Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/150 E. 2022/276 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
…..

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2017
NUMARASI …….
KARAR TARİHİ : 07/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/03/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ve Dairemizce verilen kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesince bozulması üzerine duruşma açılarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
ASIL DAVADA DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı asıl borçlu … A.Ş. ile davacı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde davalıların dava dışı asıl borçlu … A.Ş.’ne müteselsil kefil olduklarını, Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca 492.160,00 TL miktarındaki teminat mektubunun dava dışı şirkete verildiğini, bu teminat mektubunu 27/10/2014 tarihinde nakde çevrildiğini, söz konusu bu bedelin davalılar tarafından ödenmemesi üzerine Ankara 18. Noterliğinin 10/11/2014 tarih ve ,,,, yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun yine ödenmemesi üzerine Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyası üzerinden takip başlatıldığını, takibe davalılar tarafından itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; 25/05/2010 tarihli genel kredi sözleşmesinde müvekkillerinin dava dışı şirkete 500.000,00 TL limitle müteselsil kefil olduklarını, davacı bankaca dava dışı şirkete hidrolik … lisansının teminatı olarak …’nın istediği 492.160,00 TL’lik teminat mektubunun …’ya verdiğini, müvekkillerinin 05/10/2010 tarihinde dava dışı şirketteki hisselerini devrettiklerini, hisseleri yeni alan hissedarlar ile dava dışı şirketin yetkilileri ve bankanın müvekkillerince bir araya getirilerek 14/04/2011 tarihinde 1.500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin teminat mektubunun 3 katı olduğunu, sözleşme kapsamında dava dışı şirketin kullandığı teminat mektubunun tüm sorumluluğunu yeni hissedarların üstlendiğini, müvekkillerinin herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, davacı bankanın iyi niyetli olmadığını, müvekkillerinin rızası olmadan kefaletin devam ettirilmesinin söz konusu olamayacağını, istenen %76 faizin çok yüksek olduğunu, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2015/437 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı asıl borçlu … A.Ş. ile davacı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde davalı … … … ve İnş. A.Ş’nin müteselsil kefil olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca 492.160,00 TL miktarındaki teminat mektubunun dava dışı şirkete verildiğini, bu teminat mektubunu 27/10/2014 tarihinde nakde çevrildiğini, söz konusu bu bedelin davalı tarafından ödenmemesi üzerine Ankara 18. Noterliğinin 10/11/2014 tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun yine ödenmemesi üzerine Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyası üzerinden takip başlatıldığını, takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunduktan sonra davalı şirketin hisse değişikliğinin gerçekleştiği, bu hisse devrinden önceki sözleşme ve kefaletlerden dolayı şirketin sorumluluğunun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; bilirkişi tarafından düzenlenen ek ve asıl raporda takip tarihi itibariyle davalılar …, … ve ……Ltd. Şti’nin temerrüt tarihleri dikkate alınarak bu kişilerin 497.229,81-TL asıl alacak, 25.357,45-TL işlemiş faiz, 1.267,87-TL BSMV, 2.117,98-TL masraf olmak üzere toplam 525.973,11-TL, davalı ……A.Ş’nin ise 497.229,81-TL asıl alacak, 26.586,00-TL işlemiş faiz, 1.329,30-TL BSMV, 2.117,98-TL masraf olmak üzere toplam 527.263,09-TL miktarında borcunun bulunduğunun tespit edildiğini,
Birleşen davalı şirketin yetki itirazının yerinde olmadığını,
Asıl davada davalıların yeni sözleşme yapılmasından ötürü kefaletlerinin sona erdiğine yönelik itirazlarının yerinde görülmediğini, davalıların faiz oranına itirazlarının imzalanan sözleşme hükümlerine göre yerinde olmadığını,
Davacı banka tarafından taraflar arasındaki sözleşme nedeniyle verilen teminat mektubunun nakde çevrildiği, davalıların sözleşmede kefil sıfatıyla yer aldıkları ve sözleşme çerçevesinde söz konusu borçtan dolayı sorumlu oldukları anlaşılmakta, davalılar …, … ve … … … ve İnş. A.Ş. yönünden bilirkişi raporu da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, davalı … … … Ve İnş. A.Ş. yönünden ise temerrütün 07/11/2014 tarihinde gerçekleşmesi dikkate alınarak;
Asıl davada, davalılar … ve … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davanın kısmen kabulü ile; davalı borçluların Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.229,81 TL asıl alacak, 25.357,45 TL işlemiş faiz, 1.267,87 TL BSMV, 2.117,98 TL masraf olmak üzere toplam 525.973,11 TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.229,81 TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren % 76,50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 525.973,11 TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 105.194,62 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davalı … … … Ve İnş. A.Ş. yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlunun Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.229,81 TL asıl alacak, 19.538,85 TL işlemiş faiz, 976,94 TL BSMV, 2.117,98 TL masraf olmak üzere toplam 519.863,58 TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.229,81 TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren % 76,50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 519.863,58 TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 103.972,71 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
Birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/437 Esas sayılı dosyasında; davalı … … … ve İnş. A.Ş Yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlunun Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.229,81 TL asıl alacak, 25.357,45 TL işlemiş faiz, 1.267,87 TL BSMV, 2.117,98 TL masraf olmak üzere toplam 525.973,11 TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.229,81 TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren % 76,50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 525.973,11-TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 105.194,62 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl davada davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 25/05/2010 tarihli genel kredi sözleşmesinde müvekkillerinin dava dışı şirkete 500.000,00 TL limitle müteselsil kefil olduklarını, davacı bankaca dava dışı şirkete hidrolik … lisansının teminatı olarak …’nın istediği 492.160,00 TL’lik teminat mektubunun …’ya 28/11/2007 tarihinde verdiğini, müvekkillerinin verilen bu teminat mektubuna kefil olduklarını, müvekkillerinin 05/10/2010 tarihinde dava dışı şirketteki hisselerini devrettiklerini, hisseleri yeni alan hissedarlar ile dava dışı şirketin yetkilileri ve bankanın müvekkillerince bir araya getirilerek 14/04/2011 tarihinde 1.500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin teminat mektubunun 3 katı olduğunu, sözleşme kapsamında dava dışı şirketin kullandığı teminat mektubunun tüm sorumluluğunu yeni hissedarların üstlendiğini, müvekkillerinin herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, davacı bankanın iyi niyetli olmadığını, müvekkillerinin rızası olmadan kefaletin devam ettirilmesinin söz konusu olamayacağını, bankanın kefaletin devam ettirilerek müvekkillerini köşeye sıkıştırdığını, müvekkillerinin yeni imzalanan sözleşmede herhangi bir kefaletlerinin bulunmadığını, 27/10/2014 tarihli dilekçe ile kefaletin kaldırılmasını talep ettiklerini, bankanın Medeni Kanunun 2.maddesine aykırı davranarak kefaleti kaldırmadığını, ayrıca faiz konusundaki itirazlarının mahkemece hiç dikkate alınmadığını, hesabın 2014 yılında kât edilmesine rağmen TC … Bankasının 2012 yılında gösterdiği kredi faiz oranlarının uygulama bildirim formu esas alınarak karar verildiğini, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davalı … … … ve İnş. A.Ş vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını, yetki itirazının reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Gaziantep mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, açılan davada müvekkilinin taraf sıfatı bulunmadığını, şirket hisselerinin yeni ortaklara devredildiğini, kefaletin bu nedenle sona erdiğini, Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/948 esas sayılı dava dosyasında derdest dava bulunduğunu, mahkemenin derdest dosyayı hiç değerlendirmediğini, şirketin yeni hissedarları ve temsilcilerinin 14/04/2011 tarihinde yeni sözleşme imzaladığını, bu nedenle eski imzalanan kredi sözleşmesinin hükümsüz olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, faiz oranlarının sözleşme ile belirlendiği yönündeki değerlendirmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçelerine karşı vermiş olduğu cevap dilekçelerinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, asıl davada davalılar ve birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurularının esastan reddini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesinden kaynaklanan borcun tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
25/05/2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … A.Ş arasında 500.000,00 TL limitle imzalandığı, şirket adresi olarak “…” yazıldığı, …, …, … … … ve İnşaat A.Ş, … … … Ve İnş. A.Ş’nin 500.000,00 TL limitle sözleşmenin müteselsil kefilleri oldukları,
14/04/2011 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … A.Ş arasında 1.500.000,00 TL limitle imzalandığı, şirket adresi olarak “…” yazıldığı, … ile …’nin 1.500.000,00 TL limitle sözleşmenin müteselsil kefilleri oldukları,
