Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1765 E. 2023/1610 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1765 Esas 2023/1610 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1765
KARAR NO : 2023/1610

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2021
NUMARASI : 2020/386 Esas 2021/552 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ
DAVALI :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/09/2020

KARAR TARİHİ : 15/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2023

Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait … plakalı aracın davalı şirkette kasko poliçesi bulunduğunu, 14.06.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde aracın hasarlandığını, müvekkilinin kaza sebebiyle aracında oluşan zararın ve sigorta şirketinin sorumluluğunun tespiti adına piyasada bağımsız çalışan sigorta eksperine araçta oluşan zararın tespitini yaptırdığını, oluşan zararla ilgili KDV dahil 92.744.26 TL tespiti yapılan rapor düzenlendiğini, 450.00 TL ekspertiz ücretini; davalı sigorta şirketinden talep ettiğini, sigorta şirketinin yukarıda anılan poliçeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği için ve 2020/6726 büro numaralı arabuluculuk kapsamında yapılan zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını, bu nedenlerle hasar bedeli tazminatı olarak 50.000.00 TL ekspertiz ücreti olarakda 450.00 TL toplamda 50.450.00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 02/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 50.000,00 TL olarak açtıkları davalarını 26.385,17 TL artırarak 76.385,17-TL hasar bedeli tazminatı ve 450,00-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 76.835,17-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, 14.06.2020 tarihli kaza nedeniyle davacı tarafından şirketlerine yapılan başvuru üzerine 12.07.2020 tarihinde hasar dosyası açıldığını, hasarın değerlendirilmesi için yeterli belge olmaması nedeniyle davacı tarafa bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; bilirkişi raporu açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınarak davanın kabulüne, 76.385,17-TL hasar bedelinin temerrüt tarihi olan 23/07/2020 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine
21/09/2021 tarihli tavzih kararı ile davanın kabulüne, 76.385,17 TL hasar bedeli tazminatı ve 450,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 76.835,17 TL’nin 23.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Dosya kapsamında alınan raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, raporda sağlıklı bir şekilde hasarlı bedelin tespit edilemediğini, aracın onarılıp onarılmadığının tespit edilemediğinin belirtildiğini, hasar bedeli tespit edilirken aracın pert işlemine tabi tutulup tutulmamasına yönelik olarak herhangi bir değerlendirme yapılmadığını, bu nedenle bu rapora itibar edilerek karar verilmesinin hatalı olduğunu, mahkemece 450,00 TL’lik ekspertiz ücretine ilişkin talebin reddedilmiş olmasına rağmen, müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının hatalı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kasko poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Kaza Tespit Tutanağının incelenmesinde; “…:1467/1 caddede seyir halindeyken göbekten sola dönüş yapmak isteyen … plakalı araç beni görmeyerek sola manevra yaptı, aracımın sağ tarafından çarparak ortadaki göbeğe çarmama sebebiyet verdi., …: Aynı caddede 1467/1 seyir halinde giderken sola dönüş yapacağım esnada solumdaki aracı fark etmeyerek sağ ön kısmından çarptım, çarpmanın etkisiyle araç takışarak araç orta göbeğe çıktı.” şeklinde beyanda bulundukları görülmüştür.
Makine Mühendisi …’ten alınan bilirkişi raporunda özetle; aracın …’a satışından sonra onarılıp onarılmadığı veya onarım bedelinin ne olduğu hakkında dosyada bilgi ve belge (onarım faturası v.b) bulunmadığını, yapılan hasar tespitlerinin aracın gözle görülen hasarlı akşamların tespiti şeklinde yapıldığını, kesin tespitin ancak aracın demonte edilmesinin ardından ve onarım sırasında kullanılan gerekli yedek parçaların montajı ile gerekli işçiliklerin yapılması ile birlikte net ve sağlıklı bir şekilde yapılabileceğini, değiştirilmesi gereken yedek parçalar tespit edilirken dosyada bulunan ve dava konusu araca ait olduğu belirtilen ve aracın hasarlı akşamlarını gösteren resimler ile aracın üzerinde Ekspertiz yaptığını belirten … Sigorta Ekspertiz Hizmetleri tarafından düzenlenen listeden yararlanıldığını, işçilik bedellerinin yüksek bulunması nedeniyle aracın hasarı ile serbest piyasa koşulları dikkate alınarak yeniden belirlendiğini, dava konusu … plakalı … marka 2017 model aracın toplam hasar bedelinin KDV dâhil 76.385.17 TL olduğu belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 1421. maddesi uyarınca, sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı yasanın 1409. maddesinde sigortacının sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olduğu, sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığının ispat yükünün sigortacıya ait olduğu, düzenlenmiştir.
Somut olaya gelince, davacıya ait … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde kasko sigorta poliçesi bulunduğu, 14/06/2020 tarihinde tek taraflı trafik kazası sonucu aracın hasarlandığı, dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetim ve hüküm kurmaya elverişli makine mühendisi bilirkişi …’ten alınan raporda da belirtildiği üzere, dava konusu araçta kaza sonucu değişmesi ve onarılması gereken parçaları ile işçilik dahil toplam 76.385.17 TL’lik hasar meydana geldiği, dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el değerinin 167.171,00 TL olduğu gözetildiğinde pert total kapsamında kalmadığı, ayrıca davalı yanın meydana gelen kazanın teminat dışı olduğunu somut bilgi belgelerle ispatlayamadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin dava ve ıslah dilekçesi dikkate alınarak davanın kabulüne yönelik kararı usul ve yasaya uygundur.
Öte yandan, ilk derece mahkemesince 08/07/2021 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, 76.385,17 TL’nin davalıdan tahsili yönünde hüküm kurulduğu, kurulan bu hükmün taraflara tebliğ edilmeden davacı yanın HMK’nun 305.maddesi gereğince 450,00 TL ekspertiz ücreti yönünden hükmün tamamlanmasına yönelik talep dilekçesi gözetilerek 21/09/2021 tarihinde tavzih kararı verilerek davanın kabulüne, 76.385,17 TL hasar bedeli tazminatı ve 450,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 76.835,17 TL’nin 23.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik hüküm kurulduğu, davalı yanın istinaf dilekçesinin ise 27/08/2021 tarihli olduğu, tavzih kararının davalı yana bu tarihten sonra tebliğ edildiği, her ne kadar ilk derece mahkemesince 450,00 TL ekspertiz ücretinin yargılama gideri olmasına rağmen asıl alacak içerisinde değerlendirilmiş ise de, davalı yanca tavzih kararına karşı herhangi bir istinaf başvurusu bulunmadığından bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 5.217,87 TL harçtan peşin alınan 1.304,47‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 3.913,4‬0 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 15/11/2023

Başkan- Üye Üye Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.