Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1832 E. 2023/608 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1832 Esas 2023/608 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1832
KARAR NO : 2023/608

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/10/2017
NUMARASI : 2012/116 Esas 2017/849 Karar
DAVACI
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/03/2012
KARAR TARİHİ : 26/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2023

Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … A.Ş. ile müvekkili … A.Ş.’nin uzun yıllara dayanan ticari ilişki içerisinde olduğunu, davalı şirket ile birçok mal ve para alışverişi yapıldığını, 2003 yılında başlayan cari hesap ilişkisi çerçevesinde tahakkuk etmiş alacakları toplamının 26/03/2008 tarihi itibariyle 10.778.319,61 USD’ye ulaştığını, müvekkili tarafından davalı şirkete ihtarname keşide edilerek bu alacağın ödenmesinin talep edildiğini, ihtarname tebliğ edilmiş olmasına rağmen ödeme yapılmadığını, taraflar arasında bir cari hesap ilişkisinin varlığı açıkça kabul edilmiş olmakla takas mahsup işlemleri neticesinde alacağın ödenmiş olduğu ve hatta alacaklı olduklarının iddia edildiğini, her iki şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi halinde alacağın varlığının açıkça ortaya çıkacağını, yine davalı ifadesinde yer alan müvekkilinin ortaklığı bulunan grup şirketlerle olan takas mahsup işlemlerinin yapılmasının mümkün olmadığını, alacağın tahsili için Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/25 esas sayılı dosyasıyla davalıdan olan alacağın hükme bağlanması için kısmi alacak davası açıldığını ancak açılan davanın avansın sehven yatırılmamış olması sebebiyle dava şartı yokluğundan reddine karar verildiğini, bu dosyada müvekkilinin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak tanzim edilen rapor ve rapora karşı beyanların dosya içerisinde bulunduğunu, davalı ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle alacağın varlığının tespit edilerek 27/03/2008 tarihi itibariyle davalıdan 10.778.319,61 USD alacağından fazlaya ilişkin dava ve talep hakları baki kalmak kaydıyla 20.000,00 USD’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacının cari hesap ilişkisine dayanarak alacak iddiasında bulunduğunu, TTK’nın “Cari Hesap” başlıklı 6. faslında yer alan 87. maddesinin 2. fıkrasında; cari hesap sözleşmesinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağının hükme bağlandığını, Borçlar Kanunu’nun 11. maddesinde Kanun’un emrettiği şeklin etkisi hususunda başkaca bir kanuni hüküm bulunmadıkça, Kanun, şekle uymayan akdin geçerli olmayacağının belirtildiğini, taraflar arasında yazılı olarak yapılmış bir cari hesap sözleşmesi olmadığından karşılıklı mahsup ve matluba dayalı olarak alacak iddiasında bulunulamayacağını, cari hesap ilişkisinden bahsedebilmek için karşılıklı bir başka ilişkiye istinaden alacakların doğmuş olması gerektiğini, davacı vekilinin taraflar arasındaki alacak ve borç ilişkisini nakit para alışverişi olarak nitelendirdiğini, taraflar arasında bunu ortaya koyan bir karz ilişkisi bulunmadığını, davacının para alıp vermeye dayalı cari hesap ilişkisi dışında bir alacak temeli ortaya koymadığını, bu durumda geçersiz sözleşmeye dayanılarak verilmiş paraların sebepsiz zenginleşme kurallarına göre talep edilebileceğini, davacının talebinin BK’nın 66. maddesine göre değerlendirilip ele alınması gerektiğini, dolayısıyla talebin zamanaşımına uğradığını, sebepsiz istenecek zarara muttali olan tarafın ıttıla tarihinden itibaren bir sene içerisinde dava açmak zorunda olduğunu, bu nedenle zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu ileri sürerek soyut, dayanaksız ve zamanaşımına uğramış davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava konusu alacaklardan toplamda 6.212.945,33 USD tutarındaki kaynak aktarımının iflas halinde olan Müflis … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiği ve 14/02/2006 ve 30/09/2005 tarihli temliknameler uyarınca davacıya temlik edilen alacaklardan oluştuğu, Müflis … A.Ş. tarafından davalı … A.Ş.’ye yapılan transferlerin Eurobond transferleri olduğu, bu transferlere ilişkin belge ve bilgilerin … Bank A.Ş. üzerinden yapıldığı, müflis şirketin hesaplarının bu bankanın … Şubesi nezdinde yer aldığı, bankaya yazılacak müzekkereyle temininin mümkün olduğu davacı vekilince dava dosyasına beyan edilmiş ve beyanı doğrultusunda bahsi geçen belgelerin celbi yönünde ilgili bankaya yazı yazılmış ise de dosyaya getirtilen … Bank … Şubesi’ne ait ekstrelerin incelenmesinden …A.Ş. tarafından birçok gerçek ve tüzel kişiler adına havale ve çek ödemesi görünmesine rağmen … A.Ş. adına Eurobond transferi ve ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt tespit edilemediğinden temlik edilen alacakla ilgili, temlik sözleşmesi çerçevesinde davacının davalıdan alacağının bulunmadığının kabul edildiği,