Ankara 18. Noterliğinin 10/11/2014 tarih ve 34634 yevmiye sayılı ihtarnamesinin incelenmesinde, keşidecisinin … A.Ş., muhataplarının … A.Ş., ….. A.Ş olup, 497.229,81 TL asıl alacak, 29.585,17 TL işlemiş %76,5 temerrüt faizi, 1.479,25 TL %5 BSMV, 2.117,98 TL masraf, 94,34 TL masraf olmak üzere toplam 530.506,55 TL alacağın asıl alacak olan 497.229,81 TL’sine takipten itibaren %76,5 temerrüt faizi uygulanarak tahsilinin talep edildiği, davalıların yasal süre içerisinde takibe itirazları üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dairemizin 21/01/2019 tarih ve 2017/1078 Esas 2019/72 Karar sayılı kararı ile; Davalılar vekillerinin asıl ve birleşen davalara ilişkin istinaf başvurularının esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, asıl davada davalılar … ve … yönünden; asıl ve birleşen davada hükmedilen tutarlarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davanın kısmen kabulü ile davalı borçluların Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.133,89-TL asıl alacak, 12.887,35-TL işlemiş faiz, 644,36-TL BSMV, 2.117,98-TL masraf olmak üzere toplam 512.783,58-TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.133,89-TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren %36,36 oranında temerrüt faizi ve faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 512.783,58-TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 102.556,72-TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davalı … … … Ve İnş. A.Ş yönünden; asıl ve birleşen davada hükmedilen tutarlarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlunun Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.133,89-TL asıl alacak, 13.222,10-TL işlemiş faiz, 661,10-TL BSMV, 2.117,98-TL masraf olmak üzere toplam 513.135,07-TLye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.133,89-TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren%36,36 oranında temerrüt faizi ve faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 513.135,07-TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 102.627,01-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/437 Esas sayılı dosyasında; davalı … … … ve İnşaat A.Ş yönünden: asıl davada hükmedilen tutarlarla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlu … … … ve İnşaat A.Ş’nin Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2014/23846 sayılı takip dosyasında 497.133,89-TL asıl alacak, 12.887,35-TL işlemiş faiz, 644,36-TL BSMV, 2.117,98-TL masraf olmak üzere toplam 512.783,58-TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacak 497.133,89-TL’ye takip tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren %36,36 oranında temerrüt faizi ve faize % 5 oranında BSMV uygulanmasına, kabul edilen 512.783,58-TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 102.556,71-TL’nin davalı … … … ve İnşaat A.Ş’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine ilişkin karar davalı … … … ve İnşaat A.Ş. ve … … … Ve İnş. A.Ş vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 22/12/2021 tarih ve 2021/3031 Esas 2021/7312
Karar sayılı kararı ile; “…..Asıl ve birleşen dava, kefiller aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asıl davada davalılar davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında yeni bir genel kredi sözleşmesi imzalandığını, bu nedenle sorumluluklarının kalmadığını, birleşen dava davalısı ise asıl borçlu şirkette hisse değişikliği olduğu, bu hisse devrinden önceki sözleşme ve kefaletlerden dolayı şirketin sorumluluğunun olmadığını belirtmekle birlikte teminat mektubunun 2007 yılında verildiğini, ancak bankanın 2010 tarihli genel kredi sözleşmesine dayanarak alacak talebinde bulunduğunu beyan etmiştir. Mahkemece ve davalıların istinaf talebi üzerine bölge adliye mahkemesince yeni yapılan sözleşmenin önceki sözleşmenin yerini alacağına dair herhangi bir hüküm bulunmaması ve nakde çevrilen teminat mektubunun davalıların imzalamış olduğu sözleşme çerçevesinde verildiği kabul edilmiştir.
Ancak davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında 28.11.2007 tarihli, 25.05.2010 tarihli ve 14.04.2011 tarihli üç adet genel kredi sözleşmesi yapılmıştır. Asıl ve birleşen davada davalılar 25.05.2010 tarihli genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olup diğer sözleşmelerde kefaletleri bulunmamaktadır. Davacı bankanın bu davada nakde çevrilmesi nedeniyle tahsilini talep ettiği teminat mektubu 28.11.2007 tarihli olup banka ile asıl borçlu arasında yapılan 28.11.2007 tarihli sözleşme gereğince düzenlenmiştir. Bu sözleşmede davalıların kefaleti bulunmamaktadır. Ne var ki davalıların kefaletlerinin bulunduğu sözleşmenin 54. maddesinde “müşteri ve müteselsil kefiller işbu sözleşmenin daha önce bankaya hitaben imzaladıkları ve ilerde imzalayacakları tüm kredi taahhütname ve sözleşmelerin eki ve ayrılmaz parçası olduğunu … kabul ve beyan ederler.” hükmü bulunmaktadır. Bu maddeye göre davalıların geçmişte imzaladığı sözleşme bulunmadığı gibi sonraki sözleşmede de imzaları bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece tarafların tüm beyanları, sözleşme hükümleri ve teminat mektubunun hangi sözleşme nedeniyle verildiği hususları incelenerek bir karar verilmesi gerekirken bu yönde hiç bir inceleme yapmaksızın teminat mektubunun kefalet sözleşmesi nedeniyle verildiğinin kabulü doğru olmamıştır…”, gerekçesi ile bozulmuştur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; davacı tarafça imzalanan genel kredi sözleşmeleri kapsamında dava dışı … A.Ş’ne 28/11/2007 tarihinde verilen 492.160,00 TL’lik teminat mektubunun muhatabının teminat mektubu bedelinin nakde dönüştürülmesine yönelik talebi üzerine teminat mektubu bedelinin ödendiği, asıl borçlu şirket ile müteselsil kefil olan davalılara kât ihtarının tebliğ edildiği, tebliğe rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı, yapılan takibe davalıların itirazı üzerine takibin durdurulduğundan bahisle itirazın iptali için işbu dava açılmıştır.
