösterilmek suretiyle yargılamanın yenilenmesi talep edilmiştir. Talep dilekçesi başlığında davalı şirket yetkilisinin isminin altında vekil olarak Av. … yazılı ise de, anılan dilekçe davalı şirket yetkilisi tarafından imzalanarak mahkemeye sunulmuştur.
Yargılamanın yenilenmesine ilişkin davanın yargılaması aşamasında Av. … 06/11/2020 tarihli dilekçesi ile daha önce davalı vekili olduğunu, kararın kesinleştiğini, vekalet görevinin sona erdiğini, yargılamanın yenilenmesini davalı şirket yetkilisinin talep ettiğini, vekillik görevinin bulunmadığını belirterek Uyap’da yer alan kaydının silinmesini talep etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi de 16/11/2020 tarihli dilekçesiyle kesinleşen kararda vekilleri bulunduğunu belirterek Av. …’in dosyadaki kaydının silinmesini talep etmiş, mahkemece 19/11/2020 tarihli derkenar ile anılan dilekçe üzerine davalı vekilinin Uyap kaydının silinmesine karar verildiği şerh edilmiştir.
Yapılan açıklamadan anlaşılacağı üzere davalı şirket yetkilisi tarafından yargılamanın yenilenmesi talebiyle açılan işbu davada davalı şirket vekille temsil edilmemektedir. Mahkemece ise, gerekçeli karar dosyada davalı şirket vekili olmayan Av. …’e tebliğ edilmiştir. Dosya içerisinde gerekçeli kararın vekille temsil edilmeyen davalı şirkete tebliğ edildiğine ilişkin bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, UYAP kayıtlarında da gerekçeli kararın davalı şirkete tebliğine ilişkin herhangi bir tebliğ evrakı yer almamaktadır.
Hal böyle olunca, gerekçeli kararın davalı şirkete tebliğ edilerek, istinaf süresi beklenildikten sonra, Dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiş ve taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Gerekçeli kararın davalı şirkete tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra dosyanın Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/02/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.