… ile …. Şti. arasında … A.Ş.’ye ait … işletmesinin satışını düzenlemek üzere 21/10/2003 tarihli varlık satış sözleşmesi tanzim ve imza edildiği, Özelleştirme İdaresi’nin … … A.Ş.’ye ait … işletmesini toplam 3.500.000,00 ABD Doları bedel ile alıcı …. Şti.’ne sattığı, vadeye bağlanan 3.500.000,00 ABD Doları’nın özelleştirme fonu hesabına taksitle ödeneceğinin kararlaştırıldığı, … Şubesi’nin 21/10/2003 tarihli T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Daire Başkanlığı’na muhatap yazısında şubeleri nezdinde yatırım hesabında 14/01/2013 vadeli 530.000,00 USD, 15/01/2014 vadeli 1.880.000,00 USD, 25/02/2005 vadeli, 4.000.000,00 USD olmak üzere toplam 6.418.000,00 USD cinsinden Eurobond bulunduğunun bildirildiği, Özelleştirme İdaresi’ne davalı şirket adına havale edilen 1.880.000,00 USD tutarındaki nominal bedelli Eurobondların davacı tarafından havale edildiği anlaşılmış ise de 21/04/2004 tarihinde ödenmesi gereken birinci taksidin ödenmemesi nedeniyle muaccel hale gelen toplam 3.542.421,00 ABD Doları tutarındaki İdare alacağının tahsili için 25/02/2005 vadeli 4.000.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların 3.314.000,00 ABD Doları nominal değerindeki kısmının paraya çevrildiği, bu işlemden sonra İdare’nin … işletmesinin satış bedelinden bakiye alacağının kalmadığı, 14/01/2013 vadeli, 538.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların 365.000,00 ABD Doları nominal değerindeki kısmının satış sözleşmesinin 4. maddesine istinaden 01/01/2004-30/09/2004 tarihleri arasındaki 9 aylık dönemde gerçekleştirilen üretim taahhüdü karşılığında …. ve Tic. A.Ş.’ye iade edildiği, daha önce yapılan paraya çevrilme işleminden sonra 686.000,00 ABD Doları nominal değerde kalan 25/02/2005 vadeli Eurobondların da 25/02/2005 tarihinde itfasına müteakip İdare hesabından emanet çıkışının yapıldığı, daha sonra … A.Ş.’nin talebi doğrultusunda teminat hesabında kalan 14/01/2014 vadeli 1.880.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların ise 25/02/2005 vadeli … kodlu Eurobondların kıymet itfası bedeli olarak İdare’ye ödenmiş olan 686.000,00 ABD Doları’nın … A.Ş.’ye iade edildiği ve adı geçen şirketin satış sözleşmesinin 4. ve 8. maddelerinden kaynaklanan taahhütlerin karşılığında 14/02/2014 vadeli … kodlu 2.530.000,00 ABD Doları nominal değerli yeni Eurobondlar alındığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 06/11/2012 tarihli cevabi yazısından anlaşıldığından davacının davalı adına 2003 yılında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın hesabına transfer yaptığı nominal 1.880.000,00 değerindeki transfer nedeniyle iade edildiği anlaşıldığından bir alacağı olmadığının kabul edildiği,
Davacı …Ş. ve grup şirketi …A.Ş. tarafından davalı … A.Ş. adına muhtelif bankalardan 2007 yılında yapılan transferlerden dolayı 176.992,00 TL alacaklı olduğu ve son alınan ek raporda davacı tarafından davalı … A.Ş. lehine 03/06/2003 tarihinde Özelleştirme İdaresi hesabına 500.000,00 USD havale gönderdiği, dolayısıyla davacının ticari defterlerine kayıtlı olduğu halde belgesi bulunmadığı belirtilen 500.000,00 USD’nin belgeli olduğu bildirilmiş ise de Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 06/11/2012 tarihli yazısında 21/04/2004 tarihinde ödenmesi gereken birinci taksit bedeli ödenmediğinden ve bu tarih itibariyle tamamı alacağın muaccel hale gelmesi nedeniyle toplam 3.542.421,00 ABD Doları tutarındaki İdare alacağının 25/02/2005 vadeli nominal değeri 4.000.000,00 USD Eurobondların 3.314.000,00 ABD Doları nominal değerindeki kısmının paraya çevrilerek alacağın tahsil edildiği ve 14/02/2014 vadeli 2.530.000,00 ABD Doları nominal değerli yeni Eurobondlar alındığı, alınan diğer eurobondların iade edildiği bildirildiğinden ve yine havale bir ödeme aracı olup aksini iddia eden davacının bunu yazılı delille ispatlaması gerektiği gibi yapılan ödeme dekontlarında herhangi bir izahat bulunmadığından davalı adına yapılan ödemelerin bir borcun ifası yönünde yapıldığı mahkemece kabul edildiğinden, bu kabuller çerçevesinde subut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Davanın müvekkili ile davalı şirket arasında 17/10/2003 ile 20/04/2007 tarihleri arasındaki para ve Eurobond transferinden kaynaklı