Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1640 E. 2021/1271 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2021 (Ara Karar)
NUMARASI ….
TALEP TARİHİ : 24/06/2021
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/11/2021

Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir istemine ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların dava dışı …… ortak olduklarını, davalının şirketi münferiden temsil yetkisi bulunduğunu, tarafların ortağı olduğu şirket ile aynı alanda faaliyet gösteren … …… Ticaret Ltd. Şti.’nin davalı tarafından kurulduğunu, bu durumun haksız rekabet oluşturduğunu, davalının ortağı olduğu diğer şirkete ……. Şti.’nin gelirlerinden harcama yaptığını, şirket müdürünün müvekkilini ve kıdemli çalışanları bertaraf edip stok sayımı bahanesiyle dışarıdan kişileri getirip sayım yaptırdığını, tüm bilgisayarlara format atmak üzere ellerine bırakmasının usulsüz ve şirket bilgilerinin 3.kişilerle paylaşılması niteliğinde olduğunu, şirketin en azı iki, en çoğu 9 yıllık kıdemle çalışanlarını bertaraf ederek işleri, ehil olmayanların eline tesliminin şirketin menfaatlerine aykırı bulunduğunu, şirket müdürünün kasıtlı davranışlarıyla müvekkilinin ortaklığındaki şirketi piyasadan tamamen silmek istediğini, çünkü eşinin ortaklığında kurduğu şirketin aynı alanda faaliyete geçmiş olup şirket müşterisini kendi şirketine yönlendirmek istediğini, şirket müdürünün iş yeri güvenlik kameralarını kapatarak faturasız satışlar yaptığını belirterek davalı şirket müdürünün azline, şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava dilekçesinde ayrıca gecikmesinde sakınca bulunduğundan şirket müdürüne görevden el çektirilerek şirket yönetimine tedbiren kayyım atanmasına, şirket adına kayıtlı 2 adet taşınmazın kayıtlarına tedbir konulmasına, şirket adına kayıtlı iki adet aracın kaydına tedbir konulmasına, şirketin bankalardaki tüm hesaplarına bloke konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davalı şirket müdürünün yetkisi dahilinde yaptığı işlerin kayyım onayına tabi tutulmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı, bu durumun TMK’da düzenlenen kayyımlık müessesesi ile bağdaşmadığı, TMK’nun 426. ve devamı maddelerinde hangi hallerde kayyım atanacağının düzenlendiği, bir şirketin yasal temsilcisinin görevini yerine getirmesine bir engel bulunduğu taktirde kendisine o iş için temsil kayyımı atanabileceği, şirketin zorunlu organlarından olan yönetim kurulunun mevcut olmaması halinde de TTK’nun 530. maddesi gereğince bu durumun feshe sebep olabileceği de gözetilerek bir yönetim kayyımı atanabileceği, TTK’nun 629/1. maddesinin atfıyla limited şirketlere de uygulanması mümkün olan TTK’nun 371/3. maddesi gereğince temsil yetkisinin sadece merkezin veya bir şubenin işlerine özgülendirilmesine veya birlikte kullanılmasına ilişkin sınırlandırılmaların geçerli olduğu, şirketin ticari faaliyetine yönelik para akışını engelleyecek şekilde banka hesaplarına bloke konulması yönünde tedbir kararı verilmesinin hukuken ve şirketin ticari faaliyeti devamı açısından fiilen mümkün olmadığı, … …Ltd. Şti.’nin ortaklarından birisinin davalı olması, anılan şirketin faaliyet alanı ile davalının müdür olarak görev yaptığı … … … Ltd. Şti.’nin faaliyet alanlarının benzer bulunması karşısında, davacının tedbir kararı verilmesini gerektirecek düzeyde asgari delil ibraz ettiğinin kabulü gerektiği, şirket mal varlığının korunması amacıyla davalının müdürü olduğu … … … Ltd. Şti.’ndeki yönetim yetkisinin gayrimenkul ve trafiğe tescilli araçlar için satış yetkisi yönünden tedbiren sınırlandırılmasının gerektiği gerekçesiyle davacının kayyım atanması ve şirket hesaplarına bloke konulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine, şirketin maliki bulunduğu taşınmaz ve araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; TTK’da limited şirketlere kayyım atanmasını gerekli kılan sebepler ve usulüne ilişkin özel düzenleme bulunmadığını, TTK’nun anonim şirketlere kayyım atanmasıyla ilgili hükümlerin kanunda yer alan atıf nedeniyle limited şirketlere de uygulandığını, davalının müdürlük görevine bağlanan özen ve bağlılık yükümlülüğünü ağır şekilde ihlal ettiğini, şirkette şeklen bir yönetim organının bulunduğunu, şirket genel kurulunun yaşanan olaylar nedeniyle toplanamayacağını, toplansa dahi iki ortaklı şirkette karar alınamayacağını davalının şirket hesabındaki parayı çekmesinin şirketin zararının artmasına neden olacağını, davalının eşinin de ortağı olduğu ayrı bir şirket kurduğunu, bu şirketin müdürü olduğu şirketle aynı alanda faaliyet gösterdiğini, ödemeleri şirket kasasından yaptığını, kişisel menfaat temin ettiğini, taraflar arasında birçok soruşturma dosyası bulunduğunu, şirketin stoğundaki ürünleri faturasız sattığını, yargılamanın uzun sürmesi halinde tazminat hükümlerinin semeresiz kalacağını, müvekkilinden teminat alınmasına karar verilmesinin yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğunu, temsil ve yönetime kayyım atanması kararı verilmiş olsa idi banka hesaplarına bloke konulması yönündeki tedbire gerek kalmayacağını, verilen karar ile şirket müdürünün kendisini bağlı hissetmediği şirket hesaplarını boşaltmasının yolunun hızlandırıldığını belirterek ilk derece mahkemesi ara kararının 1. maddesinin kaldırılarak şirkete temsil ve yönetim kayyımı atanmasına, 3.maddesindeki 20.000,00 TL teminat yatırılmasına ilişkin cümlenin çıkartılmasına karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Mahkemenin 25/06/2021 tarihli ara kararının ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili ve karşı taraf davalıya tebliğ edildiğine ilişkin bir bilgi ve belge dosya içerisinde bulunmadığı gibi ….. kayıtlarında da herhangi bir tebliğ evrakı yer almamaktadır. İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf dilekçesi ise karşı taraf davalıya tebliğ edilmiştir.
Hal böyle olunca gerekçeli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili ve karşı taraf davalıya tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra yeniden istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiş ve taktiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Gerekçeli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili ve karşı taraf davalıya tebliğ edilerek istinaf süresi beklenildikten sonra dosyanın Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda HMK’nın 352. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/11/2021

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.