Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1922 E. 2021/1647 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1922 Esas 2021/1647 Karar

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1922
KARAR NO : 2021/1647

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/04/2021
NUMARASI : 2020/66 Esas 2021/228 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : ..
MİRASÇILARI

VEKİLİ :
DAVA : Ortaklıktan Çıkma/Çıkarılma
DAVA TARİHİ : 27/01/2020

KARAR TARİHİ : 30/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2022

Taraflar arasındaki ortaklıktan çıkma istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı mirasçıları vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirketin ortağı olduğunu, davalının 2019 yılı itibariyle şirkete olan 1,026.328,06 TL anapara ve 146.222,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.172.550,68 TL borcu bulunduğunu, borcun ifası amacıyla müvekkili tarafından davalıya ihtarname gönderildiğini, yapılan ihtara rağmen davalının borcunu ödemediğini, 18/11/2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında davalının ortaklıktan çıkarılma kararı alındığını, davalının müvekkiline olan borçlarının tahsili için icra takibi başlatıldığını belirterek davalının TTK’nun 245. ve 640. Maddesi uyarınca şirket ortaklığından çıkarılmasına, TTK’nun 641. vd. hükümleri gereği şirkete olan borçları dikkate alınarak ayrılma akçesinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu ile davalının davacı şirkete 1.172.550,68 TL borcunun bulunduğu, davacının sermaye payına düşen çıkma payının 59.875,54 TL olarak hesaplandığı, hesaplanan çıkma payının davalının davacı şirkete olan borcundan mahsup edildiğinde davalının 1.112.675,14 TL borcunun bulunduğunun anlaşıldığı, davalının hesaplanan ayrılma akçesinin şirkete olan borcundan mahsubu ile ödenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının TTK’nun 640/3 maddesi gereğince davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına, davalının şirket ortaklığından çıkması üzerine payının şirkete aidiyetinin verilen kararın olağan sonucu olması nedeniyle bu hususta ayrıca payların şirkete devrine ilişkin bir hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalının ayrılma akçesinin davalının davacı şirkete borcundan mahsubu ile ödenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; limited şirket ortağının şirkete olan borcunu ödememesi nedeniyle şirket ortaklıklığından çıkarılmasına, TTK’nun 641. maddesi gereği şirkete olan borçları dikkate alınarak ayrılma akçesinin tespiti istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı şirket 18/11/2019 tarihli genel kurul toplantı tutanağı dosya içerisinde yer almakta olup, anılan toplantıda davalının borçlarını ödemediği, şirkete olan sorumluluğunu yerine getirmediğinden ortaklıktan çıkarılması için avukata yetki verilmesine karar verilmiştir.
Davacı yan davalının şirket ortağı olduğunu, yapılan ihtarlara rağmen şirkete olan borçlarını ödemediğini, şirket genel kurulunca davalının ortaklıktan çıkarılması için avukata yetki verilmesine karar verildiğini iddia etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı ortağın davacı şirkete borçlu olduğu ve borçlarını ödemediği, hesaplanan ayrılma akçesinin borcundan mahsup edildiğinde dahi halen şirkete borcunun bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
HMK’nun 342/2-e maddesine göre istinaf dilekçesinde, başvuru sebepleri ve gerekçesinin gösterilmesi gerekir. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise “İstinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355. madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır.” düzenlemesi bulunmaktadır. HMK’nun 355. maddesinde; “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ile sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu resen gözetir.” hükmüne yer verilmiştir.
Davalı mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde, başvuru sebepleri ve gerekçesini göstermemiştir. Ön inceleme başlıklı HMK’nun 352. maddesi gereğince başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli kararın verilmesi gerekir. HMK’nun 355. maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde, yerel mahkemenin kararında kamu düzenine aykırı bir durum bulunmadığı anlaşıldığından davalı mirasçıları vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı mirasçıları vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı mirasçılarından alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davalı mirasçıları tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/12/2021

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.