Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1774 E. 2023/1533 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1774 Esas 2023/1533 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1774
KARAR NO : 2023/1533

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/10/2021
NUMARASI :2021/105 Esas 2021/717 Karar
DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/11/2023

Taraflar arasındaki itirazın iptali ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı … ile GKS imzaladığını, davalının da müşterek borçlu müteselsil kefil olarak bulunduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine icra takibi yapıldığını, borçlunun takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına , %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara 6.Tüketici mahkemesinde derdest dava bulunduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece,asıl borçlunun ifada geciktiği , taksitli ticari kredi taksitlerini ödemediği, asıl borçluya, ipotek veren ve kefillere Noterden gönderilen hesap kat ihtarına rağmen borcun ödenmediği, ipotek veren 3. Kişi aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılmış olmasının davalı kefil hakkında ayrıca ilamsız icra takibi yapmasına hukuken engel bulunmadığı, bilirkişi tarafından borcun usulünce hesap edildiği kabul edilerek bilirkişi raporu hükme esas alınarak tahsilde tekerrür olmamak üzere davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; … Bankası’ndan çekilen krediye karşılık olarak ev verdiğini, aynı zamanda bu dosyada hem kendi adına, hemde şirket aleyhine dava açıldığını, kendi aleyhine açılan davanın sonuçlandığını, oysa ki 6. Tüketici Mahkemesinin 2018/432 Esas sayılı dosyasında şirket aleyhine de dava açıldığını, böylelikle kendi adına ve şirketi adına 2 dosya açıldığını, bu nedenlerle 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için kefil hakkında başlatılan takibe İtirazın İptali istemine ilişkindir.

6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Davacı … Şubesi ile dava dışı … …. Ltd. Şti. arasında 13.07.2012 tarihli ve 350.000,00 TL limitli Genel
Kredi ve Teminat Sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmeyi … ve …’ın 350.000,00 TL limitle 13.07.2012 tarihinde müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları,davalı kefilin asıl borçlu şirketin ortağı olduğu anlaşılmıştır.
… Bankası A.Ş. Ankara 54. Noterliği 24.12.2018 tarih 53547 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile … …. ve Tic. Ltd. Şti., …, … ve …’a Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden açılmış ve kullandırılan Diğer Ticari
Kredi, kredi geri ödeme planında gösterilen taksitlerden 19.09.2018, 19.10.2019 ve 19.11.2018 vadeli
taksitler muhatapca vadelerinde ödenmediğinden, Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca tüm borcun 19.12.2018 tarihi itibariyle kat edilerek muaccel hale geldiği, Muaccel hale gelen ve toplam 125.438,52 TL’nın 24 saat içinde ödenmesi, aksi takdirde yasal yollara müracaat edileceği ihtar edildiği ihtarnamenin mıuhatanlarına25.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2019/1757 sayılı takip dosyasının incelenmesinde,davacı banka tarafından borçlular … ve … aleyhine 01.02.2019 tarihinde toplam 126.718,81 TL alacağa yönelik ilamsız takip yaptığı davalı borçlunun 7 günlük itiraz süresi içerisinde takibe konu borca itiraz ettiği, iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67. maddesi uyarınca, itiraz dilekçesinin alacaklı/vekiline tebliğ tarihinden itibaren başlayacak olan 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı dosya içeriğiyle sabittir.
Yargılama aşamasında bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle,davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat
Sözleşmesi’ni, davalı …’ın müteselsil kefil sıfatı ile 13.07.2012 tarihinde 350.000,00 TL
limitle imzaladığı, …’ın şirketin ortağı olduğu ve aynı zamanda eş rıza beyanının da alındığı, davalı kefilin
sorumluluğunun 13.07.2012 tarihinde davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında akdedilen
Kredi Genel Sözleşmesine, davalının müteselsil kefaletinden kaynaklandığı, dava dışı Sevdiye Kıranın davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …
Kargo Tic.Ltd.Şti arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinde taraf olmamakla birlikte
13.06.2013 tarihli ipotek resmi senedinde, 200.000,00 TL üst bedel ile sınırlı olmak kaydıyla … Tic. Ltd. Şti.’nin kredi borcundan sorumlu olduğu,davacı bankanın huzurdaki davanın
da konusu olan alacağını, ipoteğin nakde çevrilmesi yolu ile tahsil etmek amacıyla Ankara 24. İcra
Müdürlüğü 2019/1738 E. sayılı dosyasında icra takibi başlattığı,davaya konu alacak ile tüketici mahkemesinin konusu
olan alacağın aynı alacak olduğu ve davacının alacağını
davalı kefilden tahsil etmek hakkı bulunuğu,taraflar arasında imzalanan sözleşmenin Temerrüt başlıklı 11.b. maddesinde, “temerrüt
halinde, belli vadeli borçlarda … borcun kendiliğinden muaccel hale geldiği tarihten itibaren, bunları
bankaya bu Sözleşme koşullarında tamamen geri ödeyeceği tarihlere kadar geçecek günler için,
kredilerin cins ve niteliğine bakılmaksızın kullanmış olduğu tüm kredilere, mevzuatta farklı bir faiz
oranının uygulanması zorunlu kılınmadıkça; Bankaca uygulanan kredi faiz oranlarından muacceliyet
tarihi itibariyle en yüksek olan kredi faiz oranına, bu oranın % 50 (yüzde elli) ilavesi ile bulunacak
oranda temerrüt faizi tatbik edileceğini ve bu temerrüt faizi ile fon ve gider vergisini ayrıca bir ihtar
ve merasime hacet kalmaksızın ödeyeceğini kabul, beyan ve taahhüt eder. …” düzenlemesi uyarınca
Bankanın muacceliyet tarihi itibariyle geçerli olan, en yüksek faiz oranının % 18 (% 1,5 x 12)
olduğu, bu duruma göre temerrüt faiz oranının % 27 (% 18 x % 50) olduğu,
Takip tarihi itibariyle asıl alacak ve ferileri;
Talep Edilen Hesaplanan Taleple bağlılık ilkesine göre
Asıl Alacak: 121.594,85 125.092,04 121.594,85
Temerrüt Faizi: 4.015,51 4.128,04 4.015,51
BSMV : 200,77 206,40 200,77
İhtarname Masrafı: 651,42 651,42 651,42

