Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/785 E. 2021/803 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/03/2021
NUMARASI :…
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 08/02/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2021
Taraflar arasındaki zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …… devraldığını ve ismini ….. olarak değiştirdiğini, tüm ticari defterlerini usulüne uygun olarak tutan ve saklayan müvekkilinin adres değişikliğinden sonraki dönemde tüm ticari defterler yerinde olmasına rağmen karar defterini yerinde bulamadığını, karar defterine ihtiyaç duymadığı için ne zaman kaybolduğunun da bilinmediğini, 04/02/2021 tarihinde genel kontrol sırasında karar defterinin yerinde olmadığının fark edildiğini belirterek müvekkili şirkete ait karar defterinin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, zayi olduğu iddia edilen ticari defterin TTK’nun 82/7 maddesinde belirtildiği şekilde yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlıktan ziyaa uğradığına dair bir delil elde edilemediği, davacının defterlerinin zayiine ilişkin geçerli bir mazaret sunmadığı, delil bildirmediği, davacı şirketin zayi olduğunu iddia ettiği saklamakla yükümlü olduğu defterleri özenle korumadığı, basiretli bir tacir gibi davranmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisinin basiretli davrandığını, tüm defter ve hesapları kayıt altına alarak sakladığını, 29/01/2021 tarihinde müvekkilinin muhasebeciye teslim etmek üzere karar defterini götürdüğü sırada metro aracılığıyla yolculuk yaparken defterin de içinde yer aldığı çantasının kaybolduğunu fark ettiğini, hak kaybı yaşamamak için zayi belgesi talebi ile dava açtığını, zayi hükmünün zayi sebeplerine tahdidi olarak düzenlemediğini, defterin metroda kaybedildiğini, müvekkilinin iradesi dışında zayi halinin ortaya çıktığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı şirket yetkilisinin 08/03/2021 tarihli kolluk ifade sureti dosya içerisinde yer almaktadır.
6102 sayılı TTK’nun 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.
Somut olayda, davacı yan şirketin karar defterinin kaybolduğunu iddia ederek zayi belgesi verilmesine yönelik istemde bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf talebinin ekinde davacı şirket yetkilisinin 08/03/2021 tarihli kolluk ifadesini ibraz etmiştir. Anılan ifadede şirket karar defterinin şirket yetkilisinin yanında bulunan çanta ile birlikte metroda kaybedildiği belirtilmiştir. İfade tarihi karar tarihinden sonra, istinaf tarihinden ise öncedir.
Davacı tacir saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri saklama hususunda gerekli dikkat ve özeni göstermekle yükümlüdür. Davacı vekili dava dilekçesinde şirket karar defterinin kaybedildiğini belirtmiş, ne şekilde kaybedildiğinin fark edilmediğini bildirmiştir. İstinaf dilekçesinde ise şirket yetkilisinin metroda bulunduğu sırada karar defterinin içinde bulunduğu çanta ile birlikte kaybedildiğini belirtmiştir. Şirket karar defterinin kaybedilme şekli gözetildiğinde davacı tacirin karar defterinin saklanması hususunda gerekli dikkat ve özeni göstermediği anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davacının zayi belgesi verilmesi talep edilen karar defterinin korunması için gerekli dikkat ve özeni göstermediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme HMK’nın 362/(1).ç maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 16/06/2021
Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.