Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1906 Esas 2023/1673 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1906
KARAR NO : 2023/1673
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/09/2021
NUMARASI : 2020/158 Esas 2021/653 Karar
DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 11/03/2020
KARAR TARİHİ : 29/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2023
Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankanın … şubesinden 28.08.2019 tarihinde 800.000,00 TL bedelli, 3 yıl vadeli, aylık %17,74 faiz oranı ile ticari kredi kullandırıldığını, davacının kullandığı kredi bedelinin tamamını ödeyerek 22.01.2020 tarihinde hesabını kapattığını, davalı bankanın müvekkilinden kredi bedelinin yaklaşık %9’u oranında (70.480,20 TL) kredi erken kapatma ücreti tahsil ettiğini, davacının 3 yıl vadeli krediyi 5 ay içinde ödediğinden davalı bankanın kredi maliyetinin oldukça düşük olduğunu, davalının davacıdan almış olduğu ücretin haksız ve hukuksuz olduğunu, iadesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı banka’nın ticari kredilerde erken ödeme komisyonu ücreti oranının, tüketici kredilerine uygulanan vadesi 36 aydan daha çok olan kredilere, kredi tutarının %2’sini geçmeyecek şekilde erken kapatma komisyonunun hesaplanması gerektiğini, Yargıtay’ın emsal kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 100,00 TL erken kapama cezası-komisyonunun ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 18.06.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile talep sonucunu ıslah yolu ile 51.251,33 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi çerçevesinde davacının 28.08.2019 tarihinde 800.000,00 TL bedelli ticari kredi kullandığını, davacının krediyi erken kapatmak isteğini belirttiğini, davacıya “Genel Kredi Sözleşmesi gereğince kredinin erken kapatılmasının Bankanın onayına tabi olduğunu, sözleşme içeriğinde müşteriye erken kapama imkanı tanınmadığını, erken kapatılması halinde maliyetin olacağını ve bu maliyetin karşılanması halinde erken kapatılabileceğinin genel kredi sözleşmesinin 11. Maddesinde düzenlendiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, esasa girilmeden davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı ile müvekkili banka arasında mutabakat sağlanmak suretiyle kredinin kapatıldığını, söz konusu mutabakatın erken kapama ücretini de kapsadığını, kredinin erken kapatılmasının ancak erken kapama bedelinin ödenmesi ile gerçekleşeceğinin davacıya bildirildiğini, davacının da erken kapama bedelinin tamamını hesaplarına gönderterek kredinin vadesinden önce kapatılmasını sağladığını, bu davranışın müvekkili banka ile anlaşma sağlandığını ortaya koyduğunu bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; bankacı bilirkişiden alınan rapor ve ek rapor kapsamına göre emsal bankaların ortalama erken kapatma komisyon oranının %2,5 olduğu, bu oranın davalı bankanın internet sitesinden duyurulan asgari %1, azami %3 oranı ile de uyumlu olduğu, buna göre yapılan hesaplamada, %2,5 orana tekabül eden erken kapama tutarının 19.228,87 TL olduğu, bu tutarın davacıdan tahsil edilen tutar olan 70.480,20 TL’den çıkarıldığında, 51.251,33 TL’nin davacıdan fazladan tahsil edildiği anlaşılmakla, davanın ıslah dilekçesi de gözetilerek kabulü gerektiği, tarafların sıfatı gözetilerek ve davalının dava tarihinden evvel temerrüde düşürülmemiş oluşu da nazara alınarak, dava tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine gerektiği anlaşıldığından davanın kabulüne, 51.251,33 TL’nin 100,00 TL’sine dava tarihi olan 11.03.2020 tarihinden, bakiye 51.151,33 TL’sine ise ıslah tarihi olan 21.06.2021 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Müvekkili banka ile davacı arasında mutabakat sağlanmak suretiyle kredinin kapatıldığını, söz konusu mutabakatın erken kapama ücretini de kapsadığını, davacı ile imzalanan genel kredi sözleşmesinin 11.maddesinde erken kapama ücreti alınacağına ilişkin düzenleme yapıldığını, bu nedenle yapılan ödemenin iadesinin istenmesinin haksız olduğunu, müvekkili bankanın resmi internet sitesinde ki oranların raporun düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan tebliğ hükümleri olduğunu, 22/01/2020 tarihli dava konusu olay bakımında değerlendirme konusu yapılamayacağını, tahsil edilen erken kapama tutarının Merkez Bankasına yapılan bildirim kapsamında gerçekleştiğini, sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, emsal Yargıtay kararları uyarınca işlemlerde herhangi bir hukuka aykırılık da bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; davacının davalı bankadan kullandığı krediyi vadesinden önce kapatması nedeniyle davalı banka tarafından tahsil edilen masrafların iadesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Bankacı bilirkişiden alınan rapor ve ek raporda özetle; davacı ile davalı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında davacıya 28/08/2019 tarihinde 36 ay vadeli 800.000,00 TL bedelli kredi kullandırıldığını, kredinin 22/01/2020 tarihinde kapatıldığını, kredinin kapatılması esnasında davalı bankaca davalıdan %9,16’ya tekabül eden şekilde 70.480,00 TL erken kapama ücreti tahsil edildiğini, emsal banka uygulamalarının %2,5 olduğunu, davalı bankanın resmi internet sitesinde de %1-%3 oranında erken kapama ücreti alınacağına ilişkin ilan yapıldığını, %2,5 oranında hesaplanan erken kapama ücretinin makul olacağının bunun da 19.228,87 TL olduğunu, davalı bankanın davacıdan 51.251,33 TL fazla tahsilat yaptığı belirtilmiştir.
Somut olaya gelince, davacı yanca davalı banka ile imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında taksitli ticari kredi kullandığı, kredinin erken kapatıldığı, kapatma esnasında davalı bankanın sözleşme hükümlerine aykırı şekilde kendisinden fazla kesilen erken kapama komisyonu adı altındaki kesintilerin tahsiline yönelik olarak işbu dava açılmış,
İlk derece mahkemesince, bankacı bilirkişiden alınan rapor ve ek rapor kapsamında davalı bankanın davacıdan 51.251,33 TL haksız kesinti yaptığı tespit edildiğinden açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı bankanın istinaf başvurusunun incelenmesine gelince; taraflar arasındaki sözleşme de bankanın erken ödeme nedeniyle komisyon talep edebileceği belirtilmiş ise de, bunun hangi oranda alınacağı ve hesap şekline dair bir düzenlemeye sözleşmede yer verilmemiştir. Davalı banka alınan ücretin sözleşmeye ve bankacılık uygulamalarına uygun olduğunu savunmuş ise de, mahkece diğer bankalardan benzer türdeki kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde aldıkları erken ödeme komisyon oranları sorulmak suretiyle ortalama oran belirlenmiş, neticede davalı bankanın tahsil ettiği 51.251,33 TL ücretin haksız olduğu ve bilirkişi tarafından hesap edilen ve fazla alındığı anlaşılan 51.251,33 TL’nin iadesine yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur (Emsal mahiyette Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 12/12/2016 tarih ve 2016/8817 Esas 2016/15663 Karar sayılı kararı).
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 3.500,90 TL harçtan peşin alınan 876,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.624,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.29/11/2023
Başkan- Üye – Üye Zabıt Katibi
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.