Davaya konu teminat mektubunun dava dışı … A.Ş lehine muhatap … Başkanlığına hitaben 28/11/2007 tarihinde 492.160,00 TL tutarlı kesin teminat mektubu olduğu, muhatap kurumun teminat mektubunu nakde dönüştürülmesi talebi üzerine 27/10/2014 tarihinde muhatap kuruma teminat mektubu bedelinin davacı banka tarafından ödendiği, Ankara 18. Noterliğinden çekilen ihtarnamenin asıl borçlu şirket ile davalı müteselsil kefillere tebliğ edildiği, tebliğe rağmen davacı bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığından bahisle alacağın tahsiline yönelik ilamsız icra takibi yapılmış ise de, Yargıtay bozma ilamında belirtildiği, dosya kapsamında bulunan davacı banka ile dava dışı … A.Ş. arasında imzalanan 28/11/2007 tarihli genel kredi sözleşmesinin 5.000.000,00 YTL limitli olduğu, sözleşmede … …Ltd. Ştd., … …Ltd. Ştd., …ve …’ın aynı limitle sözleşmenin müteselsil kefilleri olduğu, davalıların teminat mektubunun dayanağı olan 28/11/2007 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında herhangi bir kefaletlerinin bulunmadığı anlaşıldığından açılan davanın reddi yerine ilk derece mahkemesince yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak, asıl ve birleşen davaların reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Asıl ve birleşen davaya yönelik davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı KABULÜNE,
2-Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2017 tarih 2014/1457 Esas 2017/153 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
B)1-Asıl ve birleşen davaların REDDİNE ,
2-Asıl davada 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan ilgili Tarifesi hükümleri gereği alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının, başlangıçta alınan 6.407,25 TL ile icra veznesine yatırılan peşin harç olan 2.652,50 TL toplamı 9.059,75‬ TL’den mahsubu ile fazla alınan 8.979,05‬ TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş tarafından yapılan yargılama giderlerinin birbirinden ayrılamaması nedeniyle takdiren 0,86 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
5-Davalı …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş kendilerini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre belirlenen 41.658,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacı bankadan alınarak davalılar …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş’ne verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
C)1-Birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/437 Esas sayılı dosyasında 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan ilgili Tarifesi hükümleri gereği alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının, başlangıçta alınan 6.407,25 TL’den mahsubu ile fazla alınan 6.326,55‬ TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı … … … ve İnşaat A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre belirlenen 41.658,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacı bankadan alınarak davalı … … … ve İnşaat A.Ş’ne verilmesine,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
D)1-Asıl davada davalılar tarafından yatırılan 8.983,00 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
2-Birleşen davada davalı … … … ve İnşaat A.Ş tarafından yatırılan 8.982,03 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı … … … ve İnşaat A.Ş ‘ne iadesine,
3-Asıl davada davalılar tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile bilirkişi gideri 250,00 TL ve davetiye, posta gideri ile Yargıtay dosya gönderme ve tebligat gideri 186,00 TL olmak üzere toplam 521,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılar …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş’ne verilmesine,
4-Birleşen davada davalı … … … ve İnşaat A.Ş tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalı … … … ve İnşaat A.Ş’ne verilmesine,
5-İstinaf aşamasında birden fazla duruşma yapılmış olmakla kendisini vekil ile temsil ettiren asıl davada davalılar …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş. yararına istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile asıl davada davalılar …, … ve … … … Ve İnş. A.Ş’ne verilmesine,
6-İstinaf aşamasında birden fazla duruşma yapılmış olmakla kendisini vekil ile temsil ettiren birleşen davada … … … ve İnşaat A.Ş yararına istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile birleşen davada … … … ve İnşaat A.Ş’ye verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.07/03/2022

…..
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.