Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/162 E. 2022/198 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

….

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

….
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2020
NUMARASI ….
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 27/01/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/02/2022

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %15,75 oranına isabet eden 315 adet paylı ortağı olduğunu, davalı şirketin 28/12/2016 tarihli genel kurulun iptaline ilişkin açılan davanın Ankara 1. Asliye … Mahkemesi’nin 2017/162 Esas sayılı dosyası ile karara bağlandığını, genel kurulda alınan kararların batıl olduğuna hükmedildiğini, ancak kararın İstinaf incelemesinde olduğunu, yine 08/11/2017 tarihli genel kurulda alınan kararların iptali için açılan davanın Ankara 7. Asliye … Mahkemesi’nin 2017/951, 05/11/2018 tarihli genel kurul kararlarının iptali için açılan davanın ise Ankara 6. Asliye … Mahkemesi’nin 2019/4 esasına kayıtlı olup her iki davanın derdest olduğunu, geçersiz şekilde oluşturulan yönetimin TTK 414.maddesindeki sürelere riayet etmeksizin çağrıda bulunularak 25/10/2019 tarihinde yapılan genel kurulun batıl olduğuna ilişkin verilen önerinin yine finansal tablolarla ilgili konularda erteleme istediğinin reddedilerek müvekkilinin yasal hakkının kullandırılmadığını, bu durumun tek başına genel kurul toplantısında finansal tablolarla ilgili konularda alınan kararların iptalini gerektirdiğini, yine çağrıyı yapan yönetimin batıl bir kararla seçildiğinden toplantıda alınan kararların tamamının geçersiz olduğunu beyan ederek, 25/10/2019 tarihli genel kurulda alınan kararların icrasının tedbiren ertelenmesine, 25/10/2019 tarihli genel kurulda alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacının yönetim kurulunun geçersiz şekilde oluşturulduğuna dair iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, çağrının usulsüz olarak yapılmış olmasının tek başına iptal sebebi oluşturmayacağını, sadece pay sahiplerine koşulsuz dava açma hakkı vereceğini, yine alınan kararların kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurullarına aykırı olmasının zorunlu olduğunu, somut olayda anılı unsurların gerçekleşmediğini, yine seçimlerine ilişkin genel kurul kararı sonradan iptal edilen yönetim kurulu üyelerinin kararın iptaline değil iş başında kalabileceği iptal kararı verilmezden önce genel kurul toplantısı için yaptıkları davetin ve dolayısıyla davet ettikleri yeni genel kurul ve alınan kararların geçerli olduğunu, çağrıda herhangi bir usulsüzlük olmadığı gibi toplantı tutanağında finansal tabloların ertelenmesi yönünde davacı tarafın erteleme talebinin yer almadığını, istemin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu beyan ederek, haksız olarak açılan davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; Ankara … Sicil Müdürlüğü’nün .. sicil numarasına kayıtlı davalı … … A.Ş.’nin 25/10/2019 tarihli genel kurulunun 2,3,4,5, ve 6.maddelerinin ayrı ayrı iptaline, mahkememizin 24/09/2019 tarihli celsesinde TTK. 449.maddesi gereğince tüm yönetim kurulu üyelerinin meşruhatlı davetiyeye rağmen duruşmaya katılmadıkları nazara alınarak, iptal koşulları oluşan ve yürütmesinin geri bırakılmaması halinde telafisi güç ve imkansız zarara yol açabilecek olan genel kurulun 2,3,4,5 ve 6.maddelerindeki kararların TTK. 449.maddesi kapsamında yürütülmesinin geri bırakılması gerektiğinden davanın kısmen kabulüne, Ankara … Sicil Müdürlüğü’nün …. sicil numarasına kayıtlı davalı … … A.Ş.’nin 25/10/2019 tarihli genel kurulunun 2,3,4,5, ve 6.maddelerinde alınan kararların ayrı ayrı iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, Ankara … Sicil Müdürlüğü’nün ….. sicil numarasına kayıtlı davalı … … A.Ş.’nin 25/10/2019 tarihli genel kurulunun 2,3,4,5, ve 6.maddelerinde alınan kararların TTK. 449.maddesi gereğince yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kısmen kabul kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; anonim şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
İstinaf aşamasında davacı vekili UYAP üzerinden sunduğu 09/02/2022 tarihli dilekçe ile davadan vazgeçtiklerini bildirmiştir.
Davalı kurum vekili UYAP üzerinden sunduğu 09/02/2022 tarihli dilekçe ile davacının vazgeçme beyanını kabul ettiklerini, davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyan etmiştir.
HMK’nun 123.maddesi uyarınca, davacı hüküm kesinleşinceye kadar ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. Davacı vekilinin davanın geri alınması beyanına karşı davalı vekili açıkça muvafakat etmiştir.
Bu durumda, davacı vekilince istinaf aşamasında davanın geri alınmasına davalı vekilince açıkça muvafakat edildiğinden, HMK’nun 123. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzeni gözetilerek kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nun 123. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/(1)-b.3.maddesi uyarınca ayrı ayrı KABULÜNE,
2-Ankara 1. Asliye … Mahkemesi’nin 24/09/2020 tarih ve2020/55 Esas 2020/534 Karar sayılı kararının davacının davayı geri alma iradesi gözetilerek KALDIRILMASINA,
3-HMK’nun 123. maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
4-Davacıdan alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,3‬0 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça vekalet ücreti talep edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine,
B)1-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
3-Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/02/2022
….

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.