Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/474 E. 2023/895 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/474 Esas 2023/895 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/474
KARAR NO : 2023/895

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2020
NUMARASI : 2017/525 Esas 2020/641 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 02/08/2017
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2023

Taraflar arasındaki alacağa ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 2. İş Mahkemesinin 2005/106 Esas sayılı dosyasında dava dışı işçinin alacaklarının tahsili için dava dışı … A. Ş. ile davalı … Ticaret Limited Şirketi’ne dava açtığını, mahkemece verilen kararın kesinleşmesini müteakip dava dışı … A. Ş.’nin bu ilam nedeni ile Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2006/10699 Esas sayılı dosyasına 9.886,52 TL ödeme yaptığını ve bu ödemesini davacı Genel Müdürlük’ten Ankara 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açtığı 2012/291 Esas sayılı dosyası ile rücuen talep ettiğini, davanın davacı … aleyhine sonuçlanması ve kesinleşmesi üzerine Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2015/16806 Esas sayılı dosyasına 19/08/2015 tarihinde 15.705,71 TL ödediğini, ayrıca yargılama giderleri yaptığını, davalı … Satış Hizmetleri Anonim Şirketi ile davacı … arasında dava dışı … A. Ş.’deki …’a ait %100 hissenin devrine dair 31/08/2010 tarihli Hisse Satış Sözleşmesi (HSS) bulunduğunu, HSS 6.3 maddesinde yer alan “Alıcı, şirkette çalışan 4857 sayılı İş Kanununa tabi personelin kanunlardan ve toplu iş sözleşmelerinden doğan haklarının korunacağını, kıdem tazminatlarının ve diğer tüm haklarının şirket tarafından ödeneceğini kabul ve taahhüt eder” düzenlemesine göre, Bursa 2. İş Mahkemesinin anılan ilamına konu işçilik alacaklarından davalı … Anonim Şirketi’nin sorumlu olduğunu; diğer davalı … Ticaret Limited Şirketi yönünden ise, rücuan alacak istemlerinin temelinde yer alan Bursa 2. İş Mahkemesinin 2005/106 Esas sayılı dosyasında da davalı olduğunu, … … ile arasındaki sözleşme nedeni ile işçilik alacaklarından bu şirketin sorumlu olduğunu iddia ederek 17.057,62 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP
Davalı … Ticaret Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; somut olayda, dava dışı işçiye karşı asıl işveren konumunda olan davacının işçilik alacaklarından sorumlu olduğunu, Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu, kaldı ki, davacının kendilerine hak ediş ödemesi yapmadan önce işçilerin alacakları olup olmadığını kontrol ile var ise ödemekle yükümlü olduğunu, kıdem tazminatları yönünden de davacının uhdesindeki teminat mektubunu iade etmediğini, esasen davanın davacı yanca kendilerine yöneltilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Satış Hizmetleri Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; HSS gereğince davalı şirketten rücu talebinde bulunulamayacağını, dava dışı … A. Ş. ile davacı … arasında 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHDS) imzalandığını, davacının rücuen alacak talebine konu dava dışı üçüncü kişinin işçilik alacakları iş bu İHDS’nin 7’inci maddesine kapsamında değerlendirilerek davacının andığı Ankara 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/291 Esas sayılı dosyasında İHDS 7 kapsamında görülerek davacı sorumluluğuna gidildiğini ve kararın da kesinleştiğini, yanı sıra davacının atıf yaptığı HSS 6.3 maddesindeki ifadede geçen, Şirket’in dava dışı … A. Ş. olduğunu, HSS’de davalı şirketin Alıcı olduğunu, 6.3 hükmünde Alıcı tarafından denilmediğini, “Şirket tarafından ödeneceğini…” dediğini, Ankara 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/291 Esas sayılı dosyasında verilen ve kesinleşen karar karşısında bu davanın görülemeyeceğini, buna rağmen, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının haklı olduğunun düşünülmesi halinde davacının sebepsiz zenginleşeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; İHDS sözleşmeleri ve HSS sözleşmeleri kapsamı, kesinleşen mahkeme ilamları uyarınca yapılan ödemeler hep birlikte dikkate alındığında davacı …’ın en son Ankara 15 ATM’nin kesinleşen ilamı uyarınca … AŞ’ye ödediği 15.705,71 TL ile birlikte ödediği yargı avans ve harçları ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ettiği, sözleşmeler üzerinde yapılan incelemelere göre; dava dışı işçi ile davalı … Şirketi arasında iş sözleşmesi bulunduğu, davalı … Şirketi