Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1674 E. 2022/1365 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1674 Esas 2022/1365 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1674
KARAR NO : 2022/1365

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/08/2022
NUMARASI : 2022/474 Esas
İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
TALEP : İhityati tedbir
TALEP TARİHİ : 25/07/2022
KARAR TARİHİ :02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2022

Taraflar arasındaki, alacak, maddi ve manevi tazminat davası kapsamında ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sonunda ara kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir isteminin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı nezdinde Vadeli İşlem ve Operasyon Piyasası’nda (VOİP)’ta kaldıraçlı işlem olarak değerlendirilen …nolu yatırım hesabı müşterisi olduğunu, müvekkilinin 02.08.2020 tarihinde yeni vereceği yatırım kararlarına ilişkin … internet sayfasından hesabına ilişkin eskiye dönük işlemleri incelediğinde kendisi tarafından 24.07.2020 ve 27.07.2020 tarihlerinde bu miktarlarda işlem yapılmadığı halde 880 adet kontrat açıldığını öğrendiğini, bunun üzerine davalıya yapılan başvuruya cevaben IP ve log kayıtlarını vererek durumun görüntüsel bir sistem hatası olduğunu ilettiğini, oysa davalı tarafından müvekkili hesabında şüpheli işlemlerin BİST’e bildirilmesi gerektiğini, 07.08.2020 tarihinde davalının internet sayfasından hesabına ilişkin teminat durumuna bakıldığında ise davalının 498.872,2 TL tutarındaki teminatını yasal dayanaksız ve hiçbir bilgilendirme yapmaksızın sınırlandırarak bloke ettiğini öğrendiğini, müvekkilinin hesabına ilişkin bu süreçte oluşan belirsizlik hatalı ve şüpheli işlemler ve son olarak haksız bloke konulduğunu öğrenmesi üzerine aynı gün uzun vadede satmayı düşünmediği şube hesabındaki … nolu uzun pozisyonları 07.08.2020 itibarıyla şerh düşerek zorunlu olarak kapatmak zorunda bırakıldığını, kapatılan pozisyonların kapatma tarihindeki değerinin 2.152.000,00 TL olduğu dikkate alınarak davanın kısmi dava olarak açıldığını, davalının haksız ve hukuka aykırı eylemleri nedeniyle SPK tarafından davalıya yaptırım uygulanmasına ilişkin taleplerinin reddi üzerine Ankara 11. İdare Mahkemesi’nde 2021/38 Esas sayılı iptal davasının açıldığını, müvekkilinin ısrarlı başvuruları üzerine 28.07.2020, 29.07.2020 ve 30.07.2020 tarihli ekstrelerin Kurban Bayramına denk gelecek şekilde gönderildiğini, müvekkilinin bilgisi ve tasarrufu dışında 880 adet kontrat açıldığı hususunun davalının SPK’ya sunduğu savunmasında da davalı tarafından ikrar edildiğini, müvekkilinin söz konusu yatırım hesabına ilişkin haksız ve hukuka aykırı iştemlerinin tespiti ile bu işlemler nedeniyle davacının 07.08.2020 tarihinde uzun pozisyonları kapatmak zorunda bırakılması sebebi ile … nolu uzun pozisyonlarını kapatma tarihindeki kapattığı bedel ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200.000TL’ye tekabül eden kısmının davacıya iadesini, iadenin mümkün olmaması durumunda davacının davalının haksız ve hukuka aykırı işlemleri ve kapatmak zorunda kaldığı pozisyonlardan kaynaklı uğradığı tüm maddi zarar miktarı belirlendiğinde arttırım yapılmak ve harç tamamlanmak üzere (belirsiz alacak davası) 200.000,00TL maddi zararının pozisyonların kapatıldığı tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanan avans faizi ile birlikte tahsilini, davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı işlemleri nedeniyle davacının uğradığı 50.000,00 TL manevi zararın ticari işlerde uygulanan avans faizi ile tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davada müvekkilinin hali hazırda hesabında bulunan portföyünü müvekkiline iade etmek için davalının hesap mutabakatı istediğini, istenilen bu mutabakat müvekkilinin davalı nezdindeki hesabına ilişkin tüm hususlarda ibra niteliğinde olduğundan müvekkilinin bu mutabakatı imzalamasının mümkün olmadığını, bu sebeple müvekkilinin hesabında bulunan mevcut portföyünün mutabakatsız olarak müvekkiline iade edilmesi yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; dosya kapsamına, sunulan delillere göre; davacı tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmediği, ihtiyati tedbir için yasal koşulların oluşmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin reddine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamanı tekrarla, davalı aracı kurum tarafından müvekkilin hesabında bilgisi ve tasarrufu dışında 880 adet kontrat açılması, hesap ekstrelerinin zamanında verilmemesi, verilen ekstrelern hatalı ve çelişkili olması, müvekkilin 498.872,2TL tutarındaki teminatının davalı aracı kurum tarafından nedensiz, yasal dayanaksız ve hiçbir bilgilendirme yapmaksızın sınırlandırarak bloke edilmesi nedenleriyle müvekkilin hesabını yönetmesi mümkün olamadığını, aracı