alacağın tespiti ve tahsiline ilişkin olduğunu, davalı şirketin …’da bulunan …’ya ait fabrikanın özelleştirme ihalesine girerek ihaleyi kazandığını, 24/10/2013 tarihinde ihalenin onaylandığını, alacağın kaynağını oluşturan Eurobond’ların bu özelleştirme esnasında teminat olarak Özelleştirme İdaresine sunulduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketin iştiraki olduğunu, özelleştirme nedeniyle müvekkili şirketin şifahi olarak kendisine kaynak aktarılmasını (karz akdi) talep ettiğini, müvekkilinin de iştiraki olan davalı şirketin ihtiyaç duyduğu kağıdın iç piyasadan daha uygun maliyetlerle karşılaması amacıyla davalı şirketin istediği parayı peyderpey aktardığını,
Davalı yanın taraflar arasındaki cari hesap ilişkisini müvekkili şirket tarafından İstanbul 28. Noterliği’nin 27/03/2008 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesine cevaben çektiği Ankara 40. Noterliği’nin 07/04/2008 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile müvekkili ile davalı arasında bir cari hesap ilişkisi olduğunu ikrar ettiğini, davalı tarafın vasıflı ikrarının dosya içerisinde mevcut olduğunu, ispat yükünün davalı tarafa geçtiğini, ödeme iddiasını ispatlaması gerektiğini, mahkemece bu ihtarnamenin gerekçeli kararda incelenmediğini ve irdelenmediğini,
Bilirkişi raporlarıyla müvekkilinin davalıya özelleştirme için kaynak aktardığının açıkça tespit edildiğini, bilirkişi raporunda davacı şirketin davalı şirket adına muhtelif bankalardan 2007 yılında yapılan transferlerden dolayı 176.992,00 TL alacaklı olduğunu, ayrıca … Bank A.Ş Genel Müdürlüğünün 17/01/2017 tarihli yazısı ekinde yer alan dekonta göre davacının …’ya … işletmesinin ihalesi için davalı lehine geçici teminat açıklamasıyla özelleştirme idaresinin …Şubesi nezdinde ki hesabına 500.000 USD gönderdiği, …Şubesi’nin 21/10/2003 tarihli Özelleştirme İdaresi Dairesi Başkanlığına muhatap yazısında Özelleştirme İdaresinin davalı şirket adına havale edilen 1.880.000 USD tutarındaki nominal bedelli Eurobond’ların müvekkili tarafından havale edildiği ve söz konusu alacakların müvekkilin ticari defter ve kayıtlarında yer aldığının tespit edildiğini,
Mahkeme kararının kendi içerisinde çelişkilerle dolu olduğunu, gerekçeli kararda müvekkili tarafından Özelleştirme İdaresi hesabına gönderilen Eurobond’ların davalıya iade edildiği gerekçesiyle alacaklı olmadığından bahisle ret kararı verildiğini, Özelleştirme İdaresi Başkanlığına gönderilen 1.880.000 USD’nin Eurobond transferi yapan müvekkili şirket olduğunu, geri teslim alanın ise davalı şirket olduğunun gözden kaçırıldığını, kaldı ki 1.880.000 USD Eurobond’u iade almakla kalmadığını, Eurobond’un getirisi olan 686.000 ABD Dolarının da dönemsel faiz getirisinin dahi Özelleştirme İdaresinden talep ederek davalının geri aldığını, müvekkilinin söz konusu Eurobond’ların mülkiyetini devretmediğini, geçici teminat olarak davalıya verdiğini, bu nedenle davanın kabulü gerekirken reddinin hatalı olduğunu,
Davalı şirketin 12/06/2015 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere ticari defter ve kayıtlarını bilirkişiye sunmadığını ve ibrazdan kaçındığı hususunun raporda açıkça belirtildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; alacak istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/25 Esas 2011/76 karar sayılı (Eski mahkemesi Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi) dava dosyası dosyasının incelenmesinde; davacısının … A.Ş., davalısının …. ve Tic. A.Ş. olup, toplam 10.778.319,61 USD tutarındaki alacaklarının tamamına ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 USD’nin tahsili yönünde alacak davası açıldığı, gider avansının karşılanmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan 14/12/2011 tarihinde taraf vekillerinin katıldığı oturumda davanın reddine karar verildiği, gerekçeli kararın davalı vekiline kalemde bizzat tebliğ edildiği, davacı vekiline çıkartılan tebligatın ise 15/02/2012 tarihinde iade edildiği, bu dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda taraflar arasında faiz talep edilebileceği yönünde akdedilmiş herhangi bir sözleşme söz konusu olmadığından davacı kayıtlarında belirtilen faiz alacağının talep edilemeyeceği, davacı kayıtlarında anapara alacağı olarak belirlenen 9.039.425,78 USD tutarındaki alacak yönünden ise alacağın dayanağını oluşturan belgelerin davacı tarafından ibraz edilmediği, alacak iddiasının geçerli deliller ile kanıtlandığı takdirde davacı adına doğmuş bir alacaktan söz edileceğini, hal böyle olunca davacı alacağının ispata muhtaç kaldığı belirtilmiştir.
