Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/998 E. 2021/878 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/03/2021
NUMARASI :….
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
TALEP TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ : 24/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/06/2021

Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati hacze itirazın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA VE TALEP
İhtiyati haciz talep eden dava ve talep dilekçesinde özetle; müvekkili davacının % 75 hisseyle ortak olduğu …… Şirketinde imzaya yetkili müdür olarak görev yapan davalının, görevi süresince konusu suç teşkil eder şekilde haksız ve hukuka aykırı olarak bankalardan hesabına yaptığı havaleler, dolandırıcılık eylemi kapsamında hileli yöntemlerle değerinin üzerinde taşınmaz iktisap ederek şirket kayıtlarında geçirmesi ve kasten şirket zararına akdettiği sözleşmelerden ötürü, şirket müdürünün kusurlu davranışına dayanan sorumluluğun olduğunu, davalı hakkında aynı eylemler nedeniyle Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinin…….esas sayılı dosyası ile kamu davasının açıldığını, müvekkilinın dolaylı zararlarına karşılık gelmek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı yanın gerekyedinde gerekse 3. Şahılarda bulunan araçlarına, taşınır ve taşınmazlarına, banka hesaplarına, … ….. bünyesindeki hisselerine, sunulan resmi belgeler dikkate alınarak teminat alınmaskızın dava değeri olan 10.000.000 TL kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince 27/07/2016 tarihli ara kararı ile açılan ve halen devam eden tazminat davasına sunulan dilekçeler ve dayanak belgeler ile istemin niteliğine göre, duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dilekçeye ekli olarak sunulan belgeler; tanık beyanları, bilirkişi raporu ve diğer belgeler ve evrak kapsamına göre İİK. 257 v.d., 263/3 maddelerinde ihtiyati haciz için aranan şartların gerçekleştiği anlaşılmakla ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, İİK.nun 257. maddesi uyarınca alacaklının 4.000.000 TL alacağının alınabilmesini sağlamak için tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, borçlu/borçluların borca yeter miktardaki menkul, gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının İİK. nun 257/1 maddesi gereğince ihtiyaten haczine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz kararına itiraz eden davalı vekili 28/07/2016 havale tarihli dilekçesinde özetle, 27/07/2016 tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihtiyati haciz kararının yokluklarında verildiğini, davacının iddialarına karşı haksız itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, ihtiyati haciz kararı verilmesi için alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye ve belgeler zincirine dayalı tercih edilmesi gerektiğini, dava konusu iddia edilen alacağın İİK.257/1 de düzenlenen vadesi gelmiş bir alacak olmadığını, varlığı ve miktarı belli yargılamayı gerektiren alacak hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini belirterek ihtiyati haciz kararının öncelikle teminatsız olarak veyahut mahkemece uygun bulunacak bir teminat karşılığında kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece itirazın reddine dair verilen karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunda bulunulması Dairemizin 08/02/2017 tarih …… Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden vekili 04/09/2020 tarihli dilekçesinde özetle; 17/07/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde, sunulan tüm bilirkişi raporlarında müvekkili davalının şirketten para çekmediğini, daha önce şahsi hesabından şirkete para transfer ettiği tespitine rağmen ihtiyati haciz kararının kaldırılmadığını, müvekkilinin şirketten milyonlarca TL alacaklı durumunda olmasına rağmen haksız ihtiyati haciz kararı nedeniyle bankalar nezdinde ki kredibilite kaybına şirketin zarara uğramasına, şahsi itibar kaybına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin tüm bu uğradığı zarardan telafisinin ödenmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle mahkemece,27/07/2016 tarihinde verilen 4.000.000,00 TL bedelli ihtiyati haciz kararının yargılamanın uzamasından dolayı ihtiyati haciz kararının ilam niteliğine döndüğünü, dosya kapsamındaki deliller de göz önüne alınarak ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, 31/03/2021 tarihli ara kararı ile davanın, davalının limited şirket ortağı ve sorumlu müdür olarak görev yaptığı süre içerisinde şirkete verdiği zararların tahsiline yönelik açılmış sorumluluk davası olup, davalı vekili 27.07.2016 tarihli dilekçesiyle, Mahkememizin 27.02.2016 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 11.02.2021 tarih …. Karar sayılı kaldırma kararında da kabul edildiği üzere dosyaya bir kısım evrakların kazandırıldığı ve bilirkişi raporları alındığı, ancak, alınan bilirkişi raporları, mahkemece yeterli görülmeyerek 17.02.2021 tarihli celsenin 3 no’lu ara kararı ile; bilirkişi heyetine dış ticaret uzmanı bir bilirkişi eklenerek, ara kararla istenen hususlarda detaylı