Gecikme Faizi: 256,26 0,00 0,00
Toplam :126.718,81 130.077,90 126.462,55 TL olduğu belirtilmiştir.

Ankara 24. İcra Müdürlüğü’nün 2019/1738 Sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı … Bankası tarafından borçlular … ve ….Şti aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı , asıl alacak tutarının 121.594,85 TL olduğu diğer masraflar ile birlikte takip toplamının 126.623,06 TL olduğu görülmüştür.

Ankara 6.Tüketici Mahkemesinin 2018/432 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı … tarafından davalılar … Bankası ve … ….Şti. Aleyhine davacının annesi …’ın maliki olduğu … No’lu bağımsız bölümün, davalı … ….Ltd.Şti’nin, … Şubesi’nden aldığı teminat mektubu kredisinin teminatını teşkil etmek üzere, 200.000,00 TL bedelle davalı Bankaya ipotek edildiğini bu ipotekten davacının yaşlı annesinin haberinin olmadığını diğer davalı firmanın kendisi ile kargo işi yapmak istediğini ve bu ipotek için işsiz kalma korkusu ile annesine ait bilgileri ve belgeleri firmaya teslim ettiğini sonrasında annesine borç çıkarıldığı için menfi tespit ile yapılan ödemelerin istirdatı istemine ilişkin olup davanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
Davacı yan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiş, davalı yan ise davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda özetlenen gerekçe davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Taraflar arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığı,davalının sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzaladığı, kredinin ödenmediği iddiasıyla davacının kredi hesabını kat ettiği, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının icra takibinde borca itiraz ettiği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan talep edebileceği herhangi bir alacak bulunup bulunmadığı, alacak var ise miktarı, davalının icra takibine itirazının haksız olup olmadığı, hususlardan kaynaklanmaktadır.
Somut olaya gelince; davacı banka ile dava dışı … … Ltd. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve dava dışı şirkete kredi kullandırıldığı, davalı borçlunun aynı limitle sözleşmenin müşterek ve müteselsil kefili olduğu, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine borçlu ve kefil hakkında Ankara 24.İcra Müdürlüğü’nün 2019/1757 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itirazı üzerine takibin durdurulduğu, bankacı bilirkişiden alınan gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği Dairemizin de kabulünde olduğu üzere, davalı kefilin
sorumluluğunun 13.07.2012 tarihinde davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında akdedilen
Kredi Genel Sözleşmesine, davalının müteselsil kefaletinden kaynaklandığı,dava dışı … davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …
….Şti arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine 13.06.2013 tarihli ipotek resmi senedi ile 200.000,00 TL üst bedel ile sınırlı olmak kaydıyla … Tic. Ltd. Şti.’,nin borcuna karşılık taşınmazı üzerine ipotek tesis edildiği davacı bankanın , ipoteğin nakde çevrilmesi yolu ile Ankara 24. İcra
Müdürlüğü 2019/1738 E. sayılı dosyasında icra takibi başlattığı,İİK’nun 45/1. maddesi “Rehinle temin edilmiş olan bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoliyle takip yapabilir. Ancak rehinin tutarı borcu ödemeğe yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yoliyle takip edebilir.” hükmünü içerdiği,anılan hükümden anlaşılacağı üzere davacı bankanın rehinle temin edilmiş olan alacağını sadece rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yaparak tahsilini talep edebileceği,ancak söz konusu ipoteğin dava konusu krediye kefil olan davalının kefaletini kapsamadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince açılan davanın kısmen kabulüne yönelik kararı usul ve yasaya uygundur.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;

1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,

2-Davalıdan alınması gerekli olan 8.638,66 TL harçtan peşin alınan 1.530,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.108,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,

4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.01/11/2023

Başkan- Üye – Üye Zabıt Katibi

u Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.