İstanbul 28. Noterliği’nin 27/03/2008 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin … A.Ş., karşı tarafın … A.Ş olup, 26/03/2008 tarihli muhatap … A.Ş.’nin 10.778.319,61 USD tutarındaki borcun yapılan taleplere rağmen ödenmediğini, iş bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde 10.778.319,61 USD’nin ödenmesinin istendiği, Ankara 40. Noterliği’nin 07/04/2008 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin incelenmesinde; ihtar edenin … A.Ş, karşı tarafın … A.Ş. olup, 27/03/2008 tarihli ihtarnameye cevaben şirketimizde, grup şirketleriniz arasındaki cari hesap, takas – mahsup işlemleri, neticelendirildiğinde alacaklı çıkacak olmamız karşısında, sizin alacak iddiasında bulunmanızın yersiz ve mesnetsiz olduğunu ve şirketimizin şirketinize bir borcu bulunmadığını cevaben bildiririz denildiği, anlaşılmıştır.
21/10/2003 tarihli varlık satış sözleşmesinin incelenmesinde; … ile …. Tic. Ltd. Şti. arasında … … A.Ş.’ye ait … işletmesinin satışını düzenlemek üzere 21/10/2003 tarihli varlık satış sözleşmesi tanzim ve imza edildiği, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nca …’ya ait işletmeyi toplam 3.500.000,00 ABD Doları bedel ile alıcı …. Şti.’ne sattığı, alıcı, vadeye bağlanan 3.500.000,00 ABD Doları’na sözleşme imza tarihini izleyen 6’şar aylık dönemler sonunda sözleşme imza tarihine karşılık gelen günde birinci 6 ay sonunda 1.166.667,00 ABD Doları, ikinci 6 ayın sonunda 1.166.667,00 ABD Doları ve üçüncü 6 ay sonunda 1.166.666,00 ABD doları olmak üzere ödeme tarihleri itibariyle bakiye anapara borcuna libor oranında uygulanacak vade farkı ilavesiyle Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın … Şubesi Ankara nezdindeki özelleştirme fonu hesabına ödeyeceğinin kararlaştırıldığı,
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 17/10/2003 tarihli yazısının incelenmesinde; … A.Ş.’nin … işletmesinin özelleştirilmesiyle ilgili olarak İdare ile …. Şti. arasında imzalanacak satış sözleşmesinin ilgili maddeleri gereğince alınması gerekli olan 6.417.500,00 ABD Doları nominal değerindeki hazine garantili Eurobondlar ile ilgili olarak alıcının bildirdiği anılan bonoların İdare hesaplarına havale edildiğini gösterir makbuzların ekte olduğunun bildirildiği,
… tarafından 14/01/2003 tarihli dekontla 38.000,00 USD, 14/01/2003 tarihli dekontla 500.000,00 USD ve 16/10/2003 tarihli dekontla 4.000.000,00 USD olmak üzere toplam 4.538.000,00 USD ödeme yapıldığına ilişkin ödeme dekontlarının sunulduğu,
… Şubesi’nin 21/10/2003 tarihli T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Dairesi Başkanlığı’na muhatap yazısında şubeleri nezdindeki yatırım hesabında 14/01/2003 vadeli, nominal değeri 538.000,00 USD, 15/01/2004 vadeli, nominal değeri 1.880.000,00 USD, 25/02/2005 vadeli, nominal değeri 4.000.000,00 USD olmak üzere toplam 6.418.000,00 USD cinsinden Eurobond bulunduğunun bildirildiği,
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 06/11/2012 tarihli yazısının incelenmesinde; … A.Ş.’nin satış sözleşmesine göre 21/04/2004 tarihinde ödenmesi gereken 1. taksit bedelini ödemediği ve bu tarih itibariyle tamamı muaccel hale gelen toplam 3.542.421,00 ABD Doları tutarındaki İdare alacağının tahsili için 25/02/2005 vadeli … kodlu 4.000.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların 3.314.000,00 ABD Doları nominal değerindeki kısmının paraya çevrildiği, bu işlemden sonra İdare’nin … işletmesinin satış bedelinden bakiye alacağının kalmadığını, 14/01/2013 vadeli, 538.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların 365.000,00 ABD Doları nominal değerindeki kısmının satış sözleşmesinin 4. maddesine istinaden 01/01/2004-30/09/2004 tarihleri arasındaki 9 aylık dönemde gerçekleştirilen üretim taahhüdü karşılığında …. ve Tic. A.Ş.’ye iade edildiği, daha önce yapılan paraya çevrilme işleminden sonra 686.000,00 ABD Doları nominal değerde kalan 25/02/2005 vadeli Eurobondların da 25/02/2005 tarihinde itfasına müteakip İdare hesabından emanet çıkışının yapıldığı, daha sonra … A.Ş.’nin talebi doğrultusunda teminat hesabında kalan 14/01/2014 vadeli 1.880.000,00 ABD Doları nominal değerli Eurobondların ise 25/02/2005 vadeli … kodlu Eurobondların kıymet itfası bedeli olarak İdare’ye ödenmiş olan 686.000,00 ABD Doları’nın … A.Ş.’ye iade edildiği ve adı geçen şirketin satış sözleşmesinin 4. ve 8. maddelerinden kaynaklanan taahhütlerin karşılığında 14/02/2014 vadeli … kodlu 2.530.000,00 ABD Doları nominal değerli yeni Eurobondlar alındığı anlaşılmıştır.
