Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1525 E. 2022/1429 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1525 Esas 2022/1429 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1525
KARAR NO : 2022/1429

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2022
NUMARASI : 2020/178 Esas (Ara Karar)
İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
ALEYHİNE TEDBİR
TALEP EDİLEN
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVA TARİHİ : 30/10/2012
TALEP : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 13/06/2022
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/11/2022

Taraflar arasındaki şirket hisse bedellerinin ve cezai şartın ödenmesine ilişkin davada ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen 04/07/2022 tarihli ara karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; şirket ortağı davalı …’in protokoller ile belirlenen ayni sermaye taahhüdünü yerine getirmediğini, maliki olduğu arsayı şirkete ayni sermaye olarak koymadığını, davalı …’in … parselde kayıtlı arsa ile üzerindeki fabrikayı sahibi ve yöneticisi olduğu diğer davalılardan … Limited Şirketi’ne satış gösterdiğini, muvazaalı işlemlerle kurdukları şirketin gayri faal duruma sokulduğunu, Ankara 5’inci Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararı ile …. Ltd. Şti. ortaklığından çıkmasına izin verildiğini, aynı kararda şirketteki %25 hissesine tekabül eden tutarın ödenmesine karar verildiğini, ancak ortaklık payını alamadığını, hisse bedeliyle cezai şartın tahsili bakımından işbu davayı açtığını ileri sürerek şirkete ait menkul ve gayrimenkullerin rayiç bedellerinin tespiti ile tespit edilen bu bedellerdeki %25 ortaklık payı ve 13.01.1997 tarihli protokoldeki cezai şartın 1/4’ünün dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini ve davalıların mal kaçırma kastıyla hareket ederek üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi amacıyla …, … parsel sayılı taşınmazın üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece 04/07/2022 tarihli ara karar ile; HMK.’nin 389/1. Maddesindeki yasal düzenlemeye göre ihtiyati tedbir kararı uyuşmazlık konusuna ilişkin olarak verilmektedir. Somut olayda ise taşınmazın aynından kaynaklanan ihtilaf bulunmadığından ve tedbir istenen taşınmaz dava konusu olmadığından, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İhtiyati tedbir müessesesinin özü itibariyle geçici hukuki koruma statüsünde olduğu ve HMK’ya göre meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan hâller, genel bir ihtiyatî tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edildiğini tedbir talebine konu edilen taşınmaz dava konusundan bağımsız olduğu gerekçesi ile reddedilmiş ise de anılan taşınmazın bizzat davanın konusuna ilişkin olup yerel mahkemece kurulan gerekçenin isabetsiz olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; HMK’nun 389.vd. maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
HMK’nın 389/(1). maddesinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği,
HMK’nın 390/(2). maddesinde de hakimin talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde karşı taraf dinlenmeden de tedbir kararı verebileceği hüküm altına alınmıştır. HMK’nın 390/(3). maddesinde ise tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesidir.
Somut olayda mahkemece taşınmazın aynından kaynaklanan ihtilaf bulunmadığından ve tedbir istenen taşınmazın dava konusu olmadığı gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olmakla ilk derece mahkemesinin davacının ihtiyati tedbir talebinin reddi gerekçesi gözetildiğinde ara karar usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacının adli yardım talebi kabul edilmiş olmakla istinaf kanun yoluna başvuru harcı, karar ve ilam harcı ile dosyanın istinaf incelemesine gönderilmesi için yapılan masrafa ilişkin yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince karar ile birlikte değerlendirilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.10/11/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.