Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1706 E. 2022/1336 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1706 Esas 2022/1336 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1706
KARAR NO : 2022/1336

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2021
NUMARASI : 2021/108 Esas 2021/575 Karar
DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 09/02/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2022

Taraflar arasındaki TTK’nın 174. Ve 175. Maddeleri gereği alacağın teminata bağlanması istemiyle açılan davada ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sonunda ara kararda yazılı nedenlerden dolayı istemin reddine dair verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacaklarının bulunduğu … … Ltd. Şti. nin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, … … Ltd. Şti.’nin önce tür değiştirerek A.Ş. Olduğu ve ardından da kısmen bölünerek … A.Ş. kurulduğu, kısmen bölünmeye ilişkin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 03.03.2020 tarih ve… sayılı gazetesinde de 1. İlanın yayınlandığı öğrenilmesiyle birlikte davalılara önce keşide edilen ihtarnamelere rağmen müvekkilinin davalı şirketlere keşide ettiği ihtarnamelere rağmen davalılarca müvekkilinin alacakları teminata bağlanılması, ihbar olunan müdürlükçe de müvekkil alacaklarının teminata bağlanıp bağlanmadığının takip edilmesi gerekirken, müvekkil alacakları davalılarca teminata bağlanmadığını, ihbar olunan müdürlükçe teminat koşulu gerçekleştirilmeksizin tescil işleminin gerçekleştirildiğini, müvekkilinin alacağının doğduğu davalı … parselde kayıtlı, … Belediyesinin 01.07.2015 tarih ve… nolu yapı ruhsatı ile inşa edilmekte olan gayrimenkulün 46 nolu bağımsız bölümünün … tapu Dairesinin 22.04.2016 tarih ve … yevmiye numaralı satış sözleşmesi gereği Eylül 2016 tarihi itibarıyla teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediğinden davalının temerrüde düştüğünü, bu sebeple … … A.Ş. teslimde temerrüte düştüğü bağımsız bölüme ilişkin olarak öncelikle teslim borcunun teminata bağlanması, teslim borcunun teminata bağlanamaması halinde bağımsız bölümün satış tarihinde müvekkilce ödenen 375.000 TL satış bedeli ve ödeme tarihinden itibaren işleyen faizi(162.184,93 TL (22.04.2016 – 09.02.2021 tarihleri arası için %9)) ile birlikte toplam 537.134,93 TL’nin teslim borcuna mahsuben ayrıca, … … A.Ş. Tarafından … nolu bağımsız bölüm müvekkile teslim edilmemiş olması nedeniyle teminat altına alınması gereken toplam 84.713,45 TL ve devam eden dönemler için hesaplanacak kira bedellerinin TTK’nın 174. Ve 175. Maddeleri gereğince teminata bağlanması istemiyle açılan davada; başta… parseldeki taşınmaz ile davalılar adına kayıtlı diğer taşınır ve taşınmaz mallarının 3. Kişilere devrinin önlenmesi amacıyla üzerilerine ihtiyaten tedbir konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; üzerine tedbir konulması istenilen taşınmazın uyuşmazlık konusu olmadığı ve dava dilekçesi ekinde sunulan kayıtların talebin esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği dikkate alınarak bu şekilde HMK 390/3 maddesindeki şartların oluşmadığı anlaşılmakla; ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalılarca şirket bölünmesi yapılmadan kanun gereğince öncelikle müvekkilin alacakları teminata bağlanmaması nedeniyle müvekkil alacaklarının tehlikeye düştüğünü, çünkü davalı …maliki olduğu bulunan en kıymetli taşınmazı (…parseldeki) taşınmazı ile diğer davalıya aktararak bölünmüş olup, davalı Beytepe’nin üzerinde müvekkil alacaklarını karşılayacak nitelikte başkaca bir aktifi, taşınır taşınmazı bulunmadığını, bölünme esnasında müvekkil alacaklarının teminat altına alınması gerekirken alınmaması nedeniyle müvekkil alacaklarının tehlikeye düştüğünü, başka bir açıdan ise davalının (…) en kıymetli taşınmazı aktararak gerçekleştirmiş olduğu bölünme işlemi, kanun dolanılarak mal kaçırmaya yönelik olduğu yönünde şüpheler bulunduğunu, zira normal satış yöntemi ile anılan taşınmazı devretmiş olsa idi, alacaklılarca tasarrufun iptali vb. Yollarla haklarını arayabileceklerinin bilincinde olan davalı, aktifindeki çok kıymetli taşınmazı bölünerek kurduğu firmaya aktardığını, bölünme ile kurulan diğer davalının (…) ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, ilk başlarda davalı …’ nin tek başına pay sahibi olduğu görülmesine karşın, bölünmeden hemen sonra …şirketteki tüm hisselerini 3. Kişilere devir ederek şirketteki varlığına son verdiğini, bir anlamda direkt satış yoluyla elinden çıkartması sıkıntılı olan taşınmazını bölünme işlemi ile 3. Kişilere aktardığını, dolayısıyla ticaret sicil kayıtlarındaki söz konusu hareketlerin, davalının alacaklılarından mal kaçırma gayesi ile hareket ettiği yönündeki şüpheleri kuvvetlendirdiğini, dolayısıyla bölünme esnasında davalıca talebi ile rağmen teminat gösterilmemesi, bölünmenin hemen ardından bölünme ile kurulan şirketten payını devrederek şirketteki varlığına son vermesi ve aktifinden fazla pasifinin bulunması dikkate alındığında, …parseldeki ve davalılar adına kayıtlı diğer taşınır taşınmaz malların 3. Kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyaten tedbir konulması gerekirken konulması hatalı olup; usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından … parselde kayıtlı taşınmazda inşa edilecek binadaki 46 nolu bağımsız bölümün teslim edilmemesinden kaynaklandığı belirtilen 537.134,93 TL ile 28/06/2018 – 01/10/2020 dönemine ilişkin mahrum kalındığı iddia edilen kira bedelleri ve faizi toplamı olan 621.851,38 TL ‘nin teminata bağlanmasının tespiti istemiyle açılan davada …parseldeki ve davalılar adına kayıtlı diğer taşınır taşınmaz malların 3. Kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyaten tedbir konulması istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
HMK’nun 389/1 maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
HMK’nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve özellikle ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin dosya kapsamı itibarıyla HMK’nın 390/3. Maddesi hükmü uyarınca davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edememiş bulunmasına göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun karar tarihinde yürürlükte bulunan ilgili Tarifesi hükümleri gereği alınması gereken 80,70 TL istinaf maktu karar harcından başlangıçta alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,4 TL’nin istinafa başvuran ihtiyati tedbir isteyen davacı taraftan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 27/10/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.