30/06/2014 tarihli bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarından 2003, 2004 ve 2005 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun yapıldığını, defterlerin muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına, mali tablolara ilişkin usul ve esaslara kayıt nizamı, vesika tanzimi ve temini hususlarında Vergi Usul Kanununa ve İkincil Mevzuata ilişkin kurallara uygun tutulduğunu, ticari defterlerin birbirini teyit ettiğini, diğer defterlerin kapanış tasdiklerinin bulunmadığını, 2003-2004 yılı defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğunu, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre 19/10/2011 tarihli bilirkişi kök raporunda yapılan tespitler sonucu davalı taraftan 9.039.425,78 USD asıl alacak, 1.942.745,22 USD olmak üzere toplam 10.982.171,00 USD tutarında alacaklı olduğunu, faiz alacağına ilişkin kaydın dayanağının bulunmadığını, ayrıca asıl alacağın dayanağını oluşturan belgelerin de ibraz edilmediği belirtilmiştir.
Mahkemece 18/12/2014 tarihli ara kararı ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması yönünde ara karar kurulduğu, mali müşavir bilirkişiler ve davalı vekilinin, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu adrese birlikte gittiği, davalı vekili tarafından şirketin 2013, 2014 yılına ait ticari defter ve kayıtlarının sunulduğu, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007, 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 yılına ait defterlerin ibraz edilemediği, davalı vekilinin ibraz edilemeyen 2003-2012 yılları arasındaki döneme ait ticari defter ve kayıtlarından bir kısmının saklama süresinin dolması, bir kısmının ise 2012 yılında çıkan yangın sonucu sunulamadığının beyan edildiği, davalı vekili tarafından yangın raporu sunulduğu, şirketin faaliyet dışı kalması nedeniyle zayi belgesi alınamadığının beyan edildiği belirtilerek 07/04/2015 tarihinde tutanak tutulduğu,
Dosyaya sunulan … Belediye Başkanlığı İtfaiye Müdürlüğünce tutulan 01/10/2012 tarihli Yangın Raporunun incelenmesinde; 23/09/2012 tarihi itibariyle … … … Fabrikasında yangın ihbarı yapıldığı, eski kullanılmayan … … … Fabrikasının çatı bölümünün bir kısmının yanar vaziyette olduğu, yangının geç saatlere kadar tamamen söndürüldüğü, yangının hurda demir sökümünde kullanılan kaynak işlemi sırasında çıkan kıvılcımların etrafta bulunan tahta, kağıt, odun gibi malzemeleri tutuşturması sonucu çıktığı kanaatine varıldığı, fabrika içerisinde yangına karşı hiçbir güvenlik önleminin alınmadığının belirtildiği, raporda herhangi bir yanan emtiaya ilişkin bilgi belgenin yer almadığı görülmüştür.