ile dava dışı … arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu, dava dışı … ile davacı … arasında İHDS sözleşmesi bulunduğu, davacı … ile davalı … Şirketi arasında HSS sözleşmesi bulunduğu, somut olayda dava dışı … (asıl işveren) ile davalı … (alt işveren) Şirketinin işçisi tarafından işçilik alacakları davası açıldığı, bu dava nedeniyle dava dışı …’ın asıl işveren sıfatıyla dava dışı işçiye ödemede bulunduğu, dava dışı …’ın bu kez ödediği tazminatları aralarındaki İHDS’ye dayanarak davacı …’tan talep ettiği ve Ankara 15. Asliye Tİcaret Mahkemesi’nin kesinleşen dosyası kapsamı ile alacağını tahsil ettiği, 24/07/2006 tarihinden önce doğmuş olan işçilik alacaklarının İHDS 7. Maddesi kapsamında kaldığının Yargıtay 11. HD Başkanlığı içtihatları ile kabul edilmiş olduğu, bu nedenle davacının davalı … Şirketi’nden Ankara 15. ATM ilamı yaptığı ödeme sebebiyle talepte bulunamayacağı, diğer davalı … Şirketi yönünden ise; davacı ile bu davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı, ancak bu davalının davacı aleyhine olacak şekilde dava dışı işçisine ödenen tazminatlar sebebiyle sebepsiz zenginleştiğinin açık olduğu, bu nedenle davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak bu davalıdan Yargıtayca benimsenen yarı yarıya sorumluluk ilkesi uyarınca sorumlu tutulması gerektiği açıkça anlaşıldığından bilirkişi ek raporu doğrultusunca yapılan hesaplama uyarınca davalı …’ın sorumlu tutulması gerektiği gerekçeleriyle davalı … Satış Hizmetleri AŞ hakkında açılan davanın reddine; davalı … Ticaret Ltd Şti hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile 6.545,84 TL alacağın 20/08/2015 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Ticaret Ltd Şti’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 1, 3.1, ve 7. maddelerinden de anlaşılacağı üzere mülkiyete ilişkin davalar ile dağıtım faaliyetinden kaynaklanan üçüncü kişi zararlarına ilişkin davalar olarak ayrım yapıldığını ve her iki grup dava için de sorumluluğun çeşitli kriterlere göre meydana geldiğini, müvekkilinin sözleşmenin 7.4 ve 7.6.maddeleri gereğince sorumlu olabilmesi için zarara konu olayın dağıtım faaliyetinden kaynaklanması, zarar görenin üçüncü kişi olması ve olayın dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde meydana gelmesi gerektiğini, işbu davadaki rücu talebinin dayanağı olan Bursa 2. İş Mahkemesinin 2005/106 Esas sayılı dava dosyasına konu olayın işçi alacağına ilişkin olup, işçinin zararının üçüncü kişi zararı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, zira İHDS sonrasında da dağıtım şirketinin faaliyetlerinin rutin olarak yürüttüğünü, karara dayanak teşkil eden bilirkişi raporunda hatalı bir şekilde sadece İHDS’nin 7.5.maddesi incelenerek rapor düzenlendiğini, özelleştirme uygulamaları ve bütçe bilanço çalışmaları değerlendirilmeden rapor düzenlendiğini, bu nedenle davalı … A.Ş.yönünden davanın reddinin hatalı olduğunu, diğer davalı … Ltd.Şti yönünden ise davanın tamamen kabulü gerektiğini, yarı yarıya sorumluluk ilkesine itibar edilemeyeceğin bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … Ltd.Şti vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ve tensip zaptı … barkod numarası ile …adresine tebliğ edildiğini, ticaret sicil kayıtları incelendiğinde müvekkilin tebligat yapılan adresle alakası olmayıp şirketin merkezi … olduğunun görüleceğini, yapılan usulsuz tebligat ile adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, ödenen işçilik ücretlerinden müvekkilinin sorumlu olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
Davacı tarafından Bursa 2. İş Mahkemesi’nin 2005/106 esas sayılı dosyasında verilen karar üzerine … AŞ tarafından yapılan ödemenin davacı …’tan rücuen tahsili amacıyla Ankara 15. ATM’nin 2012/291 esas, 2013/262 karar sayılı kararına istinaden … AŞ’ye ödenen toplam 17.057,62 TL’den, taraflar arasındaki hisse satış sözleşmesinin 6. Maddesi uyarınca sorumluluğun davalı … Satış Hizmetleri AŞ’ye ait olduğu, diğer davalı şirketin de bu alacak nedeniyle müteselsilen sorumlu olduğu iddia edilmektedir.
Dosya kapsamından, davalı … Ticaret Ltd Şti ile … … Şirketi arasında 31/01/2003 tarihli sözleşme imzalandığı, sonrasında … … Şirketi’nin dava dışı … AŞ’ye dönüştüğü, dava dışı … AŞ ile davacı … arasında 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi (İHDS) imzalandığı, davacı … ile davalı … AŞ arasında 31/08/2010 tarihli hisse satış sözleşmesi (HSS) imzalandığı anlaşılmaktadır.
