Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/844 E. 2023/380 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/844 Esas 2023/380 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/844
KARAR NO : 2023/380

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/03/2021
NUMARASI : 2019/627 Esas 2021/156 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVALILAR :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/11/2019
KARAR TARİHİ : 15/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2023

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı…. Şti. Arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı şirkete kredi kullandırıldığı, diğer davalı … …’nun ise bu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın Ankara 38. Noterliği’nin … yevmiye nolu 29.08.2019 tarihli ihtarnamesi ile kat edildiğini, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2019/12373 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların icra takibine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılara dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap vermedikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı bankanın şubesi ile davalı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığı, taraflar arasında daha önce yapılandırma protokolü düzenlendiği, yapılandırma protokolüne uyulmaması üzerine kullandırılan krediden kaynaklı alacağın ihtara rağmen ödenmemesi nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, bilirkişiden alınan rapora göre de her iki davalının sorumlu olduğu miktarın ayrı ayrı belirlendiği, mahkememizce de bilirkişiden alınan raporda belirtilen miktar kadar davalıların sorumlu oldukları, bu miktara yaptıkları itirazların haksız oldukları kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne, alacağın likit olması nedeniyle davalıların inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğinden, davanın kısmen kabulüne, davalıların 453.059,57 TL asıl alacak, 5.725,62 TL işlemiş faiz, 166,34 TL BSMV, 232,64 TL masraf olmak üzere toplam 459.184,17 TL’ye yapmış oldukları itirazların iptaline, asıl alacak tutarı olan 130, 23 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %28,80, bakiye alacak tutarına ise takip tarihinden itibaren yıllık %22,10 temerrüt faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 icra inkar tazminatı olarak hesaplanan 90.611,91 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
İlk derece mahkemesi tarafından yargılama sırasında düzenlenen bilirkişi raporuna göre hüküm tesis edildiğini, ancak bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde de belirttikleri üzere raporun taraflar arasında imzalanan Kredi Genel Sözleşmelerine ve faiz genelgesine aykırı olarak düzenlendiğini, dolayısıyla takip talebinde talep edilen rakamdan daha az miktara hükmedildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı Bankanın … Şubesi ile davalılardan …. Şti. arasında 13.09.2018 tarihinde 800.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı …’nun aynı limitle sözleşmenin müteselsil kefili olduğu,
Ankara 38. Noterliği’nin … yevmiye nolu 29.08.2019 tarihli ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin Vakıfbank, muhataplarının …. Şti. ve … olup, 29.08.2019 tarihi itibariyle borcun, ticari yapılandırma kredisinden 476.694,85 TL ve ek hesaptan 131,29 TL olmak üzere toplam 476.825,94 TL’nin 1 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin muhataplara 02.09.2019 tarihinde tebliğ edildiği,
Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2019/12373 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının Vakıfbank, borçlularının …. Şti. ve … olup, 16.09.2019 tarihinde 478.370,59 TL asıl alacak, 6.645,48 TL işlemiş temerrüt faizi, 332,27 TL bsmv, 232,64 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 485.580,98 TL’nin tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, davalıların takibe itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Bankacı bilirkişiden alınan raporda özetle; davacı banka ile davalı…. Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı şirkete kredi kullandırıldığını, diğer davalı … …’nun sözleşmenin müteselsil kefili olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, kat ihtarının davalılara 02/09/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 13.maddesinde temerrüt faizi ve oranına ilişkin düzenleme yapıldığını, 10/04/2019 tarihinde borcun yeniden yapılandırıldığını, borcun 426.733,21 TL olduğu konusunda tarafların mutabakata varıldığını, ödeme planı doğrultusunda aylık %1,25, yıllık %15 akdi faiz ve %22,10 olarak temerrüt faizinin kararlaştırıldığını, ödeme planında belirlenen taksitlerin hiçbirinin ödenmediğini, ek hesaptan kaynaklanan 130,23 TL alacak bulunduğunu, bu alacağa TC Merkez Bankası tarafından ilan edilen faiz oranlarının uygulanması gerektiğini, takip tarihi itibariyle bu miktar yönünden temerrüt faizinin %28,80 olduğunu, takip tarihi itibariyle davacı bankanın 453.059,57 TL asıl alacak, 5.725,62 TL işlemiş faiz, 166,34 TL BSMV, 232,64 TL masraf olmak üzere toplam 459.184,17 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Somut olaya gelince; davacı banka ile davalı…. Şti. Arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı şirkete kredi kullandırıldığı, diğer davalı … …’nun sözleşmenin müteselsil kefili olduğu, genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı şirkete kredi kullandırıldığı, kullanılan kredinin üzerine dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bankacı bilirkişinin raporunda da belirtildiği üzere 10/04/2019 tarihi itibariyle yeniden yapılandırma protokolü imzalandığı, yeniden yapılandırma protokolünde borcun 426.733,21 TL olduğunun taraflarca mutabakata varılarak kararlaştırıldığı, ayrıca ek hesaptan kaynaklanan 130,23 TL alacak bulunduğu, bu alacak yönünden TC Merkez Bankası’nın ilan ettiği temerrüt faiz oranlarının uygulanması gerektiği, takip tarihi itibariyle ek hesap yönünden uygulanması gereken temerrüt faizinin %28,80, davalı asıl borçluya açılan eşit taksitli ticari kredi yönünden ise ödeme planında yıllık akdi faizin %15, temerrüt faizinin ise %22 olarak belirlendiği, ödeme planında belirtilen taksilerin hiçbirinin ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, ihtarnamenin davalılara 02/09/2019 tarihi itibariyle tebliğ edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2019/12373 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan 453.059,57 TL asıl alacak, 5.725,62 TL işlemiş faiz, 166,34 TL BSMV, 232,64 TL masraf olmak üzere toplam 459.184,17 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik kararı usul ve yasaya uygundur.
Öte yandan, davacı vekilince bankacı bilirkişi tarafından uygulanan akdi faiz ve temerrüt faizinin hatalı olduğu iddia edilmiş ise de, 10/04/2019 tarihli Ticari Kredi Ödeme Planında ticari kredinin yeniden yapılandırma protokolü ile yapılandırıldığı, faiz oranının aylık %1,25, yıllık %15, temerrüt faizinin ise %22,10 olarak kararlaştırıldığı, ek hesap yönünden ise TC Merkez Bankası tarafından ilan edilen temerrüt faiz oranlarının uygulanması gerektiği, bu oranın da %28,80 olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin buna yönelik istinaf başvurusuna itibar edilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabul kısmen reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/03/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.