Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1965 E. 2022/1345 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1965 Esas 2022/1345 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1965
KARAR NO : 2022/1345

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ… 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2021
NUMARASI : 2020/85 Esas 2021/88 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 06/02/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2022

Taraflar arasındaki şirketin ihyasına ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı ve davalı … Sicil Müdürlüğü vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ….Ltd.Şti.’e 01/12/1992 tarihinden 1995 yılı Şubat ayına kadar aralıksız olarak çalıştığını, ancak sigorta primlerinin hiç yatırılmadığını, bu nedenle Ankara 13. İş Mahkemesinin 2020/41 esas sayılı dava dosyasında hizmet tespit davası açtıklarını, şirketin 6552 sayılı Kanunun 134. maddesi ile 6102 sayılı kanuna eklenen geçici 10. madde de belirtilen sürede sermayesini 6102 sayılı kanunda belirtilen asgari tutarlara yükseltmediğinden ticaret sicilinden resen terkin edildiğini belirterek şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; ihyası talep edilen … sicil nolu….Şti.’nin 12/03/1990 tarihinde müdürlüklerine tescil edilerek kurulduğunu, şirketin kayıtlı son sermayesinin 5.000,00 TL olduğunu ve bu hususun 03/01/2006 tarih ve… sayılı TTSG’de ilan edildiğini, şirketin son adresinin …/Ankara olduğunu, ihtarın tebliğinin yanı sıra 07/07/2014 tarih ve … sayılı TSG’de şirkete 2 ay içinde bildirimde bulunulmadığı takdirde münfesih sayılacağının ilanen bildirildiğini, süresi içinde başvuruda bulunmayan şirketin 06/02/2015 tarih ve … sayılı TSG’de yapılan ilan ile sicilden resen terkin edildiğini, müdürlüklerince şirketin alacak, borç ve davalarını bilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine olmadığı takdire TTK 547 madde hükmünce ek tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; 6102 sayılı TTK’nun Geçici 10. maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin ihyası için yasal koşulların oluştuğu, davacı tarafın ihya talep etmekte hukuken korunmaya değer haklı menfaatinin bulunduğu, dava konusu şirket tasfiye aşamasında bulunmadığı gibi atanmış bir tasfiye memuru bulunmadığı, resen terkin edilen şirketin ihyası için sadece ticaret sicil müdürlüğünün taraf olarak gösterilmesi gerekli ve yeterli olup terkin olan şirket yetkilisinin taraf ehliyeti bulunmadığı gerekçeleriyle davalı şirket yetkilisi hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine; davalı … Sicil Müdürlüğüne hakkında açılan davanın kabulüne, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı … sicil nolu kayıtlı ….Ltd.Şti’nin Ankara 13. İş Mahkemesinin 2020/41 esas sayılı dosyasıyla sınırlı olmak üzere ihyasına, davacının davalı Sinan Berberoğlu aleyhine açtığı davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle HMK 114/1-d ve 115/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine, karar kesinleştiğinde karar örneğinin Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu şirketin sona erme nedeni ortadan kalkmadığı için ihya kararının ek tasfiye işlemleriyle sınırlı olarak verilmesi ve re’sen kapatıldığı için yapılamayan tasfiye işlemlerini tamamlamak üzere ek tasfiye memurunun atanması ve ticaret sicil müdürlüğünün yasal hasım olduğundan aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davacı vekili katılma yoluyla istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalı … Sicil Müdürlüğüne yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, davacının dava konusu şirket aleyhine hizmet tespiti için açtığı davada davalı şirket TTK Geçici 7. maddesi kapsamında resen terkin olduğundan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;

