Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1907 E. 2021/1669 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1907 Esas 2021/1669 Karar

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1907
KARAR NO : 2021/1669

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/10/2021
NUMARASI : 2021/366 Esas 2021/726 Karar
DAVACI : .
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 18/06/2021
KARAR TARİHİ : 31/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2022

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketin %49 oranında ortağı olduğunu, 18/03/2021 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısının hukuka aykırılık içerdiğini, toplantı tutanağında belirtilen hususların gerçekle bağdaşmadığını, toplantı esnasında erteleme ve şerh düşme taleplerinin şirket yöneticisi ve toplantı başkanı tarafından kabul edilmediğini, toplantı tutanağına şerh edilmek istenen hususların hiçbirisine yer verilmeyerek toplantının bu şekilde sonlandırıldığını, toplantı tutanağında yer alanın aksine ilk karar metninde şirketin sermaye artırımına ilişkin karar alınamadığı yönünde karar verilmiş iken toplantı başkanı tarafından bu tutanağın kabul edilmeyerek karar alınması gerektiğini ve tutanağın değiştirildiğini bildirdiğini belirterek davalı şirketin 18/03/2021 tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan kararların iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin iki ortaklı bir limited şirket olup, davacı yanın tüm iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının iddia ettiği aykırılıkları ortaya koymadan soyut iddialarda bulunduğunu, yapılan genel kurulun olağan genel kurul olmadığını, toplantının şirketin sermaye artırımı ve kredi borçlarının ödenmesine yönelik finansman temini olan tek ana gündemli olağanüstü genel kurul olduğunu, olağanüstü genel kurulun tek ve ana gündemi olan sermaye artırımı kararı alınabilmesi için TTK’nun 621. maddesinde temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması gerektiğini, davacıyı temsilen katılan vekilinin kullandığı olumsuz oy neticesinde kanunun öngördüğü nisaplara ulaşılamadığından sermaye artırım kararı alınamadığını, ortada iptali gereken bir karar bulunmadığını, davacı tarafın toplantının ertelenmesi talebinin tutanağa geçirildiğini, toplantı sürerken bu talepten vazgeçerek sermaye artırımına olumsuz oy kullandıklarını, tutanağa düşürmek istedikleri şerhlerin düşüldüğünü bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacının sermaye artırımına ilişkin genel kurul toplantısı başladığında önce erteleme talebinde bulunduğu, tutanağın içeriğinde tarafların anlaşamaması üzerine toplantıya devam yönünde görüş oluştuğu, bu durumun TTK’nun 617/3. ve 416. maddeleri ve iki ortaklı limited şirketin niteliği gereği kabul edilebilir olduğu, davalının olumsuz oyu ile sermaye artırımı yönünde karar alınamadığı, davacının kendisi tarafından tutulan tutanak ile de bu durumu teyit ettiği, olumsuz oy kullandığını bildirdiği, yapılan işlem ve alınan kararın iptalinde davacı yönünden korunmaya değer güncel bir hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, toplantı sırasında erteleme talepleri kabul edilmediğini, toplantı sırasında şerh düşme taleplerinin şirket yöneticisi ve toplantı başkanı tarafından kabul edilmediğini, TTK’nun 420. Maddesi uyarınca taleplerinin haklı olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin öz sermayesinin tespitini istemekte hukuki yararı bulunduğunu, toplantı sırasında gerekli şerhleri düşmeyerek sonrasında gönderilen ihtarname sonrası toplantı tutanağının hazırlanmasının karşı tarafın açıkça kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, sonradan tutanağa eklemeler yapıldığını, toplantı tutanağında imzalarının bulunmamasının da bu durumu kanıtlar nitelikte olduğunu, gerçekte şerhler düşülmüş olsa idi imza atmaktan da imtina etmeyeceklerini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; limited şirket olağanüstü genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Dava konusu 18/03/2021 tarihli davalı şirket olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı, hazirun cetveli, davalı şirket ticaret sicil kaydı, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname, davacı tarafından tutulan 18/03/2021 tarihli tutanak sureti, davalı şirket 09/04/2021 tarihli yönetim kurulu kararı, davalı tarafından davacıya gönderilen cevabi ihtarname dosya içerisinde yer almaktadır.