Davanın dayanağı gösterilen Bursa 2. İş Mahkemesi’nin 12/09/2006 tarihli 2005/106 esas, 2006/1624 karar sayılı ilamının incelenmesinde; davacı … tarafından davalılar … Ltd Şti’de … Genel Müdürlüğü … aleyhine haksız olarak iş akdinin feshine dayalı 25/01/2005 tarihinde işçi alacaklarına yönelik dava açıldığı, yargılama sonucunda davacı işçi lehine kıdem tazminatı ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai, bayram tatili ücretleri olmak üzere tazminatlara hükmedildiği, kararın 19/09/2007 tarihli Yargıtay ilamı ile onandığı, bu karar nedeniyle dava dışı … AŞ tarafından Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2006/10699 takip sayılı dosyasına 31/10/2007 tarihinde 9.886,52 TL yatırıldığı, dava dışı … AŞ’nin yatırdığı bu bedeli dosyamız davacısı …’a karşı açtığı 15 ATM’de görülen 2012/291 esas sayılı dosya kapsamında talep ettiği, yapılan yargılama sonucunda mahkemece 13/11/2013 tarihli, 2012/291 esas, 2013/262 karar sayılı ilamda “davanın kısmen kabulü ile 9.749,62 TL’nin 06/09/2012 dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline” şeklinde karar verildiği, bu kararın Yargıtay 11 HD Başkanlığı’nın 25/09/2014 gün 2014/9725 esas, 2014/14632 karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verildiği, kararın kesinleşmesi ile icraya konan ilam nedeniyle dosyamız davacısı …’ın Ankara 19. İcra Müdürlüğü’nün 2015/16806 esas sayılı dosyasına 20/08/2015 tarihinde 15.705,71 TL’yi banka kanalıyla yatırdığı, davacının işbu dosyamızda yatırdığı bu bedel ile birlikte gider avansları ve harçları da davaya konu ettiği anlaşılmıştır.
01/08/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İHDS imza tarihi olan 24/07/2006 öncesinde doğan işçilik alacakları Yargıtay tarafından dava dışı … ile davacı … arasındaki İHDS 7’inci maddesi kapsamında görüldüğünden, davalı … AŞ’ye yöneltilen davanın konusunun Ankara (kapatılan) 15. Asliye Ticaret Mahkemesince sonuca bağlanan 2012/291 Esas sayılı davadaki ile aynı olduğunun düşünülebileceğinin, diğer davalı … LTD yönünden taraflar arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmadığından sorumluluğun doğup doğmayacağı ve ayrıca dava dışı …’ın (asıl işveren) … LTD’den talepte bulunup bulunamayacağının takdirinin mahkemeye ait olmak üzere, davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiği düşünülür ise, sebepsiz zenginleştiği miktarın dosya kapsamına göre 6.536,25 TL olarak hesaplandığını, bu miktarın davalı … LTD sorumluluğu yönünden ödendiği tarih 31/10/2007 ise de, davacının mamelekinden çıktığı tarihin 20/08/2015 olduğu bildirilmiştir.
09/07/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Davalı …. Ltd. Şti. yönünden sehven yapılan hesap hatası düzeltildiğinde; davalı …. Ltd. Şti.’nin ödemesi gerekirken ödemeden kurtulduğu miktarın 6.545,84 TL olarak hesaplandığının, ödemeden kurtulduğu tarihin 31/10/2007, bu miktarın davacı yanın mamelekinden fiilen çıktığı tarihin ise 20/08/2015 olduğu bildirilmiştir.
