Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2021/1593 E. 2023/1523 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2021/1593 Esas 2023/1523 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1593
KARAR NO : 2023/1523

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/03/2021
NUMARASI : 2019/269 Esas 2021/135 karar
DAVACI
VEKİLİ
DAVALI
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/05/2019
KARAR TARİHİ : 01/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/11/2023

Taraflar arasındaki kasko poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Sigorta A.Ş’ye sigortalı bulunan dava dışı …. A.Ş. adına tescilli … plakalı araç ile davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu … plakalı aracın karıştığı 14.06.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalıların kusuru sonucu oluşan hasar sebebiyle müvekkili şirket tarafından sigortalıya 109.324,55 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin akabinde davalıya ait … plakalı aracın …Sigorta A.Ş’de mevcut bulunan ZMMS Trafik Poliçesine istinaden poliçe limitleri dahilinde 33.000,00 TL ödeme alındığını ve kalan 76.324,55 TL anapara üzerinden takip başlattıklarını, meydana gelen hasarlardan davalıların sorumlu olduğunu, ödenen tazminatın davalılardan rücuan tahsili için Ankara 22. İcra Müdürlüğü 2018/13065 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu takibe borçlular tarafından haksız olarak itiraz edildiğini belirterek Ankara 22. İcra Müdürlüğü 2018/13065 Esas sayılı dosyasına davalılarca yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, tarafların kusurlarının Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinin incelemesine göre belirlenebileceğini, müvekkili şirkete karşı dava dışı diğer araç sahibi şirket tarafından hasar ve değer kaybının tahsili için de dava açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; bilirkişinin yaptığı inceleme sonucunda düzenlediği rapora göre, kazanın meydana gelmesinde davadışı şirketin aracının sürücüsünün kusursuz olduğu, davalı sürücü …’un tam kusurlu olduğu, diğer davalı şirketin de bu doğrultuda işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu bulunduğu, araçta meydana gelen zararın 109.324,55 TL olup, takip ve davada talep edilen miktarlar nazara alınarak davalıların vaki itirazın iptalin gerektiğinden davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından davalılar aleyhine Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2018/13065 Esas Sayılı takip dosyası ile yapılan takibe davalıların vaki itirazının iptali ile takibin takip talebindeki miktarlar ve takip talebindeki koşullarla devamına, alacağın miktarı yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Mahkemenin hükmünün 04/01/2021 tarihli ikinci bilirkişi raporuna dayandırılarak kurulduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava dışı araç sürücüsünün (…’ın) kullandığı aracın hızının araştırılmadığını, olayın oluşumunun değerlendirilmesinde bu hususun ısrarla göz ardı edildiğini, bir aracın sıkıştırılması sonucu müvekkilinin o an için ne yapacağını bilemediğinden refleks olarak müvekkilinin aracı sağ tarafa yönelttiğini, emniyet şeridine rağmen bariyerlere maalesef çarpması sonucu kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin aracı olay esnasında hızlı kullandığına ilişkin delil bulunmamasına rağmen bu yönde bilirkişi tarafından değerlendirme yapıldığını, meydana gelen kaza sonucu sigortalı araçta meydana gelen hasarın boyutu dikkate alındığında sigortalı araç sürücüsünün kullandığı aracı hız sınırının çok üstünde kullandığı için kazanın ve hasarın meydana geldiğini, raporda bu hususların değerlendirilmediğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kasko poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Ankara 22. İcra Müdürlüğü 2018/13065 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … Sigorta A.Ş., borçlularının … ve … ….şti olup, 76.324,55 TL asıl alacak, 9.928,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 86.253,54 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Makine mühendisi bilirkişiden alınan 25/02/2020 tarihi raporda özetle; dosyada bulunan trafik görevlileri tarafından düzenlenen trafik kaza tespit tutanağı ile kaza yeri krokisinin incelendiğini, her iki tutanağın incelenmesine göre meydana gelen kazanın asfalt kaplama beş şeritli yolda meydana geldiğini, oto korkuluk, emniyet şeridi ile yol şerit çizgilerinin bulunduğunu, trafik kazasının … plakalı araç sürücüsü …’un Ankara Kuzey Çevre beş şeritli otoyolunda dikkatsiz ve tedbirsizliği nedeniyle bulunduğu sağ şeritten yanındaki sol şeride savrularak aracının ön kısımları ile o esnada söz konusu şeritte kendi şeridinde seyreden sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın sağ yan tarafına çarpması sonucu kaza meydana geldiğini, meydana gelen kazada davalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şerit ihlali yapmak suretiyle meydana gelen kazada asli ve tam kusurlu olduğu, sigortalı araç sürücüsünün ise meydana gelen kazada kendi şeridinde ilerlediğinden herhangi bir kusuru bulunmadığından kusursuz olduğunu, sigortalı araç üzerinde ekspertiz incelemesi yapıldığını, ekspertiz tarafından tespit edilen ve değişmesi gereken parçaların tek tek belirlenerek listelendiğini, yedek parça bedellerinin serbest piyasa rayiç bedellerine uygun olduğunu, toplam hasar miktarının yedek parça ve işçilik dahil 109.324,55 TL olacağını, davalı aracın zorunlu sigortası tarafından 33.000,00 TL ödeme yapıldığından bu bedelin düşülmesi sonucu davacı yanın 76.324,55 TL’yi ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte talep edilebileceği belirtilmiştir.
