Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1759 E. 2022/1623 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1759 Esas 2022/1623 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1759
KARAR NO : 2022/1623
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/05/2022
NUMARASI : 2022/263 Esas 2022/501Karar
TALEP EDEN :
KARŞI TARAF : HASIMSIZ
TALEP : Zayi Belgesi Verilmesi
TALEP TARİHİ : 10/03/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/01/2023
Taraflar arasındaki zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin talebin yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı talep eden şirket yetkilisince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
Talep eden şirket yetkilisi talep dilekçesinde özetle; şirketin karar defterinin tüm aramalara rağmen bulunamadığını beyan ederek şirket karar defterinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; talep edenin hangi yıla ait karar defterinin zayi olduğuna ilişkin bilgi vermediği, defterin ne zaman ve ne şekilde zayi olduğunun açıklanmadığı, iddianın ispatına yönelik herhangi bir delile dayanılmadığı, dilekçe ekinde ispata ilişkin delil sunulmadığı, talep eden şirketin kanunen saklamakla yükümlü olduğu karar defterini muhafaza etmek için basiretli bir tacirin alması gereken tedbirleri aldığını, özen görevini yerine getirdiğini, defterin zayi olmasında kusuru olmadığını ispat edemediği, zayi belgesi verilmesi için yeterli bilgi ve belge sunulmadığı, TTK’nun 82. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ
Talep eden yetkilisi istinaf dilekçesinde özetle; tensip ara kararı ile verilen sürenin kesin süre olmadığını, verilen ara kararın yerine getirilmemesinin amaçlanmadığını, dosya kapsamına sunulan dilekçeyle şirketin kuruluşundan başlayarak şirket faaliyetlerinin son bulduğu tarihe kadar ticari defterlerin olmadığının belirtildiğini, bu hususun dikkate alınmadığını, gerekli bilgilerin verilmesi için kesin süre verilerek yeni bir duruşma günü verilebilecekken ön inceleme duruşmasında talebin reddine karar verildiğini, şirketin faaliyetlerinin 21/12/2006 tarihinde son bulduğunu, şirket adına doğan tüm borçların ödendiğini, şirkete ait tüm kayıtların SGK müdürlüğü ve vergi dairesinde olduğunu, 2006 yılına ait karar defterine ilişkin zayi belgesi talep edildiğini, şirket yetkilisinin şirketin kapandığını ispat ettiğini, şirketin 21/12/2006 tarihinde tüm borçlarını ödeyerek kapatıldığını, bu hali ile şirkete ilişkin herhangi bir iş ve işlem yapılmadığını, Ato’daki şirket kayıtlarının kapatılması için şirket karar defterinin talep edildiğini, tüm aramalara rağmen karar defterinin bulunamadığını, şirketin ticari faaliyetlerinin son bulduğu tarihten buyana yaklaşık 15 yıl geçtiğini, şirketten karar defterinin saklanmasının beklenemeyeceğini, defterin ne şekilde kaybedildiği hususunun muallak olduğunu, saklama yükümlülüğü olan 10 yıllık süre boyunca defterlerin saklandığını, şirketin saklama yükümlülüğünün sona erdiğini, şirket karar defterinin zayi olduğunu, Ato’ya şirket kayıtlarının kapanması için başvurulduğunda öğrenildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, talebin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, TTK’nun 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava …açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.
Anılan hükümden açıkça anlaşılacağı üzere zayi belgesine ilişkin taleplerde, talep edenin ticari işletmesinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili mahkemedir.
HMK’nun 114/1.ç maddesi uyarınca ise, yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili bulunması dava şartı olup, HMK’nun 115. maddesi uyarınca kesin yetkinin yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekir.
Talep eden şirketin ticaret sicil kayıtları dosya içerisinde yer almakta olup, şirketin adresi ve ticari işletmesinin bulunduğu yer “…Çankaya Ankara”dır. Anılan adres ise Ankara asliye ticaret mahkemesinin kesin yetki alanı içerisindedir.
Hal böyle olunca, mahkemece zayi belgesi talep eden şirketin ticari işletmesinin bulunduğu yer Ankara asliye ticaret mahkemesinin kesin yetki alanına girdiği, anılan mahkemenin kesin yetkili mahkeme olduğu, talebin görüldüğü Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin somut olayda kesin yetkili mahkeme olmadığı gözetilerek kesin yetkiye ilişkin dava şartının gerçekleşmediği gözetilerek açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir (Emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 07/01/2013 tarih 2011/15162 Esas 2013/105 Karar sayılı ilamı).
Tüm bu nedenlerle talep eden şirket yetkilisinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık yönünden kabulü gerekmiş, HMK’nun 353(1)-a.3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kesin yetkili mahkemenin tayini yönünden kaldırılmasına, talep eden şirket yetkilisinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HMK’nun 353(1)-a.3 maddesinin hükmü özel düzenleme içerdiğinden HMK’nun 360. maddesinin atfı ile HMK’nun 20. maddesi hükmü uygulanmaksızın ve talebe bağlı olmaksızın dosyanın kesin yetkili Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Talep eden yetkilisinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık gözetilerek KABULÜNE, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/05/2022 tarih ve 2022/263 Esas 2022/501 Karar sayılı kararının kamu düzenine aykırılık nedeniyle KALDIRILMASINA, talep eden şirket yetkilisinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2-HMK’nun 353/1-a.3 maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın görevli ve kesin yetkili Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Bir karar örneğinin bilgi ve UYAP üzerinden dosyanın görevli ve kesin yetkili mahkemesine aktarılması için Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
4-Talep edenden peşin alınan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının talep halinde talep eden şirket yetkilisine iadesine,
5-Talep edenin istinaf aşamasında yaptığı yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada değerlendirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/12/2022
Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.