Sözleşme hükümleri ile birlikte somut olay ve istinaf itirazları birlikte incelendiğinde ve İHDS sözleşmeleri ve HSS sözleşmeleri kapsamı, kesinleşen mahkeme ilamları uyarınca yapılan ödemeler hep birlikte dikkate alındığında; davacı …’ın en son Ankara 15 ATM’nin kesinleşen ilamı uyarınca … AŞ’ye ödediği 15.705,71 TL ile birlikte ödediği yargı avans ve harçları ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ettiği, sözleşmeler üzerinde yapılan incelemelere göre; dava dışı işçi ile davalı … Şirketi arasında iş sözleşmesi bulunduğu, davalı … Şirketi ile dava dışı … arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu, dava dışı … ile davacı … arasında İHDS sözleşmesi bulunduğu, davacı … ile davalı … Şirketi arasında HSS sözleşmesi bulunduğu, somut olayda dava dışı … (asıl işveren) ile davalı … (alt işveren) Şirketinin işçisi tarafından işçilik alacakları davası açıldığı, bu dava nedeniyle dava dışı …’ın asıl işveren sıfatıyla dava dışı işçiye ödemede bulunduğu, dava dışı …’ın bu kez ödediği tazminatları aralarındaki İHDS’ye dayanarak davacı …’tan talep ettiği ve Ankara 15. Asliye Tİcaret Mahkemesi’nin kesinleşen dosyası kapsamı ile alacağını tahsil ettiği, 24/07/2006 tarihinden önce doğmuş olan işçilik alacaklarının İHDS 7. Maddesi kapsamında kaldığının Yargıtay 11. HD Başkanlığı içtihatları ile kabul edilmiş olduğu, Bursa 2. İş Mahkemesinin 2005/ 106 Esas sayılı dosyasına iş akdinin feshi nedeniyle tahakkuk eden işçilik alacaklarına ilişkin dönemin 30/06/2004 tarihi olup, taraflar arasındaki 24/07/2006 tarihli İHDS’nin imza tarihinden önce ve davacı … tarafından gerçekleştirildiği ve somut olayda İHDS’nin 7.5 maddesi gereğince davalı … A.Ş.’nin yapılan ödeme nedeniyle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, ödeme yükümlülüğünün İHDS’nin 7.4, 7.5 ve 7.6 maddeleri gereğince davacı … Genel Müdürlüğüne ait olduğu anlaşılmakla bu davalı yönünden davanın reddine dair ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Diğer davalı … Şirketi yönünden ise; davacı ile bu davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı, ancak bu davalının davacı aleyhine olacak şekilde dava dışı işçisine ödenen tazminatlar sebebiyle sebepsiz zenginleştiğinin açık olduğu, anılan davalı ile dava dışı … … Müdürlüğü arasında imzalanan 24/02/1999, 12/09/2000 ve 31/01/2003 tarihli sözleşmelerin 22 ve 23.maddelerinde işçilik alacaklarından kaynaklanan yükümlülüklerinin davalı … Şirketine ait olduğu düzenlendiğinden davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak bu davalıdan ödediği bedelin tamamını isteme hakkı bulunduğu gözetilmeksizin yanılgılı gerekçe ile bu davalı yönünden davaya kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmüş, aynı gerekçeyle davalı … Ltd.Şti’nin bu yöne ilişkin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Davalı … Limited Şirketinin dava dilekçesi ve tensip zaptının usulsüz tebliğine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; dosyada mevcut vekaletnamede davalı … Ltd.Şti merkezinin … ilinde olduğu anlaşılmakta ise de, davalı şirkete dava dilekçesi ve tensip zaptının dosyada mevcut 24/02/1999, 12/09/2000 ve 31/01/2003 tarihli sözleşmelerde yazılı adresine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının bu tebligat üzerine cevap dilekçesi sunduğu ve böylelikle yargılama safahatinden haberdar ve yargılamaya katıldığı anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Yine, eldeki dava ödenen bedelin rücuen tahsili istemine ilişkin olup, ödeme tarihinin 20/08/2015, dava tarihinin 02/08/2017 olduğu gözetilerek davanın zamanaşımına uğramadığı anlaşılmakla bu yöndeki istinaf itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davalı … Tic. Ltd. Şti.vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 447,15 TL harçtan peşin alınan 111,79‬ TL harcın mahsubu ile fazla alınan 335,36‬ TL harcın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
B)1-Davacı vekilinin davalı istinaf başvurusunun … Tic. Ltd. Şti. Yönünden KABULÜ ile,
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/11/2020 tarih ve 2017/525 Esas 2020/641 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca davalı … Tic. Ltd. Şti. yönünden KALDIRILMASINA,
2-Davalı … Satış Hizmetleri AŞ hakkında açılan davanın REDDİNE,
3-Davalı … Ticaret Ltd Şti hakkında açılan davanın kabulü ile 17.057,62 TL alacağın 20/08/2015 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Ticaret Ltd Şti’nden tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 1.165,21 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 291,31 TL harcı ile icra dosyasına yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 846,3‬0 TL harcın davalı … Ticaret Ltd Şti’nden tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 291,31 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı ile icra dosyasına yatırılan 31,40 TL harcı olmak üzere toplam 403,41 TL davalı … Ticaret Ltd Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yapılan posta, davetiye ve bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.073,50 TL yargılama giderinin davalı … Ticaret Ltd Şti’nden tahsili ile davacıya verilmesine, diğer davalı … AŞ yönünden davacı tarafça yapılan yargılama 34,50 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre takdir ve tayin olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı … Ticaret Ltd Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı … Satış Hizmetleri AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre takdir ve tayin olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak alınarak davalı … Satış Hizmetleri AŞ’ne verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
C)1-Davacı taraftan istinaf karar harcı olarak alınan 59,30 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın istinafa gönderim giderinin 34,30 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 196,40 TL’nin davalı … Ticaret Ltd Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 08/06/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi-

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.