Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1065 Esas 2023/ Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/1065
KARAR NO : 2023/1234
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2021
NUMARASI : 2018/458 Esas 2021/475 Karar
DAVACI
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 27/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2023
Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı …. Şti. arasında genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmeleri imzalandığını, dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, davalıların aynı limitle sözleşmenin kefili olduklarını, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2018/6715 Esas sayılı takip dosyasından ilâmsız icra takibi yapıldığını ve davalıların borca haksız itirazları üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılara dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap vermedikleri, davalı …’ın duruşmada davanın reddini istediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; icra takibinde akdi faiz istemi bulunmadığı, itirazın iptali davalarının, itiraz üzerine duran takibin devamını amaçlayan, icra takibi ile sıkı sıkıya bağlı olan davalar olup, iş bu davada talepten fazlasına hükmedilmemesi gerektiği, dolayısıyla, icra takibinde akdi faiz istemi bulunmadığından bu tutar hesaplamaya dâhil edilemeyeceği, buna göre 316.092.81 TL asıl alacak, 17.239,84 TL işlemiş temerrüt faizi, 861,99 TL BSMV, 1.654,03 TL masraf olmak üzere toplam 335.848,67 TL alacak bulunduğu, bu nedenlerle davalı … yönünden davanın kısmen kabulü ile, davalının, Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının, 316.092.81 TL asıl alacak, 17.239,84 TL işlemiş temerrüt faizi, 861,99 TL BSMV, 1.654,03 TL masraf olmak üzere toplam 335.848,67 TL alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağa takip tarihinden (30/05/2018) itibaren yıllık %36 temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV uygulanmasına, davalı … yönünden davanın kısmen kabulü ile davalının, Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının; 316.092.81 TL alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağa takip tarihinden (30/05/2018) itibaren yıllık %36 temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV uygulanmasına, hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 67.169,73 TL icra inkar tazminatının (Davalı … 63.218,56 TL’den sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararında reddedilen kısım yönünden verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Bilirkişi tarafından asıl alacak 316.092,81 TL olarak tespit edilip bu miktar üzerinden hesaplama yapılması gerekirken 314.830,83 TL alınmak suretiyle hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, bilirkişi tarafından bankanın temerrüt faizine uyguladığı temerrüt faizinin %56 olmasına rağmen temerrüt faizinin %36 olarak alınmasının hatalı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
02/07/2014 tarihli 1.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde; davacı bankanın … Şubesi ile dava dışı asıl borçlu …. Şti. arasında imzalandığı, davalıları aynı limitle sözleşmenin müteselsil kefili oldukları,
Ankara 47. Noterliğinin 02/04/2018 tarih ve 9660 yevmiye sayılı ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin … Bankası, muhataplarının …. Şti., … ve … olup, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 316.935,97 TL’nin 3 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin dava dışı borçlu şirkete ve …’a 04/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı …’a bila tebliğ edildiği,
Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … Bankası, borçlularının …. Şti., … ve … olup, davalı borçlular hakkında, 30/05/2018 tarihi itibariyle genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağından dolayı borçlu cari hesap borcundan kaynaklanan 316.092,81 TL asıl alacak, 25.260,00 TL işlemiş temerrüt faizi, 1.263,00 TL BSMV, 1.654,03 TL masraf olmak üzere toplam 344.269,84 TL alacağın tahsiline yönelik takip başlatıldığı, borçluların takibe itirazları üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi …’tan alınan rapor ve ek raporda özetle; davalı bankanın … Şubesinde inceleme yapıldığını (kök raporun 5.sayfasında belirtilmiş), davacı banka ile …. Şti. arasında 02/07/2014 tarihli 1.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, davalıların aynı limitle sözleşmenin müşterek ve müteselsil kefili olduklarını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın 31/03/2018 tarihi itibariyle kat edildiğini, kat ihtarının dava dışı borçlu şirkete ve …’a 04/04/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı …’a bila tebliğ edildiğini, asıl borçlu şirket ile davalı kefil …’ın 08/04/2018 tarihinde temerrüte düştüğünü, ihtarname tebliğ edilemeyen davalı kefil …’ın ise takip tarihi itibariyle temerrüte düşmüş olacağını, genel kredi sözleşmesinin 10.5.maddesinde temerrüt faizine ilişkin düzenleme yapıldığını, banka şubesinden temerrüt tarihi itibariyle fiilen uygulanan faiz oranlarının istenmesine rağmen bankaca kendisine TCMB’na bildirilen oranların belirtildiğini, bu nedenle davacı bankaca temerrüt faizi oranının tespiti açısından sözleşmede uygulanan akdi faizden daha yükseği bildirilmediğinden sözleşmede kararlaştırılan akdi faiz olan %18’in sözleşmeye göre iki katı olan %36 temerrüt faizi üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini, hesap kat tarihi itibariyle davacı banka alacağının 316.092,81 TL üzerinden yapılan hesaplama sonucu davalı kefil … yönünden taleple (hesaplama yöntemiyle) bağlı kalınarak 316.092.81 TL asıl alacak, 1.264,37 TL akdi faiz, 63,22 TL BSMV, 17.239,84 TL işlemiş temerrüt faizi, 861,99 TL BSMV, 1.654,03 TL masraf olmak üzere 337.176,26 TL, davalı …’tan ise 316.092.81 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Somut olaya gelince; davacı banka ile …. Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve dava dışı şirkete kredi kullandırıldığı, davalıların aynı limitle sözleşmenin müşterek ve müteselsil kefili oldukları, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine asıl borçlu şirket ve kefiller hakkında Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalıların takibe itirazı üzerine takibin durdurulduğu, bankacı bilirkişiden alınan gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı bankacı bilirkişinin kök raporda belirtildiği üzere davacı bankanın … Şubesinde yerinde inceleme yapıldığı, temerrüt tarihi itibariyle davacı bankanın uyguladığı fiili faiz oranlarının istenmesine rağmen bankaca fiili faiz oranlarının bankacı bilirkişiye verilmediğinden ve davacı bankaca sözleşmede kararlaştırılan akdi %18 faizden temerrüt tarihi itibariyle daha yüksek oranda faiz uygulandığı ispatlanamadığından akdi faizin %18’i üzerinden genel kredi sözleşmesinin 10.5.maddesine göre temerrüt faizinin %36 üzerinde bir faiz uygulanması gerektiği davacı bankaca ispatlanamadığından davacının buna ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir. Ayrıca davacı bankanın takip talebinde asıl alacak olarak 316.092,81 TL talep edildiği, davalı …’e çıkartılan kat ihtarı tebliğ edilemediğinden takip tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, takip talebinde davacı bankaca herhangi bir akdi faiz talep edilmediği, açılan davanın takiple sıkı sıkıya bağlı olduğu da gözetilerek takip tarihi itibariyle davalı …’ın 316.092.81 TL borçlu olduğu anlaşılmakla açılan davanın davalı … yönünden kısmen kabul kısmen reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Öte yandan, davalı … yönünden yapılan istinaf başvurusunun incelenmesine gelince; ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 08/07/2021 tarihinden sonra davacı vekli 06/07/2023 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği yazılı dilekçesi ile icra müdürlüğüne davalı …’ın itirazından vazgeçtiğini, davanın davalı … yönünden konusuz kaldığını bildirmiştir.
Dava tarihi itibarıyla, yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmiş olmasına ilişkin itirazın iptali davasının dava şartı gerçekleşmiştir. Karar tarihinden sonra ise dava konusu Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 Esas sayılı takip dosyasında davalı …’ın takip dosyasına olan itirazından vazgeçtiği anlaşılmıştır. Bu hale göre, istinaf aşamasında itirazın iptali davasının koşulu olan borçlu …’ın ödeme emrine süresinde itiraz etmesine ilişkin dava şartı ortadan kalkmıştır.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/07/2021 tarih ve 2018/458 Esas 2021/475 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
B)1-Davalı … yönünden açılan davada dava konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
C)1-Davalı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
2-Davalı …’ın Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/6715 esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile,
Takibin 316.092.81 TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden (30/05/2018 tarihinden) itibaren yıllık değişen oranlarda %36’yı aşmamak üzere avans faizi ve bu faizin %5 BSMV yürütülmesine,
Davalı … tarafından takip ve davadan sonra davacı bankaya yatırıldığı anlaşılan ve tarafların kabulünde olan 12/08/2020 tarihinde yatırılan 250.000,00 TL, 04/03/2021 tarihinde yatırılan 5.000,00 TL ve 30/03/2021 tarihinde yatırılan 5.000,00 TL’nin infazda dikkate alınmasına,
3-Hükmedilen tutarın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatı olan 63.218,56 TL’nin her iki davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 21.592,29 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 3.965,46 TL harcı ile icra dosyasına yatırılan 1.721,35 TL harcın mahsubu ile bakiye 15.905,48 TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına (davalı …’ın 269,85 TL harçtan sorumlu tutulmasına),
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 3.965,46 TL nispi harç, ile 35,90 TL başvuru harcı ve 1.721,35 TL icra peşin harcı olmak üzere toplam 5.722,71 TL harcının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta, bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.766,90 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 3.458,01 TL’lik kısmının her iki davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davanın kabul edilen kısmı yönünden, istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre takdir ve tayin olunan 30.576,50 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve istekleri halinde davacıya iadesine,
C)1-Davacı taraftan istinaf karar harcı olarak alınan 80,70 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın istinafa gönderim ve müzekkere gideri 59,25 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 279,95 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/09/2023
Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.