kurum tarafından müvekkilinin yatırım kararlarının manüpile edildiğini, müvekkilini yapacağı diğer işlemlerde de hataya düşürdüğünü, müvekkilinin hesabında mevcut tüm işlemlere ilişkin şüphe duymaya başladığını, tombul olay vakıalarını da bilen müvekkilinin internette görüntülenen hangi işlemin kendisi hangi işlemin sistemsel bir durumdan kaynaklı olduğu konusunda tereddüte düştüğünü, davalı taraftan yaratılan stres ve panik nedeniyle uzun vadede satmayı düşünmediği şube hesabındaki … uzun pozisyonları (müvekkil kaldıraçlı işlem yaptığından, pozisyonların 07.08.2020 itibariyle kaldıraçlı ortalama yaklaşık değeri 23.552.000 TL’dir) 07.08.2020 itibariyle şerh düşerek zorunlu olarak kapatmak zorunda bırakıldığını, davalının bu süreçte hukuka aykırılıklarına ek olarak, müvekkilin hali hazırda hesabında nakit bulunan portföyünü müvekkile iade etmek için hesap mutabakatı istediğini, her ne kadar hesaptaki mevcut nakit paranın müvekkile iadesi hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmasa da, davalı parayı iade etmek için mutabakat yapılmasını şart koştuğundan ve istenilen bu mutabakat müvekkilin davalı nezdindeki hesabına ilişkin tüm hususlarda ibra niteliğinde olduğundan ve müvekkilin mutabakatı imzalaması işbu davadaki iddia, hak ve talepleri açısından aleyhe sonuç doğurabileceğinden, müvekkilinin bu mutabakatı imzalamasının mümkün olmadığını, davalı şirketin, tek taraflı, genel işlem şartlarına ve mülkiyet hakkına aykırı olarak mutabakat imzalanmadığı gerekçesiyle müvekkilin mevcut nakit portföyünü müvekkile iade etmediğini, müvekkilinin bundan dolayı zarara uğradığını, bir başka ifadeyle, müvekkilin mevcut portföyündeki nakit parasının davalı aracı kurumun mutabakat şartını öne sürmesi nedeniyle davacı tarafından haksız olarak tutulduğunu ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, bu nedenle, ihtiyati tedbir talebi bakımından, yasada öngörülen koşullar mevcut olup, tedbir talebinin reddine ilişkin karar hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu, bu çerçevede, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilin mevcut Hesabında bulunan portföyünün mutabakatsız olarak müvekkile iade edilmesi yönünde teminatsız tedbir kararı verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, ihtiyati tedbir isteyen davacının davalı nezdindeki yatırım hesabında haksız ve hukuka aykırı işlemler nedeniyle hesabın kapatılması nedeniyle kapatma tarihindeki paranın iadesi, olmadığı takdirde maddi ve manevi tazminat istemleriyle açılan davada yatırım hesabında bulunan nakdi paranın mutabakatsız olarak ihtiyati tedbir isteyen davacıya iadesi istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep tarihi olan 25/07/2022 tarihi itibariyle ve halen yürürlükte bulunan, 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinde, “Asliye ticaret mahkemesi kurulan yerlerde konusu parayla ölçülebilen uyuşmazlıklarda dava değeri beş yüz bin Türk lirasının üzerinde olan dava ve işlere bir başkan ve iki üye ile toplanacak heyetçe yürütülüp sonuçlandırılacağı” şeklinde düzenleme mevcuttur.
Somut olayda, ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin dava dilekçesinin içeriğinde bahsedilen davalı … internet sayfasından hesabına ilişkin eskiye dönük işlemleri incelediğinde kendisi tarafından 24.07.2020 ve 27.07.2020 tarihlerinde bu miktarlarda işlem yapılmadığı halde açılan 880 adet kontrat işleminin maddi değerinin bulunup bulunmadığı hususunun HMK’nın 31. Maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında davacı tarafa açıklattırılarak sonucuna göre yukarıda yer verilen yasa hükmü uyarınca asliye ticaret mahkemesince heyet halinde yargılamaya devam edilip edilmeyeceği değerlendirildikten sonra davacı vekilinin ihtiyati tedbir istemi hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir.
Tüm bu nedenlerle ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, tedbirin reddine dair ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma kararının sebep ve şekline göre ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ihtiyati tedbir isteminin yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/07/2022 tarih ve 2022/474 Esas sayılı ara kararının HMK’nun 353/(1)-a.6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-İhtiyati tedbir isteminin yeniden görülmesi için dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre taraf vekillerinin esasa ilişkin öteki istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
4-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf maktu karar harcının talep halinde ihtiyati tedbir talep eden davacıya iadesine,
5-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Duruşma açılmadığından ihtiyati tedbir talep eden davacı yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi uyarıca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.