Ticaret sicil kayıtları, Ankara 13. İş Mahkemesinin 2020/41 Esas sayılı dosyası vs deliller dosya arasında mevcuttur.
Dosya kapsamından, dava konusu…. Ltd Şti’nin TTK’nın Geçici 7. madde kapsamında 03/02/2015 tarihinde ticaret sicilinden belirlenen sürede sermayesini asgari tutara yükseltmemesi nedeniyle re’sen silindiği, keyfiyetin 06/02/2015 tarihli TSG’de ilan edildiği, davacı tarafından…. Ltd Şti’ne karşı Ankara 13. İş Mahkemesi’nde 06/02/2020 tarihinde hizmet tespiti davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere 6102 Sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca 1.7.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler, 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 1.7.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması sebebiyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Anılan maddenin 4. fıkrasına göre; Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Somut olaya gelince, davalı … Sicil Müdürlüğünce, ihyası istenen…. Ltd Şti’nin sermayesini 24/06/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayesinin anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış olması nedeniyle 07/10/2013 tarih 8420 sayılı ve 07/07/2014 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan ilamlar ile 6552 sayılı kanunun 134. Maddesi ile 6102 sayılı kanunun Geçici 10. Maddesinde belirlenen sürede sermayesini asgari tutara yükseltmediği gerekçesiyle ihyası istenen şirketin 03/02/2015 tarihinde kaydının ticaret sicilinden re’sen silindiğinin tescil edildiği ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 06/02/2015 tarihli … sayısında ilan edildiği, davacı tarafından hizmet tespiti istemiyle Ankara 13. İş Mahkemesinde 06/02/2020 tarihinde 2020/41 Esas sayılı davanın açıldığı, işbu dava dosyasında verilen yetki uyarınca şirketin ihyası amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın Geçici 7.maddesinin 4 fıkrasında; “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.
Ticaret sicili müdürlüklerince; 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarda; ortaklarından, yönetici veya denetçilerden ya da müdürlerinden tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılacağı” hükmü yer almaktadır.
Davalı … Sicil Müdürlüğünce ihyası istenen şirketin temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ticaret sicilindeki adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat bulunmamaktadır. İhyası istenen şirketin adresine çıkarılan tebligat ise tebliğ edilemeyip iade edilmiştir. Ancak 559 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen Geçici 10. maddesi gözetildiğinde asgari sermaye şartını süresinde arttırmadığından münfesihlik durumu ortadan kalkmadığından tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilebilir.
Bu durumda mahkemece, davalı … sicil müdürlüğünün 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7. maddesinde ve 559 sayılı KHK’da öngörülen usul ve şartlar gerçekleşmeden ihyası istenen şirketi ticaret sicilinden re’sen terkin ettiği, dolayısıyla usulsüz terkin işlemi sebebiyle anılan maddenin 15. Fıkrasında belirtilen 5 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılma şartının artık somut olayda aranmayacağı gözetilerek davalı … Sicil Müdürlüğü hakkında açılan davanın ilk derece mahkemesince kabulünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bununla birlikte sicilden sermaye artırımı yapmayarak münfesih duruma düşmesinden ötürü tasfiye işlemleri için de şirkete tasfiye memuru atanması gerektiği dikkate alınarak TTK’nun 547/2. maddesi gereğince ek tasfiye kararı ile ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için mahkemece ihyasına karar verilen şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tasfiye memuru atanmaması usul ve yasaya aykırı olmakla davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmüştür.
Ancak, davalı … sicil müdürlüğü eldeki davada yasal hasım olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretinin verilmesi hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı sicil müdürlüğünün istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile duruşma açılmasına gerek görülmeksizin HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereği kaldırılarak dava konusu…. Ltd Şti’nin derdest Ankara 13. İş Mahkemesinin 2020/41 Esas sayılı dava dosyası ile sınırlı olmak üzere TTK’nın 547/2. maddesi gereği ek tasfiye amacıyla ihyasına ve şirketin son temsilcisi olan Sinan Berberoğlu’nun tasfiye memuru olarak atanmasına dair davanın esası hakkında yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı … Sicil Müdürlüğü’nün istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
B)1-Davalı … sicil müdürlüğü vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2021 tarih ve 2020/85 Esas 2021/88 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davalı … Sicil Müdürlüğü yönünden davanın KABULÜNE,
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı olup ticaret sicil müdürlüğünden terkin edilen ….Ltd.Şti’nin Ankara 13. İş Mahkemesinin 2020/41 esas sayılı dosyasıyla sınırlı olmak üzere İHYASINA, Ticaret Siciline yeniden tescil ve ilan edilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/2.maddesi gereğince şirketin İhya işlemlerinin yapılması için ….Ltd.Şti’nin ortağı …’nun tasfiye memuru olarak tayin, tescil ve ilanına, tasfiye memuruna ücret takdirine yer olmadığına, tasfiye memuru değişikliği de dahil olmak üzere tüm işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
6- Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nun 333. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
C)1-Davalı … Sicil Müdürlüğü tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının ve 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 221,40 TL’nin talep halinde karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
2-Sonuçta davanın kabulüne karar verildiğinden yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/11/2022

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.