Trafik uzmanı bilirkişiden alınan 04/01/2021 tarihli raporda özetle; davalı araç sürücüsünün sağ şeritte giderken plakasını alamadığı … tarzı bir aracın sıkıştırması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybettiğini beyan etmiş olsa da, kaza sonrası kolluk kuvvetleri tarafından tutulan trafik kaza tespit tutağında bu yönde bir tespit bulunmadığını, davalının olay mahallinde yola gereken dikkatini vermemesi, aracını tedbirsiz bir şekilde sevk ve idare etmesi, aracının hızını kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurması gerekeceğinden bunu yapmamasından ötürü direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve bu suretle önce emniyet şeridine sonrasında da sol şeride girmek suretiyle ikinci şeritte seyir halinde bulunan … plakalı araca sağ yan kısmına çarpmak suretiyle asli ve tam kusurlu olduğu, sigortalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesinde halefiyet usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tanzim edilen bedel kadar sigortacıya intikal edeceği belirtilmiş olup düzenleme ile birlikte somut olayda değerlendirildiğinde, davacı sigorta şirketince kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın maddi hasarlı trafik kazası sonucu hasar bedelinin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine karşı vaki itirazın iptali istemine yönelik işbu dava açılmıştır.
Trafik uzmanı ve makine mühendisi bilirkişilerin dosyaya sundukları gerekçeli ve denetim ve hüküm kurmaya elverişli raporlarda da belirtildiği üzere; kazanın asfalt kaplama beş şeritli yolda meydana geldiği, oto korkuluk, emniyet şeridi ile yol şerit çizgilerinin bulunduğu, trafik kazasının … plakalı araç sürücüsü …’un Ankara Kuzey Çevre beş şeritli otoyolunda dikkatsiz ve tedbirsizliği nedeniyle bulunduğu sağ şeritten yanındaki sol şeride savrularak aracının ön kısımları ile o esnada söz konusu şeritte kendi şeridinde seyreden sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın sağ yan tarafına çarpması sonucu kaza meydana geldiği, davalı araç sürücüsünün yola gereken dikkati vermediği, aracını tedbirsiz bir şekilde sevk ve idare ettiği, aracının hızını kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığından direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve bu suretle önce emniyet şeridine sonrasında da sol şeride girmek suretiyle ikinci şeritte seyir halinde bulunan … plakalı araca sağ yan kısmına çarpmak suretiyle asli ve tam kusurlu olduğu, sigortalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacı sigorta şirketince sigortalısına 20/11/2017 tarihinde 109.324,55 TL ödeme yaptığı, davalı aracın ZMMS şirketince davalı sigorta şirketince kaza nedeniyle 33.000,00 TL ödeme yapıldığı, bu hale göre davacı yanın davalıdan takip tarihi itibariyle 76.324,55 TL asıl alacak ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizini talep ve dava hakkı bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulüne yönelik olduğundan ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmektedir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabul kısmen reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 5.891,97 TL harçtan peşin alınan 1.472,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.419,22‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 01/11/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.