Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/211 E. 2022/1219 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/211 Esas 2022/1219 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/211
KARAR NO : 2022/1219

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/10/2018
NUMARASI : 2017/104 Esas – 2018/817 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/06/2016

KARAR TARİHİ : 12/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan üç adet kredi üyelik sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi borcunun vadesinde ödenmemesi üzerine müvekkili tarafından davalıya keşide olunan Ankara 38. Noterliği’nin ihtarnamesinde verilen süre içinde ödenmediğini, bunun üzerine kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap verilmediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan tüm delillere göre; davacı banka ile davalı arasında 04/12/2014 tarihinde 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış olup bu sözleşme uyarınca davalıya kullandırılan kredilerin geri ödenmesinde sorunla karşılaştığı düşüncesinde olan davacı tarafından alacağının tahsili amacı ile davalı aleyhine davalıdan üç ayrı krediden kaynaklanan asıl alacak ve işlemiş akdi ve temerrüt faizi ile birlikte BSMV’den oluşan alacağın tahsilinin talep edildiği dava konusu ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalının süresinde ödeme emrine itirazı üzerine icra takibinin durduğu, gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun olup, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak hazırlanan ve bu nedenle hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilen bilirkişi raporuna göre ; davacı tarafından davalıya kullandırılan … nolu krediden kaynaklanan davacı asıl alacağının 5.399,24 TL olduğu, bu kredi türünün temerrüt faiz oranı yıllık % 39 olup, temerrüt faizi alacağının 143,55 TL ve faizin % 5’ine karşılık gelen BSMV alacağının ise 7,18 TL olduğunu, bu kredi türünden kaynaklanan toplam alacağın 5.549,97 TL olduğunu hesaplamıştır. Davacının kullandığı …nolu krediden kaynaklanan asıl alacağın 17.849,61 TL olduğu, bu kredinin yıllık akdi faizinin yıllık % 26 ve temerrüt faizinin ise % 80 olduğu, bu oranlar dikkate alındığında davacının 1.255,07 TL işlemiş faiz ve 58,01 TL işlemiş temerrüt faizi ile faizler için 65,65 TL BSMV olmak üzere toplam 19.228,34 TL alacağının bulunduğu belirlenmiştir. Davacıya kullandırılan son kredi … nolu krediden kaynaklanan davacı asıl alacağının 10.963,06 TL olduğu, bu kredi türünün yıllık akdi faiz oranının % 26 ve temerrüt faizi oranının ise % 39 olup, davacının 782,91 TL işlemiş akdi faiz, 35,63 TL işlemiş temerrüt faizi ve 40,93 TL BSMV’den oluşan toplam alacağının 11.822,53 TL olduğunun belirlendiği, icra takibi ve itirazın iptali davasında daha fazla miktarlar talep edilmekle birlikte davacı alacağının bilirkişi raporu ile belirlenen toplam 36.600,84 TL olduğunun kabul edildiği, aynı alacakla ilgili ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yürütülen icra takibi nedeni ile 13.700,00 TL yapılan tahsilatın öncelikle bu miktarın tüm kredi türlerinin işlemiş faizleri ve BSMV’lerinden indirilmesi gerektiği, işlemiş faiz ve BSMV’lerin toplamı 2.388,93 TL olup, ödeme miktarından bu miktar mahsup edildiğinde (13.700,00 TL – 2.388,93 TL = 11.311,07 TL) 11.311,07 TL kalan ödemenin ise asıl alacaktan mahsubu gerektiği, borçlu yararına kalan ve mahsubu gereken 11.311,07 TL’ tahsilatın akdi faiz oranı en yüksek olan … ve … nolu kredi asıl alacağı toplamı olan ( 17.849,61 TL + 10.963,06 TL = 28.812,67 TL ) 28.812,67 TL’den mahsup edilmesi sonrası kalan alacağın (28.813,67 TL – 11.311,07 TL = 17.501,60 TL) 17.501,60 TL olduğu, bu miktara davacının davalıdan icra takibi ile tahsili gereken alacağının mahsup işlemi yapılmayan ve … nolu kredi asıl alacağı olan 5.399,24 TL eklendiğinde davacının davalıdan halen ( 5.399,24 TL + 17.501,60 TL = 22.900,84 TL ) 22.900,84 TL tahsili gereken asıl alacağı bulunduğu, bu miktara yönelik davalı itirazı haklı nedene dayanmadığı için iptali gerektiği, sözleşme hükümlerine göre davacı alacağının hesaplanması mümkün olup, haksız itiraz nedeni ile davacının likit nitelikteki alacağına ulaşması geciktirildiği için hüküm altına alınan miktarın % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine yönelik itirazının 22.900,84 TL asıl alacak üzerinden iptaline takip tarihinden itibaren ticari kredili bankomat hesabından kaynaklanan 5.399,24 TL asıl alacağın, yıllık % 30.24 oranında, kalan 17.501,60 TL asıl alacağa, yıllık % 39 oranında temerrüt faizi ile faizin % 5’i oranıda BSMV uygulanmak sureti ile takibin devamına, hüküm altına alınan 22.900,84 TL’nin %20’sine karşılık gelen 4.580,17 TL inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece müvekkili ile banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığından bahsedilmişse de kullanılan kredinin türü açısından bir değerlendirme yapılmamış olup doğrudan 21.