Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/293 E. 2021/743 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TARİHİ : 08/10/2020
NUMARASI :…
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2013
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :10 /06/2021

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalılar vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirketler arasında 13/06/2007 tarihinde imzalanan ….Devir Sözleşmesinin 3.5.1 maddesinde, satın alma bedelinin, yıllık olarak ödenecek “değişken hisse devir bedeli” olarak kararlaştırıldığını, buna göre değişken hisse devir bedelinin, hidroelektrik santrallerinin yıllık enerji üretimi esas alınarak kwh (kilovatsaat) başına 0,5 cent/usd olarak belirlendiğini, sözleşmenin 3.5.2 maddesinde değişken hisse devir bedellerini takip eden yılın ocak ayı içerisinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını ancak davalı tarafın 2015 yılı için ödenmesi gereken değişken hisse devir bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılarca haksız itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; 13/06/2017 tarihinde imzalanan hisse satış ve alış sözleşmeleri ile davacının hisselerinin müvekkili şirketler tarafından devir alındığını, anlaşmanın konusunun satın alınan şirketlerin sahip oldukları izinler çerçevesinde Hidroelektrik Santralleri yapmak ve bu izinler çerçevesinde enerji üretmek ve üretilen enerjiyi satmak olduğunu, davacı tarafın sözleşmede yer alan proje ve izinler konusunda şahsi garanti verdiğini, … Projelerinin kusurlu ve hatalı olduklarını, kusur ve hatalardan dolayı müvekkillerinin zarara uğradığını, davacı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu ve sözleşme garanti taahhüdü bulunduğunu, davacı tarafın satışa konu malların nitelik ve niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydalan ortadan kaldıran ve önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki yada ekonomik ayıpların bulunmasından sorumlu olduğunu, söz konusu ayıpların satış sırasında mevcut olduğunu, ayrıca sözleşmeden doğan borcun ihlalinin haksız fiil oluşturduğunu, davacı tarafın borcunu gereği gibi ifa etmediğini, müvekkillerinin hatalı harita ve projeden, üretim eksikliğinden kaynaklanan zararından doğan alacağı için Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin……sayılı dosyasında açılan tazminat davası bulunduğunu, ek hisse bedelinin ifasına karşılık uğranılan zararların takas mahsup edildiğini ve defi olarak ileri sürüldüğünü, bu hakkın müvekkillerinin yasal hakkı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan tüm delillere göre; sözleşmeden kaynaklanan değişken hisse satış bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan davada davacı tarafın, hisse satış ve devir sözleşmeleri uyarınca edimin yerine getirdiği, takip tarihi itibarıyla değişken hisse devir bedeli alacağını talep etme koşullarının oluştuğu, … Genel Müdürlüğünden gelen tabloya ve bilirkişi raporuna göre, davacının takip tarihi itibarıyla davalı taraftan … 1 … ve … 2 …’ e ait 2015 yılına ilişkin olarak 253.972,87 USD değişken hisse satış bedeli alacağı bulunduğu, bu alacağına takip tarihinden itibaren Devlet Bankalarının 1 yıllık USD mevduat hesabına uyguladığı en yüksek faiz oranının yürütülmesini talep edilebileceği, davalı tarafın satım sözleşmelerinden kaynaklanan zarar taleplerinin yerinde olmadığı, dolayasıyla takas-mahsup defilerinin yerinde olmadığı, davalı tarafın 253.972,87 USD tutar yönünden takibe itirazında haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalıların takibe itirazlarının kısmen iptaline, 253.972,87 USD asıl alacak tutarına yapmış olduğu itirazın iptaline, sözleşmeden kaynaklanan alacak likit nitelikte olduğundan davacı yararına inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün gerekçeleri açıklanmaksızın soyut ifadelerle asıl davanın büyük oranda kabulüne karar verildiğini, davacının satış sözleşmelerinde garantiler verdiğini ve taahhütlerde bulunduğunu, takas-mahsup defilerinin dikkate alınmadığını, müvekkili şirketlerin yükümlü olmadıkları halde kendilerine verilen harita, fizibilite raporlarını ve diğer belgelerin doğruluğunu tetkik ettiklerini, ayıp bildirimlerinin süresi içinde ve usulüne uygun olarak yapıldığını, dosyaya verilen hukuki mütalaaların dikkate alınmadığını, bilirkişi raporları ile hukuki mütalaalar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğunu, eksik ve özensiz bilirkişi raporlarına itibar edilerek hüküm kurulduğunu ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacı vekili davalılar vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davalı şirketlerle imzalanan … …Hisse Devir Sözleşmesi’nden doğan değişken hisse bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü uyarınca iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf incelemesi sırasında UYAP ortamından elektronik imzalı olarak gönderdiği 10/05/2021 tarihli dilekçesi ile davadaki tüm taleplerinden feragat ettiklerini, davalılar vekili Av. … da 27/05/2021 tarihli elektronik imzalı dilekçesi ile davacının feragati sebebiyle vekalet ücretinden feragat ettiklerini, yine davalılar vekili Av. … UYAP ortamında gönderdiği elektronik imzalı 27/05/2021 tarihli dilekçesinde müvekkili şirketler adına yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, bildirmişlerdir.
Bilindiği üzere feragat, 6100 sayılı HMK’nın 307. maddesinde; davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmıştır. Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Aynı Kanun’un 311. maddesinde ise, feragatin kesin hüküm gibi sonuç doğuracağı açıklanmıştır. Davadan feragatin, davayı sona erdiren kesin bir usul işlemi olması sebebiyle dilekçede açıkça gösterilmesi, kayıtsız ve şartsız olması gerektiği kuşkusuzdur.
Ayrıca 7251 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 29. Maddesiyle HMK’nın 307. Maddesine eklenen 2. Fıkrada “Feragat veya kabul, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda ek karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosyada mevcut vekaletnamede davacı vekilinin davadan feragate yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda, davacı vekili davadan feragat ettiklerini açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur. Bu durumda davalılar vekilinin istinaf başvurusunun davacı tarafın davadan feragati nedeniyle kabulüne, davacılar vekilinin davaya ilişkin usul ve yasaya uygun feragat talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesince davada verilen karar HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereği kaldırılarak davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurmak gerekmiş, davalılar vekillerinin elektronik imzalı beyanları gözetilerek davalılar yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilmemiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle
A)1-Davalılar vekilinin istinaf isteminin davacı tarafın davadan feragati nedeniyle KABULÜNE,
2-Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2020 tarih ve …. Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
3-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesine göre karar tarihinde yürürlükte bulunan ilgili Tarifesi hükümleri gereği davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının 2/3’ü olan 39,53 TL’nin, başlangıçta peşin alınan 9.177,98 TL ile dava konusu Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyasında peşin alınan 3.799,62 TL toplamı olan 12.977,6 TL’den mahsubu ile bakiye 12.938,07 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan 29,20 -TL başvuru harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 165,20 tebligat gideri olmak üzere toplam 797,40 -TL yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafın vekalet ücreti verilmesine ilişkin talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan varsa gider avansının istek halinde taraflara iadesine,
B)1-İstinafa başvuran davalı taraftan alınan istinaf nispi karar harcı 12.884,15 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde istinafa başvuran tarafa iadesine,
2-İstinafa başvuran davalılar tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca varsa yatırılan ancak kullanılmayan istinaf gider avansının taraflara iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/06/2021

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.