Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/1420 E. 2022/1140 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1420 Esas 2022/1140 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1420
KARAR NO : 2022/1140

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2022
NUMARASI : 2022/138 D.İş Esas 2022/139 Karar
İHTİYATİ HACİZ KARARINA
İTİRAZ EDEN :
VEKİLİ :
LEHİNE İHTİYATİ HACİZ
KARARI VERİLEN :
VEKİLİ :

TALEP : İhtiyati Haciz Kararına İtiraz
TALEP TARİHİ : 27/04/2022
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/10/2022

Taraflar arasındaki ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkin talebin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz kararına itirazın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati haciz kararına itiraz eden vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; müvekkilinin konkordato sürecinde bulunduğunu, müvekkiline karşı icrai hiçbir işlem yapılamayacağını, konkordato kapsamındaki taksit ödemelerini zamanında ve eksiksiz yapan müvekkiline karşı alacaklı tarafından ihtiyati haciz yoluyla icrai işlem uyguluyor olmasının kötü niyetli olduğunu, alacaklı bankanın müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, takibe de itiraz edildiğini, ihtiyati haciz kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, verilen geçici konkordato mühleti ve bu kapsamda verilen ihtiyati tedbirlerin İİK’nun 294. maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığı, kararın uygulanmasını engellediği, alacağın varlığı konusunda yaklaşık ispat ölçütünün gerçekleştiği, İİK’nun 265/1. maddesinde belirtilen itiraz sebeplerinin ileri sürülmemiş olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin konkordato sürecinde bulunduğunu, müvekkiline karşı icrai hiçbir işlem yapılamayacağını, konkordato kapsamındaki taksit ödemelerini zamanında ve eksiksiz yapan müvekkiline karşı alacaklı tarafından ihtiyati haciz yoluyla icrai işlem uyguluyor olmasının kötü niyetli olduğunu, alacaklı bankanın müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, takibe de itiraz edildiğini, ihtiyati haciz kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, itirazın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, İİK’nun 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkindir.
Lehine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep eden banka vekili, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmediğini, hesabın kat edildiğini belirterek 2.798.997,00 TL nakit alacağın tahsilini teminen borçlunun menkul ve gayrımenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Anılan talep dayanağı olarak da lehine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep eden banka ile itiraz eden … … Ltd. Şti. arasında akdedilen 08/03/2018 tarihli genel kredi sözleşmesi ve 01/04/2019 tarihli hesap kat ihtarnamesini ibraz etmiştir.
Lehine ihtiyati haciz kararı verilen banka tarafından kredi borcunu ödememesi üzerine 01/04/2019 tarihli hesap kat ihtarnamesini düzenleyerek 3.786,940,64 TL’nin ödenmesi, 1.115.840,00 TL’nin depo edilmesi için 24 saat atıfet süresi tanıyarak ihtiyati haciz kararına itiraz eden asıl borçlu şirkete göndermiş, hesap kat ihtarnamesi asıl borçlu şirkete 06/04/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Mahkemece 14/04/2022 tarih ve 2022/138 D.İş Esas 2022/139 Karar sayılı karar ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne, 2.798.997,00 TL nakit alacağa yetecek miktarda borçlunun menkul, gayri menkul mallar ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiş, anılan karara borçlu şirket tarafından itiraz edilmesi üzerine ise, duruşma açılarak yapılan itiraz yargılaması sonunda ihtiyati haciz kararına itirazın reddine dair ek karar verilmiştir.
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nun 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklının, alacağının varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemeden olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterlidir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 26/02/2014 tarihli 2013/16354 esas 2014/3605 karar sayılı içtihadı emsal niteliktedir).
İİK’nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına karşı itiraz usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye itiraz edebilecektir.
Somut olayda, ihtiyati haciz kararına itiraz eden asıl borçlu şirket dinlenmeden mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İtiraz eden borçlunun henüz huzuri ile yapılan haciz ve/veya yokluklarında yapılan haciz tutanağının kendilerine tebliği söz konusu olmadığından ihtiyati haciz kararına itiraz edenin itirazının süresinde olduğu kabul edilmiştir.
İİK’nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır.
İhtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu vekilinin itiraz gerekçesi şirket hakkında konkordato projesinin kabul edildiğini, hakkında kesin mühlet kararı bulunan şirket hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğine yöneliktir.
İİK’nun 294/1. maddesinde konkordato mühleti içerisinde borçlu aleyhine ihtiyati haciz kararı uygulanamayacağı düzenlenmiş ise de, ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğine yönelik yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece ihtiyati haciz kararına itiraz eden şirket hakkında kesin mühlet kararı içerisinde ihtiyati haciz kararı verilmesinde yasal bir engel bulunmadığı, İİK’nun 257. maddesindeki ihtiyati haciz koşullarının oluştuğu gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetlidir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin itiraz eden borçlu şirket yönünden ihtiyati haciz kararına itirazın reddine ilişkin ek kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati haciz kararına itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından lehine ihtiyati haciz kararı verilen banka yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 30/09/2022

Başkan – Üye – Üye – Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.