Davacı yan davalı şirketin 18/03/2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında erteleme ve şerh düşme taleplerinin kabul edilmediğin, toplantı tutanağına şerh edilmek istenen hususların hiçbirisine yer verilmediğini, tutanağın değiştirildiğini iddia etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısında davacının olumsuz oyu ile sermaye artırımı yönünde karar alınamadığı, davacının tutanakta imzasının bulunmamasının yapılan genel kurul toplantı tutanağının 6. Paragrafı doğrultusunda mümkün olduğu gerekçesiyle hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, davalı şirketin 18/03/2021 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların iptal koşullarının oluşup oluşmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.
Davacı vekilinin istinaf itirazı incelendiğinde; dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısının şirketin sermaye artırımını ve kredi borçlarının ödenmesine yönelik finansman temininin görüşülerek karara bağlanmasına ilişkin tek gündem maddesi ile yapıldığı, yapılan toplantı sonunda sermaye artırımı için oylamaya geçildiğinde şirket ortağı dava dışı … … olumlu oy kullandığı, diğer şirket ortağı olan davacı vekilinin ise sermaye artırımına katılmayacaklarını ifade ederek toplantı tutanağına şerh düşmek suretiyle olumsuz oy kullandığı, yapılan oylama neticesinde şirketin sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamadığının tutanağa bağlandığı dosya içeriğiyle sabittir.
Dava konusu toplantı tutanağında ayrıca toplantıya katılan davacı vekilinin müvekkili ile görüşerek yapılacak görüşme sonrası karar vermek üzere toplantının ertelenmesi talebinde bulunduğu, bunun üzerine toplantı başkanı tarafından erteleme talebi kabul edilerek toplantı tutanağı düzenlenerek imzaya açılmasını istediği, hazırlanan toplantı tutanağının imzaya açıldığı, diğer ortağın toplantı tutanağında şirketin sermaye artırımına ilişkin karar alınamamış olup, bu duruma oy birliği ile karar verildiği ibaresi yerine davacı vekilinin erteleme talebi üzerine toplantının ertelenmesi kararı alınması nedeniyle sermaye artırımı kararı alınamadığı şeklinde düzeltilmesini istemesi üzerine söz alan davacı vekilinin bu şekilde bir açıklamanın kendileri yönünden sorun oluşturacağını, bu ibarenin eklenmesi durumunda tutanağı imzalamayacağını ifade etmesi üzerine, diğer ortağın bu durumun tutanağa yazılması gerektiğini ifade ettiği, bunun üzerine davacı vekilinin yaptığı telefon görüşmesinin sonunda yeni bir toplantı tutanağı düzenlenerek tutanağa şerh olarak sermaye artırımına olumsuz oy kullanacaklarını, bu nedenle yeni bir toplantıya da ihtiyaç olmadığını ifade ettiğinin düşülmesini talep ettiği belirtilmiştir.
Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul toplantı tutanağından da açıkça anlaşılacağı üzere davacı şirket sermaye artırımı için davacı vekilince olumsuz oy kullanılması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamamış, sermaye artırımı konusunda herhangi bir karar alınmamıştır.
Hal böyle olunca mahkemece davalı şirketin dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısında davacı vekilinin olumsuz oy kullanması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamadığı, davacının işbu davayı açmakta hukuki bir yararının bulunmadığı, hukuki yararın dava şartı olduğu gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Öte yandan davacı yanın sermaye artırımına ilişkin olumsuz oy kullandığı, olumsuz oyuna ilişkin gerekçenin de tutanağa şerh edildiği görülmüştür. Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul tutanağının 6. paragrafı karşısında davacının tutanakta imzasının bulunmaması mümkündür.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın usulden reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/12/2021
Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.