Talimat mahkemesinden alınan 30/06/2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından davalı aleyhine 10.778.319,61 USD tutarındaki alacak savına ilişkin olarak fazlaya dair dava hakları saklı tutularak 50.000,00 USD tutarındaki alacağın tahsili iddia ve amacıyla huzurdaki davanın ikame olunduğunu, önceki yıllara ilişkin detaylı hesap hareketleri ve ilgili sayfa fotokopilerinin incelenmesi neticesinde davacının davalıdan dava tarihi itibariyle anapara alacağı olarak 9.039.425,78 USD ve faiz alacağı olarak da 1.942.745,22 USD olmak üzere toplam 10.982.171,00 USD tutarında alacaklı gözüktüğü, davacının faiz alacağına ilişkin kaydın dayanağının bulunmadığı, davacı kayıtlarında gözüken 9.039.425,78 USD tutarındaki asıl alacağın dayanağını oluşturan belgelerin ibraz edilmediği, hal böyle olunca davacı alacağının ispata muhtaç kaldığı, ancak o kayıtlarda bu yönde bir kaydın bulunmasının bu kaydın hukuken mutlak doğruluğu sonucunu yaratmayacağı, esasen somut çekişmede ispat hukukuna egemen ilkeler yönünden davacının alacak savını ispatlayamadığı görüş ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
12/06/2015 tarihli Mali Müşavir ve Öğretim Görevlisi bilirkişiden oluşan heyetten alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının yerinde talimat yoluyla incelendiğini, davacı …Ş. ve grup şirketi …A.Ş. tarafından davalı … adına muhtelif bankalardan 2007 yılında yapılan transferlerden dolayı 176.992,00 TL alacaklı olduğu, davacı …Ş. tarafından davalı … A.Ş. adına 2003 yılında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın … Özelleştirme Fonu Hesabı’na 15/01/2014 vadeli nominal 1.880.000,00 USD havale edildiği, söz konusu bedelin davacının ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğunu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının 06/11/2012 tarihli yazısından da anlaşılacağı üzere özelleştirme kapsamında 1.taksit bedeli ödenmediği belirtilerek muaccel hale gelen toplam 3.542.421 Abd dolarının tahsili için 25/02/2005 vadeli nominal değeri 4.000.000 USD olan Eurobond’un 3.314.000 Abd doları kısmının paraya çevrildiğini, bu işlemden sonra idarenin … İşletmesinin satış bedelinden bakiye alacağı kalmadığını, davalı şirketin talebi doğrultusunda teminat hesabında kalınan 14/01/2011 vadeli 1.880.000 Abd doları nominal değeri Eurobond’un ve idareye ödenmiş olan 686.000 Euro kıymet ifasının davalı şirkete iade edildiğini,
Davacı vekilinin 14/12/2011 havale tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket hissedarlarının akrabalık ilişkisi içerisinde olan kişiler olduklarını, davalı şirketin ticaret sicili nezdinde yer alan kayıt ve belgeleri ile müvekkili şirketin kayıt ve belgeleri incelendiğinde ve yine nüfus kayıtları celbedilerek tetkik edildiğinde bu hususun kolayca anlaşılabileceğini, davalı şirketin Özelleştirme İdaresi’nce özelleştirilmesine karar verilen …’da bulunan ve …’ya ait kağıt fabrikasının özelleştirme ihalesine girerek Özelleştirme İdaresi’nden kağıt fabrikasını satın aldığını ve bu hususun adı geçen İdare’ce 24/10/2003 tarihinde onaylanmış bulunduğunu, yine Özelleştirme İdaresi’ne tezkereyle sorularak temin edileceği üzere müvekkili şirket tarafından davalıya gönderilen ve alacağın kaynağını oluşturan Eurobondların bu özelleştirme esnasında teminat olarak Özelleştirme İdaresi’ne sunulduğunu, davaya konu alacaklardan toplamda 6.212.945,33 USD tutarındaki kaynak aktarımının iflas halinde olan Müflis … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğinin ve 14/06/2006 tarih ve 30/09/2005 tarihli temliknameler uyarınca müvekkiline temlik edilen alacaklardan oluştuğu , davacıyla dava dışı …A.Ş. arasında …A.Ş.’nin … A.Ş.’den olan 6.212.945,33 USD alacağının temlik konusunda anlaşma yapılmışsa da dosyaya sunulan … Bank ekstrelerinden …A.Ş. tarafından yapılmış birçok ödeme görünmesine rağmen …. A.Ş. adına Eurobond transferi yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt tespit edilemediği, takdiri mahkemeye ait olmak üzere banka ekstrelerindeki ödeme ve Eurobond transferleri ile bunlar için hesaplanan faiz miktarlarının uzman bir bankacı bilirkişi vasıtasıyla incelenmesinin uygun olacağı görüşü ifade edildiği,
Temlik eden …A.Ş. ve temlik alan … A.Ş. tarafından imzalanmış 14/02/2006 tarihli temliknamede 5.506.720,00 USD karşılığı 7.318.430,88 YTL, 30/09/2005 tarihli temliknamede 706.225,33 USD karşılığı 946.765,68 YTL olmak üzere toplam 6.212.945,33 USD karşılığı 8.265.196,56 YTL tutarındaki …. ve Tic. A.Ş.’den alacakları şirkete olan borçlara mahsup edilmesi kaydıyla hiçbir şarta bağlı olmaksızın gayrikabili rücu olmak üzere Borçlar Kanunu’nun 162. md. ve ilgili maddeleri gereğince devir ve temlik ettiklerini, temlik edilen alacağın evvelce başkasına temlik edilmediğini, üzerinde rehin, haciz bulunmadığını ve bu temlik tutarı üzerinden lehine temlik edilen dilediği gibi tasarrufta bulunmasına muvafakat ettiklerini kabul, beyan ve taahhüt ettiklerini, temlik alan … A.Ş.’nin söz konusu temlik bedellerini temlik aldığını ve bedellerin …A.Ş.’nin borçlarından mahsup edileceğini kabul, beyan ve taahhüt ettiği,
Davacı vekili dilekçesinde Müflis …A.Ş. tarafından davalı … A.Ş.’ye yapılan transferlerin Eurobond transferleri olduğunu, bu transferlere ilişkin belge ve bilgilerin … Bank A.Ş. üzerinden yapıldığını, müflis şirketin hesaplarının bu bankanın … şubesi nezdinde yer aldığını, bu şube ve genel müdürlüğün hazine birimi tarafından gerçekleştirildiğini, ilgili banka şube genel müdürlüğünden bu belge ve bilgilerin temininin mümkün olmadığını, … Bank A.Ş. … Şubesi ve Genel Müdürlük Hazine Birimi’ne müzekkere yazılarak temininin mümkün olabileceği belirtilmiş olup, mahkemece … Bank … Şubesi’ne ait ekstrelerin celp edildiği, …A.Ş. tarafından birçok gerçek ve tüzel kişilere yapılmış havale ve çek ödemesi görülmesine rağmen …. A.Ş. adına Eurobond transferi ve ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt tespit edilemediğini,
Davacı vekilinin 09/12/2014 tarihli dilekçesinde, … hesap ekstrelerinde bilirkişi raporunda dikkate alınmayan Özelleştirme İdaresine yapılan 500.000 USD’lik havalenin bulunduğu belirtilmiş ise de, böyle bir belgeye rastlanılmadığı belirtilmiştir.