incelemeler yapılması, nihayetinde davalının sebebiyet verdiği gerçek bir şirket zarar olup olmadığının ortaya konulmasının hedeflendiği, ara karar gereğince bilirkişi incelemesinin henüz yapılamadığı, tahkikatın devam ettiği ve tamamlanmadığı, bu aşamada 27.02.2016 tarihli ara kararında öngörülen ihtiyati haciz sebeplerinin varlığını sürdürdüğü anlaşıldığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın 24/02/2016 tarihinde açıldığını, dava dosyasında geçen süre zarfında birçok delil ve bilirkişi raporunun dosyaya kazandırıldığını, dava dosyasına zarara uğratıldığı iddia edilen …….nin hali hazırda adresinin dahi olmadığını, kağıt üzerinde şirket olduğunu, müvekkilinin kamu kurum ve kuruluşlarının silah mühimmat ve bunun gibi malların tedariki işi ile uğraştığını, mahkemece verilen ihtiyati haciz kararı neticesinde müvekkilinin……. ihalelerine katılamadığını, 2016 yılından bu yana hiçbir gelir elde edemeyerek açlığa ve yokluğa mahkum edildiğini,
Mahkemenin 18/04/2018 tarihli 6 no’lu celsesinde Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ….Esas sayılı dosyasından devam eden dosyanın bekletici mesele yapılması yönünde karar oluşturulduğunu, bu durumun yargılamanın uzamasına sebebiyet vereceğini, dolayısıyla ihtiyati haciz kararının adeta ilam niteliğine dönüşeceğini, müvekkili davalının mülkiyet hakkını ihlal eder hale geldiğini,
Mahkemeden dış ticaret uzmanı da dahil edilerek rapor alınması talep edilmesine rağmen 5 yıldır taleplerinin görmezden gelinerek uzmanlık alanı dava konusu ile uyuşmayan bilirkişilerden rapor alarak davanın ve ihtiyati haczin uzamasına sebebiyet verildiğini, bu nedenlerle hukuka açıkça aykırı verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın kaldırılarak, ihtiyati hacze itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi ara kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati hacze itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İhtiyati haczin koşullarını düzenleyen İİK’nın 257. maddesi, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır, taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 258. maddesi gereğince alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermek mecburiyetindedir. Bir başka deyişle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacaktır (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 26/02/2014 tarihli…. karar sayılı içtihadı emsal niteliktedir).
İİK’nın 265. maddesinde; ihtiyati haciz kararına karşı itiraz usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı 7 gün içinde mahkemeye itiraz edebilecektir.
HMK’nun “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341/(1). maddesi; “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir.
İstinafa konu 25/03/2021 tarihli ara karar ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkindir. HMK’nun 341/1.maddesinde ihtiyati haciz taleplerine ilişkin verilen kararlardan ihtiyati haciz talebinin reddi ve ihtiyati haciz talebinin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacının talebi üzerine Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesince …. Esas sayılı dosyada 27/07/2016 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, İİK.nun 257. maddesi uyarınca alacaklının 4.000.000 TL alacağının alınabilmesini sağlamak için tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, borçlu/borçluların borca yeter miktardaki menkul, gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının İİK. nun 257/1 maddesi gereğince ihtiyaten haczine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verildiği, davalı … vekilince 27/07/2016 tarihli ihtiyati haciz kararına itiraz edilmesi üzerine Dairemizce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, bu kez davalı … vekilince durum ve koşulların değiştiğinden bahisle 04/09/2020 tarihli dilekçesi ile 27/07/2016 tarihinde verilen ihtiyati haczin kaldırılması talep edilmesi üzerine mahkemece 30/03/2021 tarihli ara karar ile bilirkişi incelemesinin henüz yapılamadığı, tahkikatın devam ettiği ve tamamlanmadığı, bu aşamada 27.02.2016 tarihli ara kararında öngörülen ihtiyati haciz sebeplerinin varlığını sürdürdüğü anlaşıldığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine dair 30/03/2021 tarihli ara kararın HMK’nun 341. maddesi gereğince istinaf kanun yoluna başvurulabilecek kararlar arasında yer almadığı gözetilerek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 352. maddesi gereğince yapılan ön inceleme neticesinde usulden reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı … vekilinin istinaf başvuru talebinin HMK’nun 341.maddesi gözetilerek istinafa konu olabilecek bir karar bulunmadığından USULDEN REDDİNE,
2-İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı … tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcı ve 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı toplamı olan 221,40 TL’nin talep halinde davalı …’ne iadesine,
3-İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 362/1.f maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi.24/06/2021

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.