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda belirlenmiş olan faiz oranları ve bu oranlara göre hesaplanan miktara karar verildiğini, TTK’nın 8. Maddesi gereği ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenebileceğinden dava konusu borç da ticari krediden kaynaklandığından temerrüt faizinin serbestçe sözleşme ile belirlenebileceğini, takipte talep edilen kredili mevduat hesabı yönünden talep olunan %39 temerrüt faizi oranı talep edildiği halde %30.24, işletme ihtiyaç kredisi bakımından talep olunan %26 akdi faiz oranı talep edildiği halde %12.72, araç kredisi bakımından da %26 akdi faiz oranı talep edildiği halde %12.36 oran üzerinden hesaplama yapılarak müvekkilinin takipte 26.631,42 TL olarak belirlenen toplam alacağının 22.900,84 TL olarak hesaplandığını, 5464 sayılı Yasa’nın 26. Maddesi TTK’ya göre daha eski tarihli olduğundan ticari işlerde uygulanamayacağını, ileri sürerek açıklanan bu ve re’sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2015/22242 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun … olup, 0015…09 no’lu kredi alacağı için toplam 5.656,13 TL, 60…73 no’lu kredi alacağı için toplam 21.388,30 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Bankacı bilirkişiden alınan raporda özetle; davacı tarafından davalıya kullandırılan 158…..09 nolu krediden kaynaklanan davacı asıl alacağının 5.399,24 TL olduğu, bu kredi türünün temerrüt faiz oranı yıllık % 39 olup, temerrüt faizi alacağının 143,55 TL ve faizin % 5’ine karşılık gelen BSMV alacağının ise 7,18 TL olduğunu, bu kredi türünden kaynaklanan toplam alacağın 5.549,97 TL olduğu, davacının kullandığı 600…..73 nolu krediden kaynaklanan asıl alacağın 17.849,61 TL olduğu, bu kredinin yıllık akdi faizinin yıllık % 26 ve temerrüt faizinin ise % 80 olduğu, bu oranlar dikkate alındığında davacının 1.255,07 TL işlemiş faiz ve 58,01 TL işlemiş temerrüt faizi ile faizler için 65,65 TL BSMV olmak üzere toplam 19.228,34 TL alacağının bulunduğu, davacıya kullandırılan son kredi 600……45 nolu krediden kaynaklanan davacı asıl alacağının 10.963,06 TL olduğu, bu kredi türünün yıllık akdi faiz oranının % 26 ve temerrüt faizi oranının ise % 39 olup, davacının 782,91 TL işlemiş akdi faiz, 35,63 TL işlemiş temerrüt faizi ve 40,93 TL BSMV’den oluşan toplam alacağının 11.822,53 TL olduğu belirtilmiştir.
Somut olaya gelince; davacı banka ile davalı arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalıya kredi kullandırıldığı, davalı tarafça borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve eldeki işbu itirazın iptali davası açılmıştır.
Dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bankacı bilirkişinin raporunda da belirtildiği üzere, davacı banka ile davalı arasında 04/12/2014 tarihli 500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında davacı banka tarafından davalıya iki adet ticari kredi ile kredili mevduat hesabı kullandırıldığı, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarının davalı asıl borçluya sözleşmede belirtilen adresine gönderildiği, 01/10/2015 tarihinde iade edildiği, davalının 05/10/2015 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, kredi sözleşmesinin 12.maddesinde temerrüt faizine ilişkin düzenleme yapıldığı, düzenleme ile bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına bu oranın %50’sinin ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizinin belirleneceğinin belirtildiği, davacı bankaca davalıya 18.750,00 TL bedelli aylık faiz oranı %1,060, temerrüt faiz oranı %39 ve 11.780,00 TL bedelli aylık faiz oranı %1,030 akdi faiz, %39 temerrüt faizi oranı üzerinden kredi kullandırıldığı, bankacı bilirkişinin raporunda da belirtildiği üzere 18.750,00 TL tutarlı işletme ihtiyaç kredisinde yıllık faiz oranının %12,72, 11.780,00 TL bedelli araç kredisinde ise yıllık akdi faizin %12,36 olarak tarafların özgür iradesi ile belirlendiği, kredili mevduat hesabındaki akdi ve temerrüt faizinin ise Merkez Bankası’nın verilerine göre %24,24 akdi, %30,24 temerrüt faizi olduğu, bu oranlar üzerinden yapılan hesaplama sonucu davacı bankanın davalıdan kredili mevduat kredisinden ötürü 5.399,24 TL asıl alacak, 129,94 TL işlemiş akdi faiz, 13,61 TL temerrüt faizi, 7,18 TL BSMV olmak üzere toplam 5.549,97 TL alacaklı olduğu, asıl alacak olan 5.399,24 TL’ye takip tarihinden itibaren %30,24 temerrüt faizi uygulanması gerektiği, işletme ihtiyaç kredisi yönünde ise 17.849,61 TL asıl alacak, 1.255,07 TL işlemiş akdi faiz, 58,01 TL işlemiş temerrüt faizi, 65,65 TL BSMV olmak üzere toplam 19.228,34 TL alacaklı olduğu, asıl alacak olan 17.849,61 TL’ye takip tarihinden itibaren %39 temerrüt faizi uygulanması gerektiği, taşıt kredisinden ötürü ise 10.963,06 TL asıl alacak, 782,91 TL işlemiş akdi faiz, 35,63 TL işlemiş temerrüt faizi, 40,93 TL BSMV olmak üzere toplam 11.822,53 TL alacaklı olduğu, asıl alacak olan 10.963,06 TL’ye takip tarihinden itibaren %39 temerrüt faizi uygulanması gerektiği anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulüne yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.12/10/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
.