Heyete Bankacı bilirkişinin eklenmesiyle oluşturulan bilirkişi heyetinden alınan 25/09/2017 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalı şirketin hesaplarının bulunduğu … Şubesi yetkilileriyle yapılan görüşme neticesinde yasal saklama süresi 10 yıl olduğundan ve 10 yıldan eski evrakın hurda kağıt olarak çıkışı yapıldığından 2003 yılında davalı şirketin yatırım hesabında bulunan ve Özelleştirme İdaresi’ne teminat olarak verilen Eurobondlara ilişkin herhangi bir evrakın şube arşivinden temin edilemeyeceği, dosyada mevcut evrakın yeniden incelenmesi sonucunda ise … Bank A.Ş. Genel Müdürlüğü’nün 17/01/2017 tarihli yazısı ekinde yer alan dekonta göre davacının …’ya ait … işletmesinin ihalesi için davalı lehine geçici teminat açıklamasıyla Özelleştirme İdaresi’nin …Şubesi nezdindeki hesabına 500.000,00 USD gönderdiği, davacının ticari defterlerinde bu ödemenin kayıtlı olduğu 500.000,00 USD’nin belgeli olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu alacaklardan olan toplam 6.212.945,33 USD tutarındaki kaynak aktarımının iflas halinde olan Müflis … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiği ve 14/02/2006 ve 30/09/2005 tarihli temliknameler uyarınca davacıya temlik edilen alacaklardan oluştuğu, Müflis … A.Ş. tarafından davalı … A.Ş.’ye yapılan transferlerin Eurobond transferleri olduğu, bu transferlere ilişkin belge ve bilgilerin … Bank A.Ş. üzerinden yapıldığı, müflis şirketin hesaplarının bu bankanın … Şubesi nezdinde yer aldığı, davacı vekilince dava dosyasına beyan edilmiş ve beyanı doğrultusunda bahsi geçen belgelerin celbi yönünde ilgili bankaya ilk derece mahkemesince yazı yazıldığı, müzekkereye verilen cevap kapsamından da anlaşılacağı üzere … Bank … Şubesi’ne ait ekstrelerde dava dışı temlik eden iflas halinde olan Müflis … A.Ş. tarafından birçok gerçek ve tüzel kişiler adına havale ve çek ödemesi bulunmasına rağmen davalı … A.Ş. adına Eurobond transferi ve ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin bulunmadığı, bu hale göre davacı yana temlik edilen alacakla ilgili olarak temlik sözleşmesi çerçevesinde davacının davalıdan alacağının bulunmadığı anlaşılmakla bu kısma yönelik davacı talebinin reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı yerindedir.
Öte yandan, dosya kapsamına uygun gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli 12/06/2015 tarihli mali müşavir ve öğretim görevlisi bilirkişiden oluşan heyetten alınan rapor ile heyete bankacı bilirkişinin dahli sonucu oluşan 25/09/2017 tarihli ek raporda da belirtildiği üzere; davacı şirketin 2003-2004 ve 2005 yılı ticari defter ve kayıtlarının açılıp ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun yapıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu, birbirlerini teyit ettiği, 2003-2004 ve 2005 yılı defter ve kayıtların davacı lehine delil vasfının bulunduğu, davalı şirkete mahkemece ticari defter ve kayıtlarını sunması ve üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması yönünde süre verilmesine rağmen davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, bilirkişi heyetinin ticari defter ve kayıtların bulunduğu adrese gittiği halde davaya konu olan ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediği, 2003-2012 yılları arasındaki döneme ilişkin defterlerin 2012 yılında çıkan yangın sonucu zayi olduğu iddia edilmesine rağmen herhangi bir zayi belgesinin sunulmadığı, davacı …Ş. ve grup şirketi …A.Ş. tarafından davalı … adına muhtelif bankalardan 2007 yılında yapılan transferlerden dolayı 176.992,00 TL alacaklı olduğu, dolar kurunun 1,7670 olmasından ötürü bu miktarın karşılığının 100.165,25 USD olduğu, davacı …Ş. tarafından davalı … A.Ş. adına 2003 yılında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın … Özelleştirme Fonu Hesabı’na 15/01/2014 vadeli nominal 1.880.000,00 USD havale edildiği, söz konusu bedelin davacının ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının 06/11/2012 tarihli yazısından da anlaşılacağı üzere özelleştirme kapsamında 1.taksit bedeli ödenmediği belirtilerek muaccel hale gelen toplam 3.542.421 USD’nin tahsili için 25/02/2005 vadeli nominal değeri 4.000.000 USD olan Eurobond’un 3.314.000 USD’lik kısmının paraya çevrildiği, bu işlemden sonra idarenin … İşletmesinin satış bedelinden bakiye alacağı kalmadığı, davalı şirketin talebi doğrultusunda teminat hesabında kalan 14/01/2011 vadeli 1.880.000 USD nominal değeri Eurobond’un ve idareye ödenmiş olan 686.000 Euro kıymet ifasının davalı şirkete iade edildiği, ayrıca … Bank A.Ş’den gelen 17/01/2017 tarihli yazı cevabi ekinde yer alan dekonta göre davacı şirketin …’ya ait … işletmesinin ihalesi için davalı lehine geçici teminat açıklamasıyla Özelleştirme İdaresinin … Şubesi nezdinde ki hesabına 500.000 USD gönderildiği, gönderilen bu miktarın da davacının ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, bu hale göre davacı şirket tarafından davalı şirketin …’ya ait … işletmesinin ihalesi için davalı lehine teminat amacıyla 176.992,00 TL (100.165,25 USD), … Bank A.Ş. aracılığıyla 500.000 USD ve 1.880.000 USD nominal değeri Eurobond’u gönderdiği, 1.880.000 USD nominal değerli Eurobond’un idare tarafından davalı şirketin talebi üzerine davalı şirkete iade edildiği halde davalı şirket tarafından teminat amacıyla kendi lehine davacı tarafından yatırılan 176.900,00 TL, 500.000 USD ve 1.880.000 USD’nin davacıya iade edilmediği anlaşıldığından açılan davanın kısmen kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Öte yandan, davacı yanca dava dilekçesinde …’ya ait … işletmesinin ihalesi için davalı lehine teminat amacıyla toplam 10.778.319,61 USD yatırıldığı belirtilerek şimdilik 20.000,00 USD alacağın 27/03/2008 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili talep edilmiştir. Davacı yanın dava dilekçesinde alacak kalemlerini ve her bir alacak kalemi için ne kadarlık kısım yönünden talepte bulunduğuna yönelik herhangi bir açıklaması bulunmadığından ve açılan davanın da kısmi dava olması gözetilerek açılan davanın kısmen kabulü gerektiğinden, alacak kalemlerinin toplamı olan 10.778.319,61 USD’den Dairemizce kabulü uygun görülen 1.880.000 USD, 500.000 USD ve 176.992 TL (100.165,25 USD) bölünmesi sonucu davalının davacı yandan 4.616,98 USD’yi talep ve dava hakkı bulunduğu, her ne kadar davacı yanca alacağa 27/03/2008 tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş ise de, davacı yanca davalıya çıkarılan 27/03/2008 tarihli ihtarnamede 7 günlük ödeme süresinin öngörüldüğü, davalı yanca 07/04/2008 tarihinde karşı ihtar çekilmek suretiyle talebin kabul edilmediği belirtilmiş olmakla temerrütün 07/04/2008 tarihi olarak kabul gerektiği, bu nedenlerle davanın kısmen kabulüne, 4.616,98 USD’nin 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince 07/04/2008 tarihinden fiili ödeme tarihine kadar devlet bankalarının USD ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/10/2017 tarih ve 2012/116 Esas 2017/849 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1).b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
4.616,98 USD’nin 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince 07/04/2008 tarihinden fiili ödeme tarihine kadar devlet bankalarının USD ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Alınması gereken 557,29 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 524,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 32,49‬ TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 524,80 nispi harç, ile 21,15 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 545,95‬ TL harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta, bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.228,12‬ TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 514,36 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davanın kabul edilen kısmı yönünden, istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre takdir ve tayin olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı yönünden, istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre takdir ve tayin olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
C)1-Davacı taraftan istinaf karar harcı olarak alınan 35,90 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın istinafa gönderim giderinin 37,